Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/869 E. 2021/513 K. 15.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/869 Esas
KARAR NO : 2021/513

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 13/11/2019
KARAR TARİHİ : 15/06/2021
K.YAZIM TARİHİ : 06/07/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesi ile müvekkili … Yazılım şirketi, davalı … Otomotiv’den aldığı ürün bedeli karşılığında 37.900,00 TL tutarlı, 06/10/2018 keşide tarihli, şubesi …. olan, …bank …. seri numaralı çeki davalı … Otomotiv emrine yazılı olarak düzenleyerek teslim ettiği; … Otomotiv emrine yazılı işbu çekin …’a ciro edildiği; daha sonra çeke ilişkin olarak sırasıyla …, …. Ambalaj Tekstil Ayakkabı San. Tic. Ltd. Şti., …. Yapı Dekorasyon ve İnş. Malz. ile … Faktoring A.Ş. şeklinde bir ciro silsilesi oluştuğu; cirantalardan …’ın çeki kaybettiği iddiası ile Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nde ….Esas sayılı dosya ile çek iptali davası ikame ettiği, çeke ödeme yasağı koyulduğu, müvekkili tarafından çek bedelinin 08/10/2018 tarihinde lehtar …’in banka hesabına ödendiği, yargılama sırasında bahse konu çekin kaybolmadığı anlaşılmış, çek ortaya çıkmış ve …. Faktoring A.Ş, tarafından müvekkili ve diğer cirantalar adına 10/12/2018 Tarihinde İstanbul …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasından icra takibi başlatıldığı; başlatılan icra takibine istinaden müvekkili tarafından 17/01/2019 Tarihinde dosya alacaklısı … Faktoring A.Ş. Vekili ….’ın hesabına 44.500,00 TL mükerrer bir ödeme yapılarak dosya borcunu ödediği; davalı tarafından banka hesaplarına ödenen 37.900,00 TL çek bedelini müvekkiline iade ettiği ancak bakiye 6.600,00 TL bakiye bedeli ödemediği; bu nedenle davalı hakkında Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün …. E. Sayılı icra dosyası ile icra takibi başlatıldığı, davalının haksız ve kötü niyetli olarak icra takibine itiraz ettiği, bu nedenle davalının icra dosyasına yaptığı itirazın iptali ile %20 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya yapılan usulüne uygun tebligata rağmen davaya cevap verilmemiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Davanın, İİK’nın 67. maddesine dayalı itirazın iptali ve icra inkar tazminatı talepli EDA davası olduğu anlaşıldı.
Celp edilen Bakırköy … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; Davacı alacaklının 13/06/2019 tarihinde 6.600,00 TL asıl alacak 359,65 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 6.959,65 TL üzerinden davalı borçlu aleyhine 7 örnek ilamsız takip yaptığı, ödeme emrinin borçluya 07/10/2019 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu vekili tarafından 10/10/2019 tarihinde ve süresi içerisinde davacı alacaklıya borcu bulunmadığı gerekçesiyle, borca, işlemiş ve işleyecek faize, avukatlık ücretine ve tüm ferilerine itiraz ettiği, 15/10/2019 tarihinde icra müdürlüğünce takibin durdurulduğu görüldü.
Celp edilen Bakırköy … Asliye Ticaret Mahkemesi … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; Dava dışı … tarafından içinde davacı tarafından keşide edilen çekinde bulunduğu 3 çeke ilişkin olarak, çekin kaybolduğundan bahisle 12/09/2018 tarihinde çek iptali davası açıldığı çek bedellerinin ödenmesi üzerine mahkemece KVYO kararı verildiği, çek üzerindeki ödeme yasağının 24/04/2019 tarihinde kaldırıldığının …bank T.A.Ş. tarafından bildirildiği görüldü.
İstanbul …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasının celp edildiği, dava dışı … Faktoring tarafından içinde davacı ve davalının bulunduğu borçlular aleyhine dava konusu çeke ilişkin 10 örnek takip yapılmış olduğu, gönderilen dosya içeriğinde dosya borcunun kim tarafından kapatıldığının anlaşılamadığı görüldü.
Dosya kapsamında ilgili kurumlara müzekkereler yazılarak deliller toplanmış olup davacı vekilinin tanık dinletme talebinin, davanın esasına etkisi olmayacağından bahisle reddine karar verilmiştir.
