Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/104 E. 2019/623 K. 30.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/104 Esas
KARAR NO : 2019/623

DAVA : Kıymetli Evrak İptali (Çek İptali (Hasımsız))
DAVA TARİHİ : 14/02/2019
KARAR TARİHİ : 30/05/2019
K.YAZIM TARİHİ : 30/05/2019

Mahkememizde görülmekte olan Kıymetli Evrak İptali (Çek İptali (Hasımsız)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili,Bakırköy nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine vermiş olduğu 14/02/2019 harçlandırma tarihli dava dilekçesinde ;Müvekkilinin keşidecisi kardeşi olan …e ait olan…. seri numaralı çekleri minübüste yaşadığı bir tartışma sonrası kaybettiğini ve çeklerin tahsil edilmesinden endişe ettiğini, bu nedenlerle haksız bir durum ile karşılamaması ve 3.kişilerin çekin tahsili yoluna girişmelerini önlemek adına kararın kesinleşmesi anına kadar çek hakkında teminat karşılığında tedbiren ödemeden men yasağı kararı verilmesini talep ve dava etmiştir.
İptali istenen çeklerin sadece seri numaralarının bildirildiği ancak çek bedellerinin bildirilmediği anlaşıldığından davacı vekiline çek bedellerinin bildirilmesi için usulüne uygun yapılan tebligata rağmen davacı tarafça bildirimde bulunulmamıştır.
Kıymetli evrak ile tacirlere ait diğer defter ve belgelerin iptali konusunda Türk Ticaret Kanununda çeşitli düzenlemeler öngörülmüştür.
Yüksek Yargıtay 11 Hukuk Dairesinin istikrar kazanmış kararlarında belirtildiği üzere; henüz keşide edilmemiş, çek vasfında olmayan tamamen boş çek yapraklarının tedavüle konmuş sayılmayacağından hesap sahibi tarafından zayi nedeni ile iptal davası açılamaz.Ele geçirilenlerce imzalanıp doldurulması sonrasında çeke dayalı hak iddia edene karşı menfi tespit davası açılabilir. Boş çek yapraklarına dayanarak iptal isteminde bulunmakta hukuki yarar bulunmamaktadır. TTK’nun 818 inci maddesi yollaması ile aynı yasanın 680 inci madde uyarınca bir çekin kısmen doldurulmuş veya sadece imzalanmış olması hâlinde tedavüle çıkarılması mümkün ve geçerli olup böyle bir çek için TTK’nun 757,758,759 ve devamı maddeleri uyarınca iptalini istemek hakkı sadece hamile aittir. Böyle bir iddiaya sahip keşideci yani imzasını içeren fakat kaybettiği çekin bedelinin kendisinden istenmesi hâlinde aynı kanunun 792 inci maddesi uyarınca borçlu olmadığının tespiti yönünde dava açmak hakkına sahiptir. Çek iptali davası ile amaçlanan hamilin belgesi olarak borçludan çek bedel tahsil hakkı sağlamaktır. Keşidecinin böyle bir alacağı da söz konusu değildir. Çek keşidecisi bu hâli ile ancak rızası dışında elinden çıktığını söylediği çek bedeli kendisinden talep edildiğinde veya çekin kimde olduğunu öğrendiğinde TTK’nun 790-792 inci maddeleri uyarınca çeki elinde bulunduran kişiyi hasım gösterip davasını açmak ve mahkemeden o aşamadan sonra tedbirleri istemek hakkına sahiptir.
Davacı vekilinin dava ve beyan dilekçesinde, çek keşidecisinin davacının kardeşi ve davacı çalışanı olduğunu beyan etmesi, yine çek bedellerinin mahkememiz dosyasına bildirilmemiş olması nedeni ile çekin dolu veya boş verildiğinin denetlenme imkanın olmaması, hasımsız açılan bu davada HMK’nun 320/1 maddesi göz önüne alınıp toplanması gereken delil söz konusu olmadığından duruşma yapılmaksızın dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda davacının zayi nedeniyle iptal davası açmada hukuki menfaatinin bulunmadığı kabul edilerek davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki gibi hüküm fıkrası oluşturulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın HMK’nun 114/1-h maddesinde düzenlenen davacının hukukî yararının bulunmaması sebebiyle aynı kanunun 115/2.maddesi uyarınca usulden REDDİNE ,
2-Harç peşin alındığından yeniden harç alınmasına YER OLMADIĞINA,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan 130,00-TL yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
Dair, 5235 sayılı Kanunun geçici 2’nci maddesine göre ,Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmî Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla;6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ilâ 360’ncı madde hükümleri uyarınca,mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf,başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda karar verildi. 30/05/2019

Katip …

Hakim …