Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/848 E. 2018/929 K. 13.09.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/848
KARAR NO : 2018/929

DAVA : Öz Sermaye Tespiti
DAVA TARİHİ : 12/09/2018
KARAR TARİHİ : 13/09/2018
KARAR YAZIM TARİHİ : 14/09/2018

Mahkememizde görülmekte olan Öz Sermaye Tespiti davasının dosya üzerinde yapılan incelemesi sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili Bakırköy Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi’ne verdiği 12/09/2018 tarihli dilekçesinde;Müvekkilinin şirketin tamamının hissedarı olduğunu, maliki olduğu …. İli, …. ilçesi, …. Mahallesi …. Cad. …. ada, … parselde kayıtlı taşınmazı şirketin sermaye artışında kullanılmak üzere şirkete ayni sermaye olarak koyacağını, şirketin 04.09.2018 tarihli genel kurul kararıyla bilgileri verilen gmenkulu sermaye artışında kullanmak üzere karar almış olduğunu ve kararın Gaziosmanpaşa … Noterliği 06.09.2018 tarih ve …. yevmiye numarası ile onaylandığını, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu ‘nun 343. Maddesinde; Konulan ayni sermaye ile kuruluş sırasında devralınacak işletmelere ve ayınlara, şirket merkezinin bulunacağı yerdeki asliye ticaret mahkemesince atanan bilirkişilerce değer biçilir. Değerleme raporunda, uygulanan değerleme yönteminin somut olayın özellikleri bakımından herkes için en adil ve uygun seçim olduğu; sermaye olarak konulan alacakların gerçekliğinin, geçerliğinin ve 342 nci maddeye uygunluğunun belirlendiği, tahsil edilebilirlikleri ile tam değerleri; ayni olarak konulan her varlık karşılığında tahsis edilmesi gereken pay miktarı ile Türk Lirası karşılığı, tatmin edici gerekçelerle ve hesap verme ilkesinin icaplarına göre açıklanır. Bu rapora kurucular, işlem denetçisi ve menfaat sahipleri itiraz edebilir. Mahkemenin onayladığı bilirkişi kararı kesindir.’ denildiğini, bu madde gereğince ayni sermaye olarak şirkete konulacak olan bahse konu gayri menkul için sayın mahkemenizden değer tespiti talebinde bulunma zorunluluğu doğduğunu, …. İli, …. ilçesi, …. Mahallesi, …. Cad. … ada, …. parselde kayıtlı taşınmazın şirketin sermayesine dahil edilmesi amacıyla mahkemece görevlendirilecek bilirkişiler marifetiyle değer tespitinin yaptırılmasını talep ve dava etmiştir.
DELİLLER ve GEREKÇE:
Dava, davacı şirket adına kayıtlı taşınmazın davacı şirkete ayni sermaye olarak konulması için taşınmazın değerinin tespiti istemine ilişkindir.
6102 sayılı TTK’nın 343/1 nci maddesi hükmü “Konulan ayni sermaye ile kuruluş sırasında devralınacak işletmelere ve ayınlara, şirket merkezinin bulunacağı yerdeki asliye ticaret mahkemesince atanan bilirkişilerce değer biçilir…”şeklinde olup buna göre,ayni sermaye olarak konulması istenilen taşınmazın değerinin tespiti işlemi ayni sermaye konulacak şirketin merkezinin bulunduğu yer mahkemesince yaptırılması gereklidi.
Somut olayda;davacı şirket adresinin …. ilçesi sınırları içinde kaldığı, TTK.nun 343.maddesi uyarınca yetkili mahkemenin ayni sermaye koyulacak şirketin adresinin bulunduğu yer mahkemesi olarak belirlendiği ve bu yetki kuralının kamu düzenine ilişkin kesin yetki kuralı olduğu anlaşıldığından, davanın HMK’nun 114(1(ç) ve 115/2. Maddeleri uyarınca kesn yetkiye ilişkin dava şartı noksanlığı nedeniyle usulden reddine, karar verilmesi gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki gibi hüküm fıkrası oluşturulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı şirket adresinin Gaziosmanpaşa ilçesi sınırları içinde kaldığı, TTK.nun 343.maddesi uyarınca yetkili mahkemenin ayni sermaye koyulacak şirketin adresinin bulunduğu yer mahkemesi olarak belirlendiği ve bu yetki kuralının kamu düzenine ilişkin kesin yetki kuralı olduğu anlaşıldığından, davanın HMK’nun 114(1(ç) ve 115/2. Maddeleri uyarınca kesn yetkiye ilişkin dava şartı noksanlığı nedeniyle USULDEN REDDİNE,
2-Yetkili mahkemenin İstanbul Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi olması nedeniyle mahkememizin YETKİSİZLİĞİNE,
3-6100 Sayılı HMK’nun 20. maddesi gereğince taraflardan birinin yetkisizlik kararı süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize başvurarak dava dosyasının yetkili mahkemeye gönderilmesini talep etmelerinin gerektiğinin, aksi taktirde mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin İHTARATINA,
4-HMK’nun 20 maddesi uyarınca kararın kesinleşmesini müteakip yasal iki haftalık sürede talepte bulunulduğunda dosyanın yetkili ve görevli İstanbul Asliye Ticaret Mahkemesi’ne tevzi edilmek üzere İstanbul Hukuk Mahkemeleri Tevzi Müdürlüğü’ne GÖNDERİLMESİNE,
5235 sayılı Kanunun geçici 2’nci maddesine göre ,Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmî Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla;6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ilâ 360’ncı madde hükümleri uyarınca,mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf,başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda oy birliğiyle karar verildi.13/09/2018

BAŞKAN …

ÜYE …

ÜYE …

KÂTİP ….