Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/787 E. 2019/1162 K. 29.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/787 Esas
KARAR NO : 2019/1162

DAVA : Menfi Tespit (Abone Sözleşmesi)
DAVA TARİHİ : 08/05/2015
KARAR TARİHİ : 29/11/2019
K. YAZIM TARİHİ : 18/12/2019
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Abone Sözleşmesi) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile duruşmadaki beyanlarında özetle;müvekkili …..’in “…..Mah…… Sok.No:….. Blok Zemin Kat Avcılar” adresinde İşyeri sahibi ve …. nolu Elektrik Abonesi olduğunu, davalı şirket tarafından her ay tahakkuk ve tebliğ edilen faturaların muntazaman ödendiğini, önceki faturaların aylık 5.000,00 TL – 10.000.00 TL aralığında normal seyir gösterdiğini,davalı şirket elemanları tarafından bilahare sayacın söküldüğünü ve davalı şirketin Tahakkuk işleri ve Laboratuar Müdürlüğü’ne gönderildiğini, davacıya 295.000,00 TL’lik ta- hakkuk yapıldığını, davacının itirazı üzerine 295.000.00 TL’lik tahakkuk miktarının düzeltilerek, 1 aylık döneme ilişkin 07/05/2015 son ödeme tarihli 144.385.20 TL tutarında Elektrik Bedeli Fatura edildiğini, davalı şirketin düzenlediği işbu 1 aylık elektrik faturasının son derecede fahiş ve anormal bir bedel olduğunu, hatalı ve yanlış olduğunu, müvekkili davacının işyerinin çok küçük ölçekli içinde 3-4 kişi çalışan bir dükkân olduğunu,ilişikte sundukları vergi levhasında da görüleceği üzere davacının 01/12/2014 tarihinde işyerini açtığını bu kısa sürede -bir ayda- davacının 144.885,20 TL tutarında elektrik kullanmasının da mümkün olmadığını beyanla öncelikle müvekkilinin iş yerindeki elektriğin kesilmemesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini, yargılama sonunda davalı şirkete borçlu olmadıklarının tespitini talep ve dava etmiştir.
Davalı ….. Satış A.Ş. vekili cevap dilekçesi ve duruş- madaki beyanlarında özetle;davacının işyerindeki elektrik sayacının 22/11/2014 tarihinde müvekkili kurum çalışanları tarafından sökülerek aynı tarihli sayaç değiştirme tutanağına istinaden labaratuvara gönderildiğini, yapılan incelemede abone hakkında 849.808 kwh eksik tüketim tahakkuku yapılarak 2015/03 dönem faturasına yansıtıldığını, davacı tarafın itirazı üzerine eksik tüketim hesabı …. sayılı komisyon kararına istinaden 27/04/2015 tarihinde revize edilerek 414.845 kwh yeni eksik tüketim hesabı yapıldığını, iş bu hesaplamanın 2015/04 ek dönem tahakkuku olarak yansı- tıldığını, davacının sayaç değişiminden sonraki normal tüketim değerlerinin sayacın eksik tüketim yaptığının dönemlere oranla bariz derecede fazla olduğunun tüketim ekstrelerinde görüldüğünü, dola- yısıyla davacının iddia ettiğinin aksine fatura bedelinin kesinlikle fahiş olmadığını,abone işlem dosyası incelendiğinde de görüleceği üzere yeni tahakkuk hesabının “EKSİK TÜKETİM KOMİS- YON RAPORU”na dayalı olarak yapıldığını Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği’nin 14.maddesine uygun olarak tahakkuk edildiğini ve hukuka uygun olduğunu beyanla davanın reddini savunmuştur.
Dava, davacının iş yerindeki abonelik için eksik tahakkuk nedeniyle düzenlenen faturaya ilişkin menfi tespit talebinden ibarettir.
Davacı eksik elektrik tüketimine ilişkin tespit ve tahakkuku kabul etmemekte, hatalı hesap- lama yapıldığını iddia ile fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak şimdilik 20.000,00 TL’lık kısım iti- bariyle borçlu olmadıklarının tespitini ,davalı taraf ise tahakkuk ve tebliğ edilen fatura içeriğinin taraflar arasındaki sözleşme ve mevzuata uygun olduğunu, hesap hatası bulunmadığı iddia etmektedir.
Her ne kadar davacı vekilince davalı aleyhine menfi tespit talepli iş bu dava ikame olunmuş ise de ; davacı vekili Av. …’ın 29/11/2019 tarihli duruşmada ” taraflar arasında sağlanan sulh protokolü gereğince davadan feragat ettiklerini, davalıdan yargılama gideri ve vekalet ücreti talep etmedikleri”ni belirttiği, ibraz olunan protokol ve davalı vekilinin 05/03/2019 tarihli dilekçesi içeriğinden davalının da davacı taraftan yargılama gideri ve vekalet ücreti talep etmediği, HMK 307 md.de “davacının talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesi “şeklinde tanım- lanan feragatin karşı tarafın veya mahkemenin muvafakatına bağlı olmaksızın (HMK 309 md) davayı sona erdiren taraf işlemlerinden olduğu ve kesin hüküm gibi sonuç doğurduğu (HMK 311.md) , gözetilerek vaki feragat nedeniyle davanın reddine karar verilip aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;

1-Vaki feragat nedeniyle davanın reddine,
2-Harçlar Kanunu’na göre hesaplanan ve tahsili gereken 44.40 TL karar ilam harcının peşin alınan 341,55 TL harçtan mahsup edilerek Hazine’ye irat kaydına, bakiye 297,15 TL harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,
3- Davacı tarafından sarf olunan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
Davalı tarafça sarf olunmuş yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar tesisine yer olmadığına,
Sarf olunmayan gider/delil avansının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine ,
4- Talep bulunmadığından, kendisini vekil ile temsil ettiren davacı lehine vekalet ücreti tak- dirine yer olmadığına dair,

5235 sayılı Kanun’un geçici 2’nci maddesine göre ,Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmî Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla;6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341 ilâ 360’ncı madde hükümleri gereğince,mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf,başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 29/11/2019
Katip …

Hakim …