Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/76 E. 2018/315 K. 23.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/76
KARAR NO : 2018/315

DAVA : Kayyımlık (Ticari Şirkete Kayyım Atanması)
DAVA TARİHİ : 18/01/2018
KARAR TARİHİ : 23/03/2018
KARAR YAZIM TARİHİ : 17/04/2018

Mahkememizde görülmekte olan Kayyımlık (Ticari Şirkete Kayyım Atanması) davasının dosya üzerinden yapılan incelemesi sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekilinin Bakırköy Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine verdiği 18/01/2018 harçlandırma tarihli dilekçesinde; Müvekkili …, …. A.Ş. ve … A.Ş. şirketlerinin yönetim kurulu üyesi olarak 27/07/2015 tarihinden itibaren üç yıl süreyle atandığını, gelinen noktada müvekkilinin yönetim kurulu üyeliğinden istifa etmek zorunda kaldığını, müvekkilinin şirket merkezine girişine diğer yönetim kurulu üyesi ve başkanı … ve şirket ortağı … tarafından izin verilmediğini, müvekkili şirket yönetimine katılmak ve etkin yönetimi sağlamak adına kendileriyle görüşmek istediğini ancak bir sonuç alamadığını, şirket merkezine girişine izin verilmeyen müvekkili ve diğer şirket ortağı …; Büyükçekmece … Noterliği’nin, 29/11/2017 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile olağanüstü genel kurul toplantısı yapılması için şirket yönetim kuruluna çağrıda bulunduğunu, bu talebi karşılıksız kaldığını, müvekkilinin dilekçe ekinde yer alan söz konusu ihtarnamede; iflas ertelemede yer alan şirketin satışlarının ve karının düştüğünü, tedarikçilere, bankalara ve işçi tazminatlarında ödeme yapma kabiliyetinin azaldığını, yeni güçlü bir yönetim kurulunun oluşturulması gerektiğini bu nedenle işbu ihtarnamenin tebliği ile 15 gün içerisinde olağanüstü genel kurul yapılmasını talep ettiğini, 29/11/2017 tarihinde keşide edilen söz konusu ihtarnameye herhangi bir yanıt verilmediğini, müvekkilinin, şirketle ilgili bilgi almak ve olağanüstü genel kurul yapılması konusunda görüşmek üzere şirkete gittiği esnada şirketlerin şu andaki yönetim kurulu başkanı … ve diğer ortak … tarafından ve onların yönlendirdiği kişilerce darp edildiğini, meydana gelen darp olayı üzerine müvekkilinin, Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığına … soruşturma numarası ile suç duyurusunda bulunduğunu, etkin bir yönetim kurulmasının şirketin içinde bulunduğu durumda zaruri olduğunu düşünen müvekkilinin, Bakırköy …. Noterliği’nin 04/01/2017 tarih, … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile şirketlerle ilgili bilgi alma hakkını kullanarak bir ihtarname daha keşide ettiğini, ancak söz konusu ihtarnameye de herhangi bir yanıt verilmediğini, müvekkilinin, tüm bu yaşananlar üzerine müvekkilinin yönetimin daha etkin hale getirilmesi için şirketle ilgili bilgi almak üzere Bakırköy …. Noterliği’nden bilgi alma hakkını kullanmak üzere bir ihtarname gönderdiğini bu ihtara da herhangi sözlü ya da yazılı yanıt verilmediğini,bunun üzerine müvekkilinin 05/01/2018 tarihinde gönderdiği ihtarname ile her iki şirket için de yönetim kurulu üyeliğinden istifa ettiğini bildirdiğini, şu anda her iki şirket için de yönetim kurulu başkanlığını yürüten …, müvekkilinin tüm iyi niyetli şirket hakkında bilgi alma ve şirketi güçlü şekilde yönetme taleplerini yanıtsız bırakarak, şirketi diğer tüm ortakları uzaklaştırarak tek başına yönetmek istediğini, müvekkilinin 29/11/2017 tarihinde keşide ettiği şirketlerin olağanüstü genel kurul çağrısı talebini içeren ihtarnameye 7 iş günü içinde TTK 412 maddesi gereğince yanıtlanmaması dolayısıyla mahkemece başvurma zorunluluğu doğduğunu,TTK m.412 de çağrı kayyımı atanması için aranan iki koşul da tam olarak gerçekleştiğini, sonuç olarak Büyükçekmece …. Noterliği’nin 29/11/2017 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesinde içeriğindeki olağanüstü genel kurul çağrı talebinde belirtilen “yeni yönetim kurulu seçilmesi” gündeminin görüşülmesi amacıyla, olağanüstü genel kurul toplantısı için çağrı yapmak üzere, TTK m.412 gereği kayyım atanmasına ve yönetim kurulu üyelerinden ikisinin istifa etmiş olması ve tek kişi kalan yönetim kurulu üyesinin de görevden alınarak, yeni yönetim kurulu üyelerinin seçimi gündemiyle genel kurulun olağanüstü toplantıya çağrılmasına, duruşma icrasına gerek olmaksızın dosya üzerinden karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalılara dava dilekçesinin tebliği usule uygun olarak yapılmış ise de, davalılardan …ile … tarafından herhangi bir cevap dilekçesi verilmediği anlaşılmıştır.
Temsil kayyımı Yrd. Doç. Dr. …’in 13/02/2018 tarihli cevap dilekçesi ile ; davalı şirketlerin her ikisinin de aile içinde aile bireyleri kardeşlerinin ortak olduğu iki ayrı sermaye şirketi anonim şirketi olduğunu,… Kozmetik’in ¨ 6.000.000,00 sermayeye sahip olduğunu, her birinin ¨2.500,00 kıymetinde 2400 adet paya bölündüğünü, … Kozmetik’in ¨ 2.500.000,00 sermayeye sahip olduğunu, her bir pay ¨ 3.125,00 kıymetinde 800 adet paya bölündüğünü, her iki şirkette de davacı … %26 payı temsil ettiği beyan edildiğini, sermaye artırımı öncesi hazırun cetvelleri ile bu husus teyit edildiğini, ancak şirketlerin pay defterlerinden teyit edilemediğini, şirketlerin yönetim ve temsili: … ….firmasının 20/02/2017 tarihli TTSG ….sayfada ilan edildiği üzere; 08/12/2016 tarihli Olağanüstü Genel Kurulda yönetim ile ilgili ana sözleşme değişikliği yaptığını, kararlar oybirliği ile alındığını ve Yönetim kurulunun seçildiğini, Yönetim kurulu … ve …’tan oluştuğunu, ana sözleşme gereği en az 1; en çok 3 yönetim kurulu üyesi, en çok 3 yıllığına seçildiğini, mevcut yönetim kurulu da 3 yıllığına seçildiğini, genel Kurul kararının denetim kayyım heyeti onayından geçtiğini, … ….firmasının 29/06/2017 tarihli TTSG ….sayfada ilan edildiği üzere; 08/12/2016 tarihli Olağanüstü Genel Kurulda yönetim ile ilgili ana sözleşme değişikliği yaptığını ve kararların oybirliği ile alındığını ,Yönetim kurulunun seçildiğini, Yönetim kurulu … ve …’tan oluştuğunu,mevcut yönetim kurulunun da 3 yıllığına seçildiğini, Genel Kurul kararı denetim kayyım heyeti onayından geçtiğini, her iki şirkette de alınan yönetim kurulu kararı ile … yönetim kurulu başkanı; … yönetim kurulu başkan yardımcısı seçildiğini; TTSG ile yayınlandığı üzere “müşterek imza ile temsil” konusunda karar verildiğini, temsil yetkisi kullanımı ve kararların icrasında birlikte temsil şartı aranacağını, bu durumda üyelerden birinin istifası halinde yerine yenisi atanmadan; şirketin yönetim ve temsili mümkün olmayacağını, gelinen aşamada şirketlerin Yönetim ve Temsil Sorunununda Ticaret Sicil kayıtlarına göreve şirket ortaklarının oybirliği ile aldığı karara göre şirketin yönetim kurulu 2 kişiden oluşmakta iken; bunlardan birinin davacı olduğunu, davacının da tek taraflı istifa beyanını şirkete ilettiğini ve artık yönetim kurulu üyeliğininde söz konusu olmadığını, şirkette tek yönetim kurulu üyesi kaldığını, … bu durumda birlikte temsil ve ortak imza şartını sağlamak için; yönetim kurulundan boşalan üyenin-davacının yerine TTK m.363 gereği “….üyelik boşatırsa, yönetim kurulu kanuni şartlan haiz birini geçici olarak yönetim kurulu üyeliğine seçip ilk genel kurulun onayına sunar”.
Bu durumda şirketlerde de yönetim ve temsil sorunu yaşanmadan genel kurula kadar şirket yönetim ve temsili sağlanmış olacağını, davalı şirketlerin Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesi … Esas sayılı dava dosyasından yürütülen iflas erteleme talepli dava sebebi ile tedbirler kapsamında atanan denetim kayyım heyeti denetiminde yönetim ve temsil faaliyetlerini sürdürdüğünü, burada, denetim kayyımının tek kişilik imza ile iş ve işlemlere girişmeyi engellemesi, her halde yönetimin 2 kişilik ve ortak imza ile yürütülmesini denetlemesi söz konusu olacağını, bu çerçevede, davalı şirketlerde yönetim ve temsil bakımından bir eksiklik olmayacağını; davacının istifasını gözeten davalı şirketlerin yerine ikame bir yönetim kurulu üyesi ile boşluğu dolduracağını, şirketlerin temsil kayyımı ile işbu davada temsilini gerektiren bir boşluk olmadığını , , şirketlerin tek kişi kalan yönetim kurulu üyesinin tek başına devam etmek istemesi, anonim şirketlerde pay çoğunluğunun iradesine aykırı bir şekilde yönetim temsil faaliyetlerine devam edilmesinin; anonim şirketler hukukunda çoğunluk ilkesine aykırı olacağını,anonim şirketlerin ana sözleşmede aksine bir düzenleme olmadığı durumlarda, pay çoğunluğunun iradesine ve beklentisine uygun yönetilmek ve temsil edilmek gerektiğini, davacı vekilinin, şirketlerde yönetim kurulu üyesi olan davacının şirket yönetim kurulundan istifa etmek zorunda kaldığını, şirket bilgi ve belgelerine erişimine izin verilmediğini belirttiğini, öte yandan 15/01/2018 tarihinde şirketlerin iflas erteleme davasının görüldüğü Bakırköy ….Asliye Ticaret Mahkemesi ‘nin … Esas sayılı dosyada rapor sunan kayyım heyetinin; sunulan Raporun sonuç kısmında ;
Davacı şirket ortakları arasında anlaşmazlıklar başladığını, …. Şirket ortaklarından … ve …’ın her iki davacı şirketin Genel kurulunun olağanüstü toplanması için 27/11/2017 tarihlinde….” Noter ihtarları çektiğini,
Ortaklar arasındaki anlaşmazlıkların yönetim kurulu üyelerinden …’ın 05/01/2018 tarihi itibarı ile istifası ile sonuçlandığını,
İstifa üzerine her iki şirketin yönetim kurulunun 11/01/2018 tarihli toplantısında (tek kişi yönetim kurulu üyesi … olduğu halde) “münferit temsil ve ilzama yetkili kılındığına dair karar alındığı…” rapor edildiğini,raporda belirtildiği gibi şirketin “İki kişilik yönetim kurulu seçimi” yönünde genel kurul iradesine karşın; münferit yetki ile yönetilmesi ve temsili genel kurul kararlarına ve ana sözeşmeye aykırı olacağını, öncelikle yönetim kurulun 2 kişilik teşkili; daha sonra bu iki kişinin ancak bir kişiye göreve vermesi, tek yetkili üye ile işlerin yürütümü somut olayda mümkün olduğunu, gelinen aşamada, şirketlerin genel kurul toplantısı yapma ihtiyacının açık olduğunu, şirketlerin her ikisinde de %52 oranında pay sahibi olan davacı … ve dava dışı … iradesi genel kurul toplantısı yönünde olduğunu, mevcut yönetim kurulunun genel kurul toplaması gerektiğini, TTK m.410 bakımından yönetim kurulu, görevi sona eren yönetim kurulu, tasfiye memurları ve genel kurul toplanamaması sabit hallerde mahkeme izni ile genel kurul toplantı çağrısı yapılabileceğini, şirketlerin genel kurullarının toplanması için genel kurul çağrısı kayyımı görevlendirmesini, kayyımın görevleri, gündeme konulması gereken hususları, kayyımın yetkileri ve görevlerinin tanımlanması gerektiğini, sonuç olarak ; davalı şirketlerin azınlık pay sahipliğinden öte; %50’den fazla paylarına sahip davacı … ve davalı …’ın talep ettikleri üzere; davalı şirketlerin gelinen aşamada, tek kişi yönetim kurulu olarak ve yine tek imza yetkili yönetici ve temsilci yetkileri ile bir kişi tarafından yönetilmesinin somut olaya uygun olmayacağını, her iki davalı şirketlerin genel kurul toplantısı yapılmasına karar vererek toplantı çağrısı yapmayan yönetim kurulunun bu tutumu sabit olmakla; şirketlerin TTK m.412 gereği genel kurul toplantıların yapılmasını, Genel kurul toplantısına çağrı yapmak, genel kurul evrakını tanzim etmek, sayın mahkemece verilen gündeme göre genel kurulu organize etmek üzere, şirketlere genel kurul çağrısı için özel SMMM kayyım görevlendirmesini, genel kurul gündeminin yönetim kurulu üyesi seçimi, şirketin iyileştirme projesi uyarınca sermaye artırımı yapıp yapmayacağını, iflas erteleme için süreçte ne gibi önlemler alınması gerektiği hususlarının gündemde yer almasını, mahkemece uygun görülecek sair tedbir ve gündem maddelerinin de görevlendirilecek kayyıma bildirilmesini dava harç ve masrafları ve yasal vekalet ücretinin davalılardan …’a yüklenmesini talep etmiştir.
Davalı …A.Ş vekili tarafından sunulan 07/02/2018 havale tarihli dilekçesini özetle; Yönetim kurulu üyesi …’ın istifası ile boşalan üyeliğe yeni üye atanması hakkında toplanan yönetim kurulu şirketi temsil yetkisinin 11/01/2018 tarihinde … tarafından yerine getirilmesine karar verildiğini, yönetici kayyım talep eden …’ın talebinin hukuki oladığını yönetimden kendi rızası ile istifa ettiğini, kayyım atanması talebinde hukuki bir yararın bulunmadığını, zira kendisi yöneticiyken kendi rızası ile istifa ederek geçicide olsa yönetim boşluğu doğmasına neden olduğunu, şu an oluşturulmuş yönetim görevini yürütmek de olduğunu, bu konuda doğmuş bir yönetim boşluğu olmadığını, bu konuda alınan yönetim kurulu kararını dilekçe ekinde sunduklarını, söz konusu değişiklikle ilgili olarak ticaret sicil gazetesine de başvurulmuş bulunulduğunu, yine talebe konu iki şirkette Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından atanmış yönetici kayyım denetimi altında olduğunu, davacı vekilinin 17/01/2017 tarihli Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesi ara kararı 6 nolu maddesinde de belirttiği üzere söz konusu dava kayyım atanması talebinin gelecek celse değerlendirilmesine karar vermiş olup bu konuda yeniden dava açılmış olması yersiz olduğunu, bu nedenlerle yönetici kayyımı atanması talebinin reddini karar verilmesini vekalet ücreti ve diğer masrafların davacı üzerinde bırakılmasını talep etmiştir.
Davalı …’ın 12/02/2018 tarihli dilekçesi ile ; kayyım atanması talep edilen şirketlerle ilgili yazılı ya da sözlü kendilerine herhangi bir bilgi verilmediğini, bu nedenle davacı tarafından açılan huzurdaki davanın kabulü ile daha etkin ve güçlü bir yönetim kurulunun oluşturulması için çağrı işlemlerini gerçekleştirmek üzere dosya üzerinden karar verilmesini, çağrı yapmak üzere kayyım atanmasını, yapılacak olağanüstü genel kurul ile yeni yönetim kurulunun oluşturulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER ve GEREKÇE:
Dava; TTK’nun 412. maddesine dayalı Genel Kurul Toplantısının yapılması için kayyım atanması istemine ilişkindir.
Davalı şirketlerin ticaret sicil kayıtları celp edilmiş, incelenmesinde; şirketin adresi itibariyle mahkememizin kesin yetkili olduğu,davalı şirketlerin yönetim kurulu üyelerinin …. ve … olduğu, şirketlerin ana sözleşmesinin ve kuruluşlarının 07/03/1993 ve 16/08/1993 tarihinde tescil edildiği, anlaşılmıştır.
İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü tarafından gönderilen sicil kayıtları incelendiğinde davalı şirketlerin merkez adresinin Büyükçekmece / İstanbul olduğu, buna göre mahkememizin 6102 sayılı TTK’nun 412. maddesi anlamında kesin yetkili olduğu anlaşılmıştır.
Büyükçekmece … Noterliğinden keşide edilen 29/11/2017 tarih ve … yevmiye nolu ihtarname incelendiğinde; davalı … …A.Ş. Ortağı veyönetim kurulu üyesi davacı tarafından davalı şirketin diğer yönetim kurulu üyesine olağanüstü genel kurul toplantısının yapılması için genel kurulun toplantıya çağrılması ve gündem maddelerini içerir ihtarnamenin tebliğ edildiği, gerektirici sebeplerin ihtarnamede belirtildiği, davacının istemine yasada öngörülen 7 iş günü içinde olumlu cevap verilmediği anlaşılmıştır.
Davacı tarafından davalı ….A.Ş. İle ilgili olarak olağanüstü genel kurul toplantısı yapılmasına ilişkin herhangi bir ihtarnamenin noter vasıtasıyla anılan şirket yönetim kuruluna tebliğ edilmediği anlaşılmıştır.
Yapılan yargılama sonucunda; davalı şirketin ortağı ve yönetim kurulu üyesi davacının gerektirici sebepleri de açıklayarak genel kurul toplantısına çağrı yapılması ve gündem maddelerinin belirlenmesi için istemini noter aracılığıyla davalı şirket yönetim kuruluna tebliğ edilmesine rağmen,isteme olumlu cevap verilmediği, oysa iflas erteleme sürecinde bulunan şirketin durumunun değerlendirilmesi için olağanüstü genel kurul toplantısının yapılması gerektiği, 6102 sayılı TTK’nun 412. maddesindeki koşulların oluştuğu sonucuna varılmakla davanın davacının davalı … …A.Ş. İle ilgili açtığı davanın kabulü ile davalı şirketin Olağanüstü Genel Kurul Toplantısının yapılması için toplantı çağrısını yapmak ve gündemi düzenlemek üzere mali müşavir …’nun kayyım olarak atanmasına, gündemin davacının gönderdiği ihtarnamede belirttiği şekilde belirlenmesine karar vermek gerekmiştir.
Davacı her ne kadar davalı olarak diğer şirket ortaklarını da davalı göstermiş ise de,huzurdaki davanın sadece davalı şirkete açılması gerekli ve yeterli olduğundan davalılar …,… ve … aleyhine açılan davanın pasif husumet yokluğundan reddine,yine davacının davalı ….A.Ş. Aleyhine açtığı davanın ise TTK’nun 412.maddesinde belirtilen noter ihtarnamesinin davalı şirket yönetim kurulu üyelerine tebliğ edilmemesi nedeniyle HMK’nun 114/2 ve 115/2.maddeleri uyarınca usulden reddine karar verilmesi gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki gibi hüküm fıkrası oluşturulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kısmen KABUL kısmen REDDİNE,
a-) Davacının davalılar …, … ve … aleyhine açtığı davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle REDDİNE,
b-)Davacının …Aş. aleyhine açtığı davanın HMK’nun 114/2 ve 115/2 maddeleri uyarınca ihtarnameye ilişkin dava şartı noksanlığı nedeniyle usulden REDDİNE,
c-)Davacının , davalı … … Aş. aleyhine açtığı davanın KABULÜNE,
TTK ‘nun 412. maddesi uyarınca İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünün … Sicil numarasında kayıtlı … ANONİM ŞİRKETİ’nin Olağan üstü Genel Kurul Toplantısının yapılması için toplantı çağrısını yapmak ve Büyükçekmece …. Noterliğinin 29/11/2017 tarih ve …. yevmiye numaralı ihtarnamesinde belirtilen gündemi düzenlemek üzere mali müşavir …’nun kayyım olarak atanmasına,
d-Kayyıma emek ve mesaisine karşılık ¨2.000,00 ücret takdirine, kayyım ücretinin doğrudan şirket hesabından ödenmesine,
2-Harç peşin alındığından yeniden harç alınmasına YER OLMADIĞINA,
3-Davacı tarafından ödenen ¨35,90 Başvurma Harcı ile ¨35,90 Peşin Harcın davalı … ….San. ve Tic. Aş.’den alınarak davacıya VERİLMESİNE,
4-Davacı tarafından yapılan 4 adet tebligat+posta ücreti ¨107,50 , temsil kayyım ücreti ¨800,00(bir şirket yönünden) olmak üzere toplam ¨907,50 yargılama giderinin davalı … ….San. Ve Tic. Aş’den alınarak davacıya VERİLMESİNE, davacı tarafından diğer davalılar ile ilgili olarak yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
5-Davacı kendisini bir vekil ile temsil ettirdikleri anlaşıldığından karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ne göre hesap edilen ¨2.180,00 ücreti vekaletin davalı … . Aş’den alınarak bu davacıya VERİLMESİNE,
6-…A.Ş. Vekili her ne kadar iş bu davaya cevap dilekçesi sunmuş ise de,davalı şirketi yönetmekte davacının da müştereken yetkili olduğu ve bu nedenle davalı şirkete temsil kayyımı atandığı anlaşıldığından bu davalı yararına vekâlet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
7-Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacılar tarafından peşin olarak yatırılan ¨ 475,00 yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
Dair TTK’nun 412. Maddesi uyarınca kesin olarak dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda oy birliği ile karar verildi.23/03/2018

BAŞKAN …

ÜYE …

ÜYE …

KÂTİP …