Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/406 E. 2022/437 K. 18.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/406 Esas
KARAR NO : 2022/437

DAVA : Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 13/04/2015
KARAR TARİHİ : 18/04/2022
K. YAZIM TARİHİ : 17/05/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili 13/04/2015 tarihli Asliye Hukuk Mahkemesine verilen dilekçesi ile; vekiledenin ve davalı arasında tarihsiz ve adi yazılı şekilde düzenlenen temlik niteliğindeki gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile tapuda …. İlçesi …. Mah. …. ada, … parselde kayıtlı arsada bulunan … Alışveriş Merkezi (…) adlı projeye ait C Blok 3. Kat 4383 brüt metrekareli C100 numaralı bağımsız bölümünün vekiledenin tarafından satın alındığını, daha sonraki süreçte sözleşme gereğince taahhüt edildiği şekilde kiralamaların davalı satış ofis aracılığı ile yapıldığı, ancak kira sözleşmelerinin açılışın yapılmadığı, iskanın olmadığı, yönetimin bulunmadığı gerekçeleri ile fesh edildiği, müvekkilinin satın aldığı iş yerine 17/06/2012 tarihli aylık 3.800.00 TL bedelli ön kira sözleşmesi ile kiralamasına rağmen açılış yapılmayıp iskan alınmadığı için sözleşmenin kiracı tarafından fesh edildiğini, daha sonra …. Belediyesinden yaptığı araştırmalarda, davalı tarafın … ada, … parsel sayılı yer ile ilgili yapı kullanım izin belgesi başvurusunun bulunmadığını öğrendiklerini, davalı şirket tarafından yapılan davaya konu gayrimenkulün de bulunduğu alışveriş merkezindeki bağımsız bölümlerin davalı şirket ortakları arasında devre konu edildiğini tespit ettikleri gibi ayrıca Bakırköy … Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas-… karar sayılı dosyasında davalı şirkete kayyım atandığını, müvekkilinin davalı şirketten satın aldığı gayrimenkulün zamanında tamamlanıp belirlenen kesin tarihte teslim edilmediği, bu sebeplerle taraflar arasında imzalanan sözleşme ve TBK uyarınca davalı taraftan gecikme tazminatı talep ettiklerini, gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi uyarınca yapı kullanma izni alma yükümlülüğü davalıya ait olup, bu husunun düzenlenen sözleşmede teslim şartı olarak kabul edildiğini, buna karşılık iskan ruhsatı alınmadığını, somut olayda davalı hala iskan ruhsatı almadığından hukuki teslim şartının da gerçekleşmediğini, bu sebeplerle alınan iş yerinin kiralanmasının mümkün olmadığını, taraflar arasında imzalanan sözleşmenin 5.2 maddesinde, geç teslim halinde gecikme tazminatı ödeneceğinin düzenlendiği bildirilerek bilirkişi marifeti ile günün rayiç kira bedelinin tespit edilmesi, 01/06/2012 tarihinden itibaren doğan 20 aylık kira tazminatının hesap edilmesi, bu kapsamda fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı tutularak dava tarihinden itibaren ticari temerrüt faizi işletilmek sureti ile şimdilik 5.000.00 TL kira tazminatının ve müvekkilinin yıllar boyu çalışarak biriktirdiği birikim ile gayrimenkulün edindiği, buna karşılık davalı tarafından yaratılan büyük beklentinin karşılıksız kalması, yatırım amaçlı satın alınan gayrimenkulün kiralanması ve projenin hayata geçirilememesi neden ile son derece üzüntü duyduğu, bu nedenlerle 3.500.00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ve aşamalardaki beyanlarında, müvekkili şirketin tacir sıfatına haiz olup 6102 sayılı TTK’nun 3 maddesine göre taraflar arasındaki ilişkinin ticari iş niteliğinde olduğu ve TTK’nun 4 maddesi gereğince ticari dava olması nedeni ile Asliye Ticaret Mahkemelerinin görevli olduğu bildirilerek görev itirazında bulunulmuş, ayrıca 6100 sayılı HMK 6 md göre davalının davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri genel yetkili olup, ayrıca 10 madde gereğince sözleşmeden doğan davalarda sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesi yetkili olacağından Esenyurt/İstanbul adresi itibari ile Büyükçekmece mahkemelerinin yetkili olduğu bildirilerek yetki itirazında bulunulmuş, ayrıca müvekkili şirketin inşai faaliyet yürüttüğü …. adlı alış veriş merkezi inşaatına ilişkin olarak …. Belediye Başkanlığının haksız ve hukuki dayanaktan yoksun hukuki faaliyeti, inşai aaliyetin durudurulması, yapının mühürlenmesi, yıkım ve para cezası kararları gibi mücbir nedenler sebebi ile mağdur olarak belli zaman inşai faaliyette bulunulamadığı, müvekkilinin bağımsız bölümlere sözleşme koşullarına ve projelerine uygun olarak bitirip içleri dekorasyona hazır, şapları dökülmüş ve tüm tesisatlar bağımsız bölümün içinde dağıtılmaya hazır hale getirilerek, bağımsız bölüm maliklerine kiralamalar hakkında bilgilendirme mektuplarının gönderildiği, açılış için Belediyeden gerekli izinlerin alınmaya başlandığını, bir kısım bölüm maliklerinin ticari faaliyetlerini sürdürmeye başladığını, müvekkili şirketin sözleşme gereğini yerine getirmesine rağmen davacının bağımsız bölümün süresinde teslim edilmediğinden bahisle haksız kazanç sağlamak adına huzurdaki davayı açtığını, manevi tazminat talebinde bulunulabilmesi için kişilik haklarının zarara uğramış olması gerektiğini, salt sözleşmeye aykırılığının manevi tazminata hükmedilmesini gerektirmediğini bildirerek davacı tarafın maddi manevi tazminat talebinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı tarafın tazminat talebi, taraflar arasında varlığı inkar olunmayan tarihsiz ve adi yazılı şekilde düzenlenen temlik niteliğindeki gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi gereğince iş yerinin sözleşmede belirlenen sürede teslim edilmemesi nedeniyle gecikme tazminatına dair cezai şart alacağına ilişkindir.

Taraflar arasındaki uyuşmazlık davacı ile davalı arasında yapılan sözleşme gereği davalının davacıya teslimini taahhüt ettiği iş yerini süresinde teslim edip etmediği ve teslimde gecikmeden dolayı cezai şart ödemesi gerekip gerekmediği noktasında toplanmaktadır.
Taraflar arasında davalı ile dava dışı şahıs arasında düzenlenen kat karşılığı inşaat sözleşmesinden davalının payına düşen taşınmazın alacağın temliki hükümleri uyarınca davalı tarafından davacıya devrine ilişkin geçerli yazılı sözleşme olduğu kabul edilmiştir.
Taraflar arasında geçerli olduğu kabul edilen sözleşmeye göre devri kararlaştırılan taşınmazın 01.06.2012 tarihine kadar tamamlanmış ve iskan ruhsatının alınması için resmi mercilere başvuru yapılmış şekilde teslimi gerekmekte ve teslimde gecikme halinde günün rayiç değeri üzerinden aylık kira bedelinin gecikme cezası olarak ödenmesi gerekmektedir.
İlgili belediyeden gelen yazı cevaplarından, yerinde yapılan incelemelerden taraf beyanlarından devri kararlaştırılan taşınmazın sözleşmeye uygun şekilde davacının taşınmazı başkasına devrettiği 03.03.2014 tarihine kadar davacıya teslim edilmediği anlaşılmıştır. Sözleşmeye göre davalı öncesinde yazılı bildirim yapmadığından davalının gecikme cezası olarak 01.06.2012 tarihinden 03.03.2014 kadar geçen süreye ilişkin taşınmazın rayiç değeri üzerinden kira ödemesi gerektiği kabul edilmiştir.
05.10.2021 tarihli bilirkişi raporuna itibarla tespit edilen kira bedelinin davalı tarafından ödenmesi gerektiği kabul edilmiş, dava belirsiz alacak davası olarak açıldığından tespit edilen bedelin davalının temerrüde düşürüldüğü noter ihtarnamesinin tebliği tarihinden itibaren ödenmesine karar verilmiş ve kişilik haklarına saldırı veya bedensel saldırı oluşmadığından manevi tazminat koşullarının oluşmadığı kabul edilmiş, sözleşmeye taraf şirketin tam bölünmesi ile oluşan davalı şirketlerin müteselsil sorumlu oldukları kabul edilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklana nedenlerle;
1-DAVANIN KISMEN KABULÜNE,
24.720,96 TL kira kaybına ilişkin alacağın ihtarnamenin tebliğ tarihi olan 02/04/2014 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
Manevi tazminat talebinin reddine,

2- Harçlar Kanunu gereğince tahsili gereken 1.688,68 TL karar ve ilam harcından mahkeme veznesine yatırılan 145,20 TL peşin/nispi harç + 407,69‬ tamamlama harcın mahsubu sonucu bakiye 1.135,79‬ TL harcın davalılardan tahsil edilerek Hazine’ye irat kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 25,20 TL başvuru harcı + 145,20 TL peşin nispi harç + 407,69 TL tamamlama harcı + 2 adet keşif harcı 733,90 TL+ 3,80 TL vekalet harcından ibaret toplam 1.315,79‬ TL harcın davalılardan tahsil edilerek davacıya ödenmesine,

3- Davacı tarafından sarf olunan 5.231,40‬ TL yargılama giderinin kabul/red oranına göre 4.551,31 TL’sinin davalılardan tahsil edilerek davacıya ödenmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
Davalı … İnşaat Turizm San. Ve Tic. A.Ş tarafça sarf olunan 60,00 TL yargılama giderinin red/kabul oranına göre 7,80 TL’sinin davacıdan tahsil edilerek davalıya ödenmesine
Sarf olunmayan gider/delil avansının karar kesinleştikten sonra ilgilisine iadesine,

4-a.) Kendisini vekil ile temsil ettiren davacı lehine hüküm altına alınan dava değerine göre yürürlükte bulunan Av. Kan. ve AAÜT gereğince takdir olunan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalılardan tahsil edilerek davacı tarafa ödenmesine,
b.)Kendisini vekil ile temsil ettiren davalılar lehine red olunan dava değerine göre hüküm tari- hinde yürürlükte bulunan Av. Kan. ve AAÜT gereğince takdir olunan 3.500,00‬ TL vekalet ücretinin davacıdan tahsil edilerek davalılara ödenmesine dair,

Davacı vekilinin yüzüne karşı, davalıların yokluğunda 5235 Sayılı Kanun’un geçici 2. Maddesine göre Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmi Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla 6100 sayılı Hukuk Mahkemeleri Kanunu’nun 341 ila 360. madde hükümleri gereğince mahkememize veya aynı sıfatta başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf, başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 18/04/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır