Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/940 E. 2020/403 K. 13.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/940
KARAR NO : 2020/403

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 31/08/2015
KARAR TARİHİ : 13/07/2020
KARAR YAZIM TARİHİ : 21/07/2020
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesi ile Bakırköy…. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası ile …San. ve Dış Tic. Ltd. Şti’nin 19.12.2013 tarihinden geçerli olmak üzere iflasına karar verildiğini, iflas tasfiyesinin Bakırköy ….İflas Müdürlüğü’nün .. Esas sayılı dosyası ile yürütüldüğünü, İflas Müdürlüğünün 20.08.2014 tarihli yetki belgesi ile Av…’ın iflas masası adına iflas idare memuru olarak atandığını, Bakırköy …. İflas Müdürlüğünün …. Esas sayılı dosyasında müflis …. şirketinin üçüncü şahıslardaki alacaklarının tespiti için ticari defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırıldığını, bilirkişi tarafından müflisin alacaklı olduğu üçüncü şahıslar ile alacak miktarlarını içeren bilirkişi raporunun iflas dosyasına ibraz edildiğini, iflas idaresince İİK m.229 gereği, masanın vadesi gelmiş ve bilirkişi raporu ile tespit edilmiş alacaklarının tahsil edilmesi için müflis şirketin borçlularına karşı icra takibi başlatılmasına karar verildiğini ve bu karar gereği, bilirkişi raporunda borçlu olduğu tespit edilen davalı aleyhine Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, ancak davalı borçlunun haksız ve hukuka aykırı itirazı sonucunda takibin durduğunu belirterek, itirazın iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine % 20’den az olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesi talep ve dava edilmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesi ile davacının Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasından başlatmış olduğu icra takibinin haksız ve mesnetsiz olduğunu, ekte sunmuş oldukları müvekkili şirketin hesap ekstresinden görüleceği üzere müvekkilinin müflis şirkete hiçbir borcunun bulunmadığını, dava dilekçesinde beyan edilen ve taraflarına tebliği dahi yapılmayan, müvekkilinin tarafı dahi olmadığı bilirkişi raporu hususunda müvekkilinin hiçbir bilgisi bulunmadığını, müvekkili şirket kayıtlan yönünden hiçbir inceleme de yapılmadığını, cari hesap ckstreleri incelendiğinde, müvekkilinin herhangi bir borcunun olmadığının ve bu nedenle davacı iddialarının dayanaksız kaldığının anlaşılacağını, TBK’na göre borcun doğumu için gereken borçlandırıcı bir işlem olmaksızın müvekkilinin tarafı dahi olmadığı bir rapor ile borçlu sayılmasının mümkün olmadığını, bu anlamda iflas idaresinin borcu ortaya koyacak ticari ilişkisi ve varsa borcun dayanağını ortaya koymak/ispatlamak yerine, müvekkili şirketi bağlamayan bir rapor ile borçlandırıcı bir işlem tesis edemeyeceğini, iflas masasının ticari ilişkiyi, alacağın dayanağı olarak beyan edilen mal ve hizmeti teslim ettiğini, yeterli ve somut belgelerle ispatlamakla mükellef olduğunu belirterek; haksız ve mesnetsiz davanın reddine, kötü niyetli takip nedeniyle davacının % 20’den aşağı olmamak üzere tazminata mahkûm edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE: Taraflara usulüne uygun tebligat yapılmıştır.
Dava, cari hesap borcunun ödenmediği iddiası ile başlatılan takipte itirazın iptali ve icra inkar tazminat isteminden ibaretttir.
Mahkememizin 21/12/2016 tarih, … Esas, …. Karar sayılı dosyası ile davanın kabulüne, davalı borçlunun Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasındaki takibe itirazının 30.005 TL asıl alacak üzerinden iptaline, takipten önce temerrüt oluşmadığından işlemiş faiz talebinin reddine ve takibin talepnamedeki koşullarla devamına, takibe itirazı haksız görülen davalının hükmolunan esas alacağın % 20 ‘si olan 6.000,10 TL icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmiştir.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi … Hukuk Dairesi’nin 15/11/2019 tarih, … Esas, …. sayılı kararı ile “Somut olayda, ilk derece mahkemesince esasa ilişkin inceleme yapılmış ise de; öncelikle HMK’nın 84/1-b maddesi uyarınca karşı tarafın muhtemel yargılama giderlerini karşılamak üzere takdir edilecek teminatı depo etmesi hususunda davacı vekiline kesin süre verilmesi gerekli olup anılan husus dava şartı olup mahkemece re’sen dikkate alınmalıdır. Davalı vekilinin bu yöndeki istinaf istemi yerindedir. Kabule göre de; ilk derece mahkemesince davalı vekilinin rapora karşı itirazında yer alan çekle ilgili herhangi bir değerlendirme yapılmaması yerinde görülmemiştir. Açıklanan nedenlerle davalı vekilinin istinaf isteminin kısmen kabulü ile 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince ilk derece mahkemesinin kararın kaldırılmasına” dair karar verildiği anlaşılmıştır.
6100 sayılı HMK’nın 84/1-b maddesine göre; “Davacının daha önceden iflasına karar verilmiş, hakkında konkordato veya uzlaşma suretiyle yeniden yapılandırma işlemlerinin başlatılmış bulunması; borç ödemeden aciz belgesinin varlığı gibi sebeplerle, ödeme güçlüğü içinde bulunduğunun belgelenmesi” durumunda teminat gösterilir.
Yine 88/1 maddesi “Hâkim tarafından belirlenen kesin süre içinde teminat gösterilmezse, dava usulden reddedilir.” hükmünü içermektedir.
HMK’nun 114/1-ğ maddesi uyarınca, teminat gösterilmesine ilişkin kararın gereğinin yerine getirilmesi dava şartı olarak düzenlenmiştir.
Taraf beyanları, dosyada mevcut bilgi belgeler ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı cari hesap borcunun ödenmediği iddiası ile başlatılan takipte itirazın iptali ve icra inkar tazminat talebinde bulunmuş olup, davacı şirket hakkında mahkememizin … Esas sayılı dosyası üzerinden 19.12.2013 tarihinde iflas kararı verilmiş olup İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi …. Hukuk Dairesi’nin 15/11/2019 tarih, …. Esas, …. sayılı kararı ile de öncelikle HMK’nın 84/1-b maddesi uyarınca karşı tarafın muhtemel yargılama giderlerini karşılamak üzere takdir edilecek teminatı depo etmesi hususunda davacı vekiline kesin süre verilmesi gerektiğinden bahisle kararın kaldırılmasına karar verilmiş olup kaldırma ilamı doğrultusunda davacı vekiline kesin süre verilmiş ve kesin süreye uyulmamasının sonuçları ihtar edilmiş olmasına rağmen davacı vekilince kesin süre içerisinde teminatın depo edilmediği anlaşılmakla davanın hmk madde 114/1-ğ gereğince davanın dava şartı noksanlığından usulden reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın HMK Madde 114/1-ğ gereğince davanın dava şartı noksanlığından USULDEN REDDİNE,
1-Harçlar Kanunu gereğince hesaplanan 54,40 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 363,48 TL harçtan mahsubu ile Hazine’ye irat kaydına, bakiye 309,08 TL harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,
2-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 7/2 gereğince 3.400 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
3-Davacı tarafından sarf olunan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından sarfedilen 36,40 TL’nin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
Dair davalı vekilinin yüzüne karşı HMK 394/5 ve 341/1 maddesi gereğince tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 13/07/2020

Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza

“iş Bu Evrak 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanununun 5. Madde Uyarınca Güvenli Elektronik İmza İle İmzalanmış Olup, 22. Madde Uyarınca Da Islak İmza İle İmzalanmayacaktır.”