Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/673 E. 2020/324 K. 23.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/673 Esas
KARAR NO : 2020/324

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 09/11/2018
KARAR TARİHİ : 23/06/2020
K.YAZIM TARİHİ : 09/07/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili Bakırköy Nöbetçi Tüketici Mahkemesine sunmuş olduğu 09/11/2018 tarihli dava dilekçesinde özetle; Davacı şirket nezdinde …. numaralı sigorta poliçesi ile sigortalı olan davalının sahibi olduğu … plakalı vasıtanın, seyir halinde bulunan …. plakalı vasıtaya 27/09/2016 tarihinde çarparak hem maddi hasar oluşmasına hem de … plakalı vasıtadaki yolculardan …’ın ise yaralanmasına sebebiyet verdiğini, kazanın, …. plaka sayılı aracın sigortacısı tarafından davacıya ihbar edildiğini ve kendilerine 31.000,00 TL ödeme yapıldığını, kaza tarihinde düzenlenen yaralanmalı trafik kazası tespit tutanağının incelenmesinde araç sürücüsünün ….’ın alkollü ve ehliyetsiz olması nedeniyle %100 kusurlu olduğunun belirlendiğini, dava konusu kaza ve zararların sürücünün alkollü olması ve trafik kurallarını açıkça ihlal etmesi ve kazaya sebebiyet veren durumunun sürücünün kusuru neticesinde gerçekleşmiş olmasının, dolayısıyla haklı rücu sebeplerinin varlığı nedeniyle ödenen miktarın davalıdan rücuen tahsili yoluna gidilerek Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı ilamsız icra takibi başlatıldığını, takibe itiraz edildiğini ve durduğunu, bu nedenle icra dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin devamına, %20’den az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalının taraf sıfatının bulunmadığını, davanın husumet nedeniyle reddi gerektiğini, dava konusu itiraza tabi alacağa ilişkin kazaya karışan araç davalı tarafından oto kiralama sözleşmesi ile Boztepe Oto Kiralama şirketin kiralandığını, kira akdinden de anlaşılacağı üzere kira akdi uzun süreli araç kiralama sözleşmesi olduğunu, uzun süreli araç kiralama sözleşmelerinde aracın 3. Kişilere vermiş olduğu zararlardan davalının sorumlu tutulamayacağını gerek ilgili kanunun açık hükümleri gerekse de yerleşik yargıtay içtihatları, sigorta poliçesi ve sözleşmeden de anlaşılacağı üzere davalının borçtan sorumlu tutulamayacağının sabit olduğunu, bu nedenle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava niteliği itibari ile ZMMS poliçesinden kaynaklı davacının dava dışı 3 kişiye ödediği tazminatın kendi sigortalısına rücu talebini içerir İİK 67. Maddesinde düzenlenen itirazın iptali davasıdır.
Bakırköy … Tüketici Mahkemesi …. Esas …. Karar sayılı 13.06.2019 tarihli kararı ile ;”taraflar arasındaki sigorta sözleşmesine konu olan (AF çok amaçlı kullanımı olan) araç ticari mahiyette panelvan araç olup davalı tarafından oto kiralama işi için ticari ve mesleki faaliyette kullanılıyor olmasından kaynaklı olarak davalı da davacı da iş bu davada 6502 sayılı yasada tanımlanan tüketici vasfını taşımamaktadır. Oto kiralama sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlıklar da 6502 sayılı yasa kapsamında olması için mutlak surette taraflardan en az birisinin tüketici vasfını taşıması gerekir. Somut uyuşmazlıkta davalının aldığı araçlar hususi araç olmadığından davacının iş ve iştigali için kullandığı tarım aracı niteliğinde olduğundan tüketici yasasında tanımı yapılan tüketici kapsamında olmadığından, taraflar arasındaki ilişkinin 6502 sayılı yasa kapsamı dışında kaldığı ve bu davanın yargılamasında HMK 2. maddesi kapsamında genel mahkemelerin görevli olduğu ” gerekçesi görevsizlik kararı vermiştir.
Dosya mevcudu ve elde edilen deliller birlikte değerlendirildiğinde; kazaya karışan …. plakalı, …. model aracın davacı sigortalı nezdinde davalı tarafından 07.09.2016-07.09.2017 tarihlerini kapsayacak şekilde sigortalandığı, aracın “AF çok amaçlı” cinste olduğu, ( AF çok amaçlı cins: AA’dan AC’ye kadar belirtilenlerin dışındaki, yolcu ve onların bagaj veya yüklerini tek bir bölmede taşıması amaçlanan ve Motorlu Araçlar ve Römorkları Tip Onayı Yönetmeliğindeki şartları taşıyan motorlu araç şeklinde tanımlanan aracın hatcbak olduğunu gösteren tanımlamadır.) panelvan niteliği bulunmadığı , ticarilik unsuru taşımadığı , dosya içeriğinde de aracın ticari veya tarım aracı olduğuna ilişkin bir veri bulunmadığı, uyuşmazlığın oto kiralama sözleşmesinden kaynaklanmadığı, oto kiralama sözleşmesinin bu davada pasif husumet yokluğu noktasında davalı tarafça ileri sürüldüğü (benzer bir davada Kocaeli … Tüketici Mahkemesince verilen kararda görev hususuna değinilmeksizin İstanbul BAM …. HD .. Esas …. Karar sayılı 12.03.2020 tarihli kararı ile istinaf incelemesinin esastan reddine karar verilmiştir.) davacının gerçek kişi olduğu ve rücuen tazminat davasının sigorta edenin kendi akidine karşı dava açmış olduğu gözetilerek mahkememizin görevsizliğine, görevli mahkemenin tüketici mahkemesi olduğuna karar verilmiş aşağıda yazılı şekilde hüküm fıkrası oluşturulmuştur.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-MAHKEMEMİZİN GÖREVSİZLİĞİNE, iş bu davada görevli mahkemenin Bakırköy … Tüketici Mahkemesi olduğuna,
2-6100 Sayılı HMK’nun 20. maddesi gereğince taraflardan birinin görevsizlik kararı hakkında yasal süre içinde kanun yoluna başvurmaması sonucu kararın kesinleşmesi halinde olumsuz görev uyuşmazlığı doğacağından, HMK 21 md gereğince yargı yerinin belirlenmesi için dosyanın İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi’ne gönderilmesine,
3-Harç, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin nihai karar ile birlikte görevli mahkemece değerlendirilmesine dair,
5235 sayılı Kanunun geçici 2’nci maddesine göre, Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmî Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla;6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ilâ 360’ncı madde hükümleri uyarınca,mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf,başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda karar verildi. 23/06/2020

Katip …

Hakim …