Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/252 E. 2021/369 K. 13.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/252 Esas
KARAR NO : 2021/369

DAVA TARİHİ : 24/04/2018
KARAR TARİHİ : 13/04/2021
K.YAZIM TARİHİ : 18/06/2021

Mahkememizde görülmekte olan Ayıplı Malın Yenisiyle Değiştirilmesi davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
TALEP:Davacı vekili dava dilekçesi ile müvekkilinin 31/05/2016 tarihinde davalıdan … marka … ticari adlı … model ve siyah (metalik) renginde …. şase nolu … eski motor numaralı (…. yeni motor no olarak değiştirmilmiş) … plakalı aracı kullanmak üzere davalı yetkili satıcısından 0 km olarak 290.174,32.TL’ye satın aldığını, aracın kullanıma başladıktan sonra belirli aralıklarla motor-turboya bağlı olarak tüm aksamalarda arıza vermeye başladığını, davalı tarafından aracın motorunun yenisi ile değiştirilmesine rağmen araçtaki arızların devam ettiği; bu nedenle ayıplı malın yenisi ile değiştirilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı tarafından verilen cevap dilekçesi ile görev ve yetki itirazında bulunulduğu, davacının ayıp ve ihbar yükümlülüğüne aykırı davranması gerekçesi ile dava hakkının ortadan kalktığı, dava konusu araçta üretimden kaynaklı herhangi bir ayıbın olmadığı, davacı tarafın onarım hakkını kullanmış olduğu bu nedenle de aracın yenisi ile değiştirilmesi talebinde bulunmayacağı, nihayetinde davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE: Taraflara usulüne uygun tebligat yapılmıştır.
Huzurda görülen dava, 6098 sayılı TBK’nın 227 maddesine dayalı ticari araç satışına dayalı alıcının ayıba karşı seçimlik haklarının kulanılması talebine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık konuları, davacının davalıdan satın aldığı aracın ayıplı olup olmadığı, ayıplı ise söz konusu ayıbın gizli olup olmadığı, aracın ayıpsız misli ile değişim koşullarının oluşup oluşmadığı ile davacının süresi içerisinde ayıp ihbarında bulunup bulunmadığı noktalarındadır.
Davanın açıldığı Ordu …. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından … E. Ve … K. Sayılı karar ile davaya ticaret mahkemesi sıfatıyla bakılmasına karar verilerek yetkisizlik kararı verilmiş olup verilen karar Samsun Bölge Adliye Mahkemesi … Hukuk Dairesi’nin … E. Ve … K. Sayılı kararı ile davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. Yetkisizlik kararının kesinleşmesi üzerine yasal süre içindeki başvuru üzerine dosya tevzien mahkememiz esasına kaydedilerek yargılamaya devam edilmiştir.
Davacı vekili tarafından dava konusu araca ilişkin arıza kayıtları ile servis tutanakları dosyamıza sunulmuş; tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi ile araç üzerinde otomotiv konusunda uzman uzman bilirkişi vasıtasıyla keşif yapılmasına karar verilmiştir.
Dosyaya sunulan 22/01/2020 tarihli bilirkişi Makine Mühendisi … ve SMMM … tarafından düzenlenen raporda; tarafların ticari defter ve kayıtlarının incelendiği, taraflar arasında mali açıdan herhangi bir uyuşmazlığın olmadığı, yapılan motor değişiminin kullanım hatasından kaynaklanmadığı, imalat hatasından kaynaklandığı ve ayıbın gizi ayıp olduğu, davacının motor değişimini kabul ettiği ve aracın motorunun değiştirildiği, motorun değiştirilmesine rağmen halen araçtaki arıza lambasının yandığı tespit edilmiştir.
Dosyaya sunulan 24/02/2020 tarihli bilirkişi Makine Mühendisi … ve SMMM … tarafından düzenlenen ek raporda; araçtaki arıza lambasının yanmasının aracın herhangi bir yerinde arızanın olduğu anlamına geldiği, ancak bu arızanın sebebinin anlaşılabilmesi için …’nün Makine Mühendisliği Motor Bölümünün laboratuvarında ya da yetkili serviste yapılacak incelemeden sonra arızanın ne olduğunun tespit edilebileceği bildirilmiştir.
