Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/703 E. 2022/561 K. 18.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/703
KARAR NO : 2022/561

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/07/2018
KARAR TARİHİ : 18/05/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 24/05/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesi ile müvekkili ile davalı şirket arasında süregelen bir ticari ilişki mevcut olduğunu, taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında müvekkili şirketin davalı şirkete muhtelif tarihlerde ürün satışları olduğunu ve faturalar tanzim edildiğini, cari hesaptan kaynaklanan bakiye borcun ödenmesine ilişkin 16.04.2018 tarihli ihtarnamenin davalıya 17.04.2018 tarihinde teslim edildiğini ve borcun ödenmemesi üzerine davalı aleyhine Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas Sayılı dosyası ile genel haciz yolu ile icra takibi başlatıldığını, icra takibine yapılan itirazın alacağın tahsillini geciktirmeye yönelik olduğunu, davalı tarafın her ne kadar alacak konusu ipliklerin ayıplı olduğunu iddia etmiş ise de ticari ilişkinin başında, davalı şirketin aynı … iplikten bir miktar alıp denemek istediklerini belirttiğini, davalının isteği üzerine müvekkili şirketin 25.10.2017 tarihinde 330 kg ipliği davalı tarafa gönderdiğini ve davalının da iplikleri işlemek suretiyle kullanıp denediğini, akabinde aynı lottan 4 ila 5 on daha iplik satın aldığını, davalı tarafın ödeme yapılması talebinde bulunulduğunda ise borçlu tarafın ipliklerin ayıplı olduğunu ileri sürerek ödeme yapmaktan imtina ettiğini, ancak aynı lottan muhtelif şirketlere satılan iplikler hakkına müvekkili şirkete herhangi bir şikayet gelmediğini, müvekkilinin bir defada yüklü miktara iplik çektiğini, piyasada onlarca firmaya satış yaptığını, hiçbir şikayet de almadığını, davanın kabulü ile itirazın iptaline, takibin 31.458,33 USD üzerinden takip talebindeki şartlarla devamına, alacağın %20’sinden aşağı olmamak kaydıyla borçlu aleyhine icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesi ile müvekkili şirketin faaliyet alanlarından birinin de kumaş örme işi olduğunu, sektörün önde gelen firmalarından biri olduğunu, davacı şirketin müvekkilinin iplik tedarik ettiği firmalardan olduğunu, dava konusu edilen sözde alacağın dayanağının bir miktar iplik satışı olduğunu, davacının müvekkiline, bu yolla satıp teslimini gerçekleştirdiği ipliklerdeki gözle görülmeyen gizli ayıpların ürünün kumaşa dönüşüp boyanmasını müteakip ortaya çıktığını, ayıbın ortaya çıkmasından itibaren davacı şirket ile irtibata geçildiğini, sorunun çözümü için başta her iki tarafın iyi niyetli bir yaklaşım içine girdiğini, taraflar arasında yapılan mail ve …. yazışmalarında ürünlerdeki kusurun davacı tarafından zimmen kabul edildiğini, sadece hatalı ürünlerin bir şekilde mevcut haliyle elden çıkarılarak her iki tarafın bu durumdan zarar görmeden sorunun çözümü için gayret gösterildiğini, bir süre sonra, ürünlerin ayıplı olduğunu inkar etmeye başlayan davacının iyi niyetli yaklaşımını yok eden tutumu üzerine müvekkil tarafından … Üniversitesine müracaat ederek dava konusu ipliklerden inceleme yapılmasının talep edildiğini, … Üniversitesi Tekstil Teknolojileri ve Tasarımı Fakültesi tarafından 10.04.2018 tarihinde yapılan incelemede; ürünlerdeki hatanın iplikten kaynaklandığının açıkça tespit edildiğini, taraflar arasında ayıplı ürünlerin satılarak parasının ödenmesi yönündeki mutabakata rağmen; davacı tarafça müvekkiline 16.04.2018 tarihinde ihtarname yollanarak haksız bir şekilde ayıplı ürünlerin bedelinin istendiğini, davacının ihtarnamesine karşı Ankara … Noterliği’nin 20.04.2018 tarihli …. yevmiye numaralı ihtarname ile cevap verilerek ve ekinde …’den alınan rapor gönderilerek ayrıntılı olarak ürünlerdeki ayıp nedeniyle ödeme yapılmasının mümkün olmadığını, ayıplı ürünlerin kabul edilmediğinin bildirildiğini, bu ihtara karşı davacı tarafından 04.05.2018 tarihinde gönderilen ihtarname ile verilen cevapta sadece gerçek dış soyut isnatlarda bulunulduğunu, uyuşmazlıktan önce ödenenlere ilave olarak bu ihbardan sonra yapılan ayıplı ürün satışından elde edilen parayı 27.07.2018 tarihinde 8.000,00 USD olarak davacıya gönderdiğini, davanın reddine, davacı aleyhine %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLER VE GEREKÇE: Taraflara usulüne uygun tebligat yapılmıştır.
Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas Sayılı dosyası dosyamız arasına alınmıştır.
15/08/2019 tarihli Bilirkişi … tarafından sunulan raporda Teknik Kontrol için alınan %100 Keten kumaşlar incelendiğinde kumaş üzerinde görülen hataların bu tip % 100 keten kumaşlarda görülebilecek hatalar olduğu tesbit edilmiştir. Hataların bir kısmı zaten Keten ipliğinin özelliğinden dolayı onun doğal görünümünde vardır. Bir kısmı da boyahane kaynaklıdır. Teknik üniversitenin vermiş olduğu rapor boyalı kumaş üzerinde çalışılarak verilmiştir. Bu nedenle … olarak satışı yapılmış olan ipliğin teknik değerleri ile mukayese edilmesi söz konusu değildir. Zaten %100 Keten ipliklerde şantuk görüntüleri , neps olması (yüzeyde minik elyaf kütleleri) ipliğin özeliğinde vardır.Sadece mukavemet varyasyonları önemli olabilir bu da zaten daha örme makinalarında üretim ilk başladığında aşırı kopuş problemi olarak kendini hemen gösterir. Dosyada bulunan belgelerde bu konuda herhangi bir şikayet yoktur. Üretim sırasında herhangi bir sorun yaşanmadığı anlaşılmaktadır . Bu davada problem Kumaş boyahanesinde de çıkmıştır. Çünkü boyahanede kumaş bir çok yıkama ,kurutma, boyama sırasında bir çok kimyasallar,enzimler, ile yüksek ısıl işlemlere (yüksek ısılarda keten çeker ve kırılganlaşır.) maruz kalır. Boyama sonrası da yine ısıl işlemlerle kurutulur, yani kumaş dolayısı ile de kumaşı oluşturan iplikler sürekli etkileşim ve kısmen değişim altındadır. Bu nedenlerle …. iplik test değerleri ile boyalı kumaştan alınan iplik test değerleri kıyaslanamaz. Özellikle büküm ve mukavemet varyasyonlarının bu tür ipliklerde çok yüksek çıkması çok normaldir. Bu ipliğin hatalı olduğunu göstermez. Keten ipliğinin doğasında vardır. Çok ince ve daha çok daha kaliteli taranmış ipliklerde bile bu hatalar biraz daha azalmış olarak yine de görülebilmekdir. …. ” bu ipliği ,önce 102 Kg , daha sonra 330 Kg ve daha sonra da 518 Kg olarak satın almış görükmektedir. Bu arada final olarak üretmeyi düşündüğü kumaşın bütün numunelerini yaparak ondan sonra , 03.11.2017 tarihindeki 2851.2 Kg’lık ana siparişini vermeliydi. … firmasının , satın aldığı bu ön deneme iplikleri ecru baskı altı kumaş olarak satmış ve hiçbir şekilde kumaş boya olarak deneme yaptırmadan direk ecru olarak üretim yaparak tüm malı sıfırladığı ve daha sonra da üni renklerde kumaş boya siparişi almış olduğu için ecru kumaşlardan , kumaş boyma yaptırdığı zaman ayıplı kumaşın meydana çıkması kanaati oluşmuştur. Çünkü ilk iplik numunelerini aldıkları zaman ayrıca 50-100 KG * kadar da kumaş boya olarak deneme üretimi yaptırmış olsaydı ki , ( çoğu boyahanede böyle düşük miktarlarda boyama yapacak ön numune kazanları mevcuttur.) kumaşta oluşan hataları görüp bu siparişe devam etmeyebilir ve satın aldığı iplikleri geri iade edebilirdi. Burada böyle bir yol izlenmemiştir. İlk olarak numune çalışması aşamasında satın alınan iki-üç parti iplikte Bu şekilde bir ön kumaş boyama numune çalışması yapılmadığı için dava konusu iplikten üretilen ayıplı kumaş için, ayıbın önceden tesbit edilebilir olması sebebi ile gizli ayıp sınıflandırması uygulanamaz E-mail yazışmalarında da ecru baskı altı olarak sattıkları kumaşlarda müşteri şikayeti olmadığı anlatılmaktadır. Yazışmalarda, Kumaş boya malların ayıplı olduğu konusu işlenerek ne yapılacağı konusunda çözümler üretilmeye çalışıldığı görülmüştür. Yine yazışmalardan anlaşıldığı üzere … firması , kumaş haline gelmiş mallarını kurtarmak … Tekstil de bakiye parasını bir an önce tahsil edebilmek amacı ile bu mallara baskı altı siparişi bulmaya çalışmışlardır. bu sistemle yapılan bir üretim süreci sonucunda, ortaya çıkan ayıplı mallarla ilgili, … Tekstil’ in bir sorumluluğu olmadığı , ayrıca ayıplı malların satılarak bedelinin ödenmesini beklemek ( iki firma arasında böyle bir anlaşma olduğuna dair bir belge görülmemiştir.) veya ayıplı kumaşları geri almak, boyama problemine çözüm aramak , ayıplı malların satışına yardım etmek gibi bir mecburiyetinin olmadığı ve ayıplı kumaşlardan sorumlu tutulamayacağının tespit edildiği anlaşılmıştır.
Dosyada mevcut 08/10/2020 Tarihli Bilirkişiler …., … ve …. tarafından sunulan raporda Dava konusunun, davacı ile davalı arasındaki ticari ilişkiye istinaden cari hesaptan oluşan bakiye alacağının tahsili amacıyla yürüttüğü takibe yapılan itirazın iptali talebinden ibaret olduğu, Davacının 2017 ve 2018 yılları ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğu, Davacının ticari defterlerine göre; takip tarihi itibariyle davacının davalıdan 124.122,90 TL (31.458,33 USD) alacaklı olduğu, Davalının 2017 ve 2018 yılları ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğu, Davalının ticari defterlerine göre; takip tarihi (10.05.2018) itibariyle davalının davacıya 124.127,73 TL borçlu olduğu, takip tarihi itibari ile davacının ve davalının ticari defterlerine göre davacının davalıdan 124.122,90 TL (31.458,33 USD) alacaklı olduğu yönünde ticari defterlerin birbiri ile uyumlu ve birbirini teyit eder nitelikte olduğu, Teknik Bilirkişisi …. görüşüne göre; kumaşların hangi örme makinelerinde örüldüğünün ve makinelerdeki iş emir kartlarının kontrol edilmesi ve örme işleminde sonra kalan dip bobinlerin alınarak test edilmesi gerektiği hususunda netlik kazanmadığından zarar kaleminin gerçekleşmediği ve bu itibarla davalının talep edebileceği zarar miktarının tespit edilemediği, bu itibarla takip tarihi itibari ile davacının davalıdan 31.458,33 USD alacaklı olduğu, Teknik Bilirkişi …’in görüşüne göre; davalının ayıplı kumaşlar nedeniyle zarar miktarının 2.002,70 USD zarar etmiş olduğu ve davacı alacağından mahsup edilmesinin gerekeceği, bu itibarla takip tarihi itibari ile davacının davalıdan (31.458,33 USD — 2.002,70 USD) 29.455,63 USD alacaklı olduğunun tespit edildiği anlaşılmıştır.
Dosyada mevcut 09/06/2021 Tarihli Bilirkişi …. tarafından sunulan raporda davalının takip tarihinden sonra dava tarihinden önce yapmış olduğu ödemenin bulunmadığı, 03.07.2019 tarihli dilekçe ekinde sunmuş olduğu 04.04.2018 tarihli 3.000 USD ödeme dekontu takip talebinden önce tarihli ödeme olduğu, diğer sunulan 27.07.2018 tarihli 8.000 USD ve 24.12.2018 tarihli 8.000 USD tutarlı ödemeler dava tarihi sonrası yapılmış olan ödemeler olduğundan Mahkeme’nin tevdi ettiği görev çerçevesinde herhangi bir hesaplama yapılamayacağı mezkur ödemelerin infaz aşamasında değerlendirilmesi gerekeceğinin tespit edildiği anlaşılmıştır.
Dosyada mevcut 10/02/2022 tarihli bilirkişi …. tarafından sunulan ek raporda Davacı tarafından davalıya iki farklı lotta (… ve …. …) 26/1 Nm kasarlı 100 keten iplik satıldığı, Davalı davacıdan satın almış olduğu …. … 432 kg 26/1 Nm kasarlı 4100 keten iplikten 381 kg 26/1 keten süprem kumaş imal ederek sattığı, tekstilde kabul gören fire oranları dikkate alındığında, … ipliğin tamamının kullanılarak kumaş haline getirildiği ve 03.11.2017 tarihinde son parti kumaşın satıldığı, Davalının …. … iplik kumaş imaline başlamadan önce 170220 … ipliğin tamamının kumaş olarak örülüp satıldığı, 16.07.2020 tarihinde davalı işyerinde yapılan keşifte incelenen kumaşların …. … iplikten imal edilen aynı … iplikler olduğu, davacının davalıya iplik teslim tarihleri, kumaş imalat süreci ve satılan kumaşların miktar ve satış teslim tarihleri dikkate alındığında davalı tarafından farklı … ipliklerin karıştırılarak imal edilmesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğu, Davalının tespit edildiği anlaşılmıştır.
Dava İtirazın iptali davası olup, müddeabihi takip konusu yapılmış ve borçlunun itiraz etmiş olduğu alacak olan normal bir eda davasıdır.
Mahkemenin davanın reddi ya da kabulü yönünde verdiği karar, maddi anlamda kesin hüküm teşkil edeceğinden davanın reddi halinde alacaklı, borçluya karşı aynı alacaktan dolayı yeni bir alacak davası açamayacağı gibi davanın kabulü halinde borçlu da alacaklıya karşı bir menfi tespit veya istirdat davası açamayacaktır. Bu nedenle mahkeme itirazın iptali davasında tarafların iddia ve savunmalarını genel hükümlere göre inceleyerek borcun varlığını ve miktarını araştırmak zorundadır.
Yasal dayanağını İcra ve İflas Kanunu’nun (İİK) 67.maddesinden alan itirazın iptali davası, alacaklının icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK’nın 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçlamaktadır. Takip hukukundan doğan bu davada tespit edilecek husus, borçlunun icra takibine yapmış olduğu itirazında haklı olup olmadığının belirlenmesidir.
Dosya tüm deliller ile birlikte değerlendirildiğinde; davacı cari hesap ilişkisi nedeni ile faturaya dayalı alacaklı olduğunu iddia ettiği, alacağın tahsili için icra takibi başlatıldığı, davalının takip konusu borca ve tüm ferilerine itirazı neticesinde iş bu itirazın iptali davası açılmış olup, davalının cevap dilekçesinde alım satıma konu tekstil ürünlerinin gizli ayıplı olduğu iddiasında bulunmuş bu kapsamda mahallinde alanında uzman bilirkişiler tarafından keşfen inceleme yapıldığı, dosyada 15.08.2019 tarihli tekstil mühendisi bilirkişisinin raporu, 08.10.2020 tarihli 2 Tekstil Mühendisi ile 1 SMM bilirkişisi tarafından düzenlenen heyet raporu, 10.03.2021 tarihli heyet ek raporu ile 09.06.2021 tarihli SMM ek raporu, 10.02.2022 tarihli Tekstil Mühendisi Bilirkişisi ek raporu hep birlikte değerlendirildiğinde, öncelikle mahkememizce davalının ayıp iddiasının değerlendirilmesi gerektiği, Her ne kadar Tekstil Mühendisi Bilirkişisi … ” davacıdan satın almış olduğu keten iplikleri kullanarak imal etmiş olduğu kumaşın, enine çizgi hataları sebebiyle ayıplı olduğu, kumaştaki enine çizgi hatalarının kullanılan ipliğin incelik kalınlık farklılığının (numara farklılığının) çok fazla olmasından kaynaklandığı” yönünde tespit yapılmış ise de Tekstil Mühendisi Doç Dr. … 10.03.2021 tarihli raporda “Davacı … Tekstil San, ve Tic. A.Ş. göndermiş olduğu 4100 keten ipliklere malzeme kodu (…) atayarak Davalı … San. Ve Dış Ticaret A.Ş. firmasına sevk etmiştir. Davalı … 3 farklı …. numarasında gönderilen iplikleri … ve …. şeklinde ayırmışlır. … üretiminde …. ve … malzeme kodu (….) ile 2 farklı …’ta iplik olduğu; … şeklinde belirttiği ürelimde ise aynı şekilde … ve … malzeme kodu ile 2 farklı …’ta iplik okluğu açıkça görülmüşlür. … ve …. üretimlerinde farklı malzeme kodlu iplikleri aynı makinede örerek kumaş haline getirmesi sebebiyle, oluşan kumaş ayıbının Davalı … San.ve Diş. Ticaret A.Ş.’ye ait olduğu” yönünde tespitte bulunmuş olup dosya içerisinde Tekstil Mühendisi … tarafından düzenlenen 15.08.2019 havale tarihli raporda da ” …. iplik test değerleri ile boyalı kumaştan alınan iplik test değerleri kıyaslanamaz. Özellikle büküm ve mukavemet varyasyonlarının bu tür ipliklerde çok yüksek çıkması çok normaldir. Bu ipliğin hatalı olduğunu göstermez. Keten ipliğinin doğasında vardır. Çok ince ve daha çok daha kaliteli taranmış ipliklerde bile bu hatalar biraz daha azalmış olarak yine de görülebilmekdir.” şeklide tespitte bulunmuştur. Bu hali ile her ne kadar bilirkişi … aksi yönde görüş bildirmiş ise de diğer iki tekstil mühendisi bilirkişisinin davacının satmış olduğu ipliklerin ayıplı olarak nitelendirilemeyeceği yönündeki tespitlerinin birbirini doğruladığı anlaşılmakla davalını ayıp iddiasını ispatlayamadığı, cevap dilekçesi incelendiğinde açıkça yemin deliline de dayanamadığı, davacının tarafların ticari defterlerinin incelenmesi ile düzenlenen SMM raporu ile alacaklı olduğunu ispatladığı, dava tarihinden sonra yapılan ödemeler bakımından ise infaz aşamasında değerlendirilmesi gerektiğinden açılan davanın kabulüne, davalının Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasında yapmış oldukları itirazın asıl alacak 31.458,33-USD bakımından iptaline, takip tarihinden itibaren asıl alacağa davacının talebi aşılmamak üzere 3095 sayılı Kanunun 2/2.maddesi uyarıca değişen oranlarda avans faizi uygulanmak suretiyle takibin devamına, Davalı tarafından dava tarihinden sonra yapılan ödemelerin infaz aşamasında dikkate alınmasına, alacağın likit olması nedeni ile alacağın %20 si oranında (31.458,33USD nin takip tarihi itibari ile Türk Parası karşılığı olan 31.458,33*4,29=134.956,23-TL nin %20 si olan 26.991,24-TL) icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
AÇILAN DAVANIN KABULÜNE,
1-Davalının Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasında yapmış oldukları itirazın asıl alacak 31.458,33-USD bakımından İPTALİNE, takip tarihinden itibaren asıl alacağa davacının talebi aşılmamak üzere 3095 sayılı Kanunun 2/2.maddesi uyarıca değişen oranlarda avans faizi uygulanmak suretiyle TAKİBİN DEVAMINA, Davalı tarafından dava tarihinden sonra yapılan ödemelerin infaz aşamasında dikkate alınmasına,
2-Alacağın likit olması nedeni ile alacağın %20 si oranında (31.458,33USD nin takip tarihi itibari ile Türk Parası karşılığı olan 31.458,33*4,29=134.956,23-TL nin %20 si olan 26.991,24-TL) icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
3-Alınması gerekli 9.261,70 TL harçtan peşin alınan 7.665,24 TL peşin harcın mahsubu ile 1.596,46 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4- Davacı tarafından yatırılan 35,90- TL başvuru harcı, 7.665,24 TL peşin nispi harç, 5,20-TL vekalet harcı olmak üzere toplam 7.706,34- TL harcın davalıdan tahsil edilerek davacıya ödenmesine,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT gereğince 16.830,42 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yatırılan 195 TL tebligat müzekkere giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7-Taraflarca yatırılıp harcanmayan masrafın karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı HMK 394/5 ve 341/1 maddesi gereğince tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 18/05/2022

Katip ….
E-imza

Hakim ….
E-imza

“iş Bu Evrak 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanununun 5. Madde Uyarınca Güvenli Elektronik İmza İle İmzalanmış Olup, 22. Madde Uyarınca Da Islak İmza İle İmzalanmayacaktır.”