Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/577 E. 2019/1007 K. 16.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/577 Esas
KARAR NO : 2019/1007

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/06/2018
KARAR TARİHİ : 16/10/2019
KARAR YAZIM TARİHİ : 24/10/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından verilen dilekçe ile müvekkilinin davalıdan olan alacağı sebebiyle Küçükçekmece …. İcra Müdürlüğünün ……. Esas sayılı dosyasından takip yapıldığını, borçlunun haksız itirazı sebebiyle takibin durdurulduğunu, taraflar arasında akdedilen 13/03/2017 tarihli tedarikçi satış sözleşmesinin sona erme fesih durumunda davalının sahip olduğu iade ve mahsup haklarını kullanmaları durumunda borçlarının kalmayacağını iddia etmiş olup iki taraf arasında akdedilen sözleşme feshedilmediğini, bu nedenle sözleşmede yazan vadelerde ödeme yapmayan davalı şirketten alacağın tahsilini talep ettiğini, sözleşme sona ermiş gibi mal iadeleri ve aktivite bedellerini fatura edip borçtan mahsup etmeye çalışmasının hukuki dayanağının olmadığını, haksız itirazın iptaline ve % 20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı tarafından verilen dilekçe ile taraflar arasında akdedilen 13/03/2017 tarihli tedarikçi anlaşma formunda yer alan hükümler gereğince sözleşmenin feshedildiğini, sözleşme hükümleri uyarınca sözleşmeye konu ürünlerin depolardan davacı tarafından iade alınmasının talep edildiğini, ancak ürünlerin iade alınmadığı gibi ürünlerin bedelinin tahsili için dava açıldığını, taraflar arasında fiilen mal alım satımının yapılmadığını, bu hususun sözleşmenin feshedilerek ürün alımının durdurulduğunu gözler önüne serdiğini, davalının ürünlerin iadesini ve aktivasyon bedellerinin tahsilini davacıdan talep etme yetkisine haiz olduğunu, müvekkili tarafından düzenlenen fatura alacağının mahsubundan sonra davacının alacağı bulunması halinde hesap mutabakatı yapılması gerektiğini, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Küçükçekmece ….. İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı dosyası incelendiğinde alacaklı tarafından borçlu aleyhine cari hesap ilişkisi alacağından dolayı ilamsız icra yoluyla takip yapıldığı, borçlunun süresi içerisinde itirazda bulunduğu anlaşılmıştır.
Taraflar arasında akdedilen tedarikçi anlaşma formu ile aktive bütçesi 41.000 TL artı KDV olarak belirlenmiş olup anlaşmada “İşbu anlaşma 2017 takvim yılının 1. gününden son gününe kadar geçerli olup taraflarca bir ay önceden noter vasıtasıyla fesih bildiriminde bulunulmadığı taktirde kendiliğinden bir sonraki yılın takvim yılı süresince yenilenmiş sayılacaktır, işbu sözleşme maddelerine uyulmaması halinde alıcı yıllık anlaşmayı tüm bedelleri satıcıya fatura ederek tek taraflı olarak fesheder, satıcının yıl içerisinde sözleşmeyi tek taraflı olarak feshetmesi anlaşma dönemindeki tüm bedelleri kabul ederek bir ay öncesinden noter aracılığı ile bildirim yapması gerekir, bahsi geçen bir ay içinde satıcı tüm ürünlerin iade edilip hesap mutabakatı yapılarak fesih gerçekleştirilebilir” hükmü düzenlenmiş olup takip konusu alacağın 2018 yılına ilişkin olduğu, sözleşmenin 2017 dönem sonunda taraflarca feshedilmediği, bu nedenle bir yıl süre ile uzatıldığı anlaşılmaktadır.
Davalı her ne kadar uzun zamandır ürün alınmadığını, bu nedenle sözleşmenin feshedildiğini iddia etmiş ise de tarafların sözleşmeyi feshettiğine dair ihtarın bulunmadığı göz önüne alınarak sözleşmenin ayakta olduğu kabul edilmiştir. Sözleşme hükümlerine göre anlaşmanın herhangi bir nedenle cari hesap dönemi sona ermeden fesih olunması halinde tüm sözleşme süresi boyunca uygulanması gereken anlaşmada ve aktive takviminde yer alan tüm haklar ve alacaklar hesaplanarak satıcıya faturalandırılır, bu anlaşmada bulunan ve aynı yıl içerisinde faturalandırılmayan veya eksik faturalandırılan tüm prim tutarları ve diğer bedeller bir sonraki yıl içinde yeni anlaşma koşullarından bağımsız olarak satıcıya faturalandırılır, hükmü getirilmiş olup taraflar arasındaki sözleşmenin feshedilmediği, bu nedenle davalının aktive bedelini faturalandırılması sözleşmeye aykırı olduğu, davacı ve davalının ticari defterlerinin birbirine uyumlu olduğu, takip tarihi itibariyle davacının 83.081 TL alacaklı olması sebebiyle bu miktar üzerinden itirazın iptaline, alacak likit olduğundan % 20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Küçükçekmece …. İcra Müdürlüğünün…. esas sayılı dosyasından yapılan takipte 83.081 TL üzerinden itirazın iptaline,
2-Takip tarihinden itibaren avans faizi ile takibin devamına,
3-83.081 TL üzerinden % 20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Alınması gerekli 5.675,26 TL harçtan peşin alınan 1.418,82 TL peşin harcın mahsubu ile 4.256,44 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT gereğince 9.396,48 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yatırılan 1.454,72 TL harç, 104,70 TL tebligat müzekkere gideri, 800 TL bilirkişi ücreti toplamı 2.359,42 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7-Taraflarca yatırılıp harcanmayan masrafın karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 16/10/2019

Katip …

Hakim …