Dosyaya sunulan 11/03/2021 tarihli bilirkişi Prof. Dr. …, Prof. Dr. … ve Dr. Öğretim Üyesi … tarafından düzenlenen raporda; araç üzerinde üniversite laboratuvarında inceleme inceleme yapılarak; inceleme sırasında motor arıza ışığının halen yanmakta olduğu, motorun araç 91.229 km’de iken değiştirildiği, ikinci motor üzerinde inceleme yapıldığı sırada ikinci motorun yaklaşık 105.000 km kadar kullanılmış olduğu, binek bir aracın beklenen motor ömrünün en az 300.000 km olduğu, motordaki arızanın yapılan kilometreden kaynaklanmadığı, dava konusu araçta gizli ayıbın olduğu ve bu ayıbın giderilmesi sırasında davalı tarafından verilen hizmetinden de ayıplı olduğu, dava konusu arızanın kullanıcı hatasından kaynaklanmadığı, imalat hatasından kaynaklandığı, söz konusu arızanın araçtan faydalanmayı etkiler nitelikte olduğu, dava konusu arızanın kusursuz emsallerine göre sıfır kilometre satın alınan bir araçtan beklentileri olumsuz etkiler nitelikte olduğu sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Türk Borçlar Kanunu’nun 219. Maddesine göre;
“Satıcı, alıcıya karşı herhangi bir surette bildirdiği niteliklerin satılanda bulunmaması sebebiyle sorumlu olduğu gibi, nitelik veya niteliği etkileyen niceliğine aykırı olan, kullanım amacı bakımından değerini ve alıcının ondan beklediği faydaları ortadan kaldıran veya önemli ölçüde azaltan maddi, hukuki ya da ekonomik ayıpların bulunmasından da sorumlu olur.
Satıcı, bu ayıpların varlığını bilmese bile onlardan sorumludur.”
TBK’nın 223. Maddesine göre;
“Alıcı, devraldığı satılanın durumunu işlerin olağan akışına göre imkân bulunur bulunmaz gözden geçirmek ve satılanda satıcının sorumluluğunu gerektiren bir ayıp görürse, bunu uygun bir süre içinde ona bildirmek zorundadır.
Alıcı gözden geçirmeyi ve bildirimde bulunmayı ihmal ederse, satılanı kabul etmiş sayılır. Ancak, satılanda olağan bir gözden geçirmeyle ortaya çıkarılamayacak bir ayıp bulunması hâlinde, bu hüküm uygulanmaz. Bu tür bir ayıbın bulunduğu sonradan anlaşılırsa, hemen satıcıya bildirilmelidir; bildirilmezse satılan bu ayıpla birlikte kabul edilmiş sayılır.”
TBK’nın 227. Maddesine göre;
“Satıcının satılanın ayıplarından sorumlu olduğu hâllerde alıcı, aşağıdaki seçimlik haklardan birini kullanabilir:
1. Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme.
2. Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinde indirim isteme.
3. Aşırı bir masrafı gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme.
4. İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir benzeri ile değiştirilmesini isteme.
Alıcının genel hükümlere göre tazminat isteme hakkı saklıdır.
Satıcı, alıcıya aynı malın ayıpsız bir benzerini hemen vererek ve uğradığı zararın tamamını gidererek seçimlik haklarını kullanmasını önleyebilir.
Alıcının, sözleşmeden dönme hakkını kullanması hâlinde, durum bunu haklı göstermiyorsa hâkim, satılanın onarılmasına veya satış bedelinin indirilmesine karar verebilir.
Satılanın değerindeki eksiklik satış bedeline çok yakın ise alıcı, ancak sözleşmeden dönme veya satılanın ayıpsız bir benzeriyle değiştirilmesini isteme haklarından birini kullanabilir.”
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 22/06/2005 tarih, E. 2005/4-309 ve K. 2005/391 sayılı ilamına göre;
“Aracın modelinin eski olması, yasal seçimlik haklarından birini kullanan tüketicinin bu isteminin karşılanmamasına neden olarak gösterilemez. Diğer taraftan, infaz aşamasında hükme konu malın bulunamaması halinde, İİK m. 24’ün uygulanma olanağının varlığı da unutulmamalıdır.”
Celp olunan ticaret sicili kayıtlarından davacının ve davalı tarafın tacir, dava konusu aracın ticari araç, taraflar arasındaki ilişkinin ticari satım olduğu anlaşılmakla TTK’nın 23/c maddesi gereğince ayıbın açıkça belli olmaması halinde alıcının malın teslimden itibaren 8 gün içinde inceleme yaptırmak ve bu inceleme sonucunda malın ayıplı olduğunun tespiti halinde bu durumu satıcıya bildirme yükümlülüğü olduğu, TTK’nın 18/3. maddesi gereğince de bu bildirimin noter aracılıyla veya tahhütlü mektupla, telgrafla veya güvenli elektronik imza kullanılarak kayıtlı e-posta sistemi ile yapmısı gerektiği tartışmasızdır.
Dava konusu aracın 08/06/2016 tarihinde davacı adına tescil edildiği ve 09/11/2016 tarihinde aracın rutin bakımının yapıldığı; 29/12/2017 tarihinde araç 83.510 km’deyken turbo şarj değişiminin yapıldığı, 16/02/2018 tarihinde araç 91.229 km’de iken aracın motor değişiminin yapıldığı ve araçtaki arızaların devam etmesi üzerine davacının tekrar aracını servise bırakması ve aracın serviste olduğu sırada davacının, Ordu …. Noterliği’nin 29/03/2018 tarih ve … sıra numaralı ihtarname ile davalıya aracın onarımını kabul etmediğini artık aracın misli ile değiştirilmesini talep ettiğini bildirdiği görülmüştür.
Dosya ve tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; mahkememizce alınan 22/01/2020 tarihli bilirkişi raporunda da tespit edildiği üzere taraflar arasında araç bedeline ilişkin bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Gerek 22/01/2020 tarihli raporda gerek mahkememizce hükme dayanak olarak alınan 11/03/2021 tarihli bilirkişi raporunda araç üzerinde keşfen inceleme yapılarak araçtaki motor arızasının yapılan kilometreden kaynaklı olmadığı, ayıbın üretimden kaynaklı gizli ayıp olduğu, 16/02/2018 tarihinde yapılan motor değişimine rağmen araçta arızanın devam ettiği; motor arıza ışığının halen yanmakta olduğu ve dava konusu arızanın kusursuz emsallerine göre sıfır kilometre satın alınan bir araçtan beklentileri olumsuz etkiler nitelikte olduğu sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir. Bilirkişiler tarafından yapılan söz konusu teknik tespitler doğrultusunda TBK’nın 219. maddesi uyarınca satıcının ayıba karşı tekeffül hükümleri kapsamında sorumlu olduğu; bu bağlamda davacının dava konusu aracın kullanım amacı bakımından değerini ve alıcının ondan beklediği faydaları azalttığının tespiti ile alıcının TBK’nın 227. maddesindeki seçimlik haklardan satılanın ayıpsız misli ile değiştirilmesini isteme hakkını kullanabileceği kanaatine varılmıştır. Her ne kadar davalı tarafından davacının motor değişimini kabul etmesi nedeniyle artık aracın misli ile değiştirilmesini talep edemeyeceği iddia edilmiş ise de araçtaki arızların motor değişimine rağmen devam etmesi nedeniyle davalının bu yöndeki savunmasına itibar edilmemiştir. Dosyaya sunulan servis kayıtlarından dava konusu araçtaki arızaların kronik hale geldiği, motor değişimine rağmen arızaların tekrarladığı ve arıza ışığının yanmaya devam ettiği, davacı tarafından davalıya misli ile değişim talebi yönünde ihtarname gönderilmesi sırasında aracın arızaların giderilmesi amacı ile serviste olduğu; bu nedenle ayıp ihbarının süresi olduğu tespit edilmekle davanın kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1- AÇILAN DAVANIN KABULÜ ile dava konusu … marka … model şeker beyaz renkli …. Şase numaralı, … motor numaralı (… eski motor numaralı) …. plakalı aracın AYIPSIZ MİSLİ İLE DEĞİŞTİRİLMESİNE, söz konusu aracın ayıpsız mislinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, infaz aşamasında tereddüt yaşanması haline İcra ve İflas Kanunu’nun 24. maddesi hükmünün uygulanmasına,
2- Harçlar Kanunu gereğince hesaplanan ve tahsili gereken 19.821,81 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 4.926,00 TL nispi harçtan mahsubu ile bakiye 14.895,81 TL eksik harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından sarf olunan (2.600,00 TL bilirkişi ücreti + 641,90 TL posta/tebligat/müzekkereden ibaret masraflar) toplam 3.241,90 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yatırılan 4.956,00 TL tamamlama harcının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalılar tarafından sarf olunmuş yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar tesisine yer olmadığına,
6-Sarf olunmayan delil/gider avanslarının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
7-Kendisini vekil ile temsil ettiren davacı taraf lehine yürürlükte bulunan Avukatlık Kanunu ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 13/1. maddesi gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan ve takdir olunan 28.762,20 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Dair; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341. ile 360. madde hükümleri uyarınca mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf, başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 13/04/2021

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı