Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/799 E. 2021/496 K. 10.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/799
KARAR NO : 2021/496

DAVA : Konkordato (Adi Konkordatodan Kaynaklanan (İİK 285 İla 308/h))
DAVA TARİHİ : 21/10/2019
KARAR TARİHİ : 10/06/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 09/07/2021

Mahkememizde görülmekte olan Konkordato (Adi Konkordatodan Kaynaklanan (İİK 285 İla 308/h)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacılar vekili tarafından mahkememize sunulan harçlandırma 21/10/2019 tarihli dava dilekçesinde özetle; Davacı şirketin İstanbul Ticaret Sicil Memurluğuna … sicil numarası ile ….’ da kurulduğunu, 15/05/2012 tarih ve 8068 Sayılı Türkiye Ticaret Sicil Gazetesi’nin …. sayfasında kuruluşun ilan edildiğini, diğer davacı …..’in, şirketin tek paydaşı olduğunu, şirket kredi borçları nedeniyle müşterek ve müteselsil kefil olduğunu, …..’in şirkete kredi kullandıran finans kuruluşları haricinde şahsi bir borcu bulunmadığını, şirketin, inşaat sektöründe faaliyetini sürdürdüğünü, kurulduğu yıldan bu yana birçok projenin inşaatında gerek yüklenici gerekse taşeron sıfatı ile rol aldığını, ön projede aynntıları ile belirtildiği gibi hali hazırda yapımına devam ettiğini ve edeceği 3 projesinin bulunduğunu, şirket adına kayıtlı toplam 6 taşınmazın olduğunu, bu taşınmazların 4 adetinin finans kuruluşlarına ipotekli bulunduğunu, barter sistemi nedeniyle tamamlanacak olan projelere özgü yeni taşınmazlar da iktisap edileceğini, şirketin borca batık olmaması sebebiyle Konkordato Projesinin, konkordatoya tabi (imtiyazsız/rehinsiz) alacaklılara 3 yıl vade teklifi içerdiğini; konkordatonun tasdik tarihinden başlayarak her yıl üçer aylık taksitlerle garameten ödeme yapılması öngörüldüğünü, rehinli alacaklılar ile görevlendirilecek konkordato komiseri nezaretinde İİK. m.308/h kapsamında görüşerek rehinli alacaklılarla müzakere ve borçların yapılandırılması süreci gerçekleştirileceğini, konkordato mühleti içinde, konkordatoya tabi alacaklılara ödeme yapılmayacak ve bu yolla işletme sermayesi birikimi sağlanacağını, mali disiplin artırılarak, şirket içinde yönetim giderleri ve üretim safhalarındaki tüm maliyetlerin düşürüleceğini, halihazırda devam eden projelere göre şirketin 2020 ila 2022 yılları arasında toplam ¨ 17.650.000,00 gelir yelde etmesinin öngörüldüğünü, şirketin mevcut 6 adet taşınmazın toplam ¨ 4.270.000,00 tutar karşılığı satılmasının planlandığını, devam eden barter sistemli projelere göre ise elde edilecek 14 adet bağımsız bölüm satışlarından ise ¨ 8.650.000,00 gelir elde etmesinin öngörüldüğünü, proje imalatları için gerekli maliyet (imalat ve faaliyet giderleri ile leasing ödemeleri dahil) ¨12.426.000,00 öngörülmüş olup, bu rakamın devam eden proje hakkedişlerden ve taşınmaz satışlarından sağlanacağını, şirketin konkordato teklifinin kabul görmesi halinde alacaklılar, alacaklarının yüzde yüzüne kavuşacağını, konkordato tekliflerinin kabul görmemesi durumunda ise devam eden projeler nedeniyle hiçbir gelir ve özellikle de barter sistemine özgü taşınmaz elde edilemeyeceğinden alacaklıların ancak %46’sını oranında alacaklarına kavuşabileceğini, keza şirket için hazırlanan Konkordato Ön Projelerinde öngörüldüğü şekilde borçların ödenmesi halinde müşterek borçlu – müteselsil kefil …..’in de borçları ortadan kalmış olacağını, ….. ibraz etmiş olduğu ön projesinde de şahsma ait ticari aracı satıp bedelini, defaten ve garameten alacaklılara ödemeyi teklif ettiği, belirtilerek Konkordato taleplerinin kabulünü talep etmiştir.
DELİLLER ve GEREKÇE:
Dava, İİK’nın 285 ve devamı maddelerince açılan konkordato talebine ilişkindir.
Mahkememiz dosyasında düzenlenen tensip tutanağı uyarınca belirtilen gider avansı eksikliğinin borçlular vekilince süresinde tamamlanması üzerine borçlular hakkında üç ay süre ile geçici mühlet verilmesine ve geçici konkordato komiseri görevlendirilmesine,ilgili kurumlara gereken bildirimlerin ve ilanların yapıldığı,borçluların malvarlığının muhafazası için gerekli görülen bütün tedbirlerin alındığı görülmüştür.
Geçici komiser toplantı tutanağı ile; konkordato talep eden şirketin tüm malvarlıklarının rayiç değerlerinin tespit ettirilmesine, şirket malvarlıklarının rayiç değerlerinin tespiti işlemi teknik ve özel bilgiyi gerektirdiğinden bu konuda bilirkişiye başvurulmasına, şirkete ait stoklar hesabı altındaki gayrimenkullerin ve binalar hesabı altındaki gayrimenkullerin rayiç değerlerinin tespiti için bilirkişi görevlendirilmesine dair toplantı tutanağı mahkememizce onaylanmıştır.
Konkordato komiserleri …, …ve … tarafından mahkememize sunulan 28/11/2019 tarihli geçici komiser ön raporunda özetle; Davacı gerçek kişinin, davacı şirketlerin banka kredi borçlarına şahsi kefaletleri olduğunu, davacılar tarafından finansal krize girilmesi nedeniyle konkordato talebinde bulunulduğunu, dosya üzerinde yapılan inceleme ve şirket sahibi ile yaptıkları işyeri ziyaretlerindeki bilgilere dayanarak; borçlu şirket ağırlıklı olarak alt yüklenici ve kısmen yüklenici sıfatıyla Konut ve ticari ünite inşaatları yapan inşaat şirketi olduğunu, ancak, son 1,5 yıldır sektörde yaşanan döviz kurundaki volatilité ve yükselişin inşaat maliyetlerine olumsuz etkisi, enflasyonist ortam, kredi faiz oranlarının yüksek olması, gayrimenkul geliştirmenin yüksek maliyetli olması ve arzı yönünde yatırım aracı olması önünde engeller olması, gayrimenkul talebinin yüksek fiyatlar karşısında azalmış olması nedeniyle sektörden olumsuz etkilendiğini, şirket faaliyetlerin devamı için hakedişleri düzenli alabilmesi halinde, yatırımcı firmanın pazarlama ve satış organizasyonuna bağlı olarak borçlu şirketin hakkettiği bağımsız bölümlerin tamamlanması ve satışı yoluyla gelir etme potansiyelinin olduğunu, sektördeki iyileşme devam etmesi durumunda şirketin süreci daha kolay atlatacağı kanaatinde olduklarını, davacı şirketin devam eden en büyük projesinin şu anda Belediye tarafından inşaatın geçici olarak durdurulduğunu, şirket tarafından kısa sürede yeniden inşaatın başlayacağının heyetlerince ifade edildiğini, şirketin mevcut çalışma düzeninin ve faaliyetinin güncel durumu hakkında görevlendirilen bilirkişilerin sunacağı raporlar ve heyetimizce yapılması planlanan şantiye ziyaretleri ile daha net olarak tespit yapılabileceğini, davacı şirketin kayıtlı değerler esas alınarak hazırlanan 31.07.2019 tarihli bilançosuna göre (+) ¨ 2.027.274,42 müspet özvarlığı olduğunu ve dolayısıyla da borca batık olmadığını,
Rehinli alacaklılar kısmında yer alan personel borçları, Sosyal Güvenlik Kurumuna kalan borç ve Vergi Dairesine olan borç haricindeki banka borçları rehinli olduğunu, davacı şirketin rehinli alacaklılar toplamının ¨ 4.229.417,15 olup, Sosyal Güvenlik Kurumuna kalan borç ve Vergi Dairesine olan borç haricindeki kısmın ¨ 2.339.882,00 olduğunu, imtiyazsız piyasa alacaklıları toplamının ise ¨12.457.796,05 olduğunu, konkordato ön projelerinde zikredilen borç rakamları ile şirketlerin ticari defter kayıtlanndaki borç rakamının uyumlu olduğunu; ancak bu borç rakamının doğruluğunun ve fıktif olmayan bir borç olup olmadığının bilahare teyit edilebileceği; bu aşamada, sunulu bilgi ve belgelerle bağlı kalındığını, davacı şirketin vade konkordatosu talep ettiğini, konkordatoya tabi imtiyazsız / rehinsiz alacaklılar ile mühlet sonrası dönem için %3 faiz öngörüsü ile 2021 yılından başlayarak 2023 yılı üçer aylık taksitlerle toplam 3 yılda garamaten ödeme yapılmasını, rehinli Alacakhlar ile yıllık %10 faiz öngörüsü ile ve 2020 yılı ana para yönünden ödemesiz süre olmak üzere, 2022 yılı sonuna kadar yılda 4 eşit taksit halinde ödenmesinin planlandığını, davacı şirketin Konkordato Projesinde; konkordato projesinin kabulü halinde alacaklarının yüzde yüzüne kavuşacağını, konkordato tekliflerinin kabul görmemesi durumunda ise alacaklıların ancak %46’sına kavuşacağının öngörüldüğünü,
Davacı gerçek kişi …..’in, diğer davacı Şirketin borçlarına müşterek borçlu/müteselsil kefil olması nedeni ile bankalara ve finansal kiralama şirketine ¨3.531.011,37 borcu bulunduğunu; bu borcu ile ilgili alacaklılara %98 tenzilat teklifi ile kendi adına kayıtlı ve yaklaşık değerinin ¨ 50.000 olan aracının satışından elde edilecek gelir ile kesin mühletin onaylanmasının ardından garameten ve defaten ödeme yapmayı öngördüğünü, davacı gerçek kişinin konkordato projesinin davacı şirketin konkordato projesinin başarıya ulaşmasına bağlı olduğunu, aksi halde alacaklıların %98 tenzilat teklifinin kabul görmesinin güçlük arz edeceğini, davacı şirketten 1 ve 2 nolu komiser heyeti kararları ile talep edilen mali verilere ilişkin evraklar, işkur güvence fonu başvuru evrakları ve tutanakla istenen diğer belgeler heyetlerince süresinde teslim edilmeyerek 2. kez tekrar süre talep edildiğinden, heyetlerince Konkordato sürecinin getirdiği yükümlülüklere uygun davranılması ve heyetlerinin talimatlarının süresinde ve titizlikle yerine getirilmesinin gerektiği konusunda şirketin uyarıldığını ve şirketin konkordato sürecine hızla uyum sağlamasının heyetlerince dikkatle takip edileceğini, ön projelerin ve mali kayıtların incelenmesinde, projelerin uygulanabilirliğinin önünde bir engel bulunmadığı izlenimi edinildiğini, ancak komiser heyeti olarak görevlendirilmelerinden itibaren çok kısa bir süre geçtiğinden ve borçluların malvarlığının rayiç değerleri henüz tespit edilemediğinden, ön projelerin başarıya ulaşmasının mümkün olup olmadığı konusunda bu aşamada yapılacak değerlendirmenin sağlıklı olmayacağını, davacıların konkordato ön projesinde yer alan tekliflerinin gerçekleşmesinin kuvvetle muhtemel olup olmadığının 3 aylık geçici mühlet sürecindeki performanslarının görülmesi neticesinde değerlendirilebileceğini, hususlarının mahkemeye ait olduğunu bildirmişlerdir.

Konkordato komiserleri …, … ve … tarafından mahkememize sunulan 20/01/2020 tarihli geçici komiser ön raporunda özetle; Sunulan mali veriler ile bilirkişi heyeti raporları dayanak teşkil etmek üzere hazırlanan 31.12.2019 tarihli rayiç değer bilançosuna göre öz kaynaklarının (+) ¨1.524.595,39 olarak hesaplandığını ve şirketin rayiç değerler itibariyle borca batık durumda olmadığını, davacı şirketin 31.12.2019 tarihli bilançosunda 153-Ticari Mallar hesabında;
-¨1.525600,00 değerle kayıtlı bulunan taşınmazların, bilirkişiler tarafından değerinin ¨2.625.000,00 TL olarak tespit edildiğini,
– ¨ 2.615.441,54 değerle kayıtlı bulunan ilk madde ve malzemelerinin bilirkişiler tarafından ¨ 912.500,00 olarak değerlendiğini,
255-Maddi Duran Varlıklar hesabında ¨ 932.897,23 değerle kayıtlı bulunan Makine-Techizat ve Demirbaşların, içlerinden teyit edilebilenler ve defter kayıtlarında karşılığı olan kısmının bilirkişiler tarafından tespit edilen değerinin ¨ 402.500,00 olduğunu,
260-Haklar Hesabı’nda ¨ 786.085,07 değerle kayıtlı bulunan (LEASİNG sözleşmesi ile satın alman ) …. bilirkişi tarafından değerinin ¨ 750.000,00 olarak tespit edildiğini, davacı şirketin Aralık 2019 itibariyle 17 sigortalı çalışanı olduğunu, davacı şirketin geçici konkordato tarihi öncesine ait personel borçları için tutarın Ücret Garanti Fonuna başvuruda bulunulduğu fakat başvurusunun ana işveren olmaması nedeni ile reddedildiğini,
…., … ilçesinde … ada, … parseldeki …Projesi’nin Belediye tarafından ruhsatının olmaması nedeni ile 01.10.2019 tarihinde mühürlenerek durdurulduğunu, şirketin bu projede alt taşeron olduğunu, ruhsat işlemlerinin ana yükleniciye ait olmasına rağmen şirketin bu durdurma nedeni ile faaliyetine devam edemediğini, Aralık ayı sonunda …projesinin bir kısmı olan D Blok inşaatının tekrar faaliyete geçerek, şirketin de yeniden o projede personel istihdam ederek faaliyete başlama aşamasında olduğunu,
… İnşaat Tic. Ltd. Şti ile 26.12.2019 tarihinde yeni bir sözleşme imzalandığı ve işin fiilen Şubat ayı içerisinde başlayacağının heyetlerine beyan edildiğini,
Bu iki projedeki faaliyetin devam ederek, avans ve hakkedişlerin önümüzdeki 1-1,5 aylık zaman diliminde şirkete yüksek miktarda nakit akışı sağlayacağının heyetlerine beyan edildiğini, faaliyetlerin sürdürülmesi ve nakit akışı sağlanmasının şirketin konkordato projesinin uygulanabilirliğini olumlu yönde etkileyeceğini,
davacı gerçek kişi …’in, diğer davacı şirketin borçlarına müşterek borçlu/müteselsil kefil olduğu ve konkordato projesinin davacı şirketin konkordato projesinin başarıya ulaşmasına bağlı olduğunu
Tespit edilmiş olup, tüm bu nedenlerle;
Davacıların Kanun’un tanıdığı geçici mühletin uzatılması yönündeki imkândan faydalandırılmasının uygun olacağını, keza bu 2 aylık süreçte şirketin yeni başlayan faaliyeti ve sağlanacak nakit akışını izleme imkânı olacağından, kesin mühlet konusunda da heyetlerinin kanaatine etki edeceğini bildirmişlerdir.
Konkordato komiserleri …, … ve … tarafından mahkememize sunulan 01/04/2021 tarihli geçici komiser ön raporunda özetle; Şirket yetkililerinin Covid-19 hastalığı tedavi ve karantina süreçlerinden geçmesi nedeni ile kabul/red beyanlarının gecikme ile heyetlerine sunulduğunu, sunulan kabul/red beyanlarında 2 kez eksik ve tutarsızlık tespit edilerek heyetlerince tamamlanması talep edildiğini, bu esnada şirketin verilen sürelere rağmen nakit akışı sağlayacak projelerde ruhsat işlemlerini tamamlayamadığını, inşaata başlanamadığı görüldüğünden, güncel rayiç değerleme yapılarak iş bu raporumuz hazırlanmış olup, konkordato sürecinin devamı halinde red beyanlarının iadeli taahhütlü gönderilmesinin uygun olacağını, şirketin 30.09.2020 tarihi itibariyle, önceki dönemlerde tamamlanan işlerle ilgili faturaların düzenlenmesine bağlı olarak ¨ 105.655,85 karlı durumda olduğunu, 30,09.2020- 31.12.2020 döneminde ise gelir getirici bir faaliyetinin olmaması nedeniyle gelirlerinin aynı kaldığını, fakat dönem içindeki bir kısım giderlerdeki artışa bağlı olarak dönem sonu karının ¨ 67.872,64 ’ye gerilediğini,
Davacı şirketin mevcut işlerini sonuçlandırmış olması nedeniyle, Şubat 2021 itibariyle düzenlediği SGK bildirgesinde (l)bir sigortalı çalışanı olduğunu beyan ettiğini, şirket, konkordato öncesi ve konkordato dönemi içindeki Vergi ve SGK borçlarını, “7256 Saydı Kamu Borçlarının Yapılandırılması Kanunu” çerçevesinde 36 ay vadeyle 18 taksitte ödenmek üzere yapılandırdığını, SGK’ya olan ¨ 284.738,63 borcu ve alt taşerondan kaynaklanan ¨ 309.213,08 borcu alacaklı olduğu … Gayrimenkul İnşaat Dış. Tic. A.Ş. tarafından ödenmek suretiyle tasfiye edildiği, ancak taksitlendirilen vergi borçlarım taksit döneminde ödemediğini, davacı şirketin projede öngörülen faaliyetlerinden ;
… ili … İlçesi, … Mahallesi, … ada, … parselde 4.525,55 m1 yüzölçümlü arsa üzerine 4 blok 3 katlı toplam 36 adet lüks konutun çevre düzenlemesi ile birlikte anahtar teslimli inşaatı firma sahibini beyanları çerçevesinde şirketçe yapılan eksik işler kapsamından taraflarca onayı ve imzalı son hakedişin yapılmadığını, alacak/borç ilişkisinin netleşmediği tespit edildiğini, şirketin aktifinde kısa ve orta vadeli bir artış sağlamayacağı öngörülmediğini,
….. Projesi : …, … ilçesinde … ada … parsel, yaklaşık 19.000 nr alanlı aısa üzerinde yapılması planlanan … projesi kapsamında D Blok olarak belirlenmiş 43 katlı rezidans binasının 4. Kat dahil kalan katlarm kaba inşaat işlerinin yapım işini ile ilgili; firma sahibinin beyanları ve incelenen bügi/belgeler çerçevesinde taraflarca(ana firma /taşeron) onayı ve mizah hiçbir hakedrş belgesinin heyetlerine sunulmadığını, son hakedişin yapılmadığını, firma yetkilisinin beyanları çerçevesinde; bitim sürecinin tamamlanmasına rağmen alacak/borç hesabıma netleşmediğini, gelinen aşamada alacak beklentilerinin olmadığı tespit edilmiş olup bu nedenle şirketin aktifinde bir artış sağlamasının öngörülmediğini,
….. Projesi Kapsamında; A Blok, B Blok, AB Blok ve C Bloğa ilişkin taraflarca imzalanmış 22.02.2019 tarihli sözleşmeye göre kalan, hak edilmiş, alınmamış bedel: ¨ 4.800,000 olduğunu; ancak, bu projenin faaliyetleri İmar Kanunun 32. Maddesi çerçevesinde 01/10/2019 tarihinde T.C. … Belediyesi Zabıta Müdürlüğü’nce durdurulmuş olması ve halen ilgili bloklara ilişkin mühür fekkinin gerçekleşmemiş olması nedeniyle işin devam etmediğini, firma sahibinin beyanları ve incelenen bilgi/belgeler çerçevesinde taraflarca (ana firma /taşeron) onayı ve imzalı hiçbir hakediş belgesinin heyetlerine sunulmadığını, son hakedişin yapılmadığını, önceki raporlarında firma yetkilisinin beyanları çerçevesinde iş bitim sürecinin tamamlanmasına rağmen alacak/borç hesabının netleşmediğini, şirketin aktifinde kısa ve orta vadeli bir artış sağlamasının öngörülmediğini,
… Projesi (…) kapsamında,
Gelmen aşamada şirket yetkilisi tarafından heyetlerine beyan edildiği gibi; … Yapı İnşaat ve Taahhüt Nakliyat Turizm Akartyakıt Madencilik Ticaret Limited Şirketi’nin elindeki gelir getirme potansiyeli olduğu ifade edilen …(…) projesinde 3.kez ana yüklenici değiştirmesi, … firmalarının hiçbirinin arsa sahiplerinin tamamıyla İnşaat yapım sözleşmesinin olmaması ve sonuçlanmış bir inşaat ruhsatı olmaması sebebiyle firmanın gelir getirme potansiyeli olan bu projesinin kısa vadede yer alamayacağını ve bu faaliyetlerin şirketin aktifinde kısa ve orta vadeli bir artış sağlamayacağını;
Ayrıca Şirket yetkilisinin 15.03.2020 tarihinde e posta ile sunduğu beyan çerçevesinde … Projesi ’nin (…) eski Müteaahitt … İnşaattan ¨8.000.000,00 alacakları olduğunu beyan etmelerine rağmen heyetlerine henüz alacak dayanak belgelerini sunmadıklarını, bu nedenle de şirketin aktifinde kısa ve orta vadeli bir artış sağlayıp sağlamayacağının belirlenemediğini,
Şirketin aktifinde kayıtlı ¨ 3.145.971,23 rayiç değerli gayrimenkullerin, rehinli borçlarını karşılayabilecek dununda olmasına karşın dönen varlıklar içinde yer alan ¨13.424.943,44 tutarındaki alacaklarla, ¨ 925,375,00 tutarındaki müşteri çeklerinin uzun süredir tahsil edilememiş olması nedeniyle, alacak ve müşteri çeklerinin borçlarını ödemek için bir kaynak olarak değerlendiremeyeceğini, sunulan mali veriler ile bilirkişi heyeti raporları dayanak teşkil etmek üzere hazırlanan 31.12.2021 tarihli rayiç değer bilançosuna göre özkaynaklarının (+) ¨3.754.868,47 olarak hesaplandığını ve şirketin kaydi ve rayiç değerler itibariyle borca batık durumda olmadığını,
Davacı gerçek kişi …..’in, diğer davacı şirketin borçlarına müşterek borçlu/müteselsil kefil olduğunu ve konkordato projesinin davacı şirketin konkordato projesinin başarıya ulaşmasına bağlı olduğunu, davacı şirketin finansal krize gitme sebepleri ile, şahsın finansal krize girme sebeplerinin aynı olduğunu, …..’in şirketin faaliyetlerinden ayrı olarak bir faaliyetinin bulunmadığını ve bu nedenle de şirketten ayrı olarak borçlanın ödeyebilecek durumda olmadığını,
Sonuç olarak gelinen bu noktada şirketin konkordato projesinin temel dayanağı olan, yüklenici veya taşeronu olacağı yeni İnşaat projeleri ile anlaşma yapmaları ve kar elde etme hedeflerine ulaşamadığını, şirkete nakit akışı sağlanamadığını, Covid 19 kısıtlamaları ve sektöre etkisi nedeniyle ruhsat alım işlemleri ve yeni sözleşme yapılması işlemleri için heyetlerine şirkete yeterli süre verilmesine rağmen, hâlihazırda devam eden veya sözleşmeye bağlanan bir işinin olmadığını, …..’in de projesinin şirketin faaliyetine ve karına bağlı olması nedeni ile hem şirket hem de şahıs için Konkordato Projesinin uygulanabilirliğinin mümkün olmaktan çıktığını bildirmişlerdir.
Dava, adi konkordato istemli olarak açılmış olup, İİK’nun 285.maddesine göre borçlarını vadesi geldiği halde ödeyemeyen veya vadesinde ödeyememe tehlikesi altında bulunan herhangi bir borçlu, vade verilmek suretiyle veya tenzilat yapılmak suretiyle borçlarını ödeyebilmek veya muhtemel bir iflastan kurtulmak için konkordato talep edebilir.
İİK’nun 287.maddesinde borçlunun iyileşmesi ve konkordatonun tasdiki ihtimali “konkordatonun başarı şansı” olarak nitelendirilmiştir.
Mahkemenin kesin mühlet kararını verebilmesi için konkordatonun başarıya ulaşmasının mümkün olması gerekmektedir.
İİK’nun 289/1 maddesinde mahkemenin kesin mühlet hakkındaki kararını geçici mühlet içinde vereceği düzenlenmiştir.
İİK’nun 292.maddesinde ise iflasa tabi borçlu bakımından kesin mühletin verilmesinden sonra gerçekleşecek durumlarda mahkemenin kesin mühleti kaldırarak konkordato talebinin reddine ve borçlunun iflasına resen karar vereceği düzenlenmiştir. Konkordatonun başarıya ulaşamayacağının anlaşılması hali aynı maddenin b bendinde hüküm altına alınmıştır. Yani, konkordatonun başarıya ulaşmayacağının anlaşılması kesin mühletin kaldırılmasını gerektiren hallerdendir. “Mühlet içinde, iyileşmenin ya da alacaklıların konkordatoyu kabulünün mümkün olmayacağının anlaşılması ya da konkordatoyu tasdik etmeyeceğinin açık olması, tasdik şartlarının mevcut olmadığının önceden anlaşılması halinde de konkordato mühleti kaldırılarak talep reddedilecek ve şartlar yerine gelmişse borçlunun iflasına karar verilebilecektir.
Tüm bu belirlemeler ışığında somut olay değerlendirildiğinde;
Davacı şirketin mevcut işlerini sonuçlandırmış olması nedeniyle, Şubat 2021 itibariyle düzenlediği SGK bildirgesinde (l)bir sigortalı çalışanı olduğunu beyan ettiği, şirket, konkordato öncesi ve konkordato dönemi içindeki Vergi ve SGK borçlarını, “7256 Sayılı Kamu Borçlarının Yapılandırılması Kanunu” çerçevesinde 36 ay vadeyle 18 taksitte ödenmek üzere yapılandırdığı, SGK’ya olan ¨ 284.738,63 borcu ve alt taşerondan kaynaklanan ¨ 309.213,08 borcu alacaklı olduğu … Gayrimenkul İnşaat Dış. Tic. A.Ş. tarafından ödenmek suretiyle tasfiye edildiği, ancak taksitlendirilen vergi borçlarım taksit döneminde ödemediği, davacı şirketin projede öngörülen faaliyetlerinden ;
… ili … İlçesi, … Mahallesi, … ada, … parselde 4.525,55 m1 yüzölçümlü arsa üzerine 4 blok 3 katlı toplam 36 adet lüks konutun çevre düzenlemesi ile birlikte anahtar teslimli inşaatı firma sahibini beyanları çerçevesinde şirketçe yapılan eksik işler kapsamından taraflarca onayı ve imzalı son hakedişin yapılmadığı, alacak/borç ilişkisinin netleşmediğinin komiser heyetince tespit edildiği, şirketin aktifinde kısa ve orta vadeli bir artış sağlamayacağı öngörülmediği,
….. Projesi : …nbul, … ilçesinde … ada … parsel, yaklaşık 19.000 nr alanlı aısa üzerinde yapılması planlanan Gümüş Panorama projesi kapsamında D Blok olarak belirlenmiş 43 katlı rezidans binasının 4. Kat dahil kalan katlarm kaba inşaat işlerinin yapım işini ile ilgili; firma sahibinin beyanları ve incelenen bilgi/belgeler çerçevesinde taraflarca(ana firma /taşeron) onayı ve mizah hiçbir hakediş belgesinin heyetlerine sunulmadığı, son hakedişin yapılmadığı, firma yetkilisinin beyanları çerçevesinde; bitim sürecinin tamamlanmasına rağmen alacak/borç hesabıma netleşmediği, gelinen aşamada alacak beklentilerinin olmadığının komiser heyetince tespit edilmiş olup bu nedenle şirketin aktifinde bir artış sağlamasının öngörülmediği,
….. Projesi Kapsamında; A Blok, B Blok, AB Blok ve C Bloğa ilişkin taraflarca imzalanmış 22.02.2019 tarihli sözleşmeye göre kalan, hak edilmiş, alınmamış bedel: ¨ 4.800,000 olduğu; ancak, bu projenin faaliyetleri İmar Kanunun 32. Maddesi çerçevesinde 01/10/2019 tarihinde T.C. …. Belediyesi Zabıta Müdürlüğü’nce durdurulmuş olması ve halen ilgili bloklara ilişkin mühür fekkinin gerçekleşmemiş olması nedeniyle işin devam etmediği, firma sahibinin beyanları ve incelenen bilgi/belgeler çerçevesinde taraflarca (ana firma /taşeron) onayı ve imzalı hiçbir hakediş belgesinin komiser heyetine sunulmadığı, son hakedişin yapılmadığı, firma yetkilisinin beyanları çerçevesinde iş bitim sürecinin tamamlanmasına rağmen alacak/borç hesabının netleşmediği, şirketin aktifinde kısa ve orta vadeli bir artış sağlamasının öngörülmediği,
… Projesi (…) kapsamında,
Gelinen aşamada şirket yetkilisi tarafından komiser heyetine beyan edildiği gibi; … Yapı İnşaat ve Taahhüt Nakliyat Turizm Akartyakıt Madencilik Ticaret Limited Şirketi’nin elindeki gelir getirme potansiyeli olduğu ifade edilen …(…) projesinde 3.kez ana yüklenici değiştirmesi, … firmalarının hiçbirinin arsa sahiplerinin tamamıyla İnşaat yapım sözleşmesinin olmaması ve sonuçlanmış bir inşaat ruhsatı olmaması sebebiyle firmanın gelir getirme potansiyeli olan bu projesinin kısa vadede yer alamayacağı ve bu faaliyetlerin şirketin aktifinde kısa ve orta vadeli bir artış sağlamayacağı;
Ayrıca Şirket yetkilisinin 15.03.2020 tarihinde e posta ile sunduğu beyan çerçevesinde … Projesi ’nin (….) eski Müteaahitt …. İnşaattan ¨8.000.000,00 alacakları olduğunu beyan etmelerine rağmen komiser heyetine henüz alacak dayanak belgelerini sunulmadığı, bu nedenle de şirketin aktifinde kısa ve orta vadeli bir artış sağlayıp sağlamayacağının belirlenemediği,
Şirketin aktifinde kayıtlı ¨ 3.145.971,23 rayiç değerli gayrimenkullerin, rehinli borçlarını karşılayabilecek dununda olmasına karşın dönen varlıklar içinde yer alan ¨13.424.943,44 tutarındaki alacaklarla, ¨ 925,375,00 tutarındaki müşteri çeklerinin uzun süredir tahsil edilememiş olması nedeniyle, alacak ve müşteri çeklerinin borçlarını ödemek için bir kaynak olarak değerlendiremeyeceği, sunulan mali veriler ile bilirkişi heyeti raporları dayanak teşkil etmek üzere hazırlanan 31.12.2021 tarihli rayiç değer bilançosuna göre özkaynaklarının (+) ¨3.754.868,47 olarak hesaplandığını ve şirketin kaydi ve rayiç değerler itibariyle borca batık durumda olmadığı,
Davacı gerçek kişi …..’in, diğer davacı şirketin borçlarına müşterek borçlu/müteselsil kefil olduğu ve konkordato projesinin davacı şirketin konkordato projesinin başarıya ulaşmasına bağlı olduğu, davacı şirketin finansal krize gitme sebepleri ile, şahsın finansal krize girme sebeplerinin aynı olduğu, …..’in şirketin faaliyetlerinden ayrı olarak bir faaliyetinin bulunmadığı ve bu nedenle de şirketten ayrı olarak borçlanın ödeyebilecek durumda olmadığı,
Şirketin konkordato projesinin temel dayanağı olan, yüklenici veya taşeronu olacağı yeni İnşaat projeleri ile anlaşma yapmaları ve kar elde etme hedeflerine ulaşamadığı, şirkete nakit akışı sağlanamadığını, Covid 19 kısıtlamaları ve sektöre etkisi nedeniyle ruhsat alım işlemleri ve yeni sözleşme yapılması işlemleri için komiser heyeti taragından şirkete yeterli süre verilmesine rağmen, hâlihazırda devam eden veya sözleşmeye bağlanan bir işinin olmadığı, …..’in de projesinin şirketin faaliyetine ve karına bağlı olması nedeni ile hem şirket hem de şahıs için Konkordato Projesinin uygulanabilirliğinin mümkün olmaktan çıktığı anlaşılmıştır.
