Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/189 E. 2021/384 K. 14.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/189
KARAR NO : 2021/384

DAVA : Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/02/2020
KARAR TARİHİ : 14/04/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 24/04/2021
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesi ile Davalı kooperatifin müvekkili aleyhine Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün … Esas Sayılı dosyası ile kira alacağına istinaden takip başlattığını, takibin kesinleştiğini, davalının, müvekkilinin borcu olmamasına rağmen haksız olarak ödeme aldığını, Davalı kooperatifin müvekkilinden 2005 yılı Ağustos ayından itibaren kira alacağına İstinaden 16.01.2017 tarihinden itibaren 2016 yılına kadar kira aidatlarım talep ettiğini, ancak 16.01.2012 tarihinden önceki alacakların zaman aşımına uğradığını, davalının Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün … Esas Sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatarak 2016 yılı Eylül ayından İtibaren kira aidatlarını talep ettiği, davalının bu aylarda da mükerrer tahsilat yapmaya çalıştığını, Müvekkilin Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün … Esas Sayılı dosyasına ödemelerde bulunduğunu, Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün … Esas Sayılı dosyası ile açılmış olan takibin halen devam ettiğini, davalının haksız ve kötü niyetli olduğu, müvekkilinin Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün … Esas Sayılı dosyasına 20.01.2017 tarihinde 1,000,00 Tl, 27.02.2017 tarihinde 4.600,00 TL, 08.08.2017 tarihinde 750,00 TL, 24.10.2017 tarihinde 500,00 TL, 20.06.2018 tarihinde 2,068 TL, 25.06.2018 tarihinde 800,00 TL olmak üzere toplamda: 9,718,00 TL ödemede bulunduğunu, 16.01.2012 tarihinden önceki dönemlere ait ve zaman aşımına uğrayan alacaklara ilişkin ödemede bulunmadığını, fazlaya ilişkin talep ve dava haklarının saklı kalması kaydı ile, müvekkilinden haksız olarak alınan ödemelerin ödeme tarihinden itibaren yasal Faizi ile birlikte iadesine, müvekkilin davalıya herhangi bir borcunun kalmadığının tespitine, haksız ve kötü niyetli davacının % 20 den aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine, Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün … Esas Sayılı dosyası ile haksız açılmış olan takibin iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesi ile davacının istirdat talebinde bulunduğunu ancak, istirdat davasının bir yıllık hak düşürücü süreye tabi olduğunu, davacının ödemelerinin 2017-2018 yıllarında yapıldığını, bir yıllık hak düşürücü sürenin sona erdiğini, bu nedenle davanın reddinin gerektiğini, istirdat davasının açılabilmesi için borcun cebri icra tehdidi altında ödenmiş olacağını, borçlunun ödemelerini rızaen yaptığından istirdat davası şartlarının oluşmadığını, davacı tarafın kötü niyetli olduğunu, müvekkili Kooperatifin 3.200 üzerinde üyesi bulunduğunu, Davacının, müvekkili Kooperatifin … nolu ortağı olduğunu, davacı ile kooperatifin arasındaki hukuki ilişkinin kooperatif üyeliğinden kaynaklandığını, mükerrer tahsilat yapıldığı iddiasının gerçeği yansıtmadığını, hukuki dayanaktan yoksun davanın reddine, kötü niyetli davacının % 20 tazminata mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE: Taraflara usulüne uygun tebligat yapılmıştır.
Dosyaya sunulan 04.02.2021 tarihli bilirkişiler … ve … tarafından düzenlenen raporda dava tarihi itibari ile davacının davalı kooperatife yapılan muhtelif ödemelerin sonucunda davacı tarafın davalı kooperatife aidat yönünden 55,00 TL borçlu, takip dosyaları yönünden 21,00 TL alacaklı bulunduğu, ancak zamanaşımına ğramış borcun talep edilemeyeceğinden bahisle istirdat talebinde bulunamayacağının tespit edildiği anlaşılmıştır.
Menfi tesbit davalarında ispat yükü kural olarak alacaklı olduğunu iddia eden davalı taraf üzerindedir.
Takip dayanağı faturaya davacı tarafça itiraz edilmediğinden,bu durumda ispat yükü kendisinde bulunan tarafça alacağın ispatlandığının kabulü gerekmektedir. Ayrıca davacı tarafça alacağın zamanaşımına uğradığı iddia edilmekte ise de ödeme emrine itiraz etmemiş (böylece zamanaşımını ileri sürmemiş) olan borçlu, takip konusu alacağın takip talebinden önceki dönemde zamanaşımına uğramış olduğunu bildirerek menfi tespit davası açamaz. (Prof. Dr. Baki Kuru, Menfi Tespit Davası ve İstirdat Davası, Ankara, 2003, Sh 40) Borçlunun zamanaşımı def’ine takibe itiraz aşamasında dayanmamış olması, bundan vazgeçtiği anlamına gelir ve takip öncesi dönemde borcun zamanaşımına uğramış olduğunu bildirerek menfi tespit davası açamaz. YHGK’nın 15.04.1972 tarih ve 265 E., 242 K; 11. HD’nin 07.07.1975 tarih ve 2912 E., 4679 K; 21.12.1979 tarih ve 5603 E., 5827 K; 15. HD’nin 21.05.1993 tarih ve 3966 E., 2466 K; 20.03.2000 tarih ve 68 E., 1964 K;
Dosya tüm deliller ile birlikte değerlendirildiğinde; davacı davalı kooperatifin müvekkili aleyhine Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün … Esas Sayılı dosyası ile kira alacağına istinaden takip başlattığını, takibin kesinleştiğini ve ödemek zorunda kaldıkları miktarın iadesi talebi ile iş bu davayı açmış olup, bu aidatların zamanaşımına uğradığı sabit olup yukarıda bahsi geçen kararlarla da sabit olduğu gibi Borçlunun zamanaşımı def’ine takibe itiraz aşamasında dayanmamış olması, bundan vazgeçtiği anlamına gelir ve takip öncesi dönemde borcun zamanaşımına uğramış olduğunu bildirerek menfi tespit ve istirdat davası açılamayacağından davanın reddine, kötüniyet tazminatına ilişkin şartları oluşmadığından bu talebin de reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
AÇILAN DAVANIN REDDİNE,
1-Davalının kötü niyet tazminatı talebinin reddine,
2-Harçlar Kanunu gereğince hesaplanan 59,30 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 165,96 TL harçtan mahsubu ile Hazine’ye irat kaydına, bakiye 106,66 TL harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalıya verilmesine,
5-Sarf edilmeyen gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,

Dair davacı vekilinin yüzüne karşı HMK 394/5 ve 341/1 maddesi gereğince tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 14/04/2021

Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza

“iş Bu Evrak 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanununun 5. Madde Uyarınca Güvenli Elektronik İmza İle İmzalanmış Olup, 22. Madde Uyarınca Da Islak İmza İle İmzalanmayacaktır.”