Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/744 E. 2021/447 K. 26.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/744 Esas
KARAR NO : 2021/447

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 03/10/2019
KARAR TARİHİ : 21/05/2021
K. YAZIM TARİHİ : 26/05/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ve duruşmadaki beyanlarında özetle; taraflar arasında imzalanan 13/10/2018 tarihli “Devir ve Ortaklık Sözleşmesi” gereğince, … Havacılık Teknik ve Eğitim A.Ş.’nin % 51’lik hissesinin davalı tarafça davalıya devri hususunda anlaşmaya varıldığını, bu sözleşmeye istinaden davacının … Bankası … Şubesi’ndeki hesabından , davalının … ‘deki hesabına 18/10/2018 tarihinde 10.000 Euro ve 19/10/2018 tarihinde 50.000 Euro ödeme yaptığını, bu süre sonra davalının sözleşmeden kaynaklanan edimlerini yerine getirmemesi nedeniyle karşılıklı mutabık kalındığını ve 31/10/2018 tarihli yeni bir protokol ile söz konusu devir ve ortaklık sözleşmesinden cayıldığını, davacı tarafça yapılan 60.000 Euroluk ödemenin 25.000 Euro’luk kısmının 10/12/2018 tarihinde, 25.000 Euro’luk kısmının 10/01/2019 tarihinde, 5.000 Euro’luk kısmının 10/02/2019 tarihinde ve 5.000 Euro’luk kısmının 10/03/2019 tarihinde iadesinin kararlaştırıldığını, davalının bu iadeleri gerçekleştirmemesi nedeniyle Bakırköy …. Noterliği’nden 22/03/2019 tarih … yevmiye nolu ihtarnamenin keşide ve tebliğ olunduğunu, ihtarnamenin sonuçsuz kalması üzerine bakırköy Bakırköy …. İcra Müdürlügü’nün … Esas sayılı dosyası üzerinden takibe girişildiğini, davalının takibe ve borca itirazı nedeniyle takibin durduğunu beyanla itirazın iptali ile takibin devamını, davalı tarafın % 20 oranından az olmamak üzere icra/inkar tazminatı ile mahkumiyetini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ve duruşmadaki beyanlarında özetle; müvekkili ile davacı arasında şirket hissesi satışı hususunda yapılan ön anlaşma gereğince davacının müvekkili şirkete bir miktar kapora verdiğini ve şirketin % 51’lik hissesinin devredildiğini, bu süreçte davacının şirketin genel müdürü … ile birlikte hareket ettiğini, aslında kendi kuracakları şirketin alt yapısını oluşturmak üzere hazırlık yaptıklarını, müvekkilinin iş yaptığı …, …, … gibi şirketler ile bağlantı kurup müvekkili hakkında karalamalarda bulunduğunun öğrenildiğini, müvekkilinin şirket hissesinin devri ile ilgili sözleşmeden kaynaklanan edimlerini yerine getirdiğini , ancak davalının dava dışı …ile birlikte harket ederek şirketi zor durumda bıraktığını, davalıyı köşeye sıkıştırdığını, müvekkilinin devretmiş olduğu hissesi geri alabilmek için kapora iadesine dair sözleşmeyi imzalamak ve hisse devrine ilişkin sözleşmeyi feshetmek zorunda kaldığını beyanla davanın reddini savunmuştur.
Dava, İİK 67 md ne dayalı itirazın iptali ve icra inkar tazminatı talebine ilişkindir.
Celp olunan Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasının tet- kikinde; davacı/alacaklı tarafından davalı/ borçlu aleyhine 31/10/2018 tarihli protokolden kay- naklanan 113.225,00 TL AA + 367,98 TL faizden ibaret toplam 113.592,98 TL alacağın tahsili istemiyle 05/04/2019 tarihinde ilamsız takibe girişildiği, ödeme emrini 16/04/2019 tarihinde tebellüğ eden borçlunun19/04/2019 tarihinde (süresi içinde ) vekili vasıtasıyla ibraz ettiği dilekçe ile ” alacaklı görünen tarafa her hangi bir borcunun bulunmadığı, talep ettiği bedelin gerçeği yansıtmadığı”ndan bahisle borca, faize, faiz oranına ve tüm ferilerine itiraz ettiği, İİK 66 md gereğince İcra Müdür- lüğü’nce takibin durdurulmasına karar verildiği, itiraz dilekçesinin alacaklı tarafa tebliğ edilmediği, alacaklı vekilinin yasal süre içinde mahkememize müracaatla takip değeri (113.592,98 TL) üzerinden iş bu davayı ikame ettiği,
Dava konusu uyuşmazlık; davacının takip ve dava tarihi itibariyle takip dayanağı olan 31/10/2018 tarihli protokol nedeniyle davalıdan alacaklı olup olmadığı ,alacağın varlığı ve miktarı ile icra-inkar tazminatı koşullarının oluşup oluşmadığı hususunda toplanmaktadır.
SMMM Bilirkişi … ve Ekonomi Uzmanı … tarafından defter ve tüm dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu düzenlenen 10/04/2021 tarihli raporda:
”Taraflar arasındaki cayma sözleşmesi uyarınca davalının almış olduğu dava konusu bedelleri iade etmesi gerektiği, bu bakımdan davacı tarafından başlatılan icra takibine yapılan itirazın haksız olduğu, davacı tarafından davalının 28/03/2019 tarihinde temerrüde düşürüldüğü, davacının icra takibinde asıl alacak olarak 113.225,00 TL talep ettiği, icra takip tarihinde EURO döviz alış kurunun 6,3225 TL olduğu dikkate alındığında davacının 50.000,00 TL + 10.000,00 EURO karşılığı 63,225,00 TL yönündeki talebinin yerinde olduğu, temerrüt tarihinden takıp tarihine kadar 483,92 TL faiz hesaplandığı, davacının 367,98 TL’lik faiz talebinin hesaplanan faiz alacağının altında kaldığı* bu bakımdan yapılan takibin hukuka aykırılığından söz edilemeyeceği, davacı açısından icra inkar tazminatı talep etme şartlarının da oluştuğu” hususu belirtilmiştir.
Davacı ile davalı arasında ilk olarak davalıya ait … Havacılık Teknik ve Eğitim A.Ş’nin %51’lik hissesinin devri konusunda sözleşme imzalandığı, bu sözleşme kapsamında davacı tarafından davalıya 10.000 Euro ve 50.000,00 TL ödeme yapıldığı, daha sonra hisse devri sözleşmesinden vazgeçilerek davalı tarafından davacıya iki kez 25.000,00 TL olmak üzere 50.000,00 TL ve ayrıca 5.000 Euro ödenmesi konusunda yeni bir sözleşme imzalandığı ve son sözleşme uyarınca kararlaştırılan bedelin davacıya ödenmediği hususunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır.
Davalı taraf savunmasında; hisse devrine ilişkin sözleşmeden sonra davacının şirket genel müdür yardımcısı … ile birlikte hareket ederek şirketin mahrem bilgilerini elde ettiği ve izinsiz ve kötüye kullandığı, şirketin iş yaptığı firmalara kendisinin kötülediği, amaçlarının kendi kuracakları şirket için alt yapı hazırlamak olduğunu, davacının şirket çalışanı ile hareket ederek rekabet yasağı ve haksız rekabete ortaklık ettiğini, bu aşamada şirket hissesini geri alabilmek için kapora iadesi konulu sözleşmeyi imzalamak zorunda kaldığını, bu hususun gabin hükümleri gözetilerek ele alınması gerektiğini beyan etmiştir.
Davacının, davalıya yaptığı ödemelerin sabit olması, Hisse Devri Sözleşmesi’nden vazgeçilerek yeni sözleşme hazırlanması, bu sözleşmedeki imzanın davalı tarafından inkâr edilmemesi ve bu sözleşmedeki bedellerin davalı tarafça ödenmemiş olması, davalı tarafın haksız rekabete ilişkin soyut iddialarda bulunması, ayrıca haksız rekabet iddialarının şirkete ilişkin olması, ancak Hisse Devri Sözleşmesi ve daha sonraki sözleşmenin davalı ile davacı arasında imzalanması, şirket ile sözleşme imzalanmamış olması karşısında davacının sözleşme gereği ödemek yükümlülüğü altında olduğu parayı ödemediği, bundan sorumlu olduğu kabul edilmiş ve bu kapsamda tekniğine uygun şekilde hazırlanan rapora itibarla davacının itirazının haksız olduğuna karar verilmiş, söz konusu alacak miktarının likit alacak olması nedeniyle icra inkâr tazminatına hükmedilmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle,

1-Davanın KABULÜNE,
Davalının Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasında yapmış olduğu itirazın 113.592,98 TL üzerinden iptaline, 113.225,00 TL olan asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte TAKİBİN DEVAMINA,
Toplam alacağın % 20’si üzerinden hesap edilen 22.645,00 TL icra inkâr tazminatının davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,

2- Harçlar Kanunu gereğince tahsili gereken 7.759,53 TL karar ve ilam harcından mahkeme veznesine yatırılan 1.939,89 TL peşin/ nispi harç ile icra veznesine yatırılan 567,96 TL harcın mahsubu sonucu bakiye 5.251,68 TL karar harcının davalıdan tahsili ile Hazine’ye irat kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 44,40 TL başvuru harcı + 1.939,89 TL peşin nispi harç + 6,40 vekalet harcından ibaret toplam 1.990,69 TL harcın davalıdan tahsil edilerek davacıya ödenmesine,

3-a.) Davacı tarafından sarf olunan (2.000,00 TL bilirkişi ücreti + 129,60 TL posta/tebligat/ müzekkereden ibaret) 2.129,60 TL yargılama giderinin davalıdan tahsil edilerek davacıya ödenmesine,
b.) Davalı tarafça sarf olunan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar tesisine yer olmadığına,
c.) Sarf olunmayan gider/delil avansının karar kesinleştikten sonra ilgilisine iadesine,

4-Kendisini vekil ile temsil ettiren davacı lehine hüküm altına alınan dava değerine göre yü- rürlükte bulunan Av. Kan. ve AAÜT gereğince takdir olunan 14.741,33 TL vekalet ücretinin dava- lıdan tahsil edilerek davacı tarafa ödenmesine dair,

Davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı 5235 Sayılı Kanun’un geçici 2. Md göre Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmi Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla 6100 sayılı Hukuk Mahkemeleri Kanunu’nun 341 ila 360. madde hükümleri gereğince mahkememize veya aynı sıfatta başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf, başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 26/05/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır