Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/73 E. 2021/645 K. 13.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/73 Esas
KARAR NO : 2021/645

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 31/01/2019
KARAR TARİHİ : 13/07/2021
K.YAZIM TARİHİ : 03/08/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili dava dilekçesi ile, Müvekkili şirketin davalıdan 19.01.2018 tarih …, 15.02.2018 tarih …, 14.04.2018 tarih …, 26.05.2018 tarih … nolu faturalar ve cari hesap alacağından kaynaklı olarak alacağı bulunduğunu, borçlu şirket aleyhine Bakırköy .. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasından icra takibi yapıldığını, açılan takibe haksız ve kötü niyetli olarak itiraz etmesi sebebiyle vaki itirazın iptaline, %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili tarafından verilen cevap dilekçesi ile, Taraflar arasında cari hesaba dayalı ticari ilişki olduğunu, davacının davalının iş yerinde kullanılan yağ ihtiyacını karşılayacağı yönünde taahhütte bulunduğunu ancak taahhüdünü ihlal ederek müvekili şirkete zarar verdiğini, bu sebeple 03.09.2018 tarih ve … sıra nolu irsaliyelili fatura ile reklamasyon (zarar) bedeli olarak gösterilen fatura kestiklerini, davacı yanın müvekkilinden tüm alacağını aldığını, aksine müvekkilini zarara soktuğunu bu sebeple davanın reddini, %20’den aşağı olmamak üzere tazminata karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dosyamız arasına celp edilen Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası incelendiğinde; davacının 7.873,21 TL asıl alacak, 568,53 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 8.441,74 TL alacak nedeniyle ilamsız icra takibi yaptığı, ödeme emrinin davalı borçluya 17.12.2018 tarihinde tebliğ edildiği, davalı tarafından 18/12/2018 tarihinde ve süresi içerisinde asıl alacağa ve tüm ferilerine itiraz ettiği görüldü.
Dosyaya sunulan 26/07/2019 tarihli bilirkişi SMMM … tarafından düzenlenen raporda; tarafların ticari defterleri üzerinde inceleme yapılmasına karar verilmesine karşın davalının ticari defterlerini ibraz etmemesi üzerine sadece davacı şirket ticari defter ve kayıtları üzerinde inceleme yapılmış; davacı şirketin ticari defterlerinin sahibi lehine delil niteliği taşıdığı; davacının ticari defter ve kayıtlarına göre takip tarihi itibariyle davacının davalıdan 7.873,21 TL asıl alacak tutarında alacaklı olduğu belirtilmiştir.
Huzurda görülen dava itirazın iptali davası olup, müddeabihi takip konusu yapılmış ve borçlunun itiraz etmiş olduğu alacak olan normal bir eda davasıdır.
Mahkemenin davanın reddi ya da kabulü yönünde vereceği karar, maddi anlamda kesin hüküm teşkil edeceğinden davanın reddi halinde alacaklı, borçluya karşı aynı alacaktan dolayı yeni bir alacak davası açamayacağı gibi davanın kabulü halinde borçlu da alacaklıya karşı bir menfi tespit veya istirdat davası açamayacaktır. Bu nedenle mahkeme itirazın iptali davasında tarafların iddia ve savunmalarını genel hükümlere göre inceleyerek borcun varlığını ve miktarını araştırmak zorundadır.
Yasal dayanağını İcra ve İflas Kanunu’nun (İİK) 67. maddesinden alan itirazın iptali davası, alacaklının icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK’nın 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçlamaktadır. Takip hukukundan doğan bu davada tespit edilecek husus, borçlunun icra takibine yapmış olduğu itirazında haklı olup olmadığının belirlenmesidir.
Dosya ve tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; davacının, fatura alacağından kaynaklı davalı aleyhine başlattığı icra takibine davalının itirazı sonucunda işbu davayı açtığı görülmüştür. Mahkememizce yaptırılan bilirkişi incelemesinde tarafların ticari defterleri üzerinde inceleme yapılmasına karar verilmesine karşın davalının ticari defterlerini ibraz etmemesi üzerine sadece davacı şirket ticari defter ve kayıtları üzerinde inceleme yapılmış; davacı şirketin ticari defterlerinin sahibi lehine delil niteliği taşıdığı; davacının ticari defter ve kayıtlarına göre takip tarihi itibariyle davacının davalıdan 7.873,21 TL asıl alacak tutarında alacaklı olduğu belirtilmiştir. Davalı