Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/576 E. 2020/540 K. 18.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/576 Esas
KARAR NO : 2020/540

DAVA : Alacak (Ticari Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/10/2015
KARAR TARİHİ : 18/09/2020
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 01/10/2020
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan) dava- sının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili Küçükçekmece ….. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin ……. Esas sırasına kayıtlı dava dilekçesinde özetle; davacı şirketin İran menşeili bir şirket olduğunu, davalı şirketin İran’da kurulu bulunan kendisine ait dava dışı ……. şirketi marifetiyle İran’da toplu konutlar yaptığını, bu ticari ilişki nedeni ile davalı tarafın İran’da yapmakta olduğu inşaat şirketlerinde kullanmak üzere farklı tarihlerde kapı, kasa, pervaz ve elektrik aksamı gibi farklı cins ve miktarlarda bilumum inşaat malzemelerini davacıdan satın aldığını ve teslim edildiğini, davalı tarafın bu borcuna karşılık bir kısım çekler verdiğini, bir kısmına karşılık olarak da mülkiyeti kendisine ait olan Başakşehir …… Mh. ……. pafta, …… ada, …… parsel ……. Blok ……. Nolu villa ile …… ada ……. parsel …… Blok …….. nolu bağımsız bölümleri satış bedeli yerine kaim olmak ve tapuda devri ileri yapılmak üzere satış vaadi ile 2011 yılı sonlarında davacıya fiilen teslim ettiğini, ancak davacı tarafa ayni ödeme yerine satışı vaadi ile verilmiş ve fiilen de teslim edilmiş olan taşınmazlardan 2011 yılından beri davacı şirket ortaklarınca konut olarak kullanılmakta olan villa ile, davacı şirketin ofis olarak kullandığı ….. Blok …… nolu bağımsız bölümün tapularının davacıya devredilmesini beklerken, 2013 yılında davalı tarafından davacı aleyhinde haksız işgal iddiasıyla bu iki taşınmaza yönelik olarak el atmanın önlenmesi ve haksız işgal tazminatı davası açıldığını ve davanın halen derdest olduğunu ileri sürerek taraflar arasındaki ticari ilişkinin varlığı gözetilerek davacının davalıdan olan alacak miktarının belirlenmesini ve tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın belirsiz dava olarak açılamayacağını, ala- cak talebinin dayanağının ve miktarının anlaşılamadığını, taşınmazlarla ilgili davanın halen devam ettiğini, derdestlik durumunun oluştuğunu beyanla davanın reddini savunmuştur.
Küçükçekmece …… Asliye Hukuk Mahkemesi’nve yapılan değerlendirme sonucu tesis olunan ……. Esas, ….. karar nolu 07/03/2016 tarihli ilamı ile ” dava konusu uyuşmaz- lığın her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili olduğu ve tarafların tacir olduğu ve 6102 Sayılı TTK’nun 4. maddesine göre her iki tarafın da ticari işletmesi ile ilgili hususlardan doğan hukuk davaların ticari dava olarak düzenlediği ve Ticaret Mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle göreve yönelik dava şartı yokluğu sebebiyle davanın usulden reddine” karar verilmiş, davalı vekilinin temyiz talebi üzerine Yargıtay …… HD’nce verilen onama ve karar düzeltme talebinin reddi kararlarıyla görevsizlik kararı kesinleşmiş, dosya tevzien mahkememiz esasına kaydedilmiştir.
Dava, ticari satımdan kaynaklanan alacağın tahsili talebine ilişkindir.
Davacı , mahkememizdeki iş bu dava davacının davalıya sattığı malzeme bedeli karşılığında davalı tarafça mülkiyeti davacıya nakledilecek taşınmazların davacıya devredilmemesinden kaynak- lanmaktadır.
Celp olunan Bakırköy ……. Asliye Ticaret mahkemesi’nin ……. Esas sayılı dosyasının tetki- kinde , malzeme bedeli karşılığında mülkiyeti nakledilecek taşınmazlar hakkında iş bu davanın taraf- ları arasında görülen el atmanın önlenmesi, ecri misil vs talepli asıl dava ve tapu iptali talepli karşı davanın bulunduğu, davanın henüz derdest olduğu, davanın tarafları, sebebi ve konusu yönünden her iki dava dosyası arasında fiili ve hukuki bağlantı bulunduğu, Bakırköy ……. ATM’deki dava sonunda özellikle tapu iptali ve tescil talebi yönünden verilecek kararın mahkememizdeki iş bu dava ile ilgili hükmü doğrudan etkileyeceği, delillerin birlikte ve sağlıklı bir şekilde değerlendirilmesi , ayrıca usul ekonomisi ilkesi yönünden davaların birleştirilmesinde hukuki yarar bulunduğu gözetilerek HMK 166. md gereğince birleştirme kararı verilmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;

6100 sayılı HMK’nun 166/2 maddesi gereğince, aralarında hukuki ve fiili bağlantı bulunan mahkememizin …. Esas sayılı dava dosyası ile Bakırköy …… Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ……. Esas sayılı dosyasının BİRLEŞTİRİLMESİNE,
Mahkememizin ….. Esas sayılı dava esasının bu şekilde kapatılmasına,
Yargılamaya daha önce açılan Bakırköy ….. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …… Esas sayılı dosyası üzerinden devam olunmasına,
Birleştirme kararının ilgili mahkemeye derhal bildirilmesine,
Yargılama gideri,vekalet ücreti ve harçların nihai karar ile birlikte değerlendirilmesine dair,

Nihai karar ile birlikte istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 18/09/2020

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır