Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/66 E. 2020/200 K. 03.03.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/66 Esas
KARAR NO : 2020/200

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/01/2019
KARAR TARİHİ : 03/03/2020
K.YAZIM TARİHİ : 27/03/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin Bakırköy Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine sunduğu 29.01.2019 harçlandırma tarihli dava dilekçesinde özetle;Müvekkili ile davalı arasındaki ticari ilişki sebebiyle 30/11/2016 tarih 1.395 TL bakiye 15.12.2016 tarih 3068 TL bakiye, 01/03/2017 tarih 914 TL bakiye, 09/09/2017 tarih 10.620 TL bakiye, 21/09/2017 tarih 2.472 TL bakiye ve 01/04/2017 tarih 531 TL bakiye 6 adet fatura sebebiyle Küçükçekmece …. İcra Müdürlüğünün …. Esas sayılı dosyasından icra takibi yapıldığını, açılan takibe haksız ve kötü niyetli olarak itiraz etmesi sebebiyle vaki itirazın iptaline, %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava ettiği,
Davalının davaya cevap vermediği ve münkir sayıldığı,
Celp edilen Bakırköy …. İcra Müdürlüğü … Esas sayılı dosyası incelendiğinde; davacının toplam 20.642,47-TL alacak nedeniyle 7 örnek icra takibi yaptığı, ödeme emrinin davalı borçluya 09/07/2018 tarihinde tebliğ edildiği, davalı tarafından 16/07/2018 tarihinde ve süresi içinde yapılan itiraza ilişkin itiraz dilekçesi sunduğu ve icra dairesince aynı tarihte takibi durdurduğu,
Dava konusu uyuşmazlığın; 30/11/2016 tarih 1.395 TL bakiye 15.12.2016 tarih 3068 TL bakiye, 01/03/2017 tarih 914 TL bakiye, 09/09/2017 tarih 10.620 TL bakiye, 21/09/2017 tarih 2.472 TL bakiye ve 01/04/2017 tarih 531 TL bakiye faturalar ve cari hesap alacağından kaynaklı davacının 20.642,47-TL alacaklı olup olmadığı (alacağın var olup olmadığı ), tahsili gereken alacak miktarının ne olduğu, davacının bu alacağı talep edip edemeyeceği,borçlunun temerrüte düşüp düşmediği temerrüt tarihinin , uygulanması gereken faiz tür ve oranının, buna göre tahakkuk eden faiz miktarının ve toplam alacağın ne olduğu, icra-inkar tazminatı veya kötü niyet koşullarının oluşup oluşmadığı hususunda toplandığı,
Davanın,İİK 67 md ne dayalı itirazın iptali ve icra inkar tazminatı talepli (HMK 105.md düzenlenen) EDA davası olduğu,
Takip ve dava konusu alacağın dayanakları, yazılı deliller celp edilmiş, dava konusu alacağın varlığı ve miktarının tespiti hususunda rapor aldırılmak üzere tarafların ticari defter ve belgeleri ile dosya üzerinde bilirkişi incelemesine karar verildiği,
Mahkemece yargısal denetime ve hüküm kurmaya elverişli bulunan SMMM … tarafından 25.11.2019 havale tarihli dosyaya ibraz edilen bilirkişi raporunda özetle;
Davalının defterleri incelendiğinde, defter kayıtlarında söz konusu faturaların kayıtları incelenerek tespit edildiğini. Davacı Inceleme gününde ticari defter kayıtlı fatura veya resmi bir evrak sunmadığını ve mahkemeye ibraz etmediğini veya ibrazdan kaçındığını ve yapılan inceleme sonucunda, Davacı tarafin, Daval taraftan 20.642,47 TL alacaklı olduğu, söz konusu alacak, borçlu tarafından bilindiği için likit alacak” durumunda olduğu kanaatini bildirmiştir
Bilindiği üzere, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu (İİK)’nun 67.maddesi uyarınca itirazın iptali davası; alacaklının, icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK’nun 66.maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlayan bir eda davası olup, itirazın tebliğinden itibaren bir yıllık süre içinde açılan davada borçlunun itirazında haksızlığının belirlenmesi ve alacağın likit olması halinde, istem varsa borçlu aleyhine icra inkar tazminatına da hükmedilebilir.(Baki Kuru, İcra ve İflas Hukuku, 2006, s.219,223) Öncelikle şunu belirtmek gerekir ki bir ticari ilişki ve bu ilişkiden kaynaklı alacağının olduğunu iddia eden taraf bunu usulü dairesinde ispat etmesi gerekir.
Takibe konu faturanın, sahibi aleyhine delil niteliğinde bulunan davalıya ait yasal ticari defterlerde kayıtlı olması,davalının fatura içeriğindeki malları teslim aldığına karine teşkil eder. (T.C. Yargıtay 19. HD 2016/1008E. 2016/8825K. 12.05.2016 KT kararı da bu doğrultudadır)
Elde edilen deliller ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, Davacı tarafça ticari defterler bilirkişi incelemesi için ibraz edilmemiş ise de davacı delilleri arasında davalı defterlerine de dayanıldığı, taraflar arasındaki ticari ilişkinin varlığı ve davacı tarafından icra dosyasına sunulu 30/11/2016 tarih … Seri no’lu 4.218,50- TL tutarlı fatura 15.12.2016 tarih …. seri no’lu 3068-TL tutarlı fatura, 01/03/2017 tarih … seri no’lu 914,50-TL tutarlı fatura , 09/09/2017 tarih … seri no’lu 10.620 TL tutarlı fatura , 21/09/2017 tarih …. seri no’lu 2.478- TL tutarlı fatura ve 01/04/2017 tarih …. seri no’lu 531- TL tutarlı faturalara konu malların teslim olgusunun faturaların davalı defterlerinde kayıtlı olması nedeni ile davacı yanca ispatlanmış olduğu, faturaların toplam tutarının 21.830-TL olduğu, davacı yanca faturalardan kaynaklı bakiye alacakların toplam tutarının 19.000-TL olduğu, davalı taraf defterlerinde kayıtlı bu faturalar sebebiyle oluşan borcun ödenmediği, dosya münderecatından takip öncesi davalının temerrüde düşürüldüğüne ilişkin herhangi bir ihtarın bulunmadığının ahlaşıldığı, dolayısıyla davacının takip öncesi işlemiş faiz talep edemeyeceği davalının tespit olunan likit alacağa vaki haksız itirazı ile takibin durmasına sebebiyet verdiği gözetilerek davanın kısmen kabulüne karar verilip aşağıda şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile davalı/borçlunun Küçükçekmece …. İcra Müdürlüğü … Esas sayılı dosyası üzerinden takibine girişilen takip konusu 20.642,47 TL’lik borcun dava konusu edilen 19.000,00 TL’lik kısmına ilişkin vaki itirazının iptali ile takibin bu miktar üzerinden DEVAMINA,
Takip konusu asıl alacağa – davacının talebi aşılmamak üzere- takip tarihinden itibaren 3095 sayılı Kanun’un 4489 Sayılı Kanun ile değişik 2.md gereğince T.C. Merkez Bankası tarafından kısa vadeli avans kredilerine uygulanan faiz oranları dikkate alınarak değişen oranlarda basit usulde (3095 S.K. Md 3.) temerrüt faizi uygulanmasına,
Fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
2-Asıl alacağın % 20’si üzerinden hesap edilen icra inkâr tazminatının davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,

3- Harçlar Kanunu gereğince tahsili gereken 1,297,89-TL karar harcından mahkememiz veznesine yatırılan 249,32-TL peşin harç ile icra veznesine yatırılan 103,21-TL harcın mahsubu sonucu bakiye 945,36-TL karar harcının davalıdan tahsili ile Hazine’ye İRAT KAYDINA,
4-a.) Davacı tarafından sarf olunan (800,00 TL bilirkişi ücreti + 35,00-TL posta/tebligat/ müzekkereden ibaret ) 835,00-TL yargılama giderinin kabul/red oranına göre 768,56TL’si ile ( 44,40-TL başvuru harcı +249,32 TL peşin nispi harç + 6,40TL vekalet harcından ibaret ) toplam 300,12-TL harcın davalıdan tahsil edilerek davacıya VERİLMESİNE, bakiye kısmın davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
b.) Davalı tarafça sarf olunan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar tesisine YER OLMADIĞINA,
c-) Sarf olunmayan gider/delil avansının karar kesinleştikten sonra ilgilisine İADESİNE,
5-a.)Kendisini vekil ile temsil ettiren davacı lehine hüküm altına alınan dava değerine göre yü- rürlükte bulunan Av. Kan. ve AAÜT gereğince takdir olunan 3.400,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa VERİLMESİNE,
b.)Kendisini vekil ile temsil ettiren davalı lehine reddedilen dava değerine göre yürürlükte bulunan Av. Kan. ve AAÜT gereğince takdir olunan 1.642,47-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsil edilerek davalıya VERİLMESİNE,
Dair, 5235 sayılı Kanunun geçici 2’nci maddesine göre, Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmî Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ilâ 360’ncı madde hükümleri uyarınca, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf,başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 03/03/2020

Katip …

Hakim ….