Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/829 E. 2022/499 K. 09.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/829 Esas
KARAR NO : 2022/499

DAVA : İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 31/10/2019
KARAR TARİHİ : 09/05/2022
K. YAZIM TARİHİ : 01/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ve duruşmadaki beyanlarında özetle; taraflar arasında yurt dışı ve yurt içi paket ve kargo taşımacılığına ilişkin akdi ilişki ve cari ilişki bulunduğunu, müvekkilinin davalıya sun- duğu taşıma hizmetinden kaynaklanan cari hesap alacağına ilişkin faturanın ödenmemesi ne- deniyle davalı aleyhine Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası üze- rinden takibe girişildiğini, davalının takibe,yetkisine ve borca itirazı üzerine takibin dur- duğunu beyanla itirazın iptali ile takibin devamını, davalı tarafın % 20 oranından az olmamak üzere icra/inkar tazminatı ile mahkumiyetini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ve duruşmadaki beyanlarında özetle; dava konusu alacağın sözleşmeden kaynaklandığını, takibin yetkisiz icra dairesinde başlatıldığını ve davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, alacağın zamanaşımına uğradığını, müvekkilinin davacıya borcu olmadığını, bu hususun davacı tarafından verilen belge ile sabit olduğunu, takibin haksız ,itirazın ise yerinde olduğunu beyanla davanın reddini savunmuştur.
Dava, İİK 67 md ne dayalı itirazın iptali ve icra inkar tazminatı talebine ilişkindir.
Celp olunan Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasının tetkikinde ; davacı/ alacaklı tarafından davalı/ borçlu aleyhine taşıma ücretinden kayna- lanan 46.508,26 TL alacağın tahsili talebiyle 28/03/2019 tarihinde ilamsız takibe girişildiği, ödeme emrini 06/04/2019 tarihinde tebellüğ eden borçlunun 08/04/2019 tarihinde vekili aracılığıyla (süresi içinde ) ibraz ettiği dilekçe ile ” takip borçlusunun adresi itibariyle takipte İstanbul İcra Daireleri’nin yetkili olduğunu” beyanla icra dairesinin yetkisine,ayrıca alacaklı görünen tarafa her hangi bir borcunun bulunmadığı”ndan bahisle borca , faize, faiz oranına ve tüm fer’ilerine itiraz ettiği, İİK 66 md gereğince İcra Müdürlüğü’nce takibin durdurulmasına karar verildiği, itiraz dilekçesinin alacaklı tarafa tebliğ edilmediği, alacaklı vekilinin yasal süre içinde mahkememize müracaatla iş bu davayı ikame ettiği anlaşıldı.
Dava konusu uyuşmazlık;davalıya ait ürünleri davalı müşterisine teslim etmek için taşımasından dolayı dava dışı müşteriden tahsil edemediği taşıma ücretini davalıdan tahsil edip edemeyeceği ve taşıma ücretinin miktarının ne kadar olduğu hususunda toplanmaktadır.
SMMM Bilirkişi … ve Ulaştırma Bilirkişisi … tarafından ticari defterleri ve dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu düzenlenen ve itibara layık bulunan rapora göre ; ”Yanlar arasında, davacı tarafından davalıya yurt dışı kargo gönderi hizmeti verilmesi şeklinde ticari ilişki kurulduğu, davacının üç (3) adet faturaya dayalı, karşı taraf ödemeli gönderilerde karşı tarafın ödememesinden dolayı, üç fatura toplamı 46.524,33 TL alacak iddiasında bulunduğu, davalı yan ile davacı yan ticari defterlerinin üç (3) adet fatura bakımından uyuşmazlık içinde olduğu, davalı yanın tek bir iş şeklinde taşıma ve 2.675,40 USD taşıma bedelinin müşterisi tarafından ödenmediğini kabul ettiği, davalı yanın, her üç yüklemesi için tek bir ticari faaliyet olarak kabul ettiği 2.675,40 USD karşılığı takip tarihi kurlarından davacı yana 14.308,84 TL navlun borçlusu olduğu, davacı yanın, davalının kabulünde olmayan faturalar bakımında görülen iş ve navlun alacağı iddiasının sabit olmadığı, faturaların davalı yanca kabul edilmediği, davacı yanca, üç ayrı taşıma için üç ayrı fatura ve alacak talebi bakımından ABD’de yerleşik ithalatçıdan navlun alacaklarının tahsili amaçlı düzenlenen faturalar ile; davacının düzenlediği faturalar arasında doğrudan irtibatı ortaya koyamadığı, ABD faturaları ile davacı faturaları arasında açık oransızlık ve fahiş farklar bulunduğu, bu nedenle dava konusu alacak kalemlerinin tahsili için düzenlenen ABD faturalarının davacı iddiasını ispatta işlev görmeyeceğinin değerlendirildiği ”hususu bildirilmiştir.
Ulaştırma Bilirkişisi … tarafından dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu düzenlenen ve itibara layık bulunan rapora göre ; ”Dava konusu “….” numaralı konişmento müstenidatı 9 kap ve “…” numaralı konişmento müstenidatı 11 kap olmak üzere toplam 20 kap gönderi için ithalat navlun ücreti ve sair masraflar, fatura tarihi olan 07.08.2018 tarihindeki kur karşılığı 40.007,37-TL, takip tarihi olan 27.03.2019 tarihindeki kur karşılığı 40.518,88-TL, Dava konusu “….” numaralı konişmento müstenidatı toplam 14 kap gönderi için ithalat navlun ücreti ve sair masraflar, fatura tarihi olan 07.08.2018 tarihindeki kur karşılığı 21.651,46-TL, Takip tarihi olan 27.03.2019 tarihindeki kur karşılığı 21.928,29-TL” olduğu hususu bildirilmiştir.
Davacının davalıya ait ürünleri yurt dışına taşıdığı ve davalı müşterisine teslim ettiği hususunda bir ihtilaf bulunmamakta ve davalı tarafça taşıma ücretinin dava dışı şahıs tarafından ödendiği ispat edilememektedir. Bu durumda taraflar arasındaki sözleşme de gözetilerek taşıma ücretinin davalı tarafça ödenmesi gerektiği kabul edilmiştir. Davalı tarafça davacının ilk olarak kendilerinden 2.675,40 Usd istediği beyan edilmiş ise de davacının bu iddiayı kabul etmemesi üç ayrı fatura olduğunu ve bu talebin faturalardan sadece birisine ait olduğunu her taşıma için ayrı fatura düzenlendiğini taşıma takip numarası ile konşimentolarının ayrı olduğunu beyan etmesi ve faturaların ayrı ayrı taşıma bedellerinden oluştuğunun anlaşılması karşısında davacı beyanlarına itibar edilmiş ve bilirkişi tarafından yapılan emsal ücret araştırmasında vergiler de dahil edildiğinde davacı tarafından talep edilen ücretin rayiç bedelin üzerinde olmadığı anlaşıldığından davacının talebinde haklı olduğu kabul edilmiş ve faturaya dayalı likit alacak olduğundan icra inkar tazminatına hükmedilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;

1-Davanın KABULÜNE,
Davalının Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasında yapmış olduğu itirazının 46.508,26 TL asıl alacak yönünden iptaline, takip tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte TAKİBİN DEVAMINA,
Toplam alacağın % 20’si üzerinden hesap edilen 9.301,65 TL icra inkâr tazminatının davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE

2- Harçlar Kanunu gereğince tahsili gereken 3.176,97 TL karar ve ilam harcından mahkeme veznesine yatırılan 561,71 TL peşin/nispi harcın mahsubu sonucu bakiye 2.615,26‬ TL karar harcının davalıdan tahsili ile Hazine’ye irat kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 44,40 TL başvuru harcı + 561,71 TL peşin nispi harç + 6,40 TL vekalet harcından ibaret toplam 612,51 TL harcın davalıdan tahsil edilerek davacıya ödenmesine,

3-a.) Davacı tarafından sarf olunan (3.000,00 TL bilirkişi ücreti + 101,50 TL posta/tebligat/ mü- zekkereden ibaret) 3.101,50 TL yargılama giderinin davalıdan tahsil edilerek davacıya ödenmesine,
b.) Davalı tarafça sarf olunan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar tesisine yer olmadığına,
c.) Sarf olunmayan gider/delil avansının karar kesinleştikten sonra ilgilisine iadesine,

4-6235 sayılı Hukuki Uyuşmazlıklarda Arabuluculuk Kanununun 18/A maddesinin 13 ncü fıkrası uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen ve yargılama giderinden sayılan (Taraf başına 330,00 TL x 2 saat= 660,00 TL) X 2 = 1.320,00 TL arabulucuk ücretinin davalıdan tahsili ile Hazineye İRAT KAYDINA,

5-Kendisini vekil ile temsil ettiren davacı lehine hüküm altına alınan dava değerine göre yü- rürlükte bulunan Av. Kan. ve AAÜT gereğince takdir olunan 6.846,07 TL vekalet ücretinin dava- lıdan tahsil edilerek davacı tarafa ödenmesine dair,

Davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı 5235 Sayılı Kanun’un geçici 2. Maddesine göre Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmi Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla 6100 sayılı Hukuk Mahkemeleri Kanunu’nun 341 ila 360. madde hükümleri gereğince mahkememize veya aynı sıfatta başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf, başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 09/05/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır