Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/677 E. 2020/428 K. 17.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/677 Esas
KARAR NO : 2020/428

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 13/09/2019
KARAR TARİHİ : 17/07/2020
K. YAZIM TARİHİ : 22/07/2020
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ve duruşmadaki beyanlarında özetle; taraflar arasındaki akdi ilişki gereğince, müvekkili tarafından davalıya sunulan mal-hizmet bedeline ilişkin faturanın öden- memesi nedeniyle davalı aleyhine Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı dosyası üzerinden takibe girişildiğini, davalının takibe ve borca itirazı üzerine takibin durduğunu beyanla iti- razın iptali ile takibin devamını, davalı tarafın % 20 oranından az olmamak üzere icra/inkar tazminatı ile mahkumiyetini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili duruşmadaki beyanlarında; icra dosyasına vaki itirazlarını tekrarla davanın reddini savunmuştur.
Dava,İİK 67 md ne dayalı itirazın iptali ve icra inkar tazminatı talebine ilişkindir.
Celp olunan Bakırköy ….İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı dosyasının tetki- kinde;davacı/alacaklı tarafından davalı/ borçlu aleyhine faturaya dayalı 894,74 USD ve 649,08 Euro alacağın tahsili istemiyle 11/07/2019 tarihinde ilamsız takibe girişildiği, ödeme emrini 20/07/2019 tebellüğ eden borçlunun 26/07/2019 tarihinde vekili aracılığıyla (süresi içinde ) ibraz ettiği dilekçe ile “faturaların yurt içi faturası olduğunu, TL olarak kesilmesi gerektiğini, icra takibinin de TL olarak yapılması gerektiğini, USD ve Euro olarak yapılamayacağını, sonuç olarak alacaklı görünen tarafa her hangi bir borcunun bulunmadığını” beyanla borca , faize, faiz oranına ve tüm fer’ilerine itiraz et- tiği, İİK 66 md gereğince İcra Müdürlüğü’nce takibin durdurulmasına karar verildiği, itiraz dilek- çesinin alacaklı tarafa tebliğ edilmediği, alacaklı vekilinin yasal süre içinde mahkememize müracaatla iş bu davayı ikame ettiği anlaşılmıştır.
Dava konusu uyuşmazlık; davacının takip ve dava tarihi itibariyle takip konusu fatura bedelleri nedeniyle davalıdan alacaklı olup olmadığı, alacağın varlığı ve miktarının tespiti ile icra- inkar tazmi- natı koşullarının oluşup oluşmadığı hususunda toplanmaktadır.
Dava konusu alacağın dayanağını oluşturan ticaret sicili kayıtları, faturalar vb belgeler celp edilmiş, alacağın varlığı ve miktarının tespiti hususunda tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiştir.
İnceleme gün ve saatini bildirir ihtaratlı davetiyenin usulen tebliğine rağmen davalının bilirkişi incelemesine katılmadığı, defterlerini ibraz etmediği, yerinde inceleme de talep etmediği, bu nedenle davalı tarafın defterleri üzerinde inceleme yapılamadığı anlaşılmıştır.
SMMM … tarafından davacının ticari defter ve kayıtları ile dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu düzenlenen 22/05/2020 tarihli raporda özetle;
”Davacı tarafın dava konusu döneme ait 2015 ve 2018 hesap yılı Envanter defterlerinin açılış Noter onaylarının tastikinin yapıldığı, e- defterlerin beratları ile mali mühürlerinin süresinde alındığı,
Davacı tarafin dava konusu faturası ve muhteviyatının, davalı çalışanı veya yetkilisine imza mukabili teslim ve tebliğinin fatura üzerinden tespit edilmediği, davacının açıklamasına muhtaç olduğu, ancak; her ne kadar davalı taraf, “Alacaklıya böyle bir borçlarının bulunmadığını, takibin tamamına itiraz ettiklerini, Fatu- raların Yurt İçi Faturası olduğu, Türk Lirası cinsinden kesilmesi gerektiği” şeklinde itiraz etmiş ise de, bu itirazının yerinde bulunmadığı, zira ticari ilişkinin ön ödemelerle başladığı, davalı tarafın muhtelif ödemelerinin davacı defterlerinde kayıtlı bulunduğu,
Davacı tarafın BS formlarını incelemeye ibraz edilmediği,
Takip ve dava konusu faturaların davacı şirketin yasal ticari defterlerine kayıtlı olduğu, fatura ve muhteviyatına veya bedeline davalı tarafından herhangi bir itiraz ileri sürülmediği (T.T.K 23/3 maddesine göre 8 gün içinde itiraz edilmeyen faturaların kabul edilmiş sayıldığı) davalı tarafça dava dosyasına, bu yönde bir belge sunulmadığı, davacı şirketin incelenen ticari defterlerine göre; icra takip taribi itibarıyla (11/07/2019), 31/12/2019 tarihi itibarıyla ve dava tarihi itibarı ile (13/09/2019) davacı tarafın davalı taraftan 128. şüpheli alacaklar hesabında; 8.190,46 Tl alacaklı olduğu, bu tarihlerden itibaren davalı tarafça davacı tarafa herhangi bir ödeme kaydının yapılmadığı, davalı tarafça borcun kapandığına dair dava dosyasına somut bir belgenin sunulmadığı,
Davalı taraf defterlerini incelemeye sunmadığından, faturalarıyla kayıtları uyumlu olan davacı taraf 2015 ve 2019 hesap yılı defter ve kayıtlarına itibar edilmesi gerektiği,
Taraflar arasında ödeme tarihleri ve temerrüt ile ilgili herhangi bir sözleşme veya davacı tarafından davalı tarafa gönderilmiş herhangi bir borç ihbarnamesi olmadığı,
Davacının takip talebinde İşlemiş faiz talebinin yerinde olmadığı” hususu belirtilmiştir.

Davacının davalı aleyhine 894,74 USD ve 649,08 EUR karşılığı 9.269,57 TL alacağın tahsili talebiyle takibe giriştiği, davalı/borçlunun alacağın tamamına itiraz ettiği, iş bu davanın 9.269,57 TL üzerinden ikame edildiği, toplanan deliller ile dosyadaki bilgi ve belgelere göre yapılan yargılama sonucunda davacının takip tarihi itibariyle davalı taraftan 8.190,46 TL alacaklı olduğu, davalının bu miktardaki likit alacağa vaki haksız itirazı ile takibin durmasına sebebiyet verdiği, fazlaya ilişkin talebin yerinde olmadığı anlaşılmakla davanın kısmen kabulüne karar verilip aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;

1-Davanın KISMEN KABULÜNE,
Davalı/borçlunun Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı dosyası üzerinden takibine girişilen dava ve takip konusu 9.269,57 TL lik borcun 8.190,46 TL’lik kısmına vaki itirazının iptali ile takibin bu miktar üzerinden devamına,
Takip konusu asıl alacağa – davacının talebi aşılmamak üzere- takip tarihinden itibaren 3095 sayılı Kanun’un 4/a md gereğince faiz uygulanmasına,
Likit alacağa vaki haksız itirazı ile takibin durmasına sebebiyet veren davalı/borçlunun hüküm altına alınan alacağın % 20’si oranında icra/inkar tazminatı ile mahkumiyetine ,
Fazlaya ilişkin talebin reddine,

2- Harçlar Kanunu gereğince tahsili gereken 559,49 TL karar ve ilam harcının mahkeme vez- nesine yatırılan 158,31 TL peşin/nispi harç ve icra veznesine yatırılan 46,71 TL harcın mahsubu so- nucu bakiye 354,47 TL karar harcının davalıdan tahsili ile Hazine’ye irat kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 44,40 TL başvuru harcı + 158,31 TL peşin nispi harç + 6,40 TL vekalet harcından ibaret toplam 209,11 TL harcın davalıdan tahsil edilerek davacıya ödenmesine,

3-a.) Davacı tarafından sarf olunan (800,00 TL bilirkişi ücreti + 96,20 TL posta/tebligat/ mü- zekkereden ibaret) 896,20 TL yargılama giderinin kabul/red oranına göre 788,65 TL’sinin davalıdan tahsil edilerek davacıya ödenmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
b.) Davalı tarafça sarf olunan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar tesisine yer olmadığına,
c.) Sarf olunmayan gider/delil avansının karar kesinleştikten sonra ilgilisine iadesine,

4-a.) Kendisini vekil ile temsil ettiren davacı lehine hüküm altına alınan dava değerine göre yürürlükte bulunan Av. Kan. ve AAÜT gereğince takdir olunan 3.400,00 TL vekalet ücretinin dava- lıdan tahsil edilerek davacı tarafa ödenmesine,
b.)Kendisini vekil ile temsil ettiren davalı lehine red olunan dava değerine göre yürürlükte bulunan Av. Kan. ve AAÜT gereğince takdir olunan 1.079,11 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsil edilerek davalı tarafa ödenmesine dair,

Davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı 5235 Sayılı Kanun’un geçici 2. Mad- desine göre Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başla- malarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmi Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla 6100 sayılı Hukuk Mahkemeleri Kanunu’nun 341 ila 360. madde hükümleri gereğince mahkememize veya aynı sıfatta başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf, başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 17/07/2020

Katip …

Hakim …