Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/32 E. 2020/630 K. 09.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/32 Esas
KARAR NO : 2020/630

DAVA : Kooperatif Üyeliğinin Tesbiti
DAVA TARİHİ : 08/01/2018
KARAR TARİHİ : 09/10/2020
K. YAZIM TARİHİ : 21/10/2020
Mahkememizde görülmekte olan Kooperatif Üyeliğinin Tesbiti davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ve duruşmadaki beyanlarında özetle; müvekkilinin 01/07/2013 tarihinde davalı kooperatifin yönetim kurulu üyesi …’a ait 390 ve 391 nolu ortaklıkları her bir ortaklık için 500.000,00 TL ödemek suretiyle iktisap ettiğini, devir bedelinin kooperatif hesap- larına intikal ettirilmek üzere adı geçen kişiye ödendiğini ve Bakırköy …. Noterliği’nin 27/11/2015 tarih … yevmiye nolu ihtarnamesi ile davalı kooperatife bu devir ve temlikin bildirilerek üye kaydının yapılmasının talep edildiğini, ihtarname ile birlikte ödenen paraya ilişkin talimat ,virman ve ibranamenin de iletildiğini, davalı kooperatifin üyelik kaydını yaptığını,daha sonra Zeytinburnu … Noterliği’nin 28/12/2017 tarih ve …. yevmiye nolu ihtarnamesi ile davalı kooperatifin 26/12/2017 tarih ve …. sayılı kararı ile mali yükümlülükleri yerine getirilmediğinden bahisle müvekkilinin üyeliğinin sona erdirildiği ve ortaklıktan çıkarılmasına karar verildiğinin bildirildiğini, ancak müvek- kilinin devir alındğı 390 ve 391 nolu ortaklıkların bütün bedelinin alındığını ve ortaklığın ödemesiz türde bir ortaklık olduğunu, her iki hisse yönünden müvekkiline ek vs ödemelere ilişkin bildirim ya- pılmadığını, mevcut halin 1163 sayılı Koop Kanunu’nun 27 ve 52.maddelerinin açık ihlali niteliğinde olduğunu beyanla müvekkilinin davalı kooperatife borcunun bulunmadığının tespiti ile Kooperatif Yönetim Kurulu’nun 26/12/2017 tarih ve …. sayılı ortaklıktan çıkma kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ve duruşmadaki beyanlarında özetle; her ne kadar dava türü kooperatif üyeliğinin tespiti şeklinde nitelendirilmiş ise de, davacının dava dilekçesinin talep kısmın- da davalı kooperatife borçlu olmadığının tespitini de talep etmiş olması nedeniyle hangi miktar için menfi tespit talep edildiğinin açıklatılarak nispi harcın tamamlanması gerektiğini, davacının ödemesiz ortaklık devraldığı ve kooperatife borçlu olmadığına dair iddialarının davacının taahhütleri , Koo- peratif Ana Sözleşmesi, Kooperatifler Kanunu ve Borçlar Kanunu’na aykırı olduğunu, davacının KK: 16.md ne göre genel kurula ve genel kurul kararlarına karşı yasal yollara başvurmadığını, bu nedenle çıkarma kararının iptalini istemeyeceğini, davacıya tebliğ edilen ihtaratlı ihtarnameler ile süre veri- lerek borcun ödenmesinin talep edildiğini,borç ödenmediğinden ortaklıktan çıkarma kararı verildiğini, beyanla davanın reddini savunmuştur.
Dava, Kooperatifler Kanunu’na dayalı menfi tespit ve ortaklıktan çıkarma kararının iptali talebine ilişkindir.
Dava konusu uyuşmazlık; davacının dava konusu 390 ve 391 nolu üyelikleri nedeniyle dava- lıya borçlu olup olmadığı ile borç miktarının ne olduğu, söz konusu borç nedeniyle ortaklıktan çıkarma koşullarının oluşup oluşmadığı, ortaklıktan çıkarmaya ilişkin kararının iptal edilip edil- meyeceği hususunda toplanmaktadır.
Davaya konu borç miktarının 281.571,46 TL olduğu gözetilerek harç ikmali yapılarak yargı- lamaya devam olunmuştur.
Banka kayıtları, kooperatif ana sözleşmesi, genel kurul kararları ,ihtarnameler celp edilmiş, dava konusu borcun varlığı ve bu nedenle ortaklıktan çıkma koşullarının oluşup oluşmadığı hususunda bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiştir.
Kooperatif Uzmanı …. ile SMMM …. tarafından davacının ihtilaf konusu döneme ilişkin defter ve kayıtlar ile dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu düzenlenen rapora göre ;
Davalı kooperatifin 14/04/3016 tarih ve 09 sayılı yönetim kurulu kararı gereği,davacının 1163 sayılı kanun ve kooperatif ana sözleşmesinin 17.maddesine uygun olarak davalı kooperatifteki 390 ve 391 nolu ortaklığını …’dan devir yoluyla edindiği, üyeliği devir yoluyla elde eden dava- cının devir eden ( …) bütün hak ve alacaklarını devir ve temlik aldığı gibi, devir edenin bütün borçlarını da kabul ederek kooperatif üyesi olduğu,
Davacının 390 nolu üyeliğinin,başlangıçta 299-1 üyelik numarası ile dava dışı …’a ait olduğu, dava dışı ….ın hissesini davacıya devrettiği 01/07/2013 tarihinde davalı koo- peratife 248.018,09 TL borçlu olduğu, bu tarihten sonra dava dışı ….’ın kooperatife muh- telif ödemeler yaptığı, davacının davalı kooperatifin üyeliğine kabul edildiği 14/04/2016 tarihinde dava dışı bu kişinin davalı kooperatife olan borcunun 263.655,45 TL olduğu, devirden sonra davacıya 390 üyelik numarası verildiği, davacının ihtarname keşide edilen 30/04/2016 tarihi itibariyle davalı kooperatife 265.473,41 TL borçlu olduğu, bu borcun 203.597,81 TL’sinin ana para + 61.875,60 TL- sinin işlemiş faize yönelik olduğu,
Davacının 391 nolu üyeliğinin, başlangıçta 299-2 üyelik numarası ile dava dışı …’a ait olduğu, dava dışı …’ın, hissesini davacıya devrettiği 01/07/2013 tarihinde davalı koo- peratife 248.018,09 TL borçlu olduğu, bu tarihten sonra dava dışı kişinin kooperatife muhtelif öde- meler yaptığı, davacının davalı kooperatif üyeliğine kabul edildiği 14/04/2016 tarihinde dava dışı kişinin davalı kooperatife olan borcunun 263.655,45 TL olduğu, devirden sonra davacıya 391 üyelik numarası verildiği, davacının, ihtarname keşide edilen 30/04/2016 tarihi itibariyle davalı kooperatife 265.473,41 TL borçlu olduğu, bu borcun 203.597,81 TL’sinin ana para + 61.875,60 TL’sinin işlemiş faize yönelik olduğu,
Davacının 390 ve 391 nolu her iki ortaklığı yönünden ihtarnameye konu ödemelerini koope- ratife yapmaması nedeniyle yönetim kurulunun 26/12/2017 tarih 35 sayılı kararı ile üyelikten ihraç edildiği,
Davacının, kanun ve ana sözleşmede kendisine tanınan seçimlik haklardan, genel kurula karşı itiraz hakkını kullanmadığı, huzurdaki dava ile yönetim kurulunun 26/12/2017 tarih 35 sayılı ihraç kararının iptalini 3 aylık hak düşücü süre içinde talep ve dava ettiği,
Davalı kooperatif tarafından davacının gerek 390 nolu, gerekse 391 nolu ortaklığı yönünden gönderdiği ihtarnamelerde genel kurul kararları ile uyumlu olarak tahsili talep edilen borç tutarının gerçek borç tutarını göstermesi, aidatlara işletilen gecikme faizlerinin TBK’da belirlenen sınırlama dikkate alınmak suretiyle davacıdan talep edilmiş olması nedeniyle keşide edilen ihtarnamelerin usu- lüne uygun olarak düzenlendiğinin kabul edilmesi gerektiği,
Usulüne uygun ihtarlara dayalı alman ihraç kararı ile davacının hem 390 hem de 391 sayılı ortaklığı yönünden ihraç edilmesinin yerinde olduğunun kabul edilmesi gerekeceği” belirtilmiştir
Davalı vekilinin ihtarname tebliğinin usulsuz olduğuna dair itirazları yönünden yapılan ince- leme sonucu; davacının 390 ve 391 nolu üyelikleri için davalı kooperatif tarafından keşide edilen birinci ihtarnamelerin davacıya tebliğinin usulüne uygun olmadığının (usule aykırı olarak tebliğ yapıldığının kabulü) kabul edilmesi halinde, geçerli şekilde tebliğ edilmeyen ihtarnameler sonucu ih- raç kararı verilemeyeceğinden , ihraç kararının ( gerek 390 gerekse 391 nolu ortaklık) bu yön itiba- riyle yerinde olmayacağı,
Davacıdan tahsili istenen borç miktarının (390 ve 391 nolu üyelikleri için) 1. ve 2. İhtarname- lerde bire bir aynı olduğu, keşide edilen 2. İhtarnamede sadece not şeklinde bu borç tutarı dışında devam eden diğer borç miktarları konusunda davacı üyeye bilgilendirme yapıldığı görülmüş olup, davacının 390 ve 391 nolu üyelikleri için ihraca dayanak teşkil eden 1. ve 2. ihtarnamelerde belirtilen borç miktarının birebir aynı olmadığı yönündeki itirazının yerinde olmadığı,
Davalı kooperatifin, davacının 390 ve 392 nolu üyeliği için cari hesaplarına tahakkuk ettirdiği gecikme faiz oranının 2013 yılı sonuna kadar yıllık %18, 2014-2016 yılı arasında ise yıllık %16,80 oranında olduğunun tespit edilmesi karşısında gecikme faiz tahakkuklarının davacı cari hesaplarına 6098 Sayılı T.B.K.nın 120/2. maddesinde öngörülmüş olan sınırlamayı dikkate alarak tahakkuk ettir- diği,
Davacının 390 ve 391 nolu üyelikleri için ihtarnamelerde belirtilen ve ödenmesi talep edilen borç tutarlarının genel kurul kararlarıyla uyumlu olarak gerçek borç tutarını yansıttığı sonucuna varıl- makla ,hukuki dayanaktan yoksun davanın reddine karar verilmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurul- muştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu’na göre hesaplanan ve tahsili gereken 54,40 TL karar ve ilam harcından pe- şin alınan 35,90 TL harcın mahsubu sonucu bakiye 18,50 TL harcın davacıdan tahsil edilerek Hazi- ne’ye irat kaydına,
3- Davacı tarafından sarf olunan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
Davalı tarafça sarf olunmuş yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar tesisine yer olmadığına,
Sarf olunmayan gider/delil avanslarının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine ,
4-Kendisini vekil ile temsil ettiren davalı lehine red olunan dava değerine göre hüküm tari- hinde yürürlükte bulunan Av. Kan. ve AAÜT gereğince takdir olunan 28.160,00 TL vekalet ücre- tinin davacıdan tahsil edilerek davalı tarafa ödenmesine dair,

5235 sayılı Kanunun geçici 2’nci maddesine göre ,Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmî Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla;6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ilâ 360’ncı madde hükümleri gereğince,mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf,başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup,usulen anlatıldı. 09/10/2020
Katip …
E-imzalıdır

Hakim …
E-imzalıdır