Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/516 E. 2018/631 K. 29.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

BAKIRKÖY (3) NO’LU ASLİYE TİCARET
MAHKEMESİ KARARIDIR

ESAS NO : 2018/516
KARAR NO : 2018/631

DAVA : Tazminat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/05/2017
KARAR TARİHİ : 29/05/2018
KARAR YAZIM TARİHİ : 22/06/2018

Mahkememizin …esas sayılı dosyasının 24/05/2018 tarihli duruşma tutanağının 5 nolu ara kararı gereği davalı … … blokları atölyeleri yönetim aleyhine açılan davanın iş bu dosyadan tefrik edildiği ve … esas numarasını aldığı ve yapılan yargılaması sonunda ,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı , Bakırköy Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine vermiş olduğu 25/05/2017 harçlandırma tarihli dava dilekçesinde; müvekkili banka ile davalı …A.Ş arasında imzalanan 02/06/2008 tarihli Gayrimenkul Satış Vaadi Sözleşmesi uyarınca … tarafından inşa edilen …. ili, …. ilçesi, … Mah. …. Meviindeki …. ada, …. parselde kayıtlı …. yapı Kompleksi içerisindeki … Blok zemin kattaki 766,76 m2’lik alan 1, 2 ve 4 nolu bağımsız bölümler olarak 23/08/2013 tarihinde müvekkili bankaya teslim edildiğini, taşınmazın tefriş işlerinin tamamlanmasından sonra muhtelif tarihlerde gayrimenkulün ortak yerlerinden sayılan ve müvekkili bankaya ait bağımsız bölümlerin üst katında yer alan kuyum atölyelerinin faaliyetleri sonucunda oluşan kimyasal atıkları taşıyan borulardan kimyasal atık sızıntılarının meydana geldiğini, söz konusu kimyasal atıkların siyanür, arsenik ve asit gibi insan sağlığını tehdit eden kimyasal maddeler olduğunun İTÜ Çevre Mühendisliği Laboratuvarının 7 Mayıs 2015 tarih ve …. sayılı raporu ile tespit edildiğini, durumun davalı … Merkez….Blokları Yönetimine ve aynı zamanda davalı … Sigorta A.Ş’ne bildirildiğini, yapılan görüşmeler neticesinde sızıntıya neden olan boruların Ağustos ayında ….Yönetimi tarafından değiştirildiğini, sonrasında kimyasal atık sızıntısı meydana gelmediğini, ancak aynı sızıntının tekrarlanıp takrarlanmayacağı ve bağımsız bölümlerde çalışacak kişiler bakımından güvenli ve sağlıklı bir ortamın bulunup bulunmadığı hususlarında müvekkili bankada tereddütler hasıl olduğundan Bakırköy 6.Sulh Hukuk Mahkemesinin … D.İş sayılı dosyası ile delil tespiti yaptırdıklarını, bilirkişinin raporunda proje aşamasında sistemde kullanılan ana kolon boruları olan dışı pik için PVC borcu seçiminin yanlış yapıldığı kanaatine vardığını, ayrıca olay mahallinde yapılan keşif esnasında alınan numunelerin İstanbul Teknik Üniversitesine gönderildiğini, düzenlenen 06/06/2016 tarihli raporda tefriş malzemelerinin tehlikeli atık sınıfında olduğu ve zarar gördüğü yeniden kullanımının insan sağlığı açısından tehlike oluşturduğu, temizlemenin sağlıklı şekilde tamamen yapılamayacağı göz önüne alınıp malzemelerin yenisiyle tamamen değiştirilmesi gerekeceğinin belirtildiğini, bu nedenle müvekkili bankanın uğramış olduğu ¨ 935.530,43 zararın müvekkili banka ile davalı … Sigorta A.Ş arasında yapılan 20/06/2014 tarihli sözleşme kapsamında talep edildiğini, sigorta şirketi tarafından yaptırılan ekspertiz incelemesinde ¨ 186.011,44 hasar oluştuğu tespit edilerek tespit edilen bu miktarın 15/03/2016 tarihinde ödendiğini, sigorta şirketi tarafından 30/11/2016 tarihli yazı ile ise Kuyumcukent Ek Hizmet Binasında daha önceden yapılmış olan tazminat ödemelerine ilaveten ¨ 935.530,43 tutarındaki ek talebe konu hasarların Yangın Sigortası Genel Şartları A.I maddesine göre tazminat harici olması nedeniyle ilk ekspertiz sonucu tespit ve tazmin edilen ¨186.011,44 tutarındaki hasar tazminatı haricinde tazminat ödemesi yapılamayacağının bildirildiğini, müvekkili bankanın oluşan zararının doğrudan zarar olduğunu, davalıların farklı hukuki sebeplerle müvekkili bankanın oluşan zararından müteselsilen sorumlu bulunduklarını ileri sürerek, müvekkilinin ¨935.530,43 zararının davalı … Sigorta A.Ş’den borcun muaccel olduğu 14/01/2017 tarihinden, diğer davalılardan ise dava tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte tahsiline, ayrıca ¨179.119,68 gecikme cezasının dava tarihinden işleyecek avans faiziyle birlikte davalı sigorta şirketinden tahsiline, delil tespiti için yapılmış bulunan ¨12.566,20 yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … Merkez ….Blokları Atölyeler Yönetimi vekili cevap dilekçesinde; müvekkili bina yönetimi tarafından tüm ortak alanlar ile tüm tesisatların kat malik ve kiracılarına vereceği zararların teminatı olarak ortak alanlara ilişkin yangın sigortası yaptırdığını, davalılardan …Gayrimenkul Yatırımları A.Ş’nin hem arsa sahibi hem de binanın müteahhitleri olduğunu, davacı ile … arasında yapılan satış vaadi sözleşmesi sonrasında davacının davalı …’tan bina projesine aykırı olarak birtakım imalatlar yapılmasını talep ettiğini, bu talepler üzerine tarafların anlaşarak hareket ettiklerini ve davacının talepleri gibi binanın projesine aykırı imalatlar yapıldığını, bu taleplerin en önemlisinin ise bina projesinde 12 adet ve şaftlar halinde binanın yukarısından otopark katına kadar düz bir halde devam eden atıksu borularının indiği alanların davacı tarafından satın alınan zemin kattaki geçişlerinin iptal edilerek yaklaşık 100 m2 ‘lik bir alan kazandırıldığını, diğer davalı tarafından oluşturulan fiili duruma göre şaftlardan indirilen boruların zemin katın üst tarafından yani davacının satın aldığı bağımsız bölümün tavanından geçirildiğini ve tek bir noktada otopark katına indirildiğini, davalı …’ın mühendislik hatası da yaparak kimyasal atıkların izalesi ve boru içerisinde durması zararlı olan atıkların daha uzun süre boru içinde tutacak şekilde projeye aykırı ve gereksiz kıvrımlar oluşturarak boru içinde ağın uzun süre kalmasına, tek bir noktaya toplanarak boru içinde birikmesine, korozyon neticesinde de daha ilk yılı içinde akmasına sebebiyet verdiğini, kat malikleri yönetim kurulu oluşturulduğunda binanın müteahhitten teslim alındığı ve bu aykırılıkların gizlenerek kat maliklerine teslim edildiğinin anlaşıldığını, 06/05/2009 tarihli yönetim planında binanın ortak alanı olarak projede yer alan 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11 ve 12 nolu bağımsız bölümlerin birleştirilerek 1, 2, 3, ve 4 nolu bağımsız bölümlerinoluşturulduğunu, zemin kattaki davacıya ait bağımsız bölümlere yaklaşık 1327 m2 açık alan, açık otoparkın davacı banka para transfer alanı olarak davacının kullanımına bedelsiz olarak tahsil edildiğini, davalı …’ın atık su giderlerinin kimyasal atıklara dayanıklı olacak şekilde yapmamış olmasının gizli ayıp niteliğinde olduğunu, davacının dava konusu bağımsız bölümleri 23/08/2013 tarihinde teslim aldığını, bu tarihten itibaren 23/08/2018 tarihine kadar gizli ayıptan dolayı davalı …’ın sorumlu olduğunu, müvekkiline atfedilecek bir kusur bulunmadığını, müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğinden davanın husumet yönünden reddini talep ettiklerini, dosyadaki bilgi ve belgelerden zararın 02/04/2014 tarihinde oluştuğunun sabit olduğunu, zararın meydana gelmesinden itibaren iki yıldan fazla süre geçtiğini, talebin zamanaşımına uğradığını, davanın zamanaşımı nedeniyle reddinin gerektiğini, Bakırköy …Asliye Ticaret Mahkemesinin …. Esas sayılı dosyasında davalı sigorta şirketi tarafından açılan rücu alacağı davası bulunduğunu, davanın konusunu teşkil eden zararların miktar ve tazmin kalemleriyle ilgili doğrudan bağlantı bulunduğunu, tarafları ve konusunun aynı olduğunu, davaların birisinde verilecek kararın diğerini etkileyeceğini belirterek birleştirme kararı verilmesini talep ettiklerini, ayrıca müvekkili ortak alanlarla ilgili …Sigorta A.Ş’den …. nolu poliçe ile 31/12/2014-31/12/2015 tarihleri için İşyeri Sigorta Poliçesi ile sigortalandığından davanın …Sigorta’ya ihbarını talep ettiklerini, davacı banka tarafından müvekkiline 1 yılı aşkın süre geçtikten sonra bildirim yapıldığını, bu şekilde ihmaller sonucu oluşan zararının büyüdüğünü, ihbar mükellefiyetine uymayan davacı bankanın zararın oluşması veya arttırılması yönündeki ihmalleri nedeni ile oluşan zararın tamamını talep edemeyeceğini, talep edilen zarar miktarının fahiş ve zararın oluşması ile illiyet bağı bulunmayan zarar tazmin kalemleri bulunduğunu, davacı tarafından projeye aykırı olarak kaldırılan 12 adet şaftın tekrar inşasına izin verilmediğinden boruların bir üst kata taşınmak zorunda kalındığını, boruların 1.kat üzerinden geçirilmek zorunda kalındığını, davacının talep ettiği faiz türü ve oranının yasal olmadığını, fahiş faiz talebini kabul etmediklerini belirterek davanın müvekkili açısından öncelikle zaman aşımı ve husumet yokluğundan reddine, davanın …Sigorta A.Ş’ne ihbarına, davanın Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine, haksız ve yasal dayanaktan yoksun davanın esastan reddine karar verilmesini istemiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava; davacıya ait ek hizmet binası olarak kullanılan taşınmazda üst katlardaki bina atık su tesisatında kimyasal asitli su sızıntısı nedeniyle oluştuğu iddia olunan hasarın davalılar bina yönetimi, mütaahhidi ve sigorta şirketinden tazmini istemine ilişkindir.
Mahkememizce,26/09/2017 gün ve…. esas,…. karar sayılı görevsizlik kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi … ncı Hukuk Dairesi’nin 14/02/2018 gün ve …. esas,…. karar sayılı ilamı ile “…Davalılar arasında H.M.K.’nun 59. maddesi anlamında mecburi dava arkadaşlığı olduğundan söz edilemez. Davalıların her biri yönünden dayanılan hukuki sebebin farklı olması, dayanılan hukuki sebeplere göre İstanbul … Merkez ….Blokları Atölyeler Yönetimi hakkındaki dava ile diğer davalılar hakkındaki davaların farklı mahkemelerin görev alanına girmesi, görev konusunun kamu düzenine ilişkin olup mahkemece resen dikkate alınmasının zorunlu olması dikkate alındığında, yargılamanın sağlıklı olarak yürütülebilmesi ve uyuşmazlığın kolaylıkla çözüme ulaştırılabilmesi için ilk derece mahkemesinin H.M.K.’nun 167. maddesi uyarınca davalı … Merkez ….Blokları Atölyeler Yönetimi hakkındaki davanın eldeki davadan tefriki ile bu davalı hakkında 634 sayılı KMK. uygulanacak olduğundan yeni esasa kaydedilecek davada görevsizlik kararı vermesi gerektiği değerlendirilmeden tüm davalılar bakımından görevsizlik kararı verilmesi usul ve yasaya aykırı…” olduğundan bahisle kaldırılmıştır.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 36 ncı Hukuk Dairesi’nin az yukarıda belirtilen ilamı doğrultusunda davalı … Merkez ….Blokları Atölyeler Yönetimi hakkındaki dava diğer davadan tefrik edilerek ayrı bir esasa kaydedilmiştir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4.maddesinde hangi işlerin ticari dava olarak nitelendirilecekleri belirlendikten sonra anılan kanunun 5.maddesinde ticaret mahkemelerinin kuruluşu ve hangi mahkemelerin ticaret mahkemesi sıfatıyla bakacağı belirlendikten sonra asliye ticaret mahkemesi ile asliye ve diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişkinin görev ilişkisi olduğu belirtilmiştir.
Dosya içerisinde mevcut yönetim planı ve Tapu Kaydı incelendiğinde ana taşınmazda kat mülkiyetinin kurulduğu anlaşılmaktadır.
634 sayılı Kanunun 35/b maddesinde ise “Ana gayrimenkulün gayesine uygun olarak kullanılması, korunması, bakımı ve onarımı için gereken tedbirlerin alınması” hükmüne, 16. maddesinde “Kat malikleri anagayrimenkulün bütün ortak yerlerine, arsa payları oranında, ortak mülkiyet hükümlerine göre malik olurlar.” hükmüne, ayrıca 19/3. maddesinde de “Her kat maliki anagayrimenkule ve diğer bağımsız bölümlere, kusuru ile verdiği zarardan dolayı diğer kat maliklerine karşı sorumludur.” hükmüne yer verilmiş, diğer yandan aynı Kanunun Ek madde 1. maddesi ile de “Bu Kanunun uygulanmasından doğacak her türlü anlaşmazlık sulh mahkemelerinde çözümlenir.” düzenlemesine yer verilmiştir.
Somut olayda, bağımsız bölüm maliki olan davacının, dava dışı bağımsız bölüm maliklerinin dairesinden gelen kimyasal asitli su sızıntısı nedeniyle uğradığı zararın davalı site yönetiminden tahsilini talep etmekte olup, bu şekildeki uyuşmazlığın Kat Mülkiyeti Kanunundan kaynaklandığı anlaşılmakla sulh hukuk mahkemesinde görülmesi gerekmektedir.
Göreve ilişkin usul kuralları HMK’nun 114/1-c maddesi uyarınca dava şartıdır.Dava şartları kamu düzeninden olup kamu düzenine ilişkin hususlarda resen dikkate alınacak hususlardan olup duruşmasız olarak yapılan ön incelemede,HMK’nun115/2.maddesi gereğince dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki gibi hüküm fıkrası oluşturulmuştur.
HÜKÜM/Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının açtığı davada,mahkememizin görevli olmadığı anlaşılmakla;açılan davanın, HMK’nun 115/2.maddasi uyarınca aynı kanunun 114/1-(c) maddesinde belirtilen dava şartı noksanlığı nedeniyle usulden REDDİNE,mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
2-6100 Sayılı HMK’nun 20. maddesi gereğince taraflardan birinin görevsizlik kararı süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize başvurarak dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesini talep etmelerinin gerektiğinin, aksi taktirde mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin İHTARATINA,
3-HMK’nun 20 maddesi uyarınca kararın kesinleşmesini müteakip yasal iki haftalık sürede talepte bulunulduğunda dosyanın görevli Bakırköy Sulh Hukuk Mahkemesi’ne tevzi edilmek üzere Bakırköy Hukuk Mahkemeleri Tevzi Müdürlüğü’ne GÖNDERİLMESİNE,
4-Mahkememizce verilen görevsizlik kararının kesinleşmesinden sonra dava yetkili ve görevli mahkemede devam edilmemesi ve talep halinde yargılama giderlerinin değerlendirilerek HMK’ nun 331/2. maddesi gereğince bir karar verileceğinin İHTARATINA,
5-Harç ve masrafların görevli mahkemede nazara ALINMASINA,
5235 sayılı Kanunun geçici 2’nci maddesine göre ,Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmî Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla;6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ilâ 360’ncı madde hükümleri uyarınca,mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf,başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda karar verildi. 29/05/2018

BAŞKAN …

ÜYE …

ÜYE …

KATİP ….