Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/2 E. 2019/26 K. 07.01.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/2 Esas
KARAR NO : 2019/26

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 02/01/2019
KARAR TARİHİ : 10/01/2019
K.YAZIM TARİHİ : 10/01/2019

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin torna tesviye işi yaptığını, davalıyla aralarında kurulan anlaşma çerçevesinde yaptığı iş ile ilgili olarak bir kısım faturalar tanzim edildiğini, davalının 8 günlük hak düşürücü süre içinde fatura ve içeriklerine itirazda bulunmadığı gibi bir kısım borcunu da ödediğini bakiye kalan 6.004,00-TL’nin tahsili istemi ile dava açtıklarını belirtmiştir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK)’nın 114 maddesinde, dava şartları açıkça sayılmış ve 114/ 2. maddesi gereğince diğer kanunlarda sayılan dava şartlarına da atıfta bulunmuştur. 6102 Sayılı TTK ‘nun 5/A maddesi (Ek:6/12/2018-7155/20 md.) “(1) Bu Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır. (2) Arabulucu, yapılan başvuruyu görevlendirildiği tarihten itibaren altı hafta içinde sonuçlandırır. Bu süre zorunlu hâllerde arabulucu tarafından en fazla iki hafta uzatılabilir.TTK ‘nun 5/A maddesi (Ek:6/12/2018-7155/20 md.) “(1) Bu Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır. (2) Arabulucu, yapılan başvuruyu görevlendirildiği tarihten itibaren altı hafta içinde sonuçlandırır. Bu süre zorunlu hâllerde arabulucu tarafından en fazla iki hafta uzatılabilir.” şeklinde getirilen düzenleme ile arabuluculuk müessesesine başvurunun bir dava şartı olduğunu benimsenmiştir.
Dava şartı medeni usul hukukuna ait bir kurumdur. Bunun amacı bir davanın esası hakkında incelemeye geçilebilmesi için gerekli bütün şartları ve bunların incelenmesi usulünü tespit etmek; böylece davaların daha çabuk, basit ve ekonomik bir şekilde sonuçlanmasına yardımcı olmaktır.
Dava şartları dava açılabilmesi için değil mahkemenin davanın esası hakkında inceleme yapabilmesi (davanın esasına girebilmesi) için gerekli olan şartlardır. Buna davanın dinlenebilmesi şartları da denir.
Mahkeme dava şartlarından birinin bulunmadığını tespit ederse davanın esası hakkında inceleme yapamaz; davayı dava şartı yokluğundan (usulden) reddetmekle yükümlüdür. Dava şartlarının bulunup bulunmadığı davada hâkim tarafından re’sen gözetilir
Dava konusu dosya incelendiğinde; Davacının davasını 6102 Sayılı TTK ‘nun 5/A maddesinin yürürlük tarihi olan 01.01.2019 tarihinden sonra 02/01/2019 tarihinde açtığı, edim konusunun para borcu olduğu ve davanın fatura alacağına dayalı alacak davası olduğu anlaşılmış, dava şartı yokluğundan davanın reddine karar verilmiş aşağıda yazılı şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın dava şartı yokluğu nedeniyle HMK’nun 114/2 yollaması ile TTK ‘nun 5/A maddesi ve HMK’nun 115/2.maddeleri uyarınca usulden REDDİNE,
2-Alınması gerekli 44,40 TL harcın peşin yatırılan 102,54 TL harçtan mahsubu ile bakiye 58,14 TL’nin talep halinde davacıya İADESİNE,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerlerinde BIRAKILMASINA,
4-Taraflarca yatırılıp harcanmayan avansın karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara İADESİNE,
Dair 235 sayılı Kanunun geçici 2’nci maddesine göre ,Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmî Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla;6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ilâ 360’ncı madde hükümleri uyarınca,mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf,başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda karar verildİ. 10/01/2019

Katip …

Hakim …