Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/74 E. 2019/116 K. 04.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/74
KARAR NO : 2019/116

DAVA : Konkordato (Adi Konkordatodan Kaynaklanan (İİK 285 İla 308/h))
DAVA TARİHİ : 01/02/2019
KARAR TARİHİ : 04/02/2019
KARAR YAZIM TARİHİ : 12/02/2019

Mahkememizde görülmekte olan Konkordato (Adi Konkordatodan Kaynaklanan (İİK 285 İla 308/h)) davasının dosya üzerinde yapılan incelemesi sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili tarafından mahkememize sunulan 01/02/2019 harçlandırma tarihli dava dilekçesinde özetle; … Anonim Şirketi’nin 2006 yılından beri İstanbul’ da faaliyet göstermekte olduğunu ve tek ortaklı bir anonim şirketi olduğunu, şirketin Yönetim Kurulu Başkanın …. olduğunu ve tek kişiden oluştuğunu, Yönetim Kurulu Şirketin temsil ve ilzam yetkisine sahip olduğunu, şirketin sermayesinin ¨ 1.000.000,00 olup tamamı ödendiğini, halihazırda şirket bünyesinde işçi sıfatıyla toplam 38 kişi çalıştığını, bunun yanında müvekkili şirket inşaat projelerinde işleri taşeronlara yaptırmak suretiyle yüzlerce kişiye iş imkanı oluşturduğunu, müvekkili şirketin ödeme güçsüzlüğüne düşme sebeplerinin 2018 yılının ortasında ülkemizde meydana gelen ekonomik durgunluk ve dövizdeki aşırı yükseliş, ekonomik açıdan en fazla inşaat sektörünü olumsuz etkilendiğini, bundan müvekkili şirkette nasibini aldığını, özellikle inşaat girdilerindeki fiyat artışları, bankaların kredilerde yüksek faiz tipleri ve konut kredi faizlerindeki yüksek oranlar inşaat yapan şirketlerin yaptıkları konutları satamamaları yüzünden, yaptıkları imalatlardan doğan borçlarılnı\ödeyememeleri, inşaat sektöründeki şirketleri likidite akışını neredeyse sıfır düzeyine indirdiğini ve müvekkili şirkette bu durumdan olumsuz olarak etkilendiğini, şirket mal varlıkları borçlarını karşılar düzeyde olmasına rağmen yaşanan ekonomik durgunluk nedeniyle şirket elinde bulunan konut ve iş yerlerini satamaması, daha önce almış olduğu inşaat yapım finansmanın kullanmak için almış olduğu banka kredileri ile hammadde alımı için vermiş olduğu çekleri vadesinde ödeyememe tehlikesi altına girmesine neden olduğunu, devam eden durgunluk nedeniyle gayrimenkul piyasasında alım satımlar neredeyse durmuş durumda olduğunu bu nedenle likidite sıkıntısının bir süre daha devam edeceğini, müvekkili şirketin alacakları ve mal varlığı borçlarını rahatlıkla ödeme kapasitesinde olduğunu gösterdiğini, konkordato mühleti talebinde bulunan Şirketin muhasebe kayıtları ön muhasebe birimi tarafından İkitelli ….Sitesi …. Blok No:… Başakşehir/ İSTANBUL adresinde bulunan merkezinde tutulduğunu, mali durum raporunda şirketin alacak ve borç kalemlerinin (alacak hesabı, çekli ve senetli alacaklar, banka kredi borçları, ticari borç hesap, çekli ve senetli borçlar ile KDV , vergi, Sosyal Güvenlik kurumu borçları 25/01/2019 tarihli mizandan (EK-6) alındığını, taşıtlar, demirbaşlar ve gayrimenkullerin piyasa değerleri internet siteleri ve emlak değerleme konusunda bilgi sahibi meslek çalışanlarından alınan bilgiler ile gösterildiğini, yapılan hesaplamalara göre 25/01/2019 tarihli ara bilanço esas alınarak kayıtlı değerleri esas alınarak hesaplamaya göre şirketin aktif varlığı ¨ 14.578.995,11 ve şirketin borçlan toplamı ¨11.144.383,36 olduğunu, bu durumda şirket ¨ 3.434.611,75 olarak aktifi borçlarından fazla olduğunu, şirket borca batık durumda olmadığını, 25/01/2019 tarihi itibariyle mali durum raporunun incelenmesinden de şirketin aktifleri borçlarını karşılamaya yeterli olduğunu, bununla birlikte banka kredi faizlerinden kaynaklı finansman maliyetinin artması, oluşan ekonomik durgunluk sonucu olarak ortaya çıkan, alacakların alınamaması yada üretilen daire ve iş yerlerinin satılamamasından doğan acil nakit ihtiyacının karşılanamaması nedeniyle şirketin nakit akışında önemli ölçüde negatif etki söz konusu olduğunu, bu durumun bu şekilde devam etmesi halinde Şubat 2019 tarihinden itibaren şirketin ciddi anlamda ödeme güçsüzlüğüne düşebileceği anlaşıldığını, hatta borca batık hale gelebileceğini, bu nedenlerle İİK’ nın m.286 uyarınca belirtilen belgelerin eksiksiz olarak mevcut olduğunu, müvekkili şirket için tensiben derhal üç aylık geçici mühlet kararı verilmesinİ, İİK’ nın 287. maddesine göre geçici mühlet kararıyla birlikte konkordatonun başarıya ulaşmasının mümkün olup olmadığının yakından incelenmesi ve İİK m.290′ da sayılan görevleri ifa etmek üzere geçici konkordato komiseri görevlendirilmesini, komiser ücretinin şirket bünyesinden ödenmesine karar verilmesini, müvekkili şirket hakkında tensiben İİK’ nın 297/2 ‘ deki haller de dahil olmak üzere, müvekkil borçlu şirketin malvarlığının muhafazası için mahkemenin gerekli gördüğü bütün tedbirlerin alınmasını, bu kapsamda olmak üzere olmak üzere İİK’ nın 294. maddesine göre müvekkili borçlu şirket aleyhine İKK’ nın 206. maddesi 1. sırada yazılı alacaklar hariç olmak üzere ve 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkında Kanununa göre yapılan takipler de dahil olmak üzere takip işlemleri yapılmasının yasaklanmasına ve evvelce başlamış olan takiplerin durdurulmasını, ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarının uygulanmasının yasaklanmasını, bir takip muamelesi ile kesilebilen zamanaşımı ve hak düşüren müddetler işlemesinin durdurulmasına tensiben karar verilmesini, İİK’ nın 297. maddesine göre, müvekkili şirketin mühlet içinde komiserin nezareti altında işlemlerine devam edebileceğini, buna karşılık mahkemenin izni dışında mühlet kararından itibaren rehin tesis edemeyeceğini, kefil olamayacağına, taşınmaz ve işletmenin devamlı tesisatını kısmen dahi olsa devredemeyeceğine, takyit edemeyeceğine ve ivazsız tasarruflarda bulunamayacağına; aksine yapılan işlemlerin hükümsüz olduğuna karar verilmesini, mühlet içerisinde İİK’ nın 298. maddesine göre konkordato komiserinin müvekkil şirketin mallarının defterinin tutulmasına ve mallarının kıymetinin takdirlerinin yaptırmasına karar verilmesine; müvekkilin başka yerdeki malları bakımından diğer tespit işlemlerinin o yer icra dairesi marifetiyle yaptırabileceğine karar verilmesini, İİK m. 288. maddesine göre 3 aylık geçici mühlet kararının, Ticaret Sicil Gazetesi’ nde ve Basıl İlan Kurumunun resmi ilan portalında ilan edilmesine, derhal tapu müdürlüğüne, ticaret sicil müdürlüğüne, vergi dairesine, gümrük ve posta idarelerine, Türkiye Bankalar Birliğine, Türkiye Katılım Bankalar Birliğine, mahalli ticaret odalarına, sanayi odalarına, taşınır kıymet borsalarına, Sermaye Piyasası Kuruluna ve diğer lazım gelen yerlere bildirilmesini, İİK’ nın 289. maddesine göre geçici mühlet süresi içinde (3 ay) veya uzama halinde buna ek (2 ay) içinde sayın mahkemece bilirkişi incelmesi de dahil olmak üzere tüm incelemeler yapılarak müvekkili şirket hakkında 1 yıllık kesin mühlet kararı verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER ve GEREKÇE :
Dava, 7101 sayılı ile değişik İcra ve İflas Kanunun 285 ile devamı maddeleri uyarınca konkordato istemine ilişkindir.
7155 sayılı Kanun ile değişik 2004 sayılı İcra ve İflâs Kanunu’nun 286 ncı maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi hükmü”Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumunca yetkilendirilen bağımsız denetim kuruluşu tarafından Türkiye Denetim Standartlarına göre yapılacak denetim kapsamında hazırlanan ve konkordato ön projesinde yer alan teklifin gerçekleşeceği hususunda makul güvence veren denetim raporu ile dayanakları.”
“Birinci fıkranın (e) bendi kapsamında düzenlenecek raporlar ve bu raporlara dayanak olacak denetimlerde, denetim kuruluşlarının faaliyetleri, hak ve yükümlülükleri, raporların inceleme ve denetimleri, bu raporlar sebebiyle doğacak idari ve hukuki sorumluluk ile diğer hususlar hakkında 26/9/2011 tarihli ve 660 sayılı Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumunun Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname hükümleri uygulanır.
Bu maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar Adalet Bakanlığınca yürürlüğe konulan yönetmelikle belirlenir.”şeklindedir.
Yapılan değişiklikle denetim raporunu hazırlayacak denetim kuruluşlarının faaliyetleri, bu kuruluşların hak ve yükümlülükleri, hazırlanan raporların ilgili kurum tarafından incelenmesi ve denetlenmesi, bu rapor sebebiyle denetim kuruluşlarının idari ve hukuki sorumlulukları ile diğer hususlar hakkında 660 sayılı KHK hükümleri uygulanacaktır. Böylece denetim raporlarını hazırlayacakların çalışma şekli, denetimleri ve sorumlulukları açıkça düzenlenmektedir.
Bu düzenlemeyle, konkordato başvurusunda ibraz edilmesi gereken, bağımsız denetim kuruluşlarınca hazırlanacak olan rapora ilişkin esaslar yeniden belirlenmektedir. Öncelikle,raporu verecek denetim kuruluşları daraltılmakta ve Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumunca yetkilendirilen bağımsız denetim kuruluşlarının rapor hazırlaması öngörülmektedir. Ayrıca raporun niteliği değiştirilmekte ve fınansal analiz raporundan makul güvence veren denetim raporuna dönülmektedir. Yine denetimin standardı netleştirilmekte ve raporun Türkiye Denetim Standartlarına göre hazırlanması şart koşulmaktadır. Buna göre Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumunca yetkilendirilen bağımsız denetim kuruluşu tarafından Türkiye Denetim Standartlarına göre yapılacak denetim kapsamında hazırlanan ve konkordato ön projesinde yer alan teklifin gerçekleşeceği hususunda makul güvence veren denetim raporu ile dayanakları konkordato başvurusu sırasında mahkemeye sunulacaktır. Böylece konkordato talep eden borçlu hakkında geçici mühlet kararı verilmesi, borçlunun mali durumunu net bir şekilde ortaya koyan ve konkordato ön projesinde yer alan teklifin gerçekleşeceği hususunda makul güvence veren denetim raporuna dayanacaktır. Kanunun gerekçesine göre “Yapılan değişiklik, borçlu ve alacaklının menfaat dengesinin daha iyi bir şekilde korunmasına katkı sağlayacaktır”.
Maddenin gerekçesinde;”…denetim raporunu hazırlayacak denetim kuruluşlarının faaliyetleri, bu kuruluşların hak ve yükümlülükleri, hazırlanan raporların ilgili kurum tarafından incelenmesi ve denetlenmesi, bu raporlar sebebiyle denetim kuruluşlarının idari ve hukuki sorumlulukları ile diğer hususlar hakkında 660 sayılı Kanun Hükmünde Kararname hükümlerinin uygulanması hükme bağlanmaktadır. Böylece konkordato ön projesinde yer alan teklifin gerçekleşeceği hususunda makul güvence veren denetim raporlarını hazırlayanların çalışma şekli, denetimleri ve sorumlulukları açıkça düzenlenmekte ve bu çerçevede hazırlanacak raporla, konkordato talep edenin gerçek mali durumunun mahkeme huzuruna taşınması sağlanmaktadır.”denilerek yeni getirilen değişikliğin amacı dile getirilmiştir.Bu amaç konkordato talep eden şirketin gerçek mali durumunun Mahkemece bilinmesidir.
Kanunda ayrıca 660 sayılı Kanun Hükmünde Kararname hükümlerinin uygulanacağı hüküm altına alınmış olup anılan KHK’nın 2 nci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinde bağımsız denetim ” Finansal tablo ve diğer finansal bilgilerin, finansal raporlama standartlarına uygunluğu ve doğruluğu hususunda, makul güvence sağlayacak yeterli ve uygun bağımsız denetim kanıtlarının elde edilmesi amacıyla, denetim standartlarında öngörülen gerekli bağımsız denetim tekniklerinin uygulanarak defter, kayıt ve belgeler üzerinden denetlenmesi ve değerlendirilerek rapora bağlanmasını,” şeklinde tanımlanmıştır. Her ne kadar yasa koyucu bağımsız denetimden açıkça söz etmemekte ise de,konkordato talep eden şirketin gerçek mali durumunun mahkeme huzuruna taşınması amacına ancak bağımsız denetim veya bağımsız denetime yakın bir denetim ile ulaşılabilecektir.
Yapılan değişiklikle …bu maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar Adalet Bakanlığınca yürürlüğe konulan yönetmelikle belirleneceği hüküm altına alınmış ve 30/01/2019 tarihli Resmî Gazete’nin 30671 sayısında yayımlanan Konkordato Talebine Eklenecek Belgeler Hakkında Yönetmelik ile madde uygulamasına ilişkin usul ve esaslar belirlenmiştir.
Anılan Yönetmelik’in 12 nci maddesinde “Denetim, borçlunun konkordato ön projesinde yer alan teklifinin gerçekleşeceği hususunda makul güvence verilip verilmeyeceğinin tespiti amacıyla yapılır.
(2) Bağımsız denetim kuruluşu, makul güvence veren denetim raporunu hazırlarken aşağıdaki belgeleri denetler:
a) Konkordato ön projesi.
b) Borçlunun malvarlığının durumunu gösterir belgeler.
c) Alacaklı ve alacak listesi.
ç) Karşılaştırma tablosu.
(3) Bağımsız denetim kuruluşu, yapacağı denetimde yukarıda sayılan belgelerin dışında gerekli gördüğü diğer bilgi ve belgeleri de isteyebilir.” denilmek suretiyle bağımsız denetim kuruluşunun denetleyeceği belirlendikten sonra aynı yönetmeliğin 13 ncü maddesi Denetim Kıstası belirlenmiştir.Ayrıca sözü geçen yönetmeliğin 14 ncü maddesinde ise bağımsız denetçinin yaptığı denetimin kanıtı olarak toplaması gereken bilgi ve belgelere ilişkin düzenleme yapılmış ve 18 nci madede de bağımsız denetim kuruluşu ile konkordato talep eden şirket arasında makul güvence veren rapora ilişkin sözleşme yapılması öngörülmüştür.
Somut uyuşmazlıkta,borçlu şirket tarafından,makul güvence veren denetim raporu olarak ibraz edilen belge incelendiğinde,bu belgenin,yasa değişikliğinden önce istenilen finansal analiz raporundan çokta farklı olmadığı,makul güvence verildiğinin bildirilmesi rapora yasanın aradığı anlamda bir denetim raporu olma özelliği kazandırmayacağı,sözü geçen denetim raporunun konkordato talep eden şirketin gerçek mali durumunu yansıtmaktan çok uzak olduğu,bağımsız denetçi tarafından şirketin, defter, kayıt ve belgeler üzerinden denetim yapıldığının belli dahi olmadığı,buna dair herhangi bir denetim kanıtının dosyaya sunulmadığı yukarıda anılan yönetmeliğin 13 ncü maddesinde belirtilen standartlara uygun denetimin yapılmadığı gibi bağımsız denetim şirketi ile yapılan sözleşmenin dahi dosyaya sunulmadığı,buna göre borçlu tarafından sunulan ve “makul güvence veren denetim raporu ” olarak adlandırılan raporun kanunun ve yönetmeliğin aradığı anlamda bir denetim raporu olmadığı anlaşıldığından,borçlu şirket tarafından açılan davanın,İİK’nun 286/1-(e) maddesi yollamasıyla HMK’nın 114/2 ve 115/2.maddeleri uyarınca usulden reddine karar verilmesi gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki gibi hüküm fıkrası oluşturulmuştur.
HÜKÜM/Yukarıda açıklandığı üzere:
1-Borçlu şirketin 7155 Sayılı Kanunun 13.maddesiyle değişik 2004 Sayılı İİK’nun 286/1-(e) bendi uyarınca konkordato talebine eklenecek belgelerden olan makul güvence veren denetim raporu olarak sunduğu belgenin, yasanın ve 30/01/2019 gün ve 30671 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan “Konkordato Talebine Eklenecek Belgeler Hakkında Yönetmelik’in “aradığı anlamda bir denetim raporu olmadığı,bu denetime ilişkin dayanak hiç bir belgenin de sunulmadığı, davanın İİK’nun 286/1-(e) maddesi yollamasıyla HMK’nın 114/2 ve 115/2.maddeleri uyarınca USULDEN REDDİNE,
2-Harç peşin alındığından yeniden harç alınmasına YER OLMADIĞINA,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerlerinde bırakılmasına,
4-Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan ¨130,00 yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde davacılara İADESİNE,
5235 sayılı Kanunun geçici 2’nci maddesine göre ,Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmî Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla;6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ilâ 360’ncı madde hükümleri uyarınca,mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren on gün içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda oy birliği ile karar verildi.04/02/2019

Başkan ….
E-imzalı
Üye ….
E-imzalı
Üye ….
E-imzalı
Katip ….
E-imzalı

“İŞ BU EVRAK 5070 SAYILI ELEKTRONİK İMZA KANUNUNUN 5. MADDE UYARINCA GÜVENLİ ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, 22. MADDE UYARINCA DA ISLAK İMZA İLE İMZALANMAYACAKTIR.”