Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/536 E. 2021/696 K. 08.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/536
KARAR NO : 2021/696

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/05/2018

BİRLEŞEN BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNİN
2018/537 ESAS 2018/1235 KARAR SAYILI DOSYASI

DAVA TARİHİ : 29/05/2018
KARAR TARİHİ : 08/09/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 14/09/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesi ile Taraflar arasında imzalanan müşteri portföyü devir sözleşmesi gereğince müvekkili şirketin davalı şirkete ait … Üniversitesine iş sağlığı ve güvenliği hizmeti verdiğini, davalının hizmet bedelinden kaynaklanan borcu ödememesi üzerine Bakırköy … İcra Müdürlüğünün …. Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlattığını, davalının borca takibe itiraz edip durdurduğunu, davanın kabulüne, davalının yaptığı haksız itirazın iptaline, % 20 oranından az olmamak kaydıyla davalı aleyhine icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesi ile Taraflar arasında müşteri portföyü devir sözleşmesi akdedildiğini, 31.12.2017 tarihi itibariyle 6331 sayılı yasa kapsamında iş sağlığı ve güvenliği hizmeti verdikleri tüm müşterilerini davacıya devrettiklerini, devir edilen müşteri portföyünde … Üniversitesinin de olduğunu, davacının … Üniversitesine verdiği hizmetlerde gecikme yaptığını ve işe devam etmediklerini, işi davacının bıraktığını, müvekkilinin iş kaybı ya da ciro kaybından dolayı sorumluluğunun olmadığını, davacının 2018 ocak döneminin son gününde dr ve uzman görevlendirmesi yaptığı halde eksik günlerin dikkate alınmadan tam fatura kestiğini, yine 2018 şubat dönemimde kendilerinin uzman çalıştırdıklarını, yine davacının kendi elaman çalıştırmış gibi tam fatura kestiğini ve Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün … Esas ve Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyaları ile icra takibi başlattığını, bu takiplerin haksız ve mesnetsiz olduğunu ve süresinde itiraz ederek takipleri durduklarını, takipten önce temerrüdün de gerçekleşmediğini, bu yüzden takiplerde istenen temerrüt faizinin de yersiz olduğunu, sonuç olarak haksız davanın reddine, davacı aleyhine % 20 den aşağı olmamak üzerine kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE: Taraflara usulüne uygun tebligat yapılmıştır.
Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas Sayılı takip dosyası ile Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün … Esas Sayılı dosyası dosyamız arasına alınmıştır.
Dosyaya sunulan 09/01/2019 tarihli Bilirkişiler … ve …. tarafından düzenlenen raporda tarafların ticari defterleri ile muhasebe hesap ve kayıtlarına göre davacının davalıdan 21.602,94 TL alacağının olduğu, davalının mütemerrit olmadığı, davacının ödeme emrinde temerrüt faizi isteyemeyeceği, uyuşmazlıktaki bahse konu yapılan işle ilgili faturalardaki tutarın teknik değerlendirme neticesinde İSG-Katip sistemine tanımlanmış hizmetlerin karşılığı olarak keşide edildiği, fatura bedellerinin verilen hizmet ve süreleriyle uyumlu olduğunun tespit edildiği, 01/03/2019 tarihli düzenlenen ek raporda portföy devir sözleşmesinden kalan 15.071,78 TL bedelini davalıdan olan alacağından düşerek 21.602,97 TL’sini davalıdan talep edebileceğinin tespit edildiği anlaşılmıştır.
Dava İtirazın iptali davası olup, müddeabihi takip konusu yapılmış ve borçlunun itiraz etmiş olduğu alacak olan normal bir eda davasıdır.
Mahkemenin davanın reddi ya da kabulü yönünde verdiği karar, maddi anlamda kesin hüküm teşkil edeceğinden davanın reddi halinde alacaklı, borçluya karşı aynı alacaktan dolayı yeni bir alacak davası açamayacağı gibi davanın kabulü halinde borçlu da alacaklıya karşı bir menfi tespit veya istirdat davası açamayacaktır. Bu nedenle mahkeme itirazın iptali davasında tarafların iddia ve savunmalarını genel hükümlere göre inceleyerek borcun varlığını ve miktarını araştırmak zorundadır.
Yasal dayanağını İcra ve İflas Kanunu’nun (İİK) 67.maddesinden alan itirazın iptali davası, alacaklının icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK’nın 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçlamaktadır. Takip hukukundan doğan bu davada tespit edilecek husus, borçlunun icra takibine yapmış olduğu itirazında haklı olup olmadığının belirlenmesidir.
