Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/255 E. 2021/651 K. 14.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/255
KARAR NO : 2021/651

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 13/03/2018
KARAR TARİHİ : 14/07/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 23/07/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesi ile müvekkili şirketin davalı şirkete İş Sağlığı Güvenliği ve İşyeri Hekimliği Hizmeti verdiğini, tarafların süregelen ticari ilişkisi sebebiyle güvene dayalı olarak aralarında herhangi bir sözleşme imzalanmadığını, müvekkili firmanın hizmet vermeye başlayabilmesi için davalı firmanın ISG – Katip sistemi üzerinden iş güvenliği ataması yapılıp talebin onaylanmasının gerektiğini, taraflar arasındaki iş ilişkisinin bu sistemde mevcut olduğunu, yazılı bir sözleşme olmamakla birlikte zımni olarak sözleşme ilişkisi kurulduğunu, davalının fatura bedellerinden kaynaklanan borcunu ödememesi üzerine
Büyükçekmece … İcra Müdürlüğü ‘nün … Esas Sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının haksız ve kötü niyetli olarak borca ve yetkiye itiraz ettiğini, bunun üzerine dosyanın yetkili Bakırköy …. İcra Dairesine gönderildiğini, davalının buna da itirazı sebebiyle takibin durduğunu, davanın kabulü ile takibin devamına, davalının 191.217,80 TL asıl alacak ve 21.812,12 TL geçmiş dönem faizine yapılan itirazın iptaline ve davalı aleyhine % 20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesi ile müvekkili şirketin belirtilen faturalar kapsamında davacı şirkete borcunun bulunmadığını, sunulan faturalardan 3 adedinin iade edildiğini, bu faturalara ilişkin hizmetin alınmadığını, buna rağmen dava konusu edilmesinin anlaşılamadığını, kabul edilmeyen bu faturalara ilişkin borç bulunmadığının açık olduğunu, 2014 yılından devredildiği iddia edilen 12.820,50 TL ’lik fatura alacağının da dayanağının bulunmadığını, Davaya konu diğer faturaların bir kısmının davacıya nakit olarak bir kısmının da barter usulü daire devretmek suretiyle ödendiğini, bir kısım faturalara ilişkin hizmet alınmadığını, ayrıca faturaların müvekkili şirkete usulüne uygun olarak tebliğ ve teslim edilmediğini, müvekkilince de kabul edilmediğini, irsaliyesi bulunmayan faturaların davaya konu edildiğini, tebliğin ispat külfetinin alacaklıda olduğunu, bu ispatın yapılamadığını, faturalara da süresi içinde itiraz edildiğini, talep edilen faiz oranının da yüksek olduğunu, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE: Taraflara usulüne uygun tebligat yapılmıştır.
Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … Esas dosyasının UYAP Kayıtları dosyamız arasına alınmıştır.
Dosyaya sunulan 07.05.2021 tarihli Bilirkişiler …, … ve … tarafından düzenlenen raporda davacı ticari defterlerinde icra takip tarihinde davacının davalıdan 191.217,80 TL alacaklı gözüktüğü, iddialara konu 167.500,01 TL’lik faturanın davacı kayıtlarında olduğu, ancak davacının bu fatura bedelinin nakden ödendiğine ilişkin davalı borcuna 167.500,01 TL işlediği, davacının davalıya 167.500,01 TL ödediğini ispatlaması halinde, icra takip tarihinde davacının davalıdan 175.623,00 TL alacaklı olacağı, ancak davacının davalıya 167.500,01 TL ödediğini ispatlayamaması halinde icra takip tarihinde davacının davalıdan 8.122,99 TL alacaklı olacağının tespit edildiği anlaşılmıştır.
Dava İtirazın iptali davası olup, müddeabihi takip konusu yapılmış ve borçlunun itiraz etmiş olduğu alacak olan normal bir eda davasıdır.
Mahkemenin davanın reddi ya da kabulü yönünde verdiği karar, maddi anlamda kesin hüküm teşkil edeceğinden davanın reddi halinde alacaklı, borçluya karşı aynı alacaktan dolayı yeni bir alacak davası açamayacağı gibi davanın kabulü halinde borçlu da alacaklıya karşı bir menfi tespit veya istirdat davası açamayacaktır. Bu nedenle mahkeme itirazın iptali davasında tarafların iddia ve savunmalarını genel hükümlere göre inceleyerek borcun varlığını ve miktarını araştırmak zorundadır.
Yasal dayanağını İcra ve İflas Kanunu’nun (İİK) 67.maddesinden alan itirazın iptali davası, alacaklının icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK’nın 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçlamaktadır. Takip hukukundan doğan bu davada tespit edilecek husus, borçlunun icra takibine yapmış olduğu itirazında haklı olup olmadığının belirlenmesidir.
Dosya tüm deliller ile birlikte değerlendirildiğinde; tarafların arasındaki uyuşmazlık Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas Sayılı takip dosyasındaki takibe konu İş Sağlığı Güvenliği Ve İş Yeri Hekimliği Hizmet faturasının tahsili için takip başlatılmış, davalıların itirazı ile duran takibin devamı talebi talebi ile iş bu dava açılmış olup, tarafların bilİrkişi deliline dayanmış olmaları nedeni ile dosya bilirkişiye tevdi edilmiş olup dosyada mevcut rapor ve birden fazla alınan ek rapor bulunmakta olup, 07.05.2021 tarihli Bilirkişiler …, … ve …tarafından düzenlenen raporun ayrıntılı ve denetime elverişli olduğu, raporda davacı ticari defterlerinde icra takip tarihinde davacının davalıdan 191.217,80 TL alacaklı gözüktüğü, iddialara konu 167.500,01 TL’lik faturanın davacı kayıtlarında olduğu, ancak davacının bu fatura bedelinin nakden ödendiğine ilişkin davalı borcuna 167.500,01 TL işlediği, davacının davalıya 167.500,01 TL ödediğini ispatlaması halinde, icra takip tarihinde davacının davalıdan 175.623,00 TL alacaklı olacağı, ancak davacının davalıya 167.500,01 TL ödediğini ispatlayamaması halinde icra takip tarihinde davacının davalıdan 8.122,99 TL alacaklı olacağının tespit edildiği, davalının barter ödemesi iddiası ile davacının ticari defterinde 167.500,01 TL’lik faturanın davacının kendi ticari kayıtlarında olduğu ve bu fatura bedelinin nakden ödendiğine ilişkin davalı borcuna 167.500,01 TL işlediği anlaşılmakla davalının takip tarihi itibari ile davacıya 8.122,99-TL alacaklı olduğu anlaşılmakla açılan davanın kısmen kabulüne, davalının bakırköy … icra müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasında yapmış oldukları itirazın 8.122,99-TL asıl alacak yönüden itirazın iptaline, takip tarihinden itibaren alacağa davacının talebi aşılmamak üzere 3095 sayılı kanunun 2/2.maddesi uyarıca değişen oranlarda avans faizi uygulanmak suretiyle takibin devamına, alacağın likit olması nedeni ile alacağın %20 si oranında ( 1.624,59-TL) icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya İlişkin talebin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
AÇILAN DAVANIN KISMEN KABULÜNE,
1-Davalının Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı takip dosyasında yapmış oldukları itirazın 8.122,99-TL asıl alacak yönüden itirazın İPTALİNE, takip tarihinden itibaren alacağa davacının talebi aşılmamak üzere 3095 sayılı Kanunun 2/2.maddesi uyarıca değişen oranlarda avans faizi uygulanmak suretiyle TAKİBİN DEVAMINA,
2-Alacağın likit olması nedeni ile alacağın %20 si oranında ( 1.624,59-TL) icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
3- Fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
4-Alınması gerekli 554,88 TL harçtan peşin alınan 35,90 TL peşin harcın mahsubu ile 518,98 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
5- Davacı tarafından yatırılan 35,90- TL başvuru harcı, 35,90-TL peşin nispi harç, 5,20-TL vekalet harcı olmak üzere toplam 77- TL harcın davalıdan tahsil edilerek davacıya ödenmesine,
6-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar üzerinden AAÜT gereğince 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7- Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden red edilen miktar üzerinden AAÜT gereğince 22.793,49- TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
8-Davacı tarafından yatırılan 214,95 TL tebligat müzekkere gideri, 2.500 TL bilirkişi ücreti toplamı 2.714,95- TL’nin kabul ve red oranı göz önüne alındığında 103,52 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiye 2.611,43-TL’nin davacı üzerinde bırakılmasına,
9-6235 sayılı Hukuk uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-11-13 maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin (yargılama gideri olarak) kabul-red oranına göre 50,33-TL’nin davalıdan, 1269,67-TL’sinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,

10-Taraflarca yatırılıp harcanmayan masrafın karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı HMK 394/5 ve 341/1 maddesi gereğince tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 14/07/2021

Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza

“iş Bu Evrak 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanununun 5. Madde Uyarınca Güvenli Elektronik İmza İle İmzalanmış Olup, 22. Madde Uyarınca Da Islak İmza İle İmzalanmayacaktır.”