Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/805 E. 2020/556 K. 23.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/805
KARAR NO : 2020/556

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/08/2018
KARAR TARİHİ : 23/09/2020
KARAR YAZIM TARİHİ : 05/10/2020
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesi ile müvekkilinin davalı firma ile insan kaynaklan yönetimi konusunda anlaştığını ve buna istinaden 2017 yılının 2. ayından itibaren davalı firmaya fatura kesilmeye başlandığını, davalı tarafından bu tarihten itibaren ödemeler yapılmaya başlandığını ve 2017 yılının 12. ayına kadar bu ödemelerin devam ettiğini, davalı firma tarafından bakiye kalan 3.860,00 TL’nin ödenmediğini ve yapılan görüşmelere rağmen, davalının çeşitli bahaneler ileri sürerek bu bedeli ödemediğinden Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı dosyası ile hakkında icra takibi başlatıldığını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu, itirazın iptali ile davalının % 20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE: Taraflara duruşma gün ve saatinin usulüne uygun tebliğ edildiği görüldü.
Dosyaya sunulan 24/02/2020 tarihli bilirkişi … tarafından düzenlenen raporda 24.04.2018 takip tarihi itibariyle, … Bilgisayar Hizm. Tic. Ltd. Şirketinin Davalı … Anonim Şirketinden 3.860,00 TL Asıl Alacak. 5,71 TL işlenmiş faizi alacağı olduğu taleple bağlı kalınarak asıl alacağa 24.04.2018 takip tarihinden itibaren yıllık % 9 reeskont faiz işletilebilineceğinin tespit edildiği anlaşılmıştır.
Dava İtirazın iptali davası olıup, müddeabihi takip konusu yapılmış ve borçlunun itiraz etmiş olduğu alacak olan normal bir eda davasıdır.
Mahkemenin davanın reddi ya da kabulü yönünde verdiği karar, maddi anlamda kesin hüküm teşkil edeceğinden davanın reddi halinde alacaklı, borçluya karşı aynı alacaktan dolayı yeni bir alacak davası açamayacağı gibi davanın kabulü halinde borçlu da alacaklıya karşı bir menfi tespit veya istirdat davası açamayacaktır. Bu nedenle mahkeme itirazın iptali davasında tarafların iddia ve savunmalarını genel hükümlere göre inceleyerek borcun varlığını ve miktarını araştırmak zorundadır.
Yasal dayanağını İcra ve İflas Kanunu’nun (İİK) 67.maddesinden alan itirazın iptali davası, alacaklının icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK’nın 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçlamaktadır. Takip hukukundan doğan bu davada tespit edilecek husus, borçlunun icra takibine yapmış olduğu itirazında haklı olup olmadığının belirlenmesidir.
Yargıtay’a göre; “Likit bir alacaktan söz edilebilmesi için ise; ya alacağın gerçek miktarının belli ve sabit olması ya da borçlusu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurların bilinmesi veya bilinmesinin gerekmekte olması; böylece, borçlunun borç tutarını tahkik ve tayin etmesinin mümkün bulunması; başka bir ifadeyle, borçlunun yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda olması gerekir. Bu koşullar yoksa, likit bir alacaktan söz edilemez”(HGK. 14.07.2010 gün ve 2010/19-376 E, 2010/397 K, HGK, Y.HGK. 17.10.2012 gün ve 2012/9-838 E, 2012/715 K).
Taraf beyanları, dosyada mevcut bilgi belgeler, bilirkişi raporları ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı faturaya dayalı olarak başlatılan takip nedeni ile itirazın iptali davası olup, tarafların ticari defterleri ve BA/BS kayıtları üzerinde yapılan inceleme sonucunda davalının BA kayıtlarında da faturanın yer aldığı anlaşılmakla, 24/02/2020 tarihli bilirkişi raporu da dikkate alınarak açılan davanın kabulüne, Bakırköy … icra müdürlüğü’nün …. esas sayılı takip dosyasında yapmış oldukları itirazın 3.860,00-tl asıl alacak, 5,71-tl faiz alacağı yönünden iptaline, takip tarihinden itibaren asıl alacağa davacının talebi aşılmamak üzere 3095 sayılı kanunun 2/2.maddesi uyarıca değişen oranlarda avans faizi uygulanmak suretiyle takibin devamına, alacak likit bir alacak olmakla ve itirazın haksızlığı anlaşıldığından İİK 67//2 madde ve fıkrasına göre % 20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacı yana ödenmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
AÇILAN DAVANIN KABULÜNE,
1-Davalının Bakırköy …İcra Müdürlüğü’nün …. esas sayılı takip dosyasında yapmış oldukları itirazın 3.860,00-TL asıl alacak, 5,71-TL faiz alacağı yönünden İPTALİNE, takip tarihinden itibaren asıl alacağa davacının talebi aşılmamak üzere 3095 sayılı Kanunun 2/2.maddesi uyarıca değişen oranlarda avans faizi uygulanmak suretiyle TAKİBİN DEVAMINA,
2- Likit alacağa vaki haksız itirazı ile takibin durmasına sebebiyet veren davalı/ borçlunun hüküm altına alınan alacağın % 20’si oranında icra/inkar tazminatı ile MAHKUMİYETİNE,
3-Alınması gerekli 264,06 TL harçtan peşin alınan 46,69 TL peşin harcın mahsubu ile 217,37 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT gereğince 3.400 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan 87,79 TL harç, 114,25 TL tebligat müzekkere gideri, 700 TL Bilirkişi ücreti toplamı 902,04 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Taraflarca yatırılıp harcanmayan masrafın karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair davacı vekilinin yokluğunda davalı vekilinin yüzüne karşı miktar itibari ile kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
23/09/2020

Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza

“iş Bu Evrak 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanununun 5. Madde Uyarınca Güvenli Elektronik İmza İle İmzalanmış Olup, 22. Madde Uyarınca Da Islak İmza İle İmzalanmayacaktır.”