Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/861 E. 2020/91 K. 05.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/861 Esas
KARAR NO : 2020/91

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 12/11/2019
KARAR TARİHİ : 05/02/2020
KARAR YAZIM TARİHİ : 21/02/2020
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesi ile 03/03/2019 tarihinde davalı … nezdinde zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi ile kayıtlı bulunan davalılardan …’ün işleteni ve maliki olduğu …. plakalı aracın diğer davalı sürücü …’ün sevk ve idaresinde, trafik ışıklarında karşı yola geçmeye çalışan müvekkilinin eşi ….’ya yasal hız kurallarına uymayarak çarptığını ve olay yerinde ölümüne neden olduğunu, müvekkillinin maddi anlamdaki kayıplarının telafisini teminen, davalı … şirketine istem yazısı gönderildiğini ve müvekkili …. için yasal miras oranı üzerinden 60.933.00-TL ödeme yapıldığını, ödenen bu miktara karşı sigorta şirketine imza verildiğini, müvekkilinin eşi … için 5.000-TL destekten yoksun kalma tazminatının temerrüt tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, 100.000-TL manevi tazminatın davalılardan … ve … ‘den kaza; tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline, kazaya sebep olan ve davalılardan …’ün maliki ve işleteni olduğu … plakalı araç ile diğer davalı sürücü …’ün mal varlıkları üzerine ihtiyati haciz ve 3. şahıslara satışının önlenmesi için teminatsız olarak ihtiyati tedbir konulmasına, davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı … vekili cevap dilekçesi ile davacının tarafın maluliyeti sebebiyle uğradığı zararını ispat etmesi gerektiğini, müvekkili şirketin sorumluluğunun poliçede yazılı limitle sınırlı olduğunu, davacılara 06/11/2019 tarihinde 60,933.00 TL tazminat ödemesi yapıldığını ve müvekkili şirketin sorumluluğunun son bulduğunu, davacının talebinin fahiş olduğunu, kusur ve davacının zararı konularında bilirkişi incelemesi yapılmasını, davanın usulden ve esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:Dava, maddi ve manevi tazminat talebine ilişkindir.
HMK’nun 115 nci maddesinde ise ” (1) Mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. Taraflar da dava şartı noksanlığını her zaman ileri sürebilirler.(2) Mahkeme,dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir. Ancak, dava şartı noksanlığının giderilmesi mümkün ise bunun tamamlanması için kesin süre verir. Bu süre içinde dava şartı noksanlığı giderilmemişse davayı dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddeder.” şeklinde düzenleme yapılmıştır.
6100 sayılı HMK’nın 114/1. md. de dava şartları tahdidi olarak sayıldıktan sonra 2.fıkrada “Diğer kanunlarda yer alan dava şartlarına ilişkin hükümler saklıdır.” denilmiştir.
7155 sayılı Kanun’un 20 nci maddesi ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’na eklenen 5/A md ile bu Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olarak belirtilmiş,Asliye Ticaret Mahkemelerinde görülecek olan bazı davalarda,dava açılmadan önce arabulucuya başvurulması dava şartı hâline getirilmiştir.
Yine 7155 sayılı Yasa ile değişik 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanu- nu’nun 18/A maddesi hükmünde “Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması hâlinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden redde- dileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir.Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir.” şeklinde düzenleme yapılmıştır.
Talep incelenmekle; davacının talebinin haksız fiil nedeni ile maddi ve manevi tazminat olduğu, dava konusunun bir miktar paraya ilişkin olduğu ve davacının dava açmadan önce arabulucuya başvurduğuna ilişkin herhangi bir belge sunmadığı gibi böyle bir iddiasının da bulunmadığı anlaşılmış olmakla, 7155 Sayılı yasa ile değişik 6102 Sayılı TTK’nun 5/A ve aynı sayılı yasa ile değişik 6325 Sayılı Kanun’un 18/A md birinci fıkrası gereğince arabuluculuğa başvurulmasına ilişkin dava şartı noksanlığı nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-HMK 114/2 ve 115/2 md gereğince; davacının davasının dava şartı yokluğu nedeniyle USULDEN REDDİNE,

2-Harçlar Kanunu gereğince hesaplanan 54,40 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 358,63 TL harçtan mahsubu ile Hazine’ye irat kaydına, bakiye 304,23 TL harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından sarf olunan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalının kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ 10/4′ göre belirlenen 3.400,00 TL maktu vekalet ücretinin davacı taraftan alınarak davalı tarafa verilmesine,
Dair tarafların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 05/02/2020

Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza

“iş Bu Evrak 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanununun 5. Madde Uyarınca Güvenli Elektronik İmza İle İmzalanmış Olup, 22. Madde Uyarınca Da Islak İmza İle İmzalanmayacaktır.”