Dosya tüm deliller ile birlikte değerlendirildiğinde; davacı … birleşen dosya davacısı davalı ile aralarındaki müşteri portföy sözleşmesi gereğince 28.12.2017 ile 31.12.2018 tarihleri arasında bu sözleşmenin geçerli olduğunu, … Üniversitesine verdiği hizmet nedeni ile düzenlenen faturanın davalı tarafından ödenmediğinden bahisle asıl davaya ve birleşen davaya konu faturalar nedeni ile takip başlattığını ancak davalının itirazı ile iş u davanın ve birleşen davanın açıldığı, itirazın iptali ile davalının icra inkar tazminatına mahkum edilmesi talebinde bulunulduğu, davalının cevap ve birleşen dosya cevap dilekçesi ile ısrarla davacının … Üniversitesine sözleşmeye uygun olarak hizmetin ifasının yapılmadığı bu nedenle de faturaya konu alacak hakkının olmadığı yönünde iddiası olsa da bu kapsamda mahkememizce hasta protokol defteri, İSG hizmetine ilişkin kayıtların tamamı üzerinde inceleme yaptırılmış alanında uzman bilirkişinin özellikle 14.07.2021 tarihli raporunda asıl davaya konu fatura tarihi olan 14.03.2018 tarihi ve birleşen davaya konu faturaların kesildiği tarih olan 28.02.2018 tarihinde muayene kayıtları ve İSG KATİP sistemi üzerinde yapılan incelemede sözleşmeye konu hizmetin ifa edildiğinin tespit edildiği, dolayısıyla davacının kendi lehine delil olan ticari defterlerinde de alacak miktarının bu faturalar ve kayıtlar ile sabit olduğu anlaşılmakla davacının bu faturalar nedeni ile davalıdan alacaklı olduğunu ispat etmesi karşısında açılan ve birleşen davanın kabulü ile alacağın likit olması nedeni ile davalının hem asıl dava hem de birleşen dava bakımından %20 oranında icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
AÇILAN DAVANIN KISMEN KABULÜNE,
1-Davalının Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas Sayılı takip dosyasında yapmış oldukları itirazın 5.531,10-TL lik asıl alacak bakımından olmak üzere itirazın İPTALİNE, takip tarihinden itibaren asıl alacağa davacının talebi aşılmamak üzere 3095 sayılı Kanunun 2/2.maddesi uyarıca değişen oranlarda avans faizi uygulanmak suretiyle TAKİBİN DEVAMINA,
2-Faiz ilişkin talebin REDDİNE,
3-Alacağın likit olması nedeni ile alacağın %20 si oranında (1.106,22-TL) icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
4-Alınması gerekli 377,90 TL harçtan peşin alınan 79,08 TL peşin harcın mahsubu ile 298,82 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
5- Davacı tarafından yatırılan 35,90- TL başvuru harcı, 79,08-TL peşin nispi harç, 5,20-TL vekalet harcı olmak üzere toplam 120,18- TL harcın davalıdan tahsil edilerek davacıya ödenmesine,
6-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar üzerinden AAÜT gereğince 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7- Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden red edilen miktar üzerinden AAÜT gereğince 1.015,70- TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
8-Davacı tarafından yatırılan 195 TL tebligat müzekkere gideri, 2.600 TL bilirkişi ücreti toplamı 2.795 TL’nin kabul ve red oranı göz önüne alındığında 2.347,80 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiye 447,20-TL’nin davacı üzerinde bırakılmasına,
9-6235 sayılı Hukuk uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-11-13 maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin (yargılama gideri olarak) kabul-red oranına göre 1.108,80-TL’nin davalıdan, 211,20-TL’sinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
BİRLEŞEN DAVANIN KISMEN KABULÜNE,
1-Davalının Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … Esas Sayılı takip dosyasında yapmış oldukları itirazın 15.071,81-TL lik asıl alacak bakımından olmak üzere itirazın İPTALİNE, takip tarihinden itibaren asıl alacağa davacının talebi aşılmamak üzere 3095 sayılı Kanunun 2/2.maddesi uyarıca değişen oranlarda avans faizi uygulanmak suretiyle TAKİBİN DEVAMINA,
2-Faiz ilişkin talebin REDDİNE,
3-Alacağın likit olması nedeni ile alacağın %20 si oranında (3.014,36-TL) icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
4-Alınması gerekli 1.029,55 TL harçtan peşin alınan 182,23 TL peşin harcın mahsubu ile 847,32 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
5- Davacı tarafından yatırılan 35,90- TL başvuru harcı, 182,23-TL peşin nispi harç, 5,20-TL vekalet harcı olmak üzere toplam 223,33- TL harcın davalıdan tahsil edilerek davacıya ödenmesine,
6-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar üzerinden AAÜT gereğince 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7- Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden red edilen miktar üzerinden AAÜT gereğince 16,10- TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
8-Taraflarca yatırılıp harcanmayan masrafın karar kesinleştiğinde iadesine,

Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı HMK 394/5 ve 341/1 maddesi gereğince tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 08/09/2021

Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza

“iş Bu Evrak 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanununun 5. Madde Uyarınca Güvenli Elektronik İmza İle İmzalanmış Olup, 22. Madde Uyarınca Da Islak İmza İle İmzalanmayacaktır.”