tarafından davacı adına reklamasyon faturası kesildiği iddia edildiğinden söz konusu fatura asılları mahkememiz kasasına alınarak söz konusu faturalar konusunda davacı şirket yetkilisinin isticvabına karar verilmiş, davacı şirket davalı tarafından kesilen söz konusu faturaların teslim alınmadığı konusunda beyanda bulunulmuştur. Davalı tarafından davacıya bir kısım çeklerin teslim edildiği ve davacı tarafından söz konusu çek asıllarının davalıya iade edildiği konusunda taraflar arasında herhangi bir uyuşmazlık bulunmamakta olup davalı tarafından çek bedellerinin ödendiğinden dolayı çek asıllarının müvekkil şirkete iade edildiğinin beyan edilmesine rağmen ödemeye ilişkin herhangi bir belge sunulmadığından davalının bu yöndeki savunmasına itibar edilmemiştir. Her ne kadar dava dilekçesi ile takip öncesi faiz talebi de bulunmakta ise de davalının takip öncesi temerrüde düşürülmemesi nedeni ile davacının bu yöndeki talebinin reddine, davacının asıl alacak talebinin kabulü ile taleple bağlı kalınarak takip tarihinden itibaren asıl alacağa avans faizi uygulanmak suretiyle takibin devamına ve alacağın likit olması nedeni ile davacının icra inkar tazminatı talebinin kabulüne, şartları oluşmayan kötü niyet tazminatı talebinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-AÇILAN DAVANIN KISMEN KABULÜ ile davalının Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasında yapmış olduğu itirazın 7.873,21 TL asıl alacak yönünden İPTALİ ile takip tarihinden itibaren asıl alacağa davacının talebi aşılmamak üzere 3095 sayılı Kanunun 2/2. maddesi uyarıca değişen oranlarda avans faizi uygulanmak suretiyle TAKİBİN DEVAMINA,
2- Davacının fazlaya ilişkin talebinin REDDİNE,
3- Alacağın likit olması nedeni ile davacının icra inkar tazminatı talebinin KABULÜ ile 1.574,64 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Şartları oluşmayan davalının kötü niyet tazminatı talebinin REDDİNE,
5-Harçlar Kanunu gereğince hesaplanan ve tahsili gereken 537,82 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 101,96 TL nispi harçtan mahsubu ile bakiye 435,86 TL eksik harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
6- Davacı tarafından sarf olunan (800,00 TL bilirkişi ücreti + 169,10 TL posta/tebligat/müzekkere/talimattan ibaret) 969,10 TL yargılama giderinin kabul ve red oranına göre (%93,27 kabul oranı) hesaplanan 903,88 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine; bakiye yargılama giderlerinin davacı üzerine bırakılmasına,
7- Davacı tarafından yatırılan 44,40 TL başvurma harcı ve 101,96 TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8- Davalı tarafından sarf olunmuş yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar tesisine yer olmadığına,
9- Sarf olunmayan delil/gider avanslarının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
10- Kendisini vekil ile temsil ettiren davacı taraf lehine yürürlükte bulunan Avukatlık Kanunu ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 13/1. maddesi gereğince takdir olunan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
11- Kendisini vekil ile temsil ettiren davalı taraf lehine yürürlükte bulunan Avukatlık Kanunu ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 13/1 ve 2. maddesi gereğince takdir olunan 568,53 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
12-6235 sayılı Hukuki Uyuşmazlıklarda Arabuluculuk Kanununun 18/A maddesinin 13. fıkrası uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen ve yargılama giderinden sayılan Arabuluculuk ücreti olan 1.320,00 TL’nin kabul ve red oranına göre hesap edilen 88,90 TL’sinin davacıdan; 1.231,10 TL’sinin ise davalıdan tahsili ile Hazineye İRAT KAYDINA,
Dair; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341. ile 360. madde hükümleri uyarınca mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf, başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 13/07/2021

Katip …
E-İmzalı

Hakim …
E-İmzalı

“İŞ BU EVRAK 5070 SAYILI ELEKTRONİK İMZA KANUNUNUN 5. MADDE UYARINCA GÜVENLİ ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, 22. MADDE UYARINCA DA ISLAK İMZA İLE İMZALANMAYACAKTIR.”