Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/379 E. 2021/800 K. 28.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/379 Esas
KARAR NO : 2021/800

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/05/2019
KARAR TARİHİ : 28/09/2021
K.YAZIM TARİHİ : 01/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin 13.10.2017 tarihinde davalıların ortak olduğu … İnş. & … İnş. & …. Demiryolu A.Ş. Adi Ortaklığı adına, sigorta ettireni adi ortaklık, sigortalısı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı, sigortacısı … Sigorta olan … poliçe numaralı …. Poliçesi tanzim ettiğini, adi ortaklığın 165.000,00 TL prim borcu ödeme yükümlülüğü altına girdiğini, müvekkili tarafından davalı adi ortaklık adına ödenen primin, davalılar tarafından ödenmediğini, alacağın tahsili için Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasından icra takibinin başlatıldığını, davalıların itirazları sonucu takibin durduğunu, İzah edilen nedenlerle, icra takibine itirazın 60.000,00 TL’lik kısmının iptaline ve bu tutar üzerinden takibin devamına, davalılar aleyhine %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini” arz ve talep etmiştir.
CEVAP:
Davalılar … İnşaat ve … İnşaat vekilinin 09.07.2019 tarihli cevap dilekçesinde özetle; ….. İnşaat’ın dahil olduğu, “….. İnşaat- … -….. İnşaat” adi ortaklığının, …..A.Ş. projesinin yapım işini üstlendiğini, söz konusu projede İBB’nin değişikliği giderek işin beklemeye alındığını, … sigortası için sigorta firmaları ile ön görüşmelerde davacı ile görüşüldüğünü, ancak proje beklemeye alındığından ve herhangi bir iş yapılmadığından … sigortası yapılmasının da beklemeye alındığını, davacının müvekkilinin talimatı olmaksızın kendi insiyatifiyle sigorta poliçesi düzenlediğini, müvekkilinin ödeme talebi gelince poliçeden haberdar olduğunu, müvekkili tarafından itiraz edilmesine rağmen poliçenin iptal edilmediğini, müvekkili şirkete 210.000,00 TL tutarında poliçe gönderildiğini ve tutarın talep edildiğini, buna rağmen müvekkilinin iyi niyetli olarak 105.000,00 TL ödeme yaptığını, tesadüfen yaptıkları araştırmada, taraflarına ibraz edilen poliçenin geçerliliği bulunmadığı, poliçenin yürürlükte olmadığı, haksız yere para talep edildiği, yerine düşük bedelli bir poliçe düzenlendiğinin öğrenildiğini, davacının olmayan poliçenin bedelini talep ettiğini, bu durum fark edildiğinde davacı şirketin düşük miktarlı poliçe düzenleyerek müvekkiline gönderdiğini, İzah edilen nedenlerle, davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı yana yükletilmesine karar verilmesini” arz ve talep etmiştir.
Davalı … vekilinin 10.07.2019 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; davalılar arasında İBB Altyapı Hizm. Müd. tarafından ihaleye çıkarlar “…. İnşaatı” için ortaklık sözleşmesi imzalandığını, ortaklı tarafından ihalesi alınan işin dava dışı … Denizcilik’e Alt Yüklenici Sözleşmesi ile verildiğini, İhale konusu işin ortaklık tarafından tasfiye edildiğini ve yaptırılan … Sigortasının da konusuz kaldığını, bu nedenle müvekkilinin berhangi bir bedel ödeme yükümlülüğü olmadığını, mahkemenin aksi kanaatte olması halinde müvekkilinin ortaklıktaki payı oranında sorumlu olması gerektiğini, İzah edilen nedenlerle, davanın reddine, davacı aleyhine %20 den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı yana yükletilmesine karar verilmesini” arz ve talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dosyaya sunulan 15/05/2020 tarihli SMMM bilirkişi … tarafından düzenlenen bilirkişi raporunda, Davacı şirket tarafından, dava dışı … Sigorta A.Ş.’nin acentesi olarak, davalıların ortak olduğu, Sigorta ettiren ….. İnşaat & ….. İnşaat & … Demiryolu A.Ş. Adi Ortaklığı, Sigortalı İstanbul Büyükşehir Belediyesi olarak … Nolu 165.000,00 TL. bedelli …. Sigorta Poliçesinin düzenlendiğinin sabit olduğu, Davacının işbu Poliçeden kaynaklı olarak, 115,000,00 TL alacaklı olduğu iddiası ile Adi Ortaklılarda, Adi Ortaklığa karşı değil, Adi Ortaklığı oluşturanlara karşı takip baştatılabileceğinden, davalılar aleyhine takip başlattığı ve davalıların itirazı neticesinde huzurdaki 60.000,00 TL’ye itirazın iptali talepli davayı ikame ettiği, Davalıların ortak olduğu, ….. İnşaat & ….. İnşaat & …. Demiryolu A.Ş. Adi Ortaklığı’nın ticari defterlerinde; dava konusu poliçenin kayıtlı olduğu, poliçeye istinaden 105.000,00 TL ödeme yapıldığı ve takip tarihinde Adi Ortaklığın ticari defterlerinde davacıya 60.000,00 TL borçlu olduğu, ancak, 60.000,00 TL borcun takip tarihinden sonra 02.01.2019 tarihinde dayanaksız olarak kapatıldığı, dolayısıyla davacının davalıların ortaklığı olan Adi Ortaklıktan ve dolayısıyla davalılardan 60.000,00 TL alacaklı olduğunu hususlarında toplandığı anlaşılmıştır.
Dosyaya sunulan 31/03/2021 tarihli SMMM bilirkişi … tarafından düzenlenen ek bilirkişi raporunda, tarafların itirazları değerlendirilerek mali açıdan kök raporda belirtilen tespit ve değerlendirmeleri değiştirecek yeni bir bilgi ve belge bulunmadığından kök rapordaki görüş ve kanaatinde bir değişiklik olmadığı belirtilmiştir.
Dosyamız arasına celp edilen Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklının 115.000,00 TL asıl alacak üzerinden 02.10.2018 tarihinde davalılar aleyhine icra takibi yaptığı, davalı …’a tebligat yapılamadığı borçlunun haricen hakkında açılan takibi öğrenmek sureti ile 15.10.2018 tarihinde itiraz ettiği; davalı ….. İnşaata 05.10.2018 tarihinde, ….. İnşaata ise 08.10.2018 tarihinde ödeme emrinin tebliğ edildiği, borçlular vekili tarafından 05.10.2018 tarihinde icra dairesinin yetkisine, borca ve tüm ferilerine itiraz edildiği görüldü.
Huzurda görülen dava itirazın iptali davası olup, müddeabihi takip konusu yapılmış ve borçlunun itiraz etmiş olduğu alacak olan normal bir eda davasıdır.
Mahkemenin davanın reddi ya da kabulü yönünde vereceği karar, maddi anlamda kesin hüküm teşkil edeceğinden davanın reddi halinde alacaklı, borçluya karşı aynı alacaktan dolayı yeni bir alacak davası açamayacağı gibi davanın kabulü halinde borçlu da alacaklıya karşı bir menfi tespit veya istirdat davası açamayacaktır. Bu nedenle mahkeme itirazın iptali davasında tarafların iddia ve savunmalarını genel hükümlere göre inceleyerek borcun varlığını ve miktarını araştırmak zorundadır.
Yasal dayanağını İcra ve İflas Kanunu’nun (İİK) 67. maddesinden alan itirazın iptali davası, alacaklının icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK’nın 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçlamaktadır. Takip hukukundan doğan bu davada tespit edilecek husus, borçlunun icra takibine yapmış olduğu itirazında haklı olup olmadığının belirlenmesidir.
Dosya ve tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; davacı ticari defter ve belgeleri üzerinde yapılan bilirkişi incelemesinde dava dışı ana sigorta firması olan … Sigorta’nın dava konusu poliçenin düzenleme tarihi olan Ekim/2017 dönemi için davacı şirkete 3/10/2017 tarihli 46.632,60 TL’lik sigorta komisyon belgesinin düzenlendiğinin görüldüğü; davalıların ticari defter ve kayıtlarının incelenmesinde dava konusu edilen 165.000,00 TL tutarlı poliçenin davalıların defterlerinde kayıtlı olduğu, poliçeye istinaden davacıya 2 adet çekle toplam 105.000,00 TL ödeme yaptığı, takip tarihinden sonra bu borcun dayanaksız bir şekilde kapatıldığı tespit edilmiştir. Dosya kapsamından davacının sigorta acentesi olarak faaliyet gösterdiği, davacı şirket tarafından davalılar adına sigorta poliçesi tanzim edildiği, söz konusu poliçe kapsamında davalılar tarafından davacıya 105.000,00 TL ödeme yapıldığı; davacı şirketin dava dışı … Sigorta A.Ş.’ye poliçe bedeli olan 165.000,00 TL’yi ödediği anlaşılmaktadır. Her ne kadar davalılar tarafından poliçeye konu ihalenin fiyatlardaki beklenmeyen artışlar nedeniyle tasfiye edildiği, bu nedenle de ihale konusu işin faaliyete geçmediği, bu nedenle de poliçenin konusuz kaldığı iddia edilmiş ise de tasfiyenin talep edildiği tarihin poliçenin düzenlendiği ve icra takibinin başlatıldığı tarihten sonra olması, poliçenin davalılar ticari defterlerinde kayıtlı olması, davalıların poliçeye dayalı olarak kısmi ödeme yapmış olması ve davacıya poliçenin konusuz kaldığına dair bildirim yapıldığına ilişkin herhangi bir yazılı delilin sunulmamış olması karşısında mahkememizce aksi yöndeki davalılar savunmasına itibar edilmemiştir. Açıklanan nedenlerle açılan davanın kabulü ile alacağın likit olması nedeni ile davacının icra inkar tazminatı talebinin kabulü ile şartları oluşmayan davalıların kötü niyet tazminatı talebinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-AÇILAN DAVANIN KABULÜ ile davalıların Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasında yapmış olduğu itirazın 60.000,00 TL asıl alacak yönünden İPTALİ ile takip tarihinden itibaren asıl alacağa davacının talebi aşılmamak üzere 3095 sayılı Kanunun 2/2. maddesi uyarıca değişen oranlarda avans faizi uygulanmak suretiyle TAKİBİN DEVAMINA,
2- Alacağın likit olması nedeni ile davacının icra inkar tazminatı talebinin KABULÜ ile 12.000,00 TL icra inkar tazminatının davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
3-Şartları oluşmayan davalıların kötü niyet tazminatı taleplerinin ayrı ayrı REDDİNE,
4- Harçlar Kanunu gereğince hesaplanan ve tahsili gereken 4.098,60 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 449,65 TL nispi harçtan mahsubu ile bakiye 3.648,95 TL harcın davalılardan alınarak hazineye irat kaydına,
5-Davacı tarafından sarf olunan (800 TL bilirkişi ücreti + 201,60 TL posta/tebligat/müzekkereden ibaret) 1.001,60 TL yargılama giderinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
6- Davacı tarafından yatırılan 44,40 TL başvurma harcı ve 449,65 TL peşin harcın davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
7- Sarf olunmayan delil/gider avanslarının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
8- Kendisini vekil ile temsil ettiren davacı taraf lehine yürürlükte bulunan Avukatlık Kanunu ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 13/1. maddesi gereğince takdir olunan 8.600,00 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
9-6235 sayılı Hukuki Uyuşmazlıklarda Arabuluculuk Kanununun 18/A maddesinin 13. fıkrası uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen ve yargılama giderinden sayılan Arabuluculuk ücreti olan 1.320,00 TL’nin (tarafların haklılık durumlarına göre) davalılardan tahsili ile Hazineye İRAT KAYDINA,
Dair; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341. ile 360. madde hükümleri uyarınca mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf, başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere davacı vekili ile davalı ….. İnşaat vekilinin yüzüne karşı diğer davalıların yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
28/09/2021

Katip ….
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı