Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/817 E. 2018/1256 K. 06.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/817 Esas
KARAR NO : 2018/1256

DAVA : İtirazın İptali (Saklama Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/09/2018
KARAR TARİHİ : 06/12/2018
K.YAZIM TARİHİ : 20/12/2018
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Saklama Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde; müvekkilinin yediemin işletmeciliği hususunda ticari faaliyette bulunduğunu, davalı tarafın Büyükçekmece …… İcra Müdürlüğü’nün … Esas nolu dosyası üzerinden tahliye ettiği menkul malların yedi emin sıfatıyla müvekkiline teslim edildiğini, buna dair 09/01/2018 tarihli yediemin teslim zaptı ve ücret sözleşmesinin imzalandığını, sözleşme gereğince muhafaza altına alınan mallar için günlük ücretin 260,00 TL olarak belirlendiğini, muhafaza tarihinin üzerinden uzun süre geçmesine rağmen müvekkilinden teslim alınmadığı gibi yedieminlik ücretinin de ödenmediğini, şifai görüşmelerin sonuçsuz kalması üzerine hak edilmiş ücretin tahsili amacıyla davalı aleyhine Büyükçekmece ….. icra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı dosyası üze- rinden takibe girişildiğini, borçlunun icra dairesinin yetkisine,takip konusu borca ve fer’ilerine haksız itirazı üzerine takibin durduğunu beyanla itirazın iptali ile takibin devamını, davalı tarafın % 20 oranından az olmamak üzere icra/inkar tazminatı ile mahkumiyetini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; haciz tutanağı altındaki imzanın davacıya ait olmadığını, müvekkilinin davacı ile sözleşme yapma iradesine hiç girmediğini , mahcuz malları davalıya teslim etmediğini, davalı müvekkilinin veya yetkili vekilinin seçmediğini, davacının davaya dayanak yaptığı sözleşmenin matbu olduğunu,boş kısımlarının sonradan müvekkilinin iradesine aykırı şekilde doldu- rulduğunu , davacı tarafça talep edilen günlük yedieminlik ücretinin Adalet Bakanlığı’na Ait Depo ve Garajlarda Muhafaza Edilen Mahcuz Mallar İçin Alınacak Ücret Tarifesine göre tahsili gereken ücret- ten çok fazla ve hakkaniyete aykırı olduğunu, müvekkili aleyhine girişilen takibin haksız ,itirazın ise yerinde olduğunu beyanla davanın reddini savunmuştur.
Dava,İİK 67 md ne dayalı itirazın iptali ve icra inkar tazminatı talebine ilişkindir.
Celp olunan Büyükçekmece ….. İcra Müdürlüğü’nün ….. Esas sayılı dosyasının tet- kikinde ; davacı/ alacaklı tarafından davalı/ borçlu aleyhine 09/01/2018 tarihli yedieminlik sözleş- mesinden kaynaklanan ve takip tarihi olan 12/08/2018 gününe kadar tahakkuk etmiş 183 günlük yedieminlik ücretine ilişkin 42.580,00 TL (asıl) alacağın tahsili istemiyle 12/07/2018 tarihinde ilamsız takibe girişildiği, ödeme emrini 20/07/2018 tarihinde tebellüğ eden borçlunun aynı tarihte (süresi içinde ) ibraz ettiği dilekçe ile ” borçlunun adresi itibariyle takipte Küçükçekmece İcra Dairelerinin yetkili olduğu”ndan bahisle icra dairesinin yetkisine ve takip konusu borca , faize ve tüm ferilerine ” itiraz ettiği, İİK 66 md gereğince İcra Müdürlüğü’nce takibin durdurulmasına karar verildiği, itiraz dilekçesinin alacaklı tarafa tebliğ edilmediği, alacaklı vekilinin yasal süre içinde mahkememize müracaatla iş bu davayı ikame ettiği anlaşılmıştır.
Dava konusu uyuşmazlık; taraflar arasında muhafaza altına alınan mahcuz malların saklan- ması hususunda hukuken geçerli bir yedieminlik sözleşmesinin bulunup bulunmadığı, davacının bu sözleşme kapsamında yediminlik ücreti nedeniyle davalıdan alacaklı olup olmadığı,(alacağın var olup olmadığı), tahsili gereken alacak tutarının hesabında taraflar arasındaki sözleşmenin mi yoksa Adalet Bakanlığınca uygulanan tarifenin mi esas alınması gerektiği, buna göre tahsili gereken alacak mikta- rının ne olduğu, davacının bu alacağı talep edip edemeyeceği, borcun ödenip ödenmediği, borçlunun temerrüte düşüp düşmediği temerrüt tarihinin , uygulanması gereken faiz tür ve oranının, buna göre tahakkuk eden faiz miktarının ve toplam alacağın ne olduğu, icra-inkar tazminatı koşullarının oluşup oluşmadığı hususunda toplanmaktadır.
Tarafların uyuşmazlık konusunda sulh ve arabuluculuk yoluna başvurmamaları nedeniyle ön invelemeye devam olunmuş, davalının icra dairesinin yetkisine vaki itirazının reddi ile yargılamada tahkikat aşamasına geçilmesine karar verilmiş ise de , davacı vekili Av. …’nın 05/12/2018 tarihinde UYAP ortamından gönderdiği dilekçe ile davadan feragat ettiği, adı geçen vekillerin vekaletnamesinde “davadan feragat”a ilişkin özel yetkinin bulunduğu, davalı vekilinin Av. …’in de 07/02/2018 tarihli dilekçesi ile “feragat hükümlerine göre karar verilmesini” istediği, “masraf ve vekalet ücreti talep etmediklerini” bildirdiği HMK 307. md. gereğince feragatın davayı sona erdiren taraf işlemlerinden olduğu ve mahkemenin veya karşı tarafın kabulüne bağlı olmaksızın kesin hükmün sonuçlarını doğurduğu hususu gözetilerek vaki feragat nedeniyle davanın reddine karar verilip aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Vaki feragat nedeniyle DAVANIN REDDİNE,
2- Harçlar Kanunu 22.md. gereğince tahkikat aşamasında davadan feragat edildiği gözetilerek hesaplanan ve tahsili gereken 23.93 TL karar ilam harcının peşin alınan 727,16 TL harçtan mahsup edilerek Hazine’ye irat kaydına, bakiye 703,20 TL harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,
3- Talep bulunmadığından ,
a.)Davacı ve davalı tarafından sarf olunan yargılama giderinin kendi üzerlerinde bırakılmasına,
Sarf olunmayan gider/delil avansının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine ,
b.) Davacı ve davalı lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına dair,
5235 Sayılı Kanunun geçici 2. maddesine göre Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmi Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla 6100 sayılı Hukuk Mahkemeleri Kanununun 341 ila 360. madde hükümleri uyarınca, mahkememize veya aynı sıfatta başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf, başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
06/12/2018
Katip …

Hakim …