Netice olarak borçluların alınan kesin mühletin devamı ve tasdik yargılamasının başlaması için mali durumunu iyileştirebileceği veya konkordatonun tasdik edileceğinin inandırıcı şekilde ispat edilmesine bağlıdır. Dosya kapsamı, sunulan mali tablolar ve konkordato komiser heyeti raporları birlikte somut olarak değerlendirildiğinde, davacı şirketin SGK’lı bir çalışanın kaldığı,yüklenicisi olduğu ve tamamladığı işler ile ilgili kesin mühlet içerisinde bir gelir elde edemediği gibi bu süre içerisinde yeni işanlaşmaları da sağlayamadığı bu nedenlerle konkordatonun başarıya ulaşması ihtimalinin bulunduğunun inandırıcı şekilde ispatlanamadığı,gerçek kişinin konkordato talebinin başarıya ulaşmasının davacı şirketin konkordato projesinin başarılı olmasına bağlı bulunduğu anlaşıldığından borçluların konkordato davasının reddine ve kesin mühletin kaldırılmasına karar verilmesi gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki gibi hüküm fıkrası oluşturulmuştur.
HÜKÜM/Yukarıda açıklandığı üzere:
1- Davacılar (borçlular) hakkında verilen kesin mühletin kaldırılarak konkordato talebinin REDDİNE,
2- Mahkememizce verilen tüm tedbirlerin hüküm ile birlikte KALDIRILMASINA,
3-Mahkememizce atanan konkordato komiser heyetinin görevine son VERİLMESİNE,
4-İİK’nın 289/son maddesi uyarınca kesin mühletin kaldırılarak konkordato talebinin reddine karar verildiği hususunun Ticaret Sicil Gazetesinde ve Basın İlan Kurumu İlan Portalında İLAN EDİLMESİNE ve İİK’nın 288 nci maddesinde belirtilen yerlere BİLDİRİLMESİNE,
5-Konkordato komiseri olarak görevlendirilen komiserlerin bugün itibariyle görevlerinin sona erdiğinin İstanbul Bilirkişilik Bölge Kurulu’na BİLDİRİLMESİNE,
6-Alınması gerekli ¨59,30 karar ve ilam harcından peşin alınan ¨44,40 harcın mahsubu ile bakiye ¨14,90 harcın davacılardan alınarak hazineye İRAT KAYDINA,
7-Davacıların yaptığı yargılama giderinin kendi üzerlerinde BIRAKILMASINA,
8-Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafından peşin olarak yatırılan ¨581,00 yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısım ile iflas avansının karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
5235 sayılı Kanunun geçici 2’nci maddesine göre ,Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmî Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla;2004 sayılı İcra ve İflâs Kanunu’nun 164/2 nci madde hükmü uyarınca,mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf,başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile 10 gün içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere davaclar vekili ile bir kısım müdahiller vekillerinin yüzlerine karşı bir kısım müdahiller vekillerinin yokluğunda oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup,usulen anlatıldı..10/06/2021

Başkan ….
☪e-imzalıdır.☪
Üye …
☪e-imzalıdır.☪
Üye …
☪e-imzalıdır.☪
Katip …
☪e-imzalıdır.☪

“İŞ BU EVRAK 5070 SAYILI ELEKTRONİK İMZA KANUNUNUN 5. MADDE UYARINCA GÜVENLİ ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, 22. MADDE UYARINCA DA ISLAK İMZA İLE İMZALANMAYACAKTIR.