Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/473 E. 2020/641 K. 14.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/473
KARAR NO : 2020/641

DAVA : İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 27/06/2019
KARAR TARİHİ : 14/10/2020
KARAR YAZIM TARİHİ : 18/11/2020
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: “Müvekkilinin … plaka sayılı aracıyla 23.01.2019 tarihinde davalıya …, …, …. arasında 4 ayn nakliye seferi hizmeti verdiğini, hizmet bedeli olarak … nolu 02.05,2019 tarihli faturanın kesildiğini, davalıya faturanın gönderildiğini, davalının, fiımalannm nakliye hizmetini …’den aldığını, …’ye hizmet bedellerinin tamamının ödendiğini, … ile sözleşmelerinin 18.02,2019 tarihinde feshedildiğini, bu gerekçelerle müvekkili ile aralarında herhangi bir sözleşme olmadığım beyan ederek, faturayı müvekkiline iade ettiklerini, davalının nakliye hizmetinin, müvekkilinin aracı ile gerçekleştirildiğini, davalıya 4 ayrı nakliye sefer hizmeti verildiğini, davalıya …, …, …, …. nolu irsaliyelerin kesildiğini, buna karşılık 2.629,04 TL nakliye bedelinin ödenmediğini, alacağın tahsili için yutanda ayrıntılı yazılı icra takibinin başlatıldığını, davalının haksız itirazı neticesinde takibin durduğunu, müvekkilinin nakliye hizmetini verdiğine dair davalının irsaliye ve faturalarının mevcut olduğunu, davalının her ne kadar nakliye hizmetini …’den aldığım İddia etse de, hizmetin müvekkili tarafından verildiğini, izah edilen nedenlerle, davalının itirazının iptaline, takibin devamına, davalı aleyhine %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı yana yükletilmesine karar verilmesini” arz ve talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: “Müvekkilinin ürünlerin şevki yatı m yapması için dava dışı … İle 22.10.2018 tarihinde “Dağıtım Hizmet Sözleşmesi” akdettiğini, sözleşmenin 18.02.2019 tarihinde feshedildiğini, müvekkilinin nakliye taleplerini dava dışı …’ye gönderdiğini, … tarafından tedarik edilen araçların müvekkili şirkete gönderildiğini, nakliye faturalarının da … tarafından müvekkiline kesildiği müvekkilinin ödemeleri …’ye yaptığını, Müvekkilinin …., …’de bulunan müşterilerine ürün sevkiyatı için 21.01,2019 tarihinde mail ile …’ye Nakliye talep formu gönderdiğini, …’nin 22.01.2019 tarihinde … plakalı aracı tedarik ettiğini, 23,01.2019 tarihinde aracın müvekkiline yönlendirildiğini, 24.0 L2019 tarihinde müvekkiline gönderilen tedarik edilen araç listesi içerisinde … plakalı aracın da gönderildiği bilgisinin verildiğini, Müvekkilinin 23.01.2019 tarihinde aracın yükleme İşlemlerini tamamlattığım, 2,1830,00 TL + KDV olarak fiyatın …’ye bildirildiğini, … tarafından müvekkili şirkete gönderilen … plakalı aracın şoförü ….ün müvekkili tarafından tanzim edilen 23,01.2019 tarihli …, …, …, … nolu sevk irsaliyelerini teslim aldığını ve taşıdığı ürünleri müvekkili şirketin müşterilerine teslim etliğini, … tarafından nakliye hizmet faturalarının, taşımaya konu ürünlerin müvekkilinin müşterilerine teslim edildikten sonra, irsaliyelerin imzalı olarak müvekkiline teslim edildiğin ve araç başına ayrı ayn faturaların kesildiğim, … tarafından müvekkiline 01.02.2019 tarihli 2,183,00 TL bedelli nakliye faturasının kesildiğini, açıklama kısmında irsaliye numaralarının ve nakliye bilgilerinin yazılı olduğunu, müvekkilinin fatura bedelinin 13,02,2019 tarihinde Ödediğini, Taşımaya konu nakliye bedelinin ikinci defa davacı tarafından 02.05.2019 tarihinde müvekkiline fatura edildiğini, müvekkilinin faturayı kabul etmeyerek iade ettiğini, davacının alacağının alt taşerondan talep etmesi gerektiğini ve faturayı ona kesmesi gerektiğini, Davanın dava dışı ….’ye İhbar edilmesini, davanın reddine karar verilmesini, davacı aleyhine %20 den az olmamak kaydıyla tazminata hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı yana yükletilmesini” arz ve talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE: Taraflara usulüne uygun tebligat yapılmıştır.
Dosyaya sunulan 19/03/2020 tarihli bilirkişi raporunda: Yanlar tarafından ibraz edilen ticari defterlerin usulüne uygun bir şekilde açılış kapanış tasdiklerinin yaptırıldığı, ticari defterlerinin birbirini teyit eder şekilde tutulduğu, ticari defterlerinin yanların lehine delil niteliğinin sayın mahkemenizin takdirlerinde olduğu, davacı tarafından, …, …, …. arası 4 seferlik nakliye hizmetinden dolayı davalıdan 2.629,04 TL alacaklı olduğu iddia edildiği ve alacağın tahsili için huzurdaki dava konusu icra takibinin başlatıldığı, rapor içeriğinde gerekçeleri ile izah edildiği üzere; Davalının, …., …, …. arası ürün sevkıyatları için, aralarında nakliye sözleşmesi bulunan dava dışı … Lojistik’den araç talep ettiği, dava dışı … Lojistik’inde işbu nakliyeler için dava dışı … Lojistik’ten araç talep ettiği, … Lojistik’in taşıma işini davacı … ’e verdiği, bir diğer ifade ile davalının dava konusu nakliye hizmetini davacıdan değil dava dışı … Lojistik’den aldığı, … Lojistik’in ise taşıma işini alt Nakliye firmalarına taşere ettiği, dava dışı … Lojistik’in nakliye hizmetini dava dışı … Lojistik’e fatura ettiği ve bedelini tahsil ettiği, dava dışı … Lojistik’inde Nakliye hizmetini davalıya fatura ettiği ve bedelini tahsil ettiği, (tüm bu fatura sürecinde faturaların içeriğinde gerek davacının plakasının ve gerekse taşıma işine İlişkin irsaliye numaralarının da yazılı olduğu) dolayısıyla, dosyada mevcut bilgi ve belgelerden nakliye işine aracılık eden başkaca bir firma tespit edilemediğinden, esasen davacının dava konusu nakliye işini direk davalı veya dava dışı … Lojistik değil, dava dışı … Lojistik’ten almış olduğunun sabit olduğu hususunun tespit edildiği anlaşılmıştır.
Bir davada çekişmeli olguların kimin tarafından ispat edilmesi gerektiği konusuna, ispat yükü denir. İspat yükü ve kuralları TMK’nun 6. ve 7. maddelerinde düzenlenmiştir. Türk Medeni Kanunun 6. maddesine göre “Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür.”
HMK’nın 190. Maddesinde ise ispat yükü düzenlenmiştir. Maddeye göre;”1- İspat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir.2- Kanuni bir karineye dayanan taraf, sadece karinenin temelini oluşturan vakıaya ilişkin ispat yükü altındadır. Kanunda öngörülen istisnaların dışında, karşı taraf, kanuni karinenin aksini ispat edebilir.”
Taraf beyanları, dosyada mevcut bilgi belgeler, bilirkişi raporları ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; tarafından ibraz edilen ticari defterlerin usulüne uygun bir şekilde açılış kapanış tasdiklerinin yaptırıldığı, ticari defterlerinin birbirini teyit eder şekilde tutulduğu, ticari defterlerinin yanların lehine delil niteliğindedir. Tarafların ticari defterlerinin incelenmesi sonucunda düzenlenen bilirkişi raporunda da tespit edildiği gibi, davalının dava konusu nakliye hizmetini davacıdan değil dava dışı … Lojistik’den aldığı, dosyada mevcut bilgi ve belgelerden nakliye işine aracılık eden başkaca bir firma tespit edilemediğinden, esasen davacının dava konusu nakliye işini direk davalı veya dava dışı … Lojistik değil, dava dışı … Lojistik’ten almış olduğunun sabit olduğu anlaşılmakla ispatlanamayan davanın reddine, davacının kötü niyetinin ispatlanamamış olması nedeni ile kötü niyet tazminat talebinin reddine karar verildi.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
AÇILAN DAVANIN REDDİNE,
1-Davalının kötü niyet tazminatının reddine,
2-Harçlar Kanunu’na göre alınma gerekli 54,40 TL ilam harcından peşin alınan 44,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 9,5‬ TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 2.629,04 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalıya verilmesine,
5-Davalı tarafından yapılan herhangi bir masraf bulunmadığından bu konuda hüküm kurulmasına yer olmadığına,
6-Sarf edilmeyen gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı HMK 394/5 ve 341/1 maddesi gereğince tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 14/10/2020

Katip …
E-İmzalı

Hakim …
E-İmzalı