Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/682 E. 2019/1181 K. 06.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/682 Esas
KARAR NO : 2019/1181

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 12/09/2014
KARAR TARİHİ : 06/12/2019
K. YAZIM TARİHİ : 31/12/2019
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Taz- minat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ve duruşmadaki beyanlarında özetle; 12/09/2010 tarihinde davacının idaresindeki metrobüse davalıların sürücüsü ve trafik sigortacısı olduğu aracın bariyerleri aşarak çarpması neticesinde meydana gelen kazada davacının yaralandığını beyanla fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydı ile kazanç kaybı için 1.000,00 TL ve maluliyet nedeniyle uğ- radığı zarar için 100,00 TL olmak üzere 1.100,00 TL maddi tazminat ile 10.000,00 TL manevi tazmi- natın kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan (davalı … şirketinin sadece maddi tazminattan sigorta limitiyle sorumlu olmak üzere) müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili 24/04/2013 tarihli cevap dilekçesinde özetle; dava ko- nusu trafik kazasına karıştığı bildirilen …. plakalı aracın …… sayılı zorunlu mali sorumluluk poliçesinin müvekkili şirket tarafından temin edildiğini, maddi tazminat teminatla- rının 175.000.00 Tl ile sınırlı olduğunu, manevi tazminat taleplerinin ise teminat dışında olduğu belir- tilmiştir.
Davalı … dava dilekçesinin usulen tebliğine rağmen cevap dilekçesi sunma- mış, duruşmadaki beyanlarında, davaya konu kaza nedeni ile esas yaralanan ve sakat kalanın kendisi olduğunu, davacının ne ölçüde sakat olduğu ve ne ölçüde iş görmezliğinin bulunduğunu anlamadığını beyanla davanın reddini savunmuştur.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Mahkememizce yapılan yargılama sonunda iddia, savunma, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre” davacının ıslah etmiş olduğu maddi tazminat davasının kabulüne, 81.457,27 TL maddi tazminatın, 1.100,00 TL’sinin davalı … yönünden 12/09/2010 tarihinden itibaren, davalı … yönünden dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte, 80.357,27 TL tazminatın ise, her iki davalıdan da ıslah tarihi olan 05/02/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya öde- mesine, davacının manevi tazminat davasının kısmen kabulüne, kısmen reddine, 2.000.00 TL manevi tazminatın 12/09/2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’dan tahsili ile davacıya ödenmesine” karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Yargıtay …. Hukuk Dairesi’nce yapılan temyiz incelemesi sonucu tesis olunan …Esas, …. karar nolu 28/05/2019 tarihli ilamda:
“1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bentler kapsamı dışında kalan yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli ve tarafların kusur durumu da gözönünde tutularak, 818 sayılı BK’nun 47. maddesindeki (6098 sayılı B.K.’nun 56. maddesi) özel haller dikkate alınarak, hak ve nesafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, M.K’nın 4. maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hak ve nasafete göre hükmedeceği öngörülmüştür.
Yukarıda belirtilen hususlar dikkate alındığında, davacı için hükmedilen manevi tazminatın az olduğu görülmüş ve hakkaniyete uygun bir manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.
3-Somut olayda uyuşmazlık, haksız eylemden kaynaklanmaktadır. Haksız eylem faili, ihtar ve ihbara gerek olmaksızın, zararın doğduğu anda, başka bir anlatımla haksız eylem tarihinden itibaren zararın tamamı için temerrüde düşmüş sayılır. Dolayısıyla, zarar gören, gerek kısmi davaya, gerekse sonradan açtığı ek davaya veya ıslaha konu ettiği kısma ilişkin olarak haksız eylem tarihinden itibaren temerrüt faizi isteme hakkına sahiptir.
Ancak, trafik kazaları esas itibariyle haksız eylem sayılan hallerden olmakla birlikte trafik sigortasını yapan sigortacı bakımından temerrüdün bu tarihte oluştuğunun kabulü mümkün değildir. 2918 sayılı KTK’nın 99/I. maddesi ve Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’nın B.2.b. maddesi uyarınca, rizikonun bilgi ve belgeleri ile birlikte sigortacıya ihbar edildiği tarihten itibaren 8 iş günü içinde sigortanın tazminatı ödeme yükümlülüğü bulunmakta, bu sürenin sonunda ödememe halinde temerrüt gerçekleşmektedir. Sigortaya başvurulmadan dava açılması veya icra takibi baş- latılması halinde ise bu tarihlerde temerrüt gerçekleşir. Bu durumda mahkemece; ıslahla istenen maddi tazminata da davalı sürücü yönünden kaza tarihinden, davalı … yönünden dava tarihinden itibaren faize hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde ıslahla artırılan kısma ıslah tari- hinden itibaren faiz yürütülmesi doğru görülmemiştir.” denilerek hükmün bozulmasına karar veril- miştir.

Usul ve yasaya uygun bulunmakla hükmüne uyulan bozma ilamı doğrultusunda, toplanan deliller ile dosyadaki bilgi ve belgelere göre yapılan yargılama sonucu : davacının davalılar … ve …. Sigorta A.Ş. aleyhine açtığı maddi tazminata ilişkin davasının ıslah edilmiş haliyle kabulüne, 81.457,27 TL maddi tazminatın her iki davalıdan müteselsilen ve müştereken tahsil edilerek davacıya ödenmesine, hüküm altına alınan maddi tazminata davalı … yö- nünden kaza tarihi olan 12/09/2010 gününden, diğer davalı … yönünden dava tarihi olan 11/03/2013 gününden itibaren yasal faiz işletilmesine karar verilmiştir.
BK 56 md çerçevesinde ; dava konusu kazanın oluşumundaki kusur durumu, zararın ağırlığı, taraflar üzerindeki etkisi, sosyo-ekonomik durum, olayla dava tarihindeki paranın alım gücü vs un- surlar gözetilerek yapılan değerlendirme sonucu davacının hüküm altına alınmasını istediği 10.000,00 TL tutarındaki manevi tazminatın fazla olduğu anlaşılmakla davalı … aleyhine açılan manevi tazminat davasının kısmen kabulüne, takdir ve tespit olunan 6.000,00 TL manevi tazminatın davalı …’dan tahsil edilerek davacıya ödenmesine, hüküm altına alınan manevi taz- minata kaza tarihi olan 12/09/2010 gününden itibaren işleyecek yasal faiz işletilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilip aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;

1-A- Davalılar … ve …. Sigorta A.Ş. aleyhine açılan MADDİ TAZMİNAT DAVASININ KABULÜNE,
81.457,27 TL maddi tazminatın müteselsilen ve müştereken adı geçen davalılardan tahsil edilerek davacıya ödenmesine,
Hüküm altına alınan maddi tazminata davalı … yönünden kaza tarihi olan 12/09/2010 gününden, diğer davalı …. yönünden dava tarihi olan 11/03/2013 gününden itibaren yasal faiz işletilmesine,

B-Davalı … aleyhine açılan MANEVİ TAZMİNAT DAVASININ KISMEN KABULÜNE,
Takdir ve tespit olunan 6.000,00 TL manevi tazminatın davalı …’dan tahsil edilerek davacıya ödenmesine,
Hüküm altına alınan manevi tazminata kaza tarihi olan 12/09/2010 gününden itibaren işleyecek yasal faiz işletilmesine,
Fazlaya ilişkin talebin reddine,

3- Harçlar: Harçlar Kanunu gereğince tahsili gereken 5.974,21 TL karar ve ilam harcından mahkeme veznesine yatırılan 37,95 TL peşin/nispi harç ile 1.370,00 TL ıslah harcın mahsubu sonucu bakiye 1.407,95 TL harcın müteselsilen ve müştereken davalılardan tahsil edilerek Hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından sarf olunan 24,30 TL başvuru harcı + 37,95 TL peşin/nispi harç + 3,75 TL vekalet harcı + 1.370,00 TL ıslah harcından ibaret toplam 1.436,00 TL harcın müteselsilen ve müştereken davalılardan tahsil edilerek davacıya ödenmesine,

4-Yargılama gideri/delil-gider avansı:
a.) Davacı tarafından sarf olunan 536,75 TL ATK + 500,00 TL bilirkişi ücreti+ 304,00 TL posta/ müzekkere /tebligattan ibaret toplam 1.340,75 TL yargılama giderinin kabul-red oranına göre 1.287,12 TL’sinin müteselsilen ve müştereken davalılardan tahsil edilerek davacıya ödenmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
b.) Davalı tarafça sarf olunmuş yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar tesisine yer olmadığına,
c.) Sarf olunmayan gider/delil avansının karar kesinleştikten sonra ilgilisine iadesine,

5- VEKALET ÜCRETİ:
a.)Maddi tazminat talebi yönünden;
Kendisini vekil ile temsil ettiren davacı lehine yürürlükteki AAÜT’nin ve Av. Kan. Gere- ğince takdir olunan 9.266,58 TL vekalet ücretinin müteselsilen ve müştereken davalılardan tahsil edilerek davacıya ödenmesine,

b.)Manevi tazminat yönünden;
Kendisini vekil ile temsil ettiren davacı lehine hüküm altına alınan dava değerine göre yürür- lükte bulunan Av. Kan. ve AAÜT’nin 10/1 md gereğince takdir olunan 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalı …’dan tahsil edilerek davacıya ödenmesine dair,

Davacı vekilinin yüzüne karşı, davalıların yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde Yargıtay’a gönderilmek üzere mahkememize hitaben yazılacak dilekçe ile temyiz yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 06/12/2019

Katip …

Hakim …