Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/689 E. 2020/85 K. 31.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/689 Esas
KARAR NO : 2020/85

DAVA : Tazminat (Haksız Rekabetten Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/07/2018
KARAR TARİHİ : 31/01/2020
K. YAZIM TARİHİ : 05/02/2020
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Rekabetten Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ve duruşmadaki beyanlarında özetle; müvekkilinin 2005 yılından bu yana reklam dubaları üretimi ile iştigal ettiğini, davalı şirketin ortakları ve müdürleri olan ….. ve …’ın müvekkilinin iş yerinde sigortalı olarak çalıştıklarını, ….. ‘in 27/11/2017 tarihinde, …’ın ise 06/12/2017 tarihinde işten ayrıldıklarını ve 04/12/2017 tarihinde davalı şirketi kurduklarını, bahsi geçen kişilerin müvekkilinin iş yerinde öğren- dikleri ticari sırları ve özellikle müvekkiline ait müşteri isim ve irtibat bilgilerini içeren listeyi gö- revleri gereği elde ettiklerini, ayrılırken yanlarında götürdüklerini ve bu listedeki irtibat bilgileri ile müvekkilinin müşterilerine ulaşmaya başladığını, ekteki listede görüldüğü gibi bu listede müşterilerin ve pazarlamacıların internet üzerinden dahi öğrenilip bir araya getirilmesi mümkün olmayan cep tele- fonu bilgilerinin yer aldığını, bu nedenle listenin davalı şirkette bulunması halinde bunun tesadüfle bağdaşmayacağını, ayrıca böyle bir listenin müvekkilinin ticari sırları kullanılmadan kısa süre içe- risinde derlenip toplanmayacağının açık olduğunu, davalı tarafın bu şekilde davacının müşterilerine tek tek ulaşarak davacının işlerini sekteye uğrattığını, davacının uzun yıllar süren ticari faaliyeti esna- sında elde ettiği bu birikimi kolay yoldan haksız şekilde elde ederek davacıya karşı kullandığını, da- valı şirket tarafından fiilen kullanılan reklam ve tanıtım vasıtalarının davacının broşür ve tanıtım vasıtalarından kopyalandığını, özellikle fiyat listelerinin mizanpajı, ürün fiyatlandırması, ürün kodları ve genel görünümü müvekkilimizin fiyat listeleri ile aynı özellikleri içerdiğini, davalı tarafın açık bir şekilde davacının tanıtım vasıtaları ile iltibasa sebep olarak davacı bünyesindeki eski iş ilişkisini kul- landığını ve piyasada bu şekilde yer edinmeye çalıştığını, son olarak davalı şirket ve diğer davalıların müvekkilinin personelini de ayartarak davacının iş yerinde çalışmamaları yönünde telkinlerde bulun- duğunu, bu nedenle davacının yanında çalışan …’nin, buradan ayrılarak hemen aka- binde davalı şirkette çalışmaya başladığını, müvekkilinin daha sonra bu işçinin daha işten ayrılmadan davalı şirkete giderek fiilen davalının işlerinde çalışmaya başladığını öğrendiğini, davacının iş yerinde çalışırken mesai saatleri dışında dahi kendilerine ait işleri yapmaması gerektiğini de gayet iyi bildiğini, davalıların bu fiillerinin her biri ayrı ayrı haksız rekabet teşkil ettiğini beyanla haksız rekabetin tespiti ile men’ini ,sonuçlarının ortadan kaldırılmasını,haksız rekabet nedeniyle 1.000,00 TL maddi ve 20.000,00 TL manevi tazminatın tahsilini, mahkeme kararının tirajı yüksek gazetede ilanını talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili cevap dilekçesi ve duruşmadaki beyanlarında özetle, 2 nolu müvekkilinin davacıya ait ” …… Reklam” isimli iş yerinde 12/07/2017-18/11/2017 tarihleri arasında muhasebeci olarak çalıştığını,1 nolu müvekkilinin davacıya ait iş yerinde 14/06/2011 tarihinde grafiker olarak çalışmaya başladığını, 02/12/2017 tarihinde işçilik alacaklarının ödeneceğinden bahisle zorla istifa dilekçesi alındığını, bu hakların ödenmemesi üzerine Bakırköy ….. İş Mahkemesi’nde …. Esas sayılı davayı açtıklarını, huzurdaki davanın misilleme olarak açıldığını, işlerine son verilen 1. ve 2 nolu müvekkilerinin işlerine son verilmesinin ardından dava dışı …… İlcin ile birlikte 3 nolu davalı şirketi kurduklarını, davalı şirketin bayrak imalatı , davacının ise plastik duba alanında faaliyet gösterdiğini, her iki tarafın faaliyet konularının farklı olduğunu, dava dışı …’nın 06/04/ 2018 tarihinde davacıya ait işyerinden ayrıldığını,davacının 19/04/2018 tarihinde kıdem tazminatını ödediğini,bilahare 05/07/2018 tarihinde davalı şirkette çalışmaya başladığını, davacının dava dilekçe- sindeki ididalarının çelişkili ve gerçek dışı olduğunu beyanla davanın reddini savunmuştur.
Dava, haksız rekabet hükümlerine dayalı maddi ve manevi tazminat talebine ilişkindir.
Her ne kadar davacı vekilince davalar aleyhine madde ve tazminat talepli iş bu dava ikame olunmuş ise de ; davacı vekili Av. …..’nun 31/01/2020 tarihli duruşmada ” taraflar ar- sında sağlanan sulh gereğince davadan feragat ettiklerini, davalı taraftan yargılama gideri ve vekalet ücreti talep etmedikleri”ni belirttiği, davalılar vekili Av. …. ‘ın 31/01/2020 tarihli dilekçesi ve aynı tarihli duruşmada ” taraflar arasında sulh sağlandığını, davacıdan yargılama gideri ve vekalet ücreti talep etmedikleri”ni beyan ettiği, HMK 307 md.de “davacının talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesi “şeklinde tanımlanan feragatin karşı tarafın veya mahkemenin muvafakatına bağlı olmaksızın (HMK 309 md) davayı sona erdiren taraf işlemlerinden olduğu ve kesin hüküm gibi sonuç doğurduğu (HMK 311.md) , gözetilerek vaki feragat nedeniyle davanın reddine karar verilip aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;

1-Vaki feragat nedeniyle davanın reddine,

2-Harçlar Kanunu’na göre hesaplanan ve tahsili gereken 54,40 TL karar ilam harcının peşin alınan 358,63 TL harçtan mahsup edilerek Hazine’ye irat kaydına, bakiye 304,23 TL harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,

3- Davacı tarafından sarf olunan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
Davalı tarafça sarf olunmuş yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar tesisine yer olmadığına,
Sarf olunmayan gider/delil avansının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine ,

4- Talep bulunmadığından, kendisini vekil ile temsil ettiren davacı ve davalılar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına dair,

5235 sayılı Kanun’un geçici 2’nci maddesine göre ,Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmî Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla;6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341 ilâ 360’ncı madde hükümleri gereğince,mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf,başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekili ile davalılar vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 31/01/2020

Katip …

Hakim …