Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/490 E. 2019/711 K. 03.07.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

BAKIRKÖY (3) NO’LU ASLİYE TİCARET
MAHKEMESİ KARARIDIR

ESAS NO : 2019/490
KARAR NO : 2019/711

DAVA : Kıymetli Evrak İptali (Zayi Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 02/07/2019
KARAR TARİHİ : 08/07/2019
KARAR YAZIM TARİHİ : 09/07/2019

Mahkememizde görülmekte olan Kıymetli Evrak İptali (Zayi Nedeniyle) davasının dosya üzerinde yapılan incelemesi sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından Bakırköy Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi’ne sunmuş olduğu 02/07/2019 harçlandırma tarihli dava dilekçesinde özetle; Müvekkili davacı şirket, … ile 23/10/2017 tarihinde taşınmaz satış vaadi sözleşmesini imzaladığını, bu sözleşme doğrultusunda … daire bedelleri olan ¨1.800.000’yi ödemeyi, müvekkili şirket ise ödemenin tamamlanmasını müteakip dairelerin tapuda resmi şekilde devrini gerçekleştirmeyi kabul ve taahhüt ettiğini, sözleşmenin tarafları; … tarafından yapılacak ¨ 1.800.000 ödemenin ¨ 900.000’sini barter çeki, ¨ 900.000’sini ise düzenlenen 5 adet ¨ 140.000 , 2 adet ¨ 100.000’lik senetler ile ödemesini kararlaştırıldığını, düzenlenen senetler doğrultusunda borçlu … tarafından senetlerin adına düzenlendiğini …hesabına toplamda -geç ve eksik olarak ¨ -288.000 ödeme yapıldığını, borçlu …’ın senet ödemelerini ifa edememesi ve müvekkili şirkete ekonomik sıkıntıda olduğunu beyan etmesi üzerine müvekkili davacı şirket iyi niyet göstererek borçlu …’ın da talebi üzere kalan borcunu yapılandırma yoluna gittiğini, 29/01/2018 tarihinde gerçekleştirilen yapılandırma doğrultusunda …adına düzenlenen toplam 7 adet senet iptal edildiğini, yerine 7 adet ¨70.000’lik, 1 adet ¨ 110.000 ‘lik senet düzenlendiğini, yapılandırma sonucu düzenlenen yeni senetlerin 20/03/2018 tarihli senedin ödemesi de yine şirket yetkilisi sıfatı ile …hesabına ¨ 65.000 olarak ödendiğini, …..’a ait hesap hareketleri incelendiğinde 19/03/2018 tarihinde … tarafından ”20 Mart 2018 vadeli senet ödemesi havale bedeli” olarak yapılandırma sonucu düzenlenen ilk senedin vadesinde ödendiği hususunun görüldüğünü, yapılandırma sebebiyle iptal edilen ilk senetler içerisinde 20/03/2018 vade tarihli bir senet de bulunmadığını, borçlu …, daha sonra müvekkili şirket merkezine tekrar geldiğini, maddi durumunun halen sıkışık olduğunu, daireleri almaktan vazgeçtiğini ve ödemeleri yapamayacağını müvekkili şirkete beyan ettiğini, bu toplantı esnasında müvekkili şirket muhasebecisinin elinde olan “yapılandırma sonrası düzenlenen” senetleri zorla alarak tümünü yırttığını ve şirket merkezinden ayrıldığını, müvekkili şirket tarafından yapılandırma talebi kabul edildikten sonra borçlu … tarafından düzenlenen senetlerin tamamı müvekkili şirketçe ilk olarak …. Bankası ….. Şubesi’ne sunulduğunu ,mahkeme tarafından işbu şubeye yazılacak müzekkere ile senetlerin varlığı hususu kesinleşmiş olacağını, banka ile yapılan görüşmelerde talep edilen bordroların ancak mahkeme tarafından yazılacak bir müzekkere doğrultusunda verilebileceğinin beyan edildiğini, borçlu … tarafından yırtılıp götürülen senetler zayi olmuş olup yırtmış olduğu senetleri çöpe attığını, yırtılan senetlerin mahkemeye ibrazı da mümkün olamayacağından TTK m. 651 uyarınca iptal davası ikame etmek zaruriyeti hasıl olduğunu, sonuç olarak senetlerin düzenleyeni olan … tarafından zıyaına sebebiyet verilen işbu dilekçenin 6. paragrafında sıralanmış olan senetler hakkında Türk Ticaret Kanunu’nun 652. Madde hükmü doğrultusunda iptal kararı verilmesini ve senetlerin tekrar düzenlenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava,kıymetli evrak iptali istemine ilişkindir.
HMK’nın 114/1 nci maddesinde dava şartları tahdidi olarak sayıldıktan sonra anılan maddenin ikinci fıkrasında da “Diğer kanunlarda yer alan dava şartlarına ilişkin hükümler saklıdır.” hükmü ile diğer kanunlarda dava şartlarına ilişkin düzenlemelerinde dikkate alınması gerekliliğine vurgu yapılmıştır.
Sözü geçen Kanun’un 115 nci maddesi hükmü de “Mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. Taraflar da dava şartı noksanlığını her zaman ileri sürebilirler.
(2) Mahkeme, dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir. Ancak, dava şartı noksanlığının giderilmesi mümkün ise bunun tamamlanması için kesin süre verir. Bu süre içinde dava şartı noksanlığı giderilmemişse davayı dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddeder.” şeklinde olup buna göre Mahkeme’nin dava şartı noksanlığı hâlinde yapacağı işlemler düzenlenmiştir.
Somut olayda davacı vekili,müvekkilinin hamil olduğu bonoların dava dışı keşideci tarafından yırtılması nedeniyle zayi olduğundan bahisle söz konusu bonoların iptaline kararverilmesini talep edilmiş ise de,davanın bir alacak davası olarak hasımlı açılması gerekli olup hasımsız olarak açılması mümkün olmadığından davanın HMK’nun 114/1 (d) ve 115/2 maddesi uyarınca usulden reddine karar verilmesi gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki gibi hüküm fıkrası oluşturulmuştur.
HÜKÜM/Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı tarafından hasımlı olarak açılması gereken davanın hasımsız açıldığı anlaşıldığından davanın HMK’nun 114/1 (d) ve 115/2 maddesi uyarınca usulden REDDİNE,
2-Harç peşin alındığından yeniden harç alınmasına YER OLMADIĞINA,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan ¨ 689,60 yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
5235 sayılı Kanunun geçici 2’nci maddesine göre ,Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmî Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla;6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ilâ 360’ncı madde hükümleri uyarınca,mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf,başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda oy birliği karar verildi. 08/07/2019

BAŞKAN …
☪e-imzalıdır.☪

ÜYE …
☪e-imzalıdır.☪

ÜYE …
☪e-imzalıdır.☪

KÂTİP …
☪e-imzalıdır.☪
“İŞ BU EVRAK 5070 SAYILI ELEKTRONİK İMZA KANUNUNUN 5. MADDE UYARINCA GÜVENLİ ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, 22. MADDE UYARINCA DA ISLAK İMZA İLE İMZALANMAYACAKTIR.”