Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/159 E. 2020/393 K. 10.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/159 Esas
KARAR NO : 2020/393

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 13/02/2018
KARAR TARİHİ : 10/07/2020
K. YAZIM TARİHİ : 21/07/2020
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Taz- minat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ve duruşmadaki beyanlarında özetle; 09/05/2017 tarihinde, da- valılardan …’nin ZMMS sigortacısı, ….’nin maliki, diğer davalı …’ın sürücüsü olduğu … plaka sayılı aracın yaya vaziyette karşıdan karşıya geçmeye çalı- şan davacı müvekkilinin sol ayağından geçmesi sonucu müvekkilinin ağır şekilde yaralandığını, mev- cut yaralanma nedeniyle ….Tıp Fakültesi’nde 3 defa ameliyat yapıldığını, sol ayak par- maklarının tamamının ampute edildiğini, ayakta deri kaybının oluştuğunu, …. Has- tanesi’nce düzenlenen Sağlık Kurulu Raporuna göre % 33 oranında maluliyet oluştuğunu, davalı sürü- cü hakkında Küçükçekmece … Asliye Ceza Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası üzerinden kamu davası açıldığını ve davanın halen derdest olduğunu, müvekkilinin mevcut yaralanma nedeniyle geçici/sürekli iş göremezlik , hastane ,tedavi ve ilaç gideri,ulaşım ve bakım giderine ilişkin maddi za- rarlarının doğduğunu,ayrıca uzuv kaybı nedeniyle psikolojisinin son derece olumsuz etkilendiğini beyanla ; öncelikle kazaya karışan … plaka sayılı araç üzerine tedbir konulmasını, -fazlaya dair haklar saklı kalmak kaydı ile- şimdilik 1.000,00 TL maddi tazminatın tüm davalılardan , manevi tazminata ilişkin 100.000,00 TL’nin ise davalılar … ve ….’den müteselsilen ve müşte- reken tahsilini , dava konusu tazminata kaza tarihinden itisaren avans faizi işletilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara yüklenmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı …. İşletmeleri Genel Müdürlüğü vekili cevap dilekçesi ve duruşmadaki beyan- larında özetle;dava konusu kazada müvekkili idarenin her hangi bir kusurunun bulunmadığını, se- fere sürülen aracın bakımlarının zamanında yapıldığını, şoföre gerekli eğitimlerin verildiğini,kazanın olmaması için tüm tedbirlerin alındığını, talep edilen tazminat miktarlarının fahiş olduğunu beyanla davanın reddini savunmuştur.
Davalı … duruşmadaki beyanlarında ;dava konusu kazanın oluşumunda her hangi bir kusurunun bulunmadığını, talep edilen tazminat tutarının fahiş olduğunu, davalı … