Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/346 E. 2020/578 K. 29.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/346 Esas
KARAR NO : 2020/578

DAVA : Alacak (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 14/05/2019
KARAR TARİHİ : 29/09/2020
K.YAZIM TARİHİ : 26/10/2020

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ ;
Davacı vekilinin Bakırköy Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine sunmuş olduğu,14.05.2019 harçlandırma tarihli dava dilekçesinde özetle; 20.09.2015 düzenleme tarihli 25.02.2016 vade tarihli 200,00 TL bedelli, 20.09.2015 düzenleme tarihli 25.03.2016 vade tarihli 200,00 TL bedelli, 20.09.2015 düzenleme tarihli 25.04.2016 vade tarihli 200,00 TL bedelli, 20.09.2015 düzenleme tarihli 25.05.2016 vade tarihli 200,00 TL bedelli, 20.09.2015 düzenleme tarihli 25.06.2016 vade tarihli 200,00 TL bedelli, 20.09.2015 düzenleme tarihli 25.07.2016 vade tarihli 200,00 TL bedelli, 20.09.2015 düzenleme tarihli 25.08.2016 vade tarihli 200,00 TL bedelli, 20.09.2015 düzenleme tarihli 25.09.2016 vade tarihli 200,00 TL bedelli, 20.09.2015 düzenleme tarihli 25.10.2016 vade tarihli 200,00 TL bedelli, 20.09.2015 düzenleme tarihli 25.11.2016 vade tarihli 200,00 TL bedelli, 20.09.2015 düzenleme tarihli 25.12.2016 vade tarihli 300,00 TL bedelli, 20.09.2015 düzenleme tarihli 25.01.2017 vade tarihli 300,00 TL bedelli, 20.09.2015 düzenleme tarihli 25.02.2017 vade tarihli 300,00 TL bedelli, 20.09.2015 düzenleme tarihli 25.03.2017 vade tarihli 300,00 TL bedelli, 20.09.2015 düzenleme tarihli 25.04.2017 vade tarihli 300,00 TL bedelli, 20.09.2015 düzenleme tarihli 25.05.2017 vade tarihli 300,00 TL bedelli, 20.09.2015 düzenleme tarihli 25.06.2017 vade tarihli 300,00 TL bedelli, 20.09.2015 düzenleme tarihli 25.07.2017 vade tarihli 300,00 TL bedelli, 20.09.2015 düzenleme tarihli 25.08.2017 vade tarihli 300,00 TL bedelli, 20.09.2015 düzenleme tarihli 25.09.2017 vade tarihli 300,00TL bedelli, 20.09.2015 düzenleme tarihli 25.10.2017 vade tarihli 300,00 TL bedelli, 20.09.2015 düzenleme tarihli 25.11.2017 vade tarihli 300,00 TL bedelli, 20.09.2015 düzenleme tarihli 25.12.2017 vade tarihli 308,00 TL bedelli, 20.09.2015 düzenleme tarihli 25.01.2018 vade tarihli 308,00 TL bedelli, 20.09.2015 düzenleme tarihli 25.02.2018 vade tarihli 308,00 TL bedelli, 20.09.2015 düzenleme tarihli 25.03.2018 vade tarihli 308,00 TL bedelli 20.09.2015 düzenleme tarihli 25.04.2018 vade tarihli 308,00 TL bedelli 20.09.2015 düzenleme tarihli 25.05.2018 vade tarihli 308,00 TL bedelli, 20.09.2015 düzenleme tarihli 25.06.2018 vade tarihli 308,00

TL bedelli 20.09.2015 düzenleme tarihli 25.07.2018 vade tarihli 308,00 TL bedelli 20.09.2015 düzenleme tarihli 25.08.2018 vade tarihli 308,00
TL bedelli 20.09.2015 düzenleme tarihli 25.09.2018 vade tarihli 308,00 TL bedelli 20.09.2015 düzenleme tarihli 25.10.2018 vade tarihli 308,00 TL bedelli 20.09.2015 düzenleme tarihli 25.11.2018 vade tarihli 308,00 TL bedelli 20.09.2015 düzenleme tarihli 25.12.2018 vade tarihli 400,00 TL bedelli 20.09.2015 düzenleme tarihli 25.01.2019 vade tarihli 400,00 TL bedelli 20.09.2015 düzenleme tarihli 25.02.2019 vade tarihli 400,00 TL bedelli 20.09.2015 düzenleme tarihli 25.03.2019 vade tarihli 400,00 TL bedelli bono tutarı olan toplam 10.896,00 -TL bono bedelinin, (600,00 -TL bono bedelinin TTK 732.maddesinde anılan sebepsiz zenginleşme hükümleri gereği ) vade tarihlerinden (TTK.m. 778/1-d, 725/1-b) tahsiline kadar 3095 sayılı kanunun 2/2. maddesinde belirtilen oranda işleyecek olan temerrüt faizi, 10.296,00 -TL bono tutarının % 0,3 oranında komisyonu ( TTK.m. 778/1-d, 725/1-d ) ve protesto masrafı ile birlikte davalı borçludan tahsiline (davalıdan alınarak müvekkil bankaya verilmesine), Yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı-borçluya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; Dava konusu bonoların Bakırköy …. Tüketici Mahkemesi … Esas … Karar sayılı ilamı ile iptaline karar verildiği, kararın 02.04.2018 tarihinde kesinleştiğini bu nedenle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, bonodan kaynaklanan alacağın tahsili istemine ilişkindir.
HMK’nun 115/1.maddesi uyarınca dava şartlarının bulunup bulunmadığı davanın her aşamasında resen araştırılır. HMK’nun 114/1-c maddesi uyarınca mahkemenin görevli olması dava şartı olarak düzenlenmiştir.
6102 Sayılı TTK’nun 4. maddesine göre, bir davanın ticari dava sayılması için uyuşmazlık konusu işin taraflarının her ikisinin birden ticari işletmesiyle ilgili olması ya da tarafların tacir olup olmadıklarına veya işin tarafların ticari işletmesiyle ilgili olup olmamasına bakılmaksızın TTK veya diğer kanunlarda o davaya Asliye Ticaret Mahkemesi’nin bakacağı yönünde düzenleme bulunması gerekir.
Bunun yanında 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un 2. maddesinde, kapsamının tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamalar olduğu açıklanmış, 3/k maddesinde tüketici “Ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişi” şeklinde, 3/1. maddesinde ise tüketici işlemi; “Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade eder” şeklinde tanımlanmış, “Temel İlkeler” başlıklı 4/5 m. ise “Tüketicinin yapmış olduğu işlemler nedeniyle kıymetli evrak niteliğinde sadece nama yazılı ve her bir taksit ödemesi için ayrı ayrı olacak şekilde senet düzenlenebilir. Bu fıkra hükümlerine aykırı olarak düzenlenen senetler tüketici yönünden geçersizdir.” şeklinde düzenlenmiştir.
Aynı Yasa’nın 73. maddesinde, bu kanundan kaynaklanan uyuşmazlıkların tüketici mahkemesinin görevine girdiği düzenlenmiş, 83. maddesinde ise, taraflardan birinin tüketici olduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olmasının, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemeyeceği belirtilmiştir.
Somut olayda, sunulan delillere göre dava konusu bonoların davalının tarafı olduğu Devremülk Satış Vaadi Sözleşmesi uyarınca düzenlenen sıralı nama yazılı bonolar olduğu tespit edilmiş olup, bu durumda davalı tüketici sıfatını haiz ve söz konusu işlem tüketici işlemi olduğundan, (T.C. İstanbul BAM 12. HD 2019/1899 E.- 2019/1356K. Sayılı 04/11/2019 K.T ilamı doğrultusunda ) iş bu davada görevli mahkemenin Tüketici Mahkemeleri olduğunun kabulü ile mahkememizin görevsizliğine karar verilerek aşağıda yazılı şekilde hüküm fıkrası oluşturulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
1-Davacının açtığı davada, mahkememizin görevli olmadığı anlaşılmakla; açılan davanın, HMK’nun 115/2.maddasi uyarınca aynı kanunun 114/1-(c) maddesinde belirtilen dava şartı noksanlığı nedeniyle usulden REDDİNE, mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
2-6100 Sayılı HMK’nun 20. maddesi gereğince taraflardan birinin görevsizlik kararı süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize başvurarak dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesini talep etmelerinin gerektiğinin, aksi taktirde mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin İHTARATINA,
3-HMK’nun 20 maddesi uyarınca kararın kesinleşmesini müteakip yasal iki haftalık sürede talepte bulunulduğunda dosyanın görevli Bakırköy Tüketici Mahkemesine tevzi edilmek üzere Bakırköy Hukuk Mahkemeleri Tevzi Müdürlüğü’ne GÖNDERİLMESİNE,
4-Mahkememizce verilen görevsizlik kararının kesinleşmesinden sonra dava yetkili ve görevli mahkemede devam edilmemesi ve talep halinde yargılama giderlerinin değerlendirilerek HMK’ nun 331/2. maddesi gereğince bir karar verileceğinin İHTARATINA,
5-Harç ve masrafların görevli mahkemede nazara ALINMASINA,
5235 sayılı Kanunun geçici 2’nci maddesine göre, Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmî Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ilâ 360’ncı madde hükümleri uyarınca,mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf,başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere Davacı vekili Av. …. ile Davalı vekili Av. …’ın yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 29/09/2020

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı