Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/337 E. 2021/274 K. 23.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/337
KARAR NO : 2021/274

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 13/05/2019
KARAR TARİHİ : 23/03/2021
K.YAZIM TARİHİ : 19/04/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile davalı şirket arasında kurulan ticari ilişki sebebiyle davalıdan 20.000 TL cari hesap alacağının bulunduğunu, bu alacağın … nolu 186.000 TL tutarlı faturadan kaynaklandığını, davalının faturaya itiraz etmediği gibi borcun 166.000 TL’lik kısmı için çek gönderdiğini ancak bakiye alacağı ödemediğini, davalı aleyhine Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosya üzerinden girişilen takibe itiraz ettiğini, davalının takibe ve borca itirazı üzerine takibin durduğunu beyanla itirazın iptali ile takibin devamını, davalı tarafın % 20 oranından az olmamak üzere icra/inkar tazminatı ile mahkumiyetini talep ve dava etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE: Taraflara usulüne uygun tebligat yapılmıştır.
Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyası dosyamız arasına alınmıştır.
Dosyaya sunulan 14/01/2019 havale tarihli bilirkişi SMMM … tarafından düzenlenen raporda
Davacı tarafın davalı tarafla imzaladığı sözleşmenin toplam tutarının 186.000,00 TL olduğu, Davalı’nın davacıya ilgili sözleşme gereği ön avans olarak 2 adet çek ile 166.000,00 TL ödeme yaptığı davalı’nın, davacıyla karşılıklı olarak iş teslim tutanağına imza atarak, işin eksiksiz yapıldığını kabul ettiğini, bu kabulüyle birlikte davacı’nm sözleşmeden kaynaklı işi yerine getirme sorumluğunu yerine getirdiği, davalı’nın davacıyla karşılıklı olarak imzaladığı sözleşme gereği ödeme yükümlüğünün tamamıyla yerine getirmediği, davalı’nın ilgili borçtan haberi olmasına rağmen, söz konusu sözleşmeden kaynaklı 20.000,00 TL borcunu ödemediği, davacı’nın davalıdan sözleşmeden kaynaklı olarak net 20.000 TL alacaklı olduğu hususlarının tespit edildiği anlaşılmıştır.
Dava İtirazın iptali davası olup, müddeabihi takip konusu yapılmış ve borçlunun itiraz etmiş olduğu alacak olan normal bir eda davasıdır.
Mahkemenin davanın reddi ya da kabulü yönünde verdiği karar, maddi anlamda kesin hüküm teşkil edeceğinden davanın reddi halinde alacaklı, borçluya karşı aynı alacaktan dolayı yeni bir alacak davası açamayacağı gibi davanın kabulü halinde borçlu da alacaklıya karşı bir menfi tespit veya istirdat davası açamayacaktır. Bu nedenle mahkeme itirazın iptali davasında tarafların iddia ve savunmalarını genel hükümlere göre inceleyerek borcun varlığını ve miktarını araştırmak zorundadır.
Yasal dayanağını İcra ve İflas Kanunu’nun (İİK) 67.maddesinden alan itirazın iptali davası, alacaklının icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK’nın 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçlamaktadır. Takip hukukundan doğan bu davada tespit edilecek husus, borçlunun icra takibine yapmış olduğu itirazında haklı olup olmadığının belirlenmesidir.”…İlk derece mahkemesince davacının takip dayanağı yaptığı fatura örnekleri davalının bağlı olduğu Vergi Dairesi Müdürlüğüne gönderilerek bu faturaların davalı tarafından 2017 yılı BA (Büyük Alış) formunda vergi dairesine bildirilip bildirilmediği ve bildirilmiş ise sonradan verilen düzeltme beyanı ile bildirimden çıkartılıp çıkartılmadığının sorulması gerekir. Bir satım faturasının alıcı ticari defterlerine kaydedilmesi halinde sonradan bu kayıt silinse dahi malın teslim alındığına karine olduğu gibi satım faturası BA formu ile vergi dairesine bildirilirse sonradan düzeltme yapılsa da malın teslim alındığına karinedir. Şayet bu araştırma sonucunda takip konusu faturaların davalının BA (Büyük Alış) formunda yer almadığı anlaşılırsa bu kere bu faturalara konu malların davalıya teslimine ilişkin üzerinde teslim alan isim ve imzası bulunan irsaliyeler yönünden davalının isticvap edilip, teslim alan imzalarının kendisine ya da çalışanına ait olduğunun kabul edilmemesi halinde imza ve sair incelemeler yapılarak karar verilmesi gerekmektedir..” T.C. Yargıtay 19.Hukuk Dairesi,09/04/2019 Tarih, 2017/5059 Esas, 2019/2363 Karar.
Dosya tüm deliller ile birlikte değerlendirildiğinde; tarafların arasındaki uyuşmazlık İstanbul Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas Sayılı takip dosyasındaki takibe konu cari hesap alacağından kaynaklı alacak miktarının ne olduğu, temerrüdün gerçekleşip gerçekleşmediği ,tarihinin ne olduğu, faiz oranı ve türünün ne olduğu davalının icra dosyasında yapmış olduğu asıl alacak ve faize itirazın haklı olup olmadığı, inkar ve kötü niyet tazminatı şartlarının oluşup oluşmadığı noktasında toplanmakta olduğu, bu kapsamda dosyaya sunulan 14/01/2019 tarihli SMM bilirkişi tarafından düzenlenen raporda takip tarihi itibarı ile davalı taraftan 20.000,00-TL alacaklı bulunduğu tespit edilmiş olup, alacağa konu faturalara ilişkin fatura ve sevk irsaliyeleri davacı tarafça dosyaya ibraz edilmiş, davalıya usulüne utgun isticvap davetiyesi çıkarılmış ise de davalı isticvap duruşmasına katılmayarak bu belgelerin içeriğini ikrar ettiği kabul edilmiş olup, bu kapsamda rapor, sevk iraaliyeleri de dikkate alınarak teslimin gerçekleştiği kabul edilerek davanın kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
AÇILAN DAVANIN KABULÜNE,
1-Davalının Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasında yapmış oldukları itirazın İPTALİNE, takip tarihinden itibaren asıl alacağa davacının talebi aşılmamak üzere 3095 sayılı Kanunun 2/2.maddesi uyarıca değişen oranlarda avans faizi uygulanmak suretiyle TAKİBİN DEVAMINA,
2-Alacağın likit olması nedeni ile asıl alacağın %20 si oranında (4.000,00-TL) icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
3-Alınması gerekli 1.366,2‬ TL harçtan peşin alınan 241,55 TL peşin harcın mahsubu ile 1.124,65‬ TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4- Davacı tarafından yatırılan 44,40- TL başvuru harcı, 241,55-TL peşin nispi harç, 6,40-TL vekalet harcı olmak üzere toplam 292,35- TL harcın davalıdan tahsil edilerek davacıya ödenmesine,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT gereğince 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yatırılan 148,40 TL tebligat müzekkere gideri, 800 TL Bilirkişi ücreti toplamı 948,40 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13.maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye irat KAYDINA,
8-Taraflarca yatırılıp harcanmayan masrafın karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı HMK 394/5 ve 341/1 maddesi gereğince tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.

23/03/2021

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı