Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/242 E. 2022/538 K. 16.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/242 Esas
KARAR NO : 2022/538

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/03/2018
KARAR TARİHİ : 16/05/2022
K. YAZIM TARİHİ : 16/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ve duruşmadaki beyanlarında özetle; müvekkili şirketin cari hesaptan kaynaklanan alacağının ödenmemesi üzerine davalı aleyhine. Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı dosyası üzerinden takibe girişildiğini, davalının takibe ve borca itirazı üzerine takibin durduğunu beyanla itirazın iptali ile takibin devamını, davalı tarafın % 20 oranından az olmamak üzere icra/inkar tazminatı ile mahkumiyetini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ve duruşmadaki beyanlarında özetle; kumaş ticareti alanında faaliyet gösteren davacı şirketin müvekkiline boyattığı kumaş bedeli karşılığı olan 94.000,00 TL’yi bugüne kadar ödemediğini, boyama işi bedeline mahsuben müvekkiline verdiği 50.000,00 TL’lik çekin karşılıksız çıkması üzerine davacı şirket hakkında Bakırköy …. İcra Mü- dürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası üzerinden icra takibine girişildiğini gayri- menkullerin satışı aşamasına gelindiğini, kendi taahhütlerine uymayan davacının müvekkili şirket hakkında haksız şekilde takibe giriştiğini, müvekkilinin itirazı üzerine de iş bu davanın açıldığını, davanın hak düşürücü süreden sonra ikame edildiğini beyanla davanın reddini savunmuştur.
Dava, İİK 67 md ne dayalı itirazın iptali ve icra inkar tazminatı talebine ilişkindir.
Celp olunan Bakırköy .. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasının tetkikinde ; davacı/ alacaklı tarafından davalı/ borçlu aleyhine cari hesaba dayalı 256.756,59 TL asıl alacak + 6.394,29 TL işlemiş faizden ibaret toplam 263.150,88 TL alacağın tahsili istemiyle 21/11/2016 tarihinde ilamsız takibe girişildiği, ödeme emrini 26/11/2016 tarihinde tebellüğ eden borçlunun 29/11/2016 tarihinde (süresi içinde ) ibraz ettiği dilekçe ile ” alacaklı görünen tarafa her hangi bir borcunun bulunmadığı”ndan bahisle borca , faize, faiz oranına ve tüm ferilerine itiraz ettiği, İİK 66 md gereğince İcra Müdürlüğü’nce takibin durdurulmasına karar verildiği, itiraz dilekçesinin alacaklı tarafa tebliğ edilmediği, alacaklı vekilinin yasal süre içinde mahkememize müracaatla iş bu davayı ikame ettiği anlaşılmıştır.
Dava konusu uyuşmazlık; davacının takip ve dava tarihi itibariyle takip konusu cari hesap borcu nedeniyle davalıdan alacaklı olup olmadığı,(alacağın var olup olmadığı), tahsili gereken alacak miktarının ne olduğu, davacının bu alacağı talep edip edemeyeceği, borcun ödenip ödenmediği, borçlunun temerrüte düşüp düşmediği temerrüt tarihinin , uygulanması gereken faiz tür ve oranının, buna göre tahakkuk eden faiz miktarının ve toplam alacağın ne olduğu, icra-inkar tazminatı koşullarının oluşup oluşmadığı hususunda toplanmaktadır.
SMMM Bilirkişi … tarafından düzenlenen ve itibara layık bulunan 04/03/2019 tarihli rapora göre ;
” Yapılan inceleme sonucu davacı ile davalı arasında ticari bir ilişkinin kurulduğu ve aralarında faturalara dayalı cari hesap oluştuğu, davacı Ticari Defterlerini 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu 64 m. ve VUK 182 maddeleri ve Türkiye Muhasebe Standartları Kurulunun düzenlemelerine göre usulüne uygun tüutüğü, , Davacının 2016 yılı Ticari Defter açılış ve kapanış noter tasdiklerini yasal süresinde yaptığı, defterlerinin birbirini teyit eder şekilde tutulduğu, dava konusu faturaları ve tahsilatları zamanında Ticari Defterlerine işlediği Bu hali ile 2016 yılı defter kayıtları ve Ticari Defterleri HMK m. 222 hükmü gereğince sahibi lehine delil niteliği taşıyabileceğini, davacının aylık 5.000,00 TL üzerindeki davalı ile yaptığı alış ve satış işlemlerini yasal süresi içerisinde Form BA ve Form BS bildirgeleri ile Davutpaşa Vergi dairesine beyan ettiği, davacının defter ve belgeleri üzerinde yapılan incelemede 21.11.2016 icra takibi tarihinde davalıdan 256.756,59 TL alacaklı olduğu” hususu bildirilmiştir.
SMMM Bilirkişi … tarafından düzenlenen ve itibara layık bulunan 26/05/2021 tarihli rapora göre ;
” Yanlar arasında boyalı kumaş alım-satımı yapılması şeklinde ticari ilişki kurulduğu, davacı ticari defterlerinde verilen sipariş avansından kaynaklı olarak icra takip tarihinde davacının davalıdan 256.756,59 TL alacaklı gözüktüğü, davalı ticari defterlerinde davacıya borçlu olmadığı gibi, davalının davacıdan 24.738,41 TL alacaklı gözüktüğü, yanlar arasındaki ihtilafın davacının borçlarının ifası uğruna davalıya verdiği 31.08.2016 vadeli 50.000,00 TL bedelli çekin karşılıksız çıkması neticesinde davacı ticari defterlerinde davalı alacağına kaydedilmemesinden ve davalının davacıya düzenlediği 09.09.2016 tarihli 231.498,00 TL bedelli faturanın davacı kayıtlarında olmamasından kaynaklandığı, davalının davacıya düzenlediği 231.498,00 TL’lik fatura üzerinde davacı … isim imzası olduğunun gözüktüğü, davacının ise imzaya itiraz ettiği ve falura muhteviyatını teslim almadığını iddia ettiği, takdirinin mahkemede olduğu, davalının 09.09.2016 tarih 231.498,00 TL bedelli faturasının ve muhteviyatının davacıya teslim edildiğinin ispatlanmadığına takdir edilmesi halinde, bir diğer ifade ile 231.498,00 TL’lik faturanın davalı alacağı olarak kabul edilmemesi halinde; aşıl davada; davacının davalıdan 206.759,59 TL alacaklı olacağı, birleşen davada; zaten 50.000,00 TL’lik çek karşılıksız olsada öncesinde davacı 256.759,59 TL alacaklı olduğundan ve karşılıksız çek bedeli mahsup edilince davacının 206.759,59 TL daha alacağı kaldığından, birleşen davada davacının menfi tespit taleplerinin yerinde olduğu ve Bakırköy ….İcra Müd. … E. ve tefrik edilen Bakırköy ….İcra Müd. … E. sayılı dosyalarından davacımın herhangi bir borcu olmayacağı, davalının 09.09.2016 tarih 231.498,00 TL bedetli faturasının ve muhteviyatının teslim edildiğinin ispatlandığına takdir edilmesi halinde, bir diğer ifade ile 231,498,00 TL’lik faturanın davalı alacağı olarak kabul edilmesi halinde; Asıl davada; davacının davalıdan herhangi bir alacağı olmayacağı, birleşen davada; davalının birleşen dava konusu 50.000,00 TL’lik karşılıksız çekten önce, cari hesap ilişkisi içerisinde davacıya 25.261,59 ‘EL borçlu olduğu, bir diğer ifade ile 50,000,00 TL’lik çekin 25.261,59 TE’sinin cari hesap ilişkisi içerisinde zaten ödenmiş olduğu, dolayısıyla birleşen davada davacının her halükarda 25.261,59 TL’nin menfi tespitini talep edebileceği” hususu bildirilmiştir.

Adli Tıp & Adli Bilimler& Belge İnceleme Uzmanı Prof. Dr. …. tarafından düzenlenen raporda: Belgelerin analizi sonucunda elde edilen bulgular ışığında; inceleme konusu sfaturadaki imzalar ile …’in karşılaştırma belgelerindeki imzaları arasında grafolojik ve grafometrik tanı unsurları açısından saptanan yüksek derecedeki uyumsuzluk ve benzemezlikler nedeni ile 09.09.2016 tarihli, …. seri sıra nolu, 231.498 TL bedelli faturadaki imzaların, karşılaştırma belgelerindeki imzalarına kıyasla, …’in eli ürünü olmadığı kanaatine varıldığı hısusu bildirilmiştir.
Davacı ticari defterleri üzerinde yapılan incelemede davacının davalıdan 256.756,59 TL alacaklı olduğu tespit edilmiş, davalı ticari defterlerine göre ise davalının davacıdan 24.738,41 TL alacaklı olduğu tespit edilmiştir. Tarafların ticari defterleri arasındaki fark davalı tarafından davacıya düzenlenen ancak davacı ticari defterlerinde kayıtlı olmayan 231.498,00 TL Lik fatura ve davacı tarafından davalıya verilen ancak karşılıksız çıktığı anlaşılan 50.000,00 TL bedelli çekten kaynaklanmaktadır. Bunun dışındaki hususlarda defterler arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır. Davalı defterinde yer alan 231.498,00 TL bedelli fatura davacı kayıtlarında yer almadığından davalının faturayı veya fatura konusu mal veya hizmeti davacıya teslim ettiğini ispat etmesi gerekmektedir. Söz konusu fatura üzerinde davacı adı ve soyadı yazılı olarak bulunmakta ve davacı adına atfen atılmış imza bulunmaktadır. Davacının faturadaki imzayı inkar etmesi nedeniyle davacıya ait imza örnekleri ile faturadaki imza örnekleri üzerinde adli belge inceleme uzmanı tarafından yapılan incelemede imzanın davacının eli ürünü olmadığı anlaşıldığından söz konusu faturanın veya fatura konusu mal veya hizmetin teslim edildiği ispat edilemediğinden 231.498,00 TL bedelli fatura davalı alacağı olarak değerlendirilmemiş bu durumda davacının 256.756,59 TL alacaklı olduğu ancak davacı tarafından verilen 50.000,00 TL bedelli çekin karşılıksız çıkması nedeniyle davacı alacağından mahsubu gerektiğinden mahsup neticesinde davacının 206.756,59 TL alacaklı olduğu ve davalının bu oranda takibe itirazında haksız olduğuna karar verilmiştir. Davacı tarafından verilen ve karşılıksız çıkması nedeniyle davacı alacağından mahsubu gereken çekin birleşen menfi tespit davasına konu çek olması ve bu çekin mahsubu halinde dahi davacının davalıdan alacaklı olduğunun anlaşılması karşısında birleşen davaya konu çek nedeniyle davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine ve alacaklı olmadığı halde çeki takibe konu etmesi nedeniyle davalı aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Asıl dava yönünden;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE,
Davalının Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasında yapmış olduğu itirazının 206.759,59 TL asıl alacak yönünden iptaline, takip tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte TAKİBİN DEVAMINA,
Toplam alacağın % 20’si üzerinden hesap edilen 41.351,91 TL icra inkâr tazminatının davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,

2- Harçlar Kanunu gereğince tahsili gereken 14.123,74 TL karar ve ilam harcından mahkeme veznesine yatırılan 3.178,21 TL peşin/nispi harcın mahsubu sonucu bakiye 10.945,53‬ TL karar harcının davalıdan tahsili ile Hazine’ye irat kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 35,90 TL başvuru harcı + 3.178,21 TL peşin nispi harç + 5,20 TL vekalet harcından ibaret toplam 3.219,31‬ TL harcın davalıdan tahsil edilerek davacıya ödenmesine,

3-a.) Davacı tarafından sarf olunan (3.100,00 TL bilirkişi ücreti + 1.153,05 TL posta/tebligat/ mü- zekkereden ibaret) 4.253,05 TL yargılama giderinin kabul/red oranına göre 3.317,37 TL’sinin davalıdan tahsil edilerek davacıya ödenmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
Davalı tarafça sarf olunan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar tesisine yer olmadığına,
Sarf olunmayan gider/delil avansının karar kesinleştikten sonra ilgilisine iadesine,

4-a.) Kendisini vekil ile temsil ettiren davacı lehine hüküm altına alınan dava değerine göre yürürlükte bulunan Av. Kan. ve AAÜT gereğince takdir olunan 22.923,17 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa ödenmesine,
b.)Kendisini vekil ile temsil ettiren davalı lehine red olunan dava değerine göre hüküm tari- hinde yürürlükte bulunan Av. Kan. ve AAÜT gereğince takdir olunan 8.130,87 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsil edilerek davalı tarafa ödenmesine dair,

Birleşen dava yönünden;
1-Davacının Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas ve Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyalarından davalıya borçlu olmadığının tespitine,
10.000,00 TL kötü niyet tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,

2- Harçlar Kanunu gereğince tahsili gereken 3.415,50 TL karar ve ilam harcından mahkeme veznesine yatırılan 853,88 TL peşin/nispi harcın mahsubu sonucu bakiye 2.561,62 TL karar harcının davalıdan tahsili ile Hazine’ye irat kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 35,90 TL başvuru harcı + 853,88 TL peşin nispi harç + 5,20 TL ve- kalet harcından ibaret toplam 894,98 TL harcın davalıdan tahsil edilerek davacıya ödenmesine,

3-a.) Davacı tarafından sarf olunan 28,00 TL yargılama giderinin davalıdan tahsil edilerek davacıya ödenmesine,
b.) Davalı tarafından sarf olunmuş yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar tesisine yer olmadığına,
c.) Sarf olunmayan gider/delil avansının karar kesinleştikten sonra ilgilisine iadesine,

4-Kendisini vekil ile temsil ettiren davacı lehine hüküm altına alınan dava değerine göre yü- rürlükte bulunan Av. Kan. ve AAÜT gereğince takdir olunan 7.300,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsil edilerek davacıya ödenmesine dair ,

Davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı 5235 Sayılı Kanun’un geçici 2. maddesine göre Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmi Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla 6100 sayılı Hukuk Mahkemeleri Kanunu’nun 341 ila 360. md hükümleri gereğince mahkememize veya aynı sıfatta başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf, başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 16/05/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır