Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/463 E. 2020/371 K. 03.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/463 Esas
KARAR NO : 2020/371

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 25/06/2019
KARAR TARİHİ : 03/07/2020
K. YAZIM TARİHİ : 18/07/2020
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ve duruşmadaki beyanlarında özetle; davalıya ait ..,…,…,…,..,..,…,….,…,…,…,…,…,…,…. plakalı araçların müvekkili şirket tarafından işletilen köprü ve yoldan ihlalli geçiş yaptığını (ihlalli geçiş kayıt ve görüntülerinin , provizyon sorgu sonuçlarının CD forma- tında dava dilekçesi ekinde dosyaya sunulduğunu) geçiş ücretleri ile bu ücretlere ait 6001 S.K.’nun 30/5 md hükmünün getirdiği yasal cezanın ödenmemesi nedeniyle davalı aleyhine Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası üzerinden takibe girişildiğini,davalının takibe ve borca itirazı üzerine takibin durduğunu, icra takibinden sonra 7144 sayılı kanun’un 18.md ile 6001 sayılı Kanun’un 30 md de değişiklik yapılarak ceza kat sayısının 4’e düşürüldüğünü, bu nedenle kanuni de- ğişiklik sonrasında oluşan hukuki duruma göre dava değerinin belirlenerek harçlandırma yapıldı- ğını, icra takibine konu edilen geçiş ücretlerinin 4 katını aşan ceza bedellerinin bu davanın konusu olmadığını beyanla 169.250,56 TL dava değeri üzerinden itirazın iptali ile takibin devamını, davalı tarafın % 20 oranından az olmamak üzere icra/inkar tazminatı ile mahkumiyetini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ve duruşmadaki beyanlarında özetle; müvekkiline ait araç- ların, davacının işlettiği otoyol ve köprülerden geçtiğini, taraflar arasındaki ilişki ve ticari bir iş olma- dığından davanın Tüketici Mahkemeleri’nin görev alanına girdiğini , davacı taraf ‘icra dosyasına konu alacakların 10 katı şeklinde hesaplandığını daha sonra yasa değişikliği nedeniyle bunun 4 katı şek- linde talep edildiğini’ belirtmiş ise de, icra dosyasında borcun değiştiğine dair bir talebi/düzeltmesi olmadığı gibi müvekkile bu yönde bir tebligat da yapılmadığını ,itirazın iptalinin talep edildiği icra dosyasına konu tüm alacak için harç yatırılması gerektiğini, eksik harç tamamlanmadığında davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesini talep ettiklerini, davacı şirketin işlettiği köprü ve otoyol üc- retlerinin tahsiline dair altyapıyı henüz oluşturamadığı ilk zamanlarda, köprü ve bağlantı yollarını kullanan müvekkil ve bu yolları kullanan tüm araç sahiplerini mağdur ettiğini, ne köprü ne de bağlantı yollarında yolları kullanacak kişilere yolun ücretli olduğunu, ücretin miktarını ve ne şekilde öde- neceğini gösteren tabela, uyarı lehvası veya benzeri bilgilendirme amacıyla herhangi bir uyarı işareti koymadığını, müvekkiline ait araçların daha çok bağlantı yollarını kullandığını, bu bağlantı yollarının ücretli olduğuna dair yol girişlerinde veya ücret yazılan elektronik gişelerde ücret alınacağına dair hiçbir bilgilendirme ve uyarı levhası bulunmadığını, öte yandan davacı şirketin özellikle bağlantı yol- larında dava konusu yapılan geçişlerin yapıldığı tarihlerde 3-4 Km de bir ücret yazdığını , hangi nok- tadan ücret yazıldığının da tam olarak belli olmadığını, adeta araçlara tuzak kurulduğunu, yolun paralı olduğuna dair uyarı olmamasına rağmen bir kere girildiğinde çıkış imkanı verilmeden tek yöne 3-4 defa paralı geçiş cezası yazıldığını, davacının mecburi istikamette üst üste ücretli geçiş ücreti talebinin mevzuata ve hakkaniyete aykırı olduğunu, dava dilekçesinde, talep edilen alacağın ka- nundan kaynaklandığı bu nedenle köprü ve bağlantı yollarının paralı olduğunun ve ihlalli geçiş ücreti ile bunun ödenmesine dair araç sahiplerine tebligat yapılmasının gerekmediği savunulmuş ise de , bu görüşün Türk Medeni Kanunu 2. ve 3. maddesindeki iyiniyet , dürüstlük kuralları ve demokratik hu- kuk devleti ilkesi ile bağdaşmadığını, davacı şirketin işlettiği köprü ve bağlantı yollarına dair ücret talep edebileceğini, fakat özellikle bağlantı yollarının çokluğu ve karmaşıklığı nedeniyle hangi yolun ücretli olduğunun, o yolda kaç kere ücret alındığının yolu kullanacak herkes tarafından yola giril- meden rahatlıkla görülecek şekilde görülmesi ve buna göre yolun kullanılıp kullanılmaması kararının verilmesinin gerektiğini, yani davacı tarafın şeffaf bir şekilde güzergah ve ücretlerini belirleyip açıklaması gerektiğini, müvekkilinin araçları bağlantı yollarına girerken hiçbir uyarı yapılmadığından ücretten haberdar olmadan yola girdiklerini, çekici ve dorseye ayrı ayrı ceza yazıldığını, davacının talep ettiği ücretlerin haksız olduğunu beyanla davanın reddini savunmuştur.
Dava, İİK 67 md ne dayalı itirazın iptali ve icra inkar tazminatı talebine ilişindir.
Celp olunan Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı dosyasının tetki- kinde ; davacı/ alacaklı tarafından davalı/ borçlu aleyhine 348.545,70 TL geçiş ücreti ve para ceza- sına ilişkin asıl alacak + 18.395,21 TL yıllık ticari faiz + 3.311,20 TL KDV’den ibaret toplam 370.252,11 TL alacağın tahsili istemiyle 13/02/2018 tarihinde ilamsız takibe girişildiği, ödeme emrini tebellüğ eden borçlu vekilinin 17/10/2018 tarihinde ibraz ettiği dilekçe ile “aynı araca hem tır hem dorse olarak iki kere ceza yazıldığını, söz konusu araçların sıklıkla gişelerden geçmediğini, çok sey- rek olarak köprü ve yolları kullandığını, takip borçlusunun araçlarında HGS/OGS/KGS sisteminin mevcut olduğunu, devamlı dolum yapıldığını ve sürekli bakiyesinin mevcut olduğunu, takip alacak- lısının bakiyenin yetersiz olduğu ve borcun ödenmediğine dair her hangi bir uyarı yapılmadığını , müvekkilinin temerrüde düşürülmediğini , faiz istenemeyeceğini,alacaklı görünen tarafa her hangi bir borcunun bulunmadığı”ndan bahisle borca , faize, faiz oranına ve tüm ferilerine itiraz ettiği, İİK 66 md gereğince İcra Müdürlüğü’nce takibin durdurulmasına karar verildiği, itiraz dilekçesinin alacaklı tarafa tebliğ edilmediği, alacaklı vekilinin yasal süre içinde mahkememize müracaatla 169.250,56 TL dava değeri üzerinden iş bu davayı ikame ettiği anlaşılmıştır.
Her ne kadar davalı vekili cevap dilekçesinde mahkemenin görevine itiraz etmiş ve takip tu- tarına göre harcın tamamlanmasını istemiş ise de , uyuşmazlığın ticari nitelikte olması nedeniyle mahkememizin iş bu davada görevli olduğu, ayrıca davanın usule uygun olarak açılmış bir kısmi dava olduğu ve yatırılması gereken harcın dava açılırken yatırıldığı tespit edilmekle ,söz konusu itirazlara itibar edilmemiştir.
Davanın esasına gelince; uyuşmazlık, davacının takip ve dava tarihi itibariyle takip konusu ihlalli geçiş ve ceza nedeniyle davalıdan alacaklı olup olmadığı, alacağın varlığı ve miktarı ile icra- inkar tazminatı koşullarının oluşup oluşmadığı hususunda toplanmaktadır.
İhlalli geçiş yaptığı bildirilen araçlara ait kayıtlar , ihlalli geçişe ait kayıtlar vs deliller celp edilmiştir.
Mahkememizce atanan Elektrik Elektronik Mühendisi …. tara- fından düzenlenen ve itibara layık bulunan 27/05/2020 tarihli rapora göre ;
Davacı şirketçe, davalıya ait …,….,….,….,…. plakalı çekici kamyonlara bağlı …,…,…,….,….,…., plakalı yan römork araçlarının 01/09/2016 – 09/01/2018 tarihleri arasında Kuzey Çevre otoyolu gişelerinden geçişleri esnasında otoyol ücret geçiş bedellerini ödemeden geçmesi sebebiyle geçiş ücreti + ceza geçiş ücreti = 348.545,70 TL (asıl alacak) bedeli üzerinden davalı aleyhine icra takibi başlatıldığı,
3996 Sayılı Bazı Yatırım ve Hizmetlerin Yap-Işlet-Devret Modeli Çerçevesinde Yaptırılması Hakkında Kanun hükümlerine göre Yavuz Sultan Selim Köprüsü ve Kuzey Çevre Otoyolu’nun işletme hakkı davacı uhdesinde olduğu,
Yavuz Sultan Selim Köprüsü ve Kuzey Çevre Otoyolu Geçişlerine esas Mecidiye – Reşadiye – Fenertepe – Alemdağ – Paşaköy – Işıklar – Odayeri -Uskumruköy – Riva – Kömürlük – Hüseyinli – Ku- maköy gişelerinin bariyerli gişe oldukları, gişelerde bariyer ve gişe memurlarının bulunduğu, bariyerin açılmaması nedeniyle araç sürücülerinin gişe görevlileri ile iletişim halinde kalacakları, ödemenin alınamadığı hususunda araç sürücüsü bilgilendirilmeden – İHLALLİ GECİS BİLDİRİM FORMU araç sürücüsüne tebliğ edilemeden bariyerin açılamayacağı,
Gişedeki memurunun varlığı gözetilerek davalı şirket araç sürücüleri durumdan (ücreti öden- meyen geçiş) haberdar edildiği, olay günü itibariyle araç sürücülerine ihlalli geçiş bildiriminin yapıl- mış olduğuna kanaat getirildiği, ihlalli geçiş bildirimlerinden davalı şirket yönetiminin şoförlerce haberdar edilmesi gerekeceği,
Fenertepe – Başakşehir Kuzey – Başakşehir Güney – İSTOÇ – İkitelli – Çamlık -Çekmeköy – Sarıgazi geçişlerinin ise bariyersiz sistem ile HGS/OGS hesapları üzerinden tahsilatların yapılmakta olduğu, geçişler esnasında HGS/OGS cihaz ve etiketlerinin takılı ve hesaplarda yeterli bakiye bulun- ması gerekeceği, davalı tarafça bu hususta (yeter bakiye üzerinden ödemenin yapıldığı) belge sunul- madığı, HGS-OGS bakiye bilgilerinin hesabın açıldığı …. A.Ş. veya ilgili bankanın internet site- sinden görülebildiği,
Araç sürücüsü veya davalı şirket yetkililerince internet ortamından ihlalli geçiş sorgulamala- rının yapılabildiği, ihlal tarihinden 15 gün içerisinde ödeme yapılabildiği, ihlalli geçişi takip eden 15 gün içerisinde ödeme yapıldığına ilişkin belge de görülemediği,
Davalı şirket vekilinin/yetkilisinin, ihlal yapıldığı iddia edilen tarihlerde müvekkili şirkete ait araçların ihlalli geçiş bildiriminde yer alan gişelerde olmadıklarına ilişkin bir itirazının bulunmadığı. davacı tarafça sunulan fotoğraflarla geçişlerin belgelenmiş olduğu, Bağcılar Kaymakamlığı İlçe Emniyet Müdürlüğü’nün yazısı ekinde yer alan belgeden ihlalli geçişlere esas …,….,…,…,..,…, plakalı çekici kamyonlara bağlı …,….,…, plakalı yarı römork cinsi vasıtaların ihlalli geçiş tarihleri itibariyle davalı … ‘ya ait olduğunun anlaşıldığı,
Her ne kadar davalı vekili ” çekici ve dorse ayrımının yapılmadığına” dair itirazda bulunmuş ise de, davacı vekilince sunulan ihlalli geçiş kayıtlarında çekici ve romork plaka ayrımının yapılmış olduğu, listeler üzerinde yapılan incelemelerde aynı gün itibariyle hem çekici hem de romork plaka- sına yazılmış ceza tespit edilemediği,
Kayıtlarda ihlalen geçiş tarihinde geçiş yapan araca ait çekici ve romork plakalarının ayrı ayrı belirtildiği, davalı vekilince de bu hususta (hangi geçiş esnasında hem çekici hem romork plakasına ihlalli geçiş prosedürü uygulandığına ilişkin) herhangi örnekleme yapılmadığı,
Dava konusu plakalı araçların ihlalli geçişlerine esasen genel itibariyle;” ödeme talimatı bulun- muyor / OGS de tanımlı olmayan plaka/ yetersiz bakiye/ ürün kara listede, iptal ürün, kayıt bulu- namadı, ürün bakiyesi yetersiz” kaynaklı nedenlerle ihlalli geçişlere sebebiyet verdiği (provizyon alınamadığı)
7144 sayılı Torba Kanun ile, Torba Kanun’un yürürlük tarihi olan 25/05/2018 tarihi itibari ile ve sadece tahsil edilmemiş ceza tutarları hakkında uygulanmak üzere geçiş ücretinin geçiş tarihinden itibaren 15 (onbeş) gün içerisinde ödenmemesi halinde tahakkuk eden geçiş ücretinin 10 katı tuta- rındaki cezanın 4 katı olarak değiştirildiği ve Hazine payı uygulamasının ortadan kaldırıldığı belirtilmiştir.
Takibe konu: geçiş + ceza bedeli (33.649,70 TL. + 125.998,20 TL.) =159.647,90 TL.
Asıl Alacak : 159.647,90
Ticari Yıllık Faiz KDV : 8.430,80 TL (yıllık % 9, 75 )
KDV : 1.517,54 TL
Genel TOPLAM : 169.596,24 TL

Takip tarihi itibariyle toplam 169.596,24 TL davacı talebi olabileceği, talebe bağlı kalınarak 169.250,56 TL. üzerinden takibin (takip tarihi itibariyle) davalı … adına devam ede- bileceği tespit edilmiştir.
Toplanan deliller ile dosyadaki bilgi ve belgelere göre yapılan yargılama sonunda ; davacının yürürlüğe giren 7144 sayılı torba kanun hükmü gereğince ;dava tarihi itibariyle davalıdan tahsili ge- reken alacağının toplam 169.596,24 TL olduğu, dava konusu alacak miktarında fazlalık bulunma- dığı, davalının bu miktardaki likit alacağa vaki haksız itirazı ile takibin durmasına sebebiyet verdiği gözetilerek davanın kabulüne karar verilip aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;

1-Davanın KABULÜNE,
Davalı/borçlunun Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı dosyası üzerinden takibine girişilen dava ve takip konusu 169.250,56 TL lik borca vaki itirazının iptali ile takibin bu miktar üzerinden devamına,
Takip konusu asıl alacağa – davacının talebi aşılmamak üzere- takip tarihinden itibaren 3095 sayılı Kanun’un 4489 Sayılı Kanun ile değişik 2.md gereğince TC Merkez Bankası tarafından kısa vadeli avans kredilerine uygulanan faiz oranları dikkate alınarak yıllık % 9.75 ve değişen oranlarda basit usulde (3095 S.K. Md 3.) temerrüt faizi uygulanmasına,
Likit alacağa vaki haksız itirazı ile takibin durmasına sebebiyet veren davalı/borçlunun hüküm altına alınan alacağın % 20’si oranında icra/inkar tazminatı ile mahkumiyetine,

2- Harçlar Kanunu gereğince tahsili gereken 11.561,50 TL karar ve ilam harcından mahkeme veznesine yatırılan 2.890,38 TL peşin/nispi harç ile icra veznesine yatırılan 1.851,26 TL peşin harcın mahsubu sonucu bakiye 6.819,86 TL karar harcının davalıdan tahsili ile Hazine’ye irat kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 44,40 TL başvuru harcı + 2.890,38 TL peşin nispi harç + 6,40 TL vekalet harcından ibaret toplam 2.941,18 TL harcın davalıdan tahsil edilerek davacıya ödenmesine,

3-a.) Davacı tarafından sarf olunan (800,00 TL bilirkişi ücreti + 87,10 TL posta/tebligat/ mü- zekkereden ibaret) 887,10 TL yargılama giderinin davalıdan tahsil edilerek davacıya öden- mesine,
b.) Davalı tarafça sarf olunan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar tesisine yer olmadığına,
c.) Sarf olunmayan gider/delil avansının karar kesinleştikten sonra ilgilisine iadesine,

4-Kendisini vekil ile temsil ettiren davacı lehine hüküm altına alınan dava değerine göre yü- rürlükte bulunan Av. Kan. ve AAÜT gereğince takdir olunan 20.028,80 TL vekalet ücretinin dava- lıdan tahsil edilerek davacı tarafa ödenmesine dair,

Davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, 5235 Sayılı Kanun’un geçici 2. maddesine göre Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmi Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla 6100 sayılı Hukuk Mahkemeleri Kanunu’nun 341 ila 360. madde hükümleri gereğince mahkememize veya aynı sıfatta başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf, başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 03/07/2020

Katip …

Hakim …