Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/705 E. 2021/908 K. 13.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/705
KARAR NO : 2021/908

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/07/2018
KARAR TARİHİ : 13/10/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 22/10/2021
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesi ile müvekkili şirketin, baskı ve kalıp işi yapan bir firma olduğunu, davalı tarafın müvekkili firmadan iş emri niteliğindeki yazışmalarla desen ve kalıp çalışması talep ettiğini, talep edilen desen ve kalıp çalışmalarının müvekkili firmaca tamamlanıp davalı tarafa teslim edildiğini, teslime ve müvekkilinden iş talep edilmesine ilişkin mail ve yazışma örnekleri ile sevk irsaliyesinin müvekkili tarafın dilekçelerinde mevcut olduğunu, müvekkilinin davalı tarafın iş emri ile kendinden talep ettiği işlemleri yaptığını, bu şekilde hareket ederek sözleşme şartlarına uyduğunu ve kendi üzerine düşen kanuni yükümlülüklerinin yerine getirdiğini, müvekkili şirket tarafından davalı firmaya yapılan hizmetlere istinaden 17.04.2018 tarihli … nolu fatura düzenlendiğini, söz konusu faturaya konu işlerin davalı firma tarafından talep edildiğine dair iş emri niteliğindeki yazışma ve mail çıktıları ile yapılan desen ve kalıp çalışmalarının davalı şirket çalışanlarından ….’a teslim edildiğine ve ….’un bu çalışmaları davalı şirketin İstanbul ofisinde çalışan ….’a teslim ettiğine dair beyanının ve imzasının bulunduğu 17.04.2018 tarih ve …. nolu davacı müvekkili firmaca düzenlenen sevk irsaliyesinin bir suretinin de mevcut olduğunu, Sözleşme şartlarına göre davalı tarafından talep edilen desen ve kalıp çalışmalarının satım bedelinin 26.531,95-TL olduğunu, Davalı tarafın yapması gereken ödemeleri gününde yapmadığını ve kendisine yapılan müracaatlar üzerine de ödemediğini, davalının bu şekilde hareket ederek temerrüde düştüğünü, haklı davalarının kabulü ile 26.531,95-TL alacağın davalıdan ticari faizi ile birlikte tahsili ile müvekkili tarafa verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesi ile Müvekkili şirketin hiçbir şekilde iddia edilen desen ve kalıp çalışmaları için talepte bulunmadığını, yapılan işlemin davacı şirketin müvekkili şirket ile çalışabilmek için yapmış olduğu başvuru doğrultusunda ileride yapılması muhtemel işler için numune çalışması olduğunu, Davacı şirket tarafından yapılan numune çalışması davacı şirketin talebi doğrultusunda müvekkili şirket tarafından yapılan numune çalışmaları yeterli görülmemiş olduğundan müvekkili şirketçe değerlendirmeye alınmadığını, Davacı şirketin iş emri niteliğinde olduğunu iddia ettiği yazışma ve mail çıktılarını hiçbir şekilde kabul etmediklerini, bu hususları kabul etmemekle beraber söz konusu işlerin numune çalışması olduğunun ve talebin davacıdan geldiğinin de açık suretle ortada olduğunu, Numune çalışmaları için para talep edilmeyeceğinin izahtan vareste olduğunu, piyasa koşullarında firmaların türlü türlü numune çalışmalarıyla üretici firmalara başvuruda bulunmakta olup, üretici firmanın söz konusu numune çalışmasına onay vermesi halinde çalışıldığını, yapılan numune çalışmalarının ücrete konu olamayacağının piyasa dahilinde bilinen bir husus olup aksinin açıkça kötü niyetli bir yaklaşım olduğunu, Söz konusu olaylarında da müvekkili şirketin herhangi bir talebi olmaksızın müvekkili şirket ile çalışabilmek amacıyla davacı şirket tarafından hazırlanan numuneler olup ücretin söz konusu olmadığını, talep edilen miktarların ve tutarların da fahiş olup piyasa rayiçlerinin çok çok üstünde olduğunu, davacı şirketin davasının haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olup reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE: Taraflara usulüne uygun tebligat yapılmıştır.
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığının … Soruşturma Sayılı dosyası dosyamız arasına alınmıştır.
Dosyaya sunulan 02/06/2020 tarihli bilirkişi … tarafından düzenlenen raporda davacının davalının siparişi üzerine baskı desen kalıbı imal ettiği ve 17/04/2018 tarihli, … nolu irsaliyeyle davalıya teslim ettiği, davacının imal ettiği 200 adet baskı desen kalıbının numune çalışması olamayacağı, davacının 200 adet baskı deseni için davalıya kesmiş olduğu 23.600 TL tutarındaki 17/04/2018 tarih, … nolu faturanın piyasa rayicine uygun olduğunun tespitinde bulunmuştur.
Dosyaya sunulan 06/03/2021 tarihli Bilirkişiler … ve … tarafından düzenlenen raporda Yapılan mali inceleme sonucunda dava konusu ürünlerin davalıya teslim edildiği iddia edilen …’un sunulan SGK kayıtlarında davalı çalışanı olmadığının anlaşıldığı, davalı tarafından 17.04.2018 tarihli … nolu ve 23.600,00 TL tutarlı faturanın BA formları ile bildiriminin yapılmadığı, …. İş Merkezi Yöneticiliği tarafından gelen cevabi yazıdan arşivde bulunmadığında 17.04.2018 tarihli mal kabul giriş çıkış kayıtları sunulamadığı birlikte değerlendirildiğinde; 17.04.2018 tarihli … nolu ve 23.600,00 TL tutarlı faturaya konu ürünlerin davalıya teslimin bu aşamada ispata muhtaç olduğu, Davalı tarafından teknik inceleme anlamında yapılan itirazların davalı tarafından yeni bir belge veya veri sunulmadığından bu aşamada ispata muhtaç olduğu, Mahkemece söz konusu ürünlerin teslim edildiği yönünde karar verilmesi halinde davacının talep edebileceği tutarın fatura bedeli kadar 23.600,00 TL olabileceği, aksi halde ise davacı talebinin mümkün olmadığının tespit edildiği anlaşılmıştır.
Devrek Asliye Hukuk Mahkemesine yazılan talimat ile davalı şirket yetkilisinin isticvap duruşmasında beyanı alınmıştır.
Dava, taraflar arasındaki baskı kalıp işi nedeni ile açılan alacak davasıdır.
Bir davada çekişmeli olguların kimin tarafından ispat edilmesi gerektiği konusuna, ispat yükü denir. İspat yükü ve kuralları TMK’nun 6. ve 7. maddelerinde düzenlenmiştir. Türk Medeni Kanunun 6. maddesine göre “Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür.”
HMK’nın 190. Maddesinde ise ispat yükü düzenlenmiştir. Maddeye göre;”1- İspat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir.2- Kanuni bir karineye dayanan taraf, sadece karinenin temelini oluşturan vakıaya ilişkin ispat yükü altındadır. Kanunda öngörülen istisnaların dışında, karşı taraf, kanuni karinenin aksini ispat edebilir.”
“…İlk derece mahkemesince davacının takip dayanağı yaptığı fatura örnekleri davalının bağlı olduğu Vergi Dairesi Müdürlüğüne gönderilerek bu faturaların davalı tarafından 2017 yılı BA (Büyük Alış) formunda vergi dairesine bildirilip bildirilmediği ve bildirilmiş ise sonradan verilen düzeltme beyanı ile bildirimden çıkartılıp çıkartılmadığının sorulması gerekir. Bir satım faturasının alıcı ticari defterlerine kaydedilmesi halinde sonradan bu kayıt silinse dahi malın teslim alındığına karine olduğu gibi satım faturası BA formu ile vergi dairesine bildirilirse sonradan düzeltme yapılsa da malın teslim alındığına karinedir. Şayet bu araştırma sonucunda takip konusu faturaların davalının BA (Büyük Alış) formunda yer almadığı anlaşılırsa bu kere bu faturalara konu malların davalıya teslimine ilişkin üzerinde teslim alan isim ve imzası bulunan irsaliyeler yönünden davalının isticvap edilip, teslim alan imzalarının kendisine ya da çalışanına ait olduğunun kabul edilmemesi halinde imza ve sair incelemeler yapılarak karar verilmesi gerekmektedir..” T.C. Yargıtay 19.Hukuk Dairesi,09/04/2019 Tarih, 2017/5059 Esas, 2019/2363 Karar.
Dosya tüm deliller ile birlikte değerlendirildiğinde; tarafların arasındaki uyuşmazlık cari hesap alacağından kaynaklı alacak miktarının ne olduğu hususunda toplanmakta olduğu, bu kapsamda dosyaya sunulan 06/03/2021 tarihli SMM bilirkişi tarafından düzenlenen raporda 23.600,00-TL alacaklı bulunduğu tespit edilmiş olup, alacağa konu faturalara ilişkin fatura ve sevk irsaliyeleri davacı tarafça dosyaya ibraz edilmiş, davalıya usulüne utgun isticvap davetiyesi çıkarılmış ise de davalı isticvap duruşmasına katılmayarak bu belgelerin içeriğini kabul etmemekle birlikte teslim alan …’un o dönemde şirket çalısanı, …. un da halen çalışanı olduğunu kabul etmesi neden ile edilmiş olup, bu kapsamda rapor, sevk iraaliyeleri de dikkate alınarak teslimin gerçekleştiği kabul edilerek davanın kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
AÇILAN DAVANIN KISMEN KABULÜNE,
1-Toplam 23.600,00-TL ‘nin davalıdan dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
2-Fazlaya ilişkin REDDİNE,
3-Alınması gerekli 1.612,11 TL harçtan peşin alınan 453,09 TL peşin harcın mahsubu ile 1.159,02 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4- Davacı tarafından yatırılan 35,90- TL başvuru harcı, 453,09 TL peşin nispi harç, 5,20-TL vekalet harcı olmak üzere toplam 494,19- TL harcın davalıdan tahsil edilerek davacıya ödenmesine,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar üzerinden AAÜT gereğince 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6- Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden red edilen miktar üzerinden AAÜT gereğince 4.080,00- TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yatırılan 188,75 TL tebligat müzekkere gideri, 1.550 TL bilirkişi ücreti toplamı 1.738,75- TL’nin kabul ve red oranı göz önüne alındığında 1.530,10 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiye 208,65-TL’nin davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Taraflarca yatırılıp harcanmayan masrafın karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı HMK 394/5 ve 341/1 maddesi gereğince tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 13/10/2021

Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza

“iş Bu Evrak 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanununun 5. Madde Uyarınca Güvenli Elektronik İmza İle İmzalanmış Olup, 22. Madde Uyarınca Da Islak İmza İle İmzalanmayacaktır.”