Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/982 E. 2019/964 K. 04.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/982 Esas
KARAR NO : 2019/964

DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/10/2018
KARAR TARİHİ : 04/10/2019
K. YAZIM TARİHİ : 23/10/2019
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ve duruşmadaki beyanlarında özetle; müvekkili ile davalı şirketin 26/04/2018 tarihli “……………. Yatırımları Projeleri ve Finansman Fuarı” isimli Fuar Katılım Sözleşmesi imzaladıklarını,davacının davalıya “Fuar Katılım Bedeli” olarak 38.195,00 TL bedelli 26/04/2018 düzenleme tarihli ve 30/09/2018 vadeli bir adet bono düzenleyip verdiğini, sözleşmede fuar tarihi 17-20 Ekim tarihleri olarak taahhüt edilmesine rağmen bu tarihte fuarın gerçekleştirilmediğini beyanla davacının söz konusu bono nedeniyle borçlu olmadığının tes- pitini,yargılama gideri ile vekalet ücretinin davalıya yüklenmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ve duruşmadaki beyanlarında özetle; fuarcılık sektörünün kendine özgü koşulları nedeniyle uluslararası çapta gerçekleştirilecek çalışmaların yeri geldiğinde bir iki yıl öncesinden başladığını, ona göre fuara ilişkin alt yapı, tanıtım ve benzeri bir takım çalışmalar yapıldığını, bu nedenle fuar katılım sözleşmelerinde fuar firmaları yer, zaman, tarih, katılımcı sayısı ve ismi gibi konularda katılımcılarına taahhüt verilmediğini, müvekkilim tarafından davacıya sunulan 17-20 Ekim 2018 tarihinin de nitekim bir taahhüt değil fuar planının paylaşılması niteliğinde oldu- ğunu, davacı tarafın imzalamış olduğu Fuar Katılım Sözleşmesi’nin (Ek-1 Fuar Katılı Sözleşmesi) 2. Maddesinde “KATILIMCI, fuar katılım koşulları, sergi veya fuarın yeri, KATILIMCI’nın fuar ala- nındaki yeri, düzenleme tarihleri, unvanı vb. hususlarda DÜZENLEYİCİ’nin sektörün talebi, ekonomik durumu, organizasyon gerekleri veya kendi takdiri ile yapacağı değişiklikleri (Fuarın kısmen veya tamamen iptali dahil) peşinen kabul eder. Bu durum sözleşmenin fesih sebebi değildir, KATILIM- CI’nın ücret ödeme yükümlülüğü devam eder.” hükmüne yer verildiğini,bu düzenlemenin hakkın kö- tüye kullanılması değil, fuarcılığın kendine has dinamikleri gereği bir zorunluluk olduğunu, sözleşme gereğince davacının ödeme yükümlülüğünün devam ettiğini beyanladavanınreddini savunmuştur.
Dava, İİK 72 maddesine dayalı menfi tespit davasına ilişkin olup kıymetli evraktan kay- nak- lanmaktadır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık;davalının sözleşmeden kaynaklanan edimlerini yerine getirip getirmediği, dava konusu senedin (bononun) bedelsiz olup olmadığı, davacının , dava tarihi itibariyle dava konusu bono/senet nedeniyle davalı tarafa borçlu olup olmadığı borcun varlığı ve miktarı husu- sunda toplanmaktadır.
İş bu davanın yasal dayanağını oluşturan Fuar Katılım Sözleşmesi ile Fuar Katılım Formu’nun tetkikinden; taraflar arasında, davacı tarafın ,davalının organizatörü olduğu 17-20 Ekim/2018 tarih- lerinde gerçekleşecek “……Emlak 6. Gayrimenkul Yatırımları Projeleri ve Finansman Fuarı” na katılmasına ilişkin akdi ilişki bulunduğu ve sözleşme bedelinin 39.185,00 TL olarak belirlendiği, davacının Fuar Katılım Bedeli karşılığında davalıya dava konusu 39.185,00 TL bedelli senedi verdiği anlaşılmıştır.
Dava konusu bonunun vadesinde ödenmemesi nedeniyle alacaklı …. tarafından borçlu … aleyhine 12/02/2019 tarihinde (iş bu dava açıldıktan sonra 38.195,00 TL AA + 114,59 TL komisyon + 2.754,75 TL geçmiş gün faizi + 146,21 TL protesto masrafından ibaret toplam 41.210,54 TL alacağın tahsili talebiyle Bakırköy ….. İcra Müdürlüğü’nün ……….. Esas sayılı dosyası üzerinden kambiyo senetlerine mahsus takibe girişilmiş , ödeme emri 03/02/2019 tarihinde borçluya tebliğ edilmiş ve takip kesinleşmiştir.
Davacı fuarın iptal edilmesi nedeniyle davacıya verdiği senedin bedelsiz olduğunu iddia etme- sine rağmen , fuarın iptal edildiğine dair kendisine yapılmış bir bildirim bulunmamaktadır. Davalı ta- rafça dosyaya sunulan delillerden ise fuar tarihlerinin 24/27 Ekim 2019 tarihleri olarak değiştirildiği ancak bu hususta davacı tarafa bildirimde bulunulmadığı anlaşılmıştır.
Taraflar arasında imzalanan Fuar Katılım Sözleşmesi’nin 2 md. gereğince, fuar tarihlerini de- ğiştirme hakkı bulunan davalı taraf, davacının ödeme yükümlülüğünün devam ettiğini iddia etmek- tedir. Sözleşme 2 maddesinin yer aldığı 1. sayfada davacının kaşe imzası mevcut değilse de , sözleş- menin son sayfasında her iki tarafın imza ve kaşesinin bulunduğu, yerleşik Yargıtay ilamlarında da benimsendiği üzere bu haliyle sözleşmenin hukuki geçerliliğinin bulunduğu ,ayrıca Fuar Katılım formunda, davacının “katılım formunun arka yüzünde …. tarafından belirtilen şartları okuyup kabul ettiğini, sözleşmenin imza tarihinden itibaren geçerli olduğu” hususunu kabul ve beyan ettiği gözetilerek her iki tarafın söz konusu sözleşme hükümleri ile bağlı olduğu sonucuna varılmıştır.
Mahkememizce verilen ara karar üzerine SMMM ……. ile Fuarcılık Uzm. ……. Pazarlama ve Reklamcılık Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. …… tarafından dosyaya sunulan dosyadaki delillere ve yargısal denetime uygunluğu nedeniyle hükme esas alınan 12/06/2019 tarihli rapora göre,”Dava konusu senedin davacı tarafından davalıya verildiği ihtilafsız olduğu halde, dava- cının ticari defterlerinde söz konusu 38.195,00 TL bedelli senet ve davalıya ait herhangi bir işleme rastlanmamıştır.Davalının ticari defterlerinde, davacıdan 38.195,00 TL bedelli senet alındığının kayıtlı olduğu ve henüz fuar faturası kesilmediğinden senetten kaynaklı olarak davalının davacıya 38.195,00 TL borçlu gözüktüğü tespit edilmiştir.Sözleşme konusu fuarın iptal edilmediği ,sadece ileri tarihe ertelendiği,taraflar arasında imzalanan ve hukuki geçerliliği bulunan sözleşmeye göre dava- lının fuar tarihlerinde değişiklik yapabilme hakkının bulunduğu ” belirtilmiştir.
Dava tarihi itibariyle fuar tarihindeki değişiklik henüz davacı tarafa bildirilmemiş ise de, bu durumun “Fuar Katılım Bedeli” olarak davalıya verilen bononun bedelsizliği sonucunu doğurma- yacağı, davacının sözleşmeden kaynaklanan ödeme yükümlülüğünün devam ettiği, davacının söz ko- nusu bono ile ilgili menfi tespit talebinin dinlenemeyeceği anlaşılmakla hukuki dayanaktan yoksun davanın reddine karar verilmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;

1-Davanın reddine,

2-Harçlar Kanunu gereğince tahsili gereken 44,40 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 652,27 TL harçtan mahsup edilerek Hazine’ye irat kaydına, bakiye 607,87 TL harcın karar kesinleş- tiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,

3- Davacı tarafından sarf olunan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
Davalı tarafından sarf olunmuş yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar tesisine yer olmadığına,
Sarf olunmayan gider/delil avanslarının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,

4- Kendisini vekil ile temsil ettiren davalı lehine yürürlükteki AAÜT ve Av. Kan. gereğince red olunan dava değerine göre takdir olunan 4.551,36 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsil edilerek davalıya ödenmesine dair,

Davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı 5235 Sayılı Kanun’un geçici 2. maddesine göre Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmi Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla 6100 sayılı Hukuk Mahkemeleri Kanunu’nun 341 ila 360. madde hükümleri gereğince mahkememize veya aynı sıfatta başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf, başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 04/10/2019

Katip …

Hakim …