Davacı vekili tarafından 15/06/2021 tarihli dilekçe ile davalının icra dosyasına yapmış olduğu itirazın takip öncesi faiz talebi de dahil olmak üzere tümden iptalini talep ettikleri ve eksik harcı tamamladıkları bildirilmiştir.
HMK’nın 320/2. maddesi uyarınca taraflar arasındaki uyuşmazlık konularının; davacının takip ve dava tarihi itibariyle takip konusu alacak nedeniyle davalıdan alacaklı olup olmadığı,(alacağın var olup olmadığı), tahsili gereken alacak miktarının ne olduğu, davacının bu alacağı talep edip edemeyeceği, borcun ödenip ödenmediği, borçlunun temerrüte düşüp düşmediği temerrüt tarihinin, uygulanması gereken faiz tür ve oranının, buna göre tahakkuk eden faiz miktarının ve toplam alacağın ne olduğu, icra-inkar tazminatı koşullarının oluşup oluşmadığı hususunda toplandığı konularında tespit edilmiştir.
Huzurda görülen dava, ilamsız icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
Mahkemenin davanın reddi ya da kabulü yönünde vereceği karar, maddi anlamda kesin hüküm teşkil edeceğinden davanın reddi halinde alacaklı, borçluya karşı aynı alacaktan dolayı yeni bir alacak davası açamayacağı gibi davanın kabulü halinde borçlu da alacaklıya karşı bir menfi tespit veya istirdat davası açamayacaktır. Bu nedenle mahkeme itirazın iptali davasında tarafların iddia ve savunmalarını genel hükümlere göre inceleyerek borcun varlığını ve miktarını araştırmak zorundadır.
Yasal dayanağını İcra ve İflas Kanunu’nun (İİK) 67. maddesinden alan itirazın iptali davası, alacaklının icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK’nın 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçlamaktadır. Takip hukukundan doğan bu davada tespit edilecek husus, borçlunun icra takibine yapmış olduğu itirazında haklı olup olmadığının belirlenmesidir.
Dosya ve tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; her ne kadar davacı vekili tarafından kaybolduğu iddia edilen çeke ilişkin olarak icra dosyasına ödemiş olduğu masrafların iadesi talepli dava açılmış ise de davacının dava konusu çek hakkında çek iptali davası devam ederken ve çek hakkında Bakırköy .. Ticaret Mahkemesince verilmiş bulunan ödemeden men kararı bulunmasına ve bu kararın kendisine ve bankaya bildirilmiş olmasına rağmen ödemeden men kararı kaldırılmadan kendi inisiyatifi ile çek bedelini çek iptali davasında yetkili hamil olduğu iddiasında bulunmayan lehdar davalı banka hesabına ödediği; çeki bankaya ibraz edenin keşideci ve cirantalara karşı icra takibi açması üzerine çek bedelinin icra masrafları ile birlikte çeki bankaya ibraz eden alacaklı hesabına ödemesinde, davalı lehtarın davacıdan aldığı çek bedelinin tamamını davacıya iade ederek üzerine düşen yükümlülüğü yerine getirmesi karşısında çekin kaybolmasında dolayısıyla çek hakkında icra takibinin açılmasında davalının herhangi bir kusurunun bulunmadığı; bu nedenle söz konusu çekle ilgili olarak açılan icra takibine ilişkin icra masraflarından sorumlu olmadığı değerlendirilmekle davanın reddi ile şartları oluşmayan icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1- AÇILAN DAVANIN REDDİNE,
2- Harçlar Kanunu gereğince hesaplanan ve tahsili gereken 59,30 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 172,02 TL nispi harçtan mahsubu ile fazla alınan 112,72 TL harcın istek halinde davacıya iadesine,
3- Davacı tarafından sarf olunan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4- Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5- Sarf olunmayan delil/gider avanslarının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
6- Kendisini vekil ile temsil ettirmeyen davalı yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
7-6235 sayılı Hukuki Uyuşmazlıklarda Arabuluculuk Kanununun 18/A maddesinin 13. fıkrası uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen ve yargılama giderinden sayılan Arabuluculuk ücreti olan 1.320,00 TL’nin davacıdan tahsili ile Hazineye İRAT KAYDINA,
Dair; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341. ile 360. madde hükümleri uyarınca mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf, başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.15/06/2021

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı