Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/709 E. 2021/374 K. 13.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/709
KARAR NO : 2021/374

DAVA :İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/09/2019
KARAR TARİHİ : 13/04/2021
K.YAZIM TARİHİ : 11/05/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili dava dilekçesi ile müvekkilinin taşıma sektöründe faaliyet gösteren bir şirket olduğu; davalı ile yapılan ticari anlaşma gereği davalı tarafın müvekkil şirketten talep ettiği işleri müvekkilinin gereği gibi yerine getirdiği; müvekkilinin yaptığı işlerden dolayı davalı şirketten 1.977,90 TL alacağının mevcut olduğu, davalı şirketin tutar konusunda mutabık olunmasına rağmen söz konusu borcun ödenmediği, bunun üzerine davacı tarafından Büyükçekmece …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığı, davalının haksız ve kötü niyetli olarak takibe itirazda bulunduğu, davalının itirazlarının soyut ve hukuki dayanaktan yoksun olduğu iddiası ile davalının haksız ve kötü niyetli olarak icra takibine yaptığı itirazın iptaline ve takibin devamına, takip konusu asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı tarafından usulüne uygun olarak yapılan tebligata rağmen davaya cevap vermediği anlaşılmıştır.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dosyamız arasına celp edilen Büyükçekmece …. İcra Müdürlüğünün …. Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; Davacı tarafından 04/10/2018 tarihinde 1.977,90 TL cari hesap alacağı dayanak gösterilerek İstanbul …. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosya ile davalı aleyhine ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin borçluya tebliği üzerine borçlunun yetkiye ve borca itiraz ettiği; bunun üzerine dosyanın Büyükçekmece …. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı sırasına kaydının yapıldığı; bu dosyadan ödeme emrinin 07/03/2019 tarihinde tebliğ edildiği; borçlu tarafından 12.03.2019 tarihinde vekili aracılığıyla borca, faize ve takibe itiraz edildiği; İcra ve İflas Kanunu’nun 66. maddesi gereğince icra müdürlüğünce takibin durdurulduğu görülmüştür.
Dosyaya sunulan 28/01/2020 tarihli bilirkişi SMMM …. tarafından düzenlenen raporda; tarafların ticari defterleri üzerinde inceleme yapılmasına karar verilmesine karşın davalının ticari defterlerini ibraz etmemesi üzerine sadece davacı şirket ticari defter ve kayıtları üzerinde inceleme yapıldığı; davacı şirketin ticari defterlerinin sahibi lehine delil niteliği taşıdığı; takip konusu faturanın davacı şirket defterinde kayıtlı olduğu, faturaya konu taşıma işlemine ilişkin onay maillerinin bulunduğu, davacının taşıma belgesi düzenlediği ve packing listesini tuttuğu, davacının faturaya konu taşıma işini yerine getirdiği kanaati ile davacının davalıdan icra takip tarihi itibariyle 1.977,90 TL alacaklı olduğu; davalının takip tarihi itibariyle temerrüte düşürüldüğü belirtilmiştir.
Huzurda görülen dava itirazın iptali davası olup, müddeabihi takip konusu yapılmış ve borçlunun itiraz etmiş olduğu alacak olan normal bir eda davasıdır.
Mahkemenin davanın reddi ya da kabulü yönünde vereceği karar, maddi anlamda kesin hüküm teşkil edeceğinden davanın reddi halinde alacaklı, borçluya karşı aynı alacaktan dolayı yeni bir alacak davası açamayacağı gibi davanın kabulü halinde borçlu da alacaklıya karşı bir menfi tespit veya istirdat davası açamayacaktır. Bu nedenle mahkeme itirazın iptali davasında tarafların iddia ve savunmalarını genel hükümlere göre inceleyerek borcun varlığını ve miktarını araştırmak zorundadır.
Yasal dayanağını İcra ve İflas Kanunu’nun (İİK) 67. maddesinden alan itirazın iptali davası, alacaklının icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK’nın 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçlamaktadır. Takip hukukundan doğan bu davada tespit edilecek husus, borçlunun icra takibine yapmış olduğu itirazında haklı olup olmadığının belirlenmesidir.
Dosyada ve tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; davacının, fatura alacağından kaynaklı davalı aleyhine başlattığı icra takibine davalının itirazı sonucunda işbu davayı açtığı görülmüştür. Davacı vekili tarafından davaya konu fatura ile faturaya konu taşıma işinin yapıldığına dair mail yazışmaları ile taşıma işine ilişkin düzenlenen bir kısım evraklar dosyaya sunulmuştur. Tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda uyuşmazlık konusunun çözümü için tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş; rapor ile davalının ticari defterlerini sunmaması üzerine sadece davacı şirket ticari defterleri üzerinde inceleme yapılmış; davacı şirketin ticari defterlerinin sahibi lehine delil niteliği taşıdığı; takip konusu faturanın davacı şirket defterinde kayıtlı olduğu, faturaya konu taşıma işlemine ilişkin onay maillerinin bulunduğu, davacının taşıma belgesi düzenlediği ve packing listesini tuttuğu, davacının faturaya konu işi yaptığı ve davacının davalıdan icra takip tarihi itibariyle 1.977,90 TL alacaklı olduğu kanaatine varıldığı bildirilmiştir. Mahkememizce hüküm kurmaya ve denetime elverişli olarak düzenlendiği kabul edilen bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kabulüne karar verilerek alacağın likit olması gözetilerek davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1- AÇILAN DAVANIN KABULÜ ile davalının Büyükçekmece …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasında yapmış olduğu itirazın 1.977,90 TL asıl alacak yönüden itirazın İPTALİNE, taleple bağlı kalınarak davacının talebi aşılmamak üzere asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmak suretiyle TAKİBİN DEVAMINA,
2-Alacağın likit olması nedeni ile asıl alacak tutarı olan 1.977,90 TL’nin %20’si oranında ( 395,58 TL) icra inkar tazminatının davalıdan alınarak ile davacıya verilmesine,
3-Harçlar Kanunu gereğince hesaplanan ve tahsili gereken 135,11 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 44,40 TL nispi harçtan mahsubu bakiye 90,71 TL eksik harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4- Davacı tarafından sarf olunan (800,00 TL bilirkişi ücreti + 133,95 TL posta/tebligat/ müzekkereden ibaret) 933,95 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5- Davacı tarafından yatırılan 44,40 TL başvurma harcı ve 44,40 TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6- Davalı tarafından sarf olunmuş yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7- Sarf olunmayan delil/gider avanslarının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
8- Kendisini vekil ile temsil ettiren davacı taraf lehine yürürlükte bulunan Avukatlık Kanunu ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 13/1 ve 2. maddesi gereğince takdir olunan 1.977,90 TL vekalet ücretinin davalı taraftan tahsil edilerek davacı tarafa ödenmesine,
9- 6235 sayılı Hukuki Uyuşmazlıklarda Arabuluculuk Kanununun 18/A maddesinin 13. fıkrası uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen ve yargılama giderinden sayılan Arabuluculuk ücreti olan 1.320,00 TL’nin davalıdan tahsili ile Hazineye İRAT KAYDINA,
Dair; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341. ile 360. madde hükümleri uyarınca dava değeri karar tarihindeki istinaf sınırı altında kalmakla KESİN olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 13/04/2021

Katip …
☪e-imzalıdır.☪

Hakim …
☪e-imzalıdır.☪

“İŞ BU EVRAK 5070 SAYILI ELEKTRONİK İMZA KANUNUNUN 5. MADDE UYARINCA GÜVENLİ ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, 22. MADDE UYARINCA DA ISLAK İMZA İLE İMZALANMAYACAKTIR.