Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/13 E. 2022/101 K. 01.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/13 Esas
KARAR NO : 2022/101

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/03/2018
KARAR TARİHİ : 01/02/2022
K.YAZIM TARİHİ : 28/02/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP:
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki hukuki ilişki nedeni ile davalının alışverişten kaynaklı cari hesap bakiyesi borcunu ödemediği, bunun üzerine toplam 72.438,38 TL (anapara * faiz) için takip yapıldığı, davalı tarafın haksız ve yersiz şekilde itiraz ettiği ve itirazın durdurulduğu belirtilip; davalının icra takibine yapmış olduğu itirazın iptaline ve alacağın %20’di oranında icra inkâr tazminatına hükmedilmesine karar verilmesi talep ve dava edilmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin konkordato projelerinin tasdik edildiği, ödeme koşullarının yeniden belirlendiği, takibe konu alacağın konkordato alacağı kapsamında olduğu, ödemelerin taksitler hâlinde gerçekleştirilmekte olduğu, ödeme dekontlarının sunulduğu, bu sebeple davanın reddine karar verilmesi gerektiği, Sayın Mahkeme şayet aksi kanaatte ise, konkordato projesi gereği talep edilen alacak miktarından *%20 oranında tenzilat yapılması gerektiği, konkordato dosyasında ilk tedbir tarihinin 07.05.2018 olarak belirlenmiş olduğu, bu tarihe kadar faiz işletilebileceği, bu tarihten sonrası için faiz işletilmesinin mümkün olmadığı; nihayetinde davanın reddine karar verilmesi talep edilmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Davalının Bakırköy ….. Asliye Ticaret Mahkemesi’nde ….. Esas numarası ile görülen konkordatonun tasdiki davası, mahkemenin 14.07.2020 tarihli kararı ile tasdik edilmiş; alacaklılarca yapılan istinaf başvurusunun, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ….. Hukuk Dairesi’nin 30.06.2021 tarih … Esas, … Karar sayılı kararıyla esastan reddine karar verilmiş, karara karşı temyiz yoluna başvurulmaması üzerine hüküm, 18.10.2021 tarihinde kesinleşmiştir. Tasdik edilen konkordato projesine göre adi nitelikteki borçlar bakımından %20 tenzilat uygulanarak, tasdik kararının ilân tarihinden itibaren 3. ayın sonundan başlamak üzere; 1. Yıl %7’si, 2. Yıl %20’si, 3. Yıl %30’u, 4. Yıl %43’ü şeklinde, her yıl 4 eşit taksitte ve her bir alacaklıya 1. ve 2. yıl 10.000,00 TL’den az olmamak üzere ödenecektir.
Bakırköy … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ….. Esas numarası ile görülen konkordato davasında bilirkişiler SMMM … ve Prof. Dr. …. tarafından düzenlenen 22.05.2020 tarihli heyet raporu ile konkordato komiserleri Prof. Dr. …., …., SMMM … tarafından düzenlenen 04.03.2020 tarihli gerekçeli komiser raporunda; …. Mühendislik Proje Danışmanlık ve Dış Ticaret Ltd. Şti.’nin (davacı) konkordato alacak kaydı yaptırmadığı, ancak davacının dava konusu ettiği alacak tutarı olan 69.487,08 TL’nin İİK’nın 302’nci maddesi kapsamında yapılan oylamaya ilişkin nisaba dâhil edildiği; alacaklının (davacı) herhangi bir itirazda bulunmadan iltihak süresi içerisinde “kabul” oyu kullandığı belirtilmiştir.
Mahkememizin 08.06.2021 celse tarihli duruşmasında, davalı şirket yetkilisi ….; “Bana sormuş olduğunuz takibe konu faturaları kabul ediyoruz, davacı taraftan bu ürünleri aldık, konkordato sürecinde bir kısım ödemeler yapılmıştır” şeklinde beyanda bulunmuş olup dava konusu alacak kabul edilmiştir.
Dosyaya SMMM … tarafından sunulan 18/11/2019 tarihli bilirkişi raporunda; davacının yevmiye defterleri ve defter-i kebiri üzerinde inceleme yapılığı; defter onaylarının usulüne uygun olarak yapıldığı, ticari defterlerin açılış ve kapanış onaylarının zamanında yapıldığı, defterlerin usulüne uygun olarak tutulduğu; dava konusu olan 69.487,08 TL tutarındaki faturanın, davacı şirket tarafından, ticari defterlerine usulüne uygun olarak kaydının yapıldığı sonuç ve kanaatine varıldığı belirtilmiştir.
Dosyaya SMMM …. tarafından sunulan 07/01/2021 tarihli bilirkişi raporunda; Taraflar arasındaki ticari ilişkinin muhtelif malzeme satışı yapılması şeklinde 2017 yılında başladığı, açık cari hesap şeklinde kurulduğu, tekrar etmediği, Davalı şirket hakkında verilen konkordato tasdik kararının huzurda görülen davaya etkisinin bulunduğu, uyuşmazlığa konu alacağın tasdik edilen konkordato projesi içerisinde yer aldığı, bu alacağın adi nitelikte ve konkordatoya tabi olduğu, bu alacağa temerrüt tarihinden geçici mühlet tarihine kadar faiz işletilebileceği, davacının faiz talebinin yerinde olduğu, bununla birlikte tutarının Sayın Mahkemenin takdirinde olduğu, dosyada icra takibi öncesinde borçlunun temerrüde düşürüldüğüne dair bir belgeye rastlanmadığı, bu husus dikkate alınarak icra takibinden geçici mühlet tarihine kadar olan süre için yıllık %9,75 avans faiz oranı esas alınarak tarafımca 2.413,01 TL temerrüt faizi hesaplandığı, hesaplan faiz anaparaya eklenerek toplam tutar olan (69.487,66 * 2.413,01 -) 71.900,09 TL üzerinden tasdik edilen konkordato projesine göre %20 oranında iskonto yapılması gerektiği, bu durumu kavrayacak şekilde hesaplamaların tarafımca yapıldığı, nihai olarak toplam borç tutarının ((71.900,09 – (71.900,09 x 2620) -) 57.520,07 TL olarak hesaplandığı, tasdik edilen proje kapsamında işbu raporun düzenlendiği tarihe kadar vadesi gelen ilk 5 taksitin (Toplam 12.779,48 TL) davalı tarafından davacıya banka yoluyla ödendiği, ödeme yapılırken davalı tarafından takibe konu ve konkordatoya tabi olduğu anlaşılan fatura bedeli olan 69.487,08 TL’ye %20 oranında iskonto uygulandığı, bakiyenin 55.589,66 TL olarak hesaplandığı, faiz ilave edilmediği, ödeme belgelerinin ilk üçünün dosyada bulunduğu, son ikisinin işbu rapora ek yapıldığı, her ne kadar davacı vekili tarafından Sayın Mahkemeye sunulan 02.12.2021 kayıt tarihli dilekçede yargılama giderleri dâhil birbirlerinden herhangi bir alacaklarının olmadığı yönünde anlaştıkları ve bu hususun taraflarca Sayın Mahkemeye bildirileceği ifade edilmişse de, işbu raporun düzenlendiği tarih itibariyle dosyada, taraflarca Sayın Mahkemeye bu yönde bir bildirimde bulunulduğuna ilişkin bir belge bulunmadığı belirtilmiştir.
Dosya ve tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; takip ve dava konusu yapılan ana para bakımından taraflar arasında uyuşmazlık bulunmadığı ve söz konusu tutarın konkordato projesine dahil edilerek proje kapsamında ödenmeye başlandığı hususları açıktır. Bu nedenle konkordato projesine dahil edilen ana para alacağı bakımından davanın konusuz kalmasından dolayı mahkememizce davacının ana paraya ilişkin talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Ancak davalının, huzurda görülen dava açıldıktan sonra gerek konkordato sürecinde gerek mahkememizdeki beyanları ile asıl alacak tutarını kabul etmesi nedeni ile HMK’nın 331. maddesi gereğince yargılama giderlerinden sorumlu olacağı açıktır. Her ne kadar davacı tarafından takip tarihinden önce faiz talebinde bulunulmuş ise de takip tarihinden önce davalının temerrüdüne ilişkin herhangi bir bilgi ve belgenin olmaması nedeni ile davacının takip öncesi talebinin reddine karar verilmiştir. Ancak davacı tarafından davalının temerrüde düştüğü takip tarihi ile geçici mühlet tarihine kadar faiz talep edebileceğinini kabulü ile bu tarihler arası için bilirkişi tarafından hesaplanan 2.413,01 TL faiz alacağına %20’si oranında tenzilat uygulanarak hesaplanan 1.930,40 TL alacağın davalı şirketin konkordato projesinden tahsiline karar vermek gerekmiştir. İİK’nın 294. maddesi ile kesin mühlet kararı ile birlikte borçlu hakkında açılan takiplerin duracağı düzenlendiğinden davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının 69.487,08 TL’lik talebine ilişkin davasının konusuz kalması nedeni ile esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
2- Davacının 2.951,30 TL’lik takip öncesi faiz talebinin REDDİNE,
3- Davacının icra inkar tazminatı talebinin REDDİNE,
4- Asıl alacağa takip tarihinden geçici mühlet tarihine kadar hesaplanan 2.413,01 TL’nin %20’si oranında tenzilat uygulanarak hesaplanan 1.930,40 TL faiz alacağının davalı şirketin, Bakırköy … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 14/07/2020 tarih ve ….. Esas, …. Karar sayılı ilamı ile tasdik edilen konkordato projesine dahil edilerek kararın eki niteliğindeki ödeme takvimi uyarınca davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
5-Harçlar Kanunu gereğince hesaplanan ve tahsili gereken 4.878,53 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 1.237,07 TL nispi harçtan mahsubu ile bakiye 3.641,46 TL eksik harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
6-Davacı tarafından sarf olunan (1.800,00 TL bilirkişi ücreti + 170,10 TL posta/tebligat/müzekkere/ talimattan ibaret) 1.970,10 TL yargılama giderinin kabul ve red oranına göre (%95,93 kabul oranı) hesaplanan 1.889,92 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine; bakiye yargılama giderlerinin davacı üzerine bırakılmasına,
7- Davacı tarafından yatırılan 35,90 TL başvurma harcı ve 1.237,07 TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8- Davalı tarafından sarf olunmuş yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar tesisine yer olmadığına,
9- Sarf olunmayan delil/gider avanslarının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
10- Kendisini vekil ile temsil ettiren davacı taraf lehine yürürlükte bulunan Avukatlık Kanunu ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 6. ve 13/1. maddesi gereğince takdir olunan 9.833,32 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
11-Kendisini vekil ile temsil ettiren davalı taraf lehine yürürlükte bulunan Avukatlık Kanunu ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 6. ve 13/1. maddesi gereğince takdir olunan 2.951,30 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Dair; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341. ile 360. madde hükümleri uyarınca mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf, başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 01/02/2022

Katip …
e-imzalı

Hakim ….
e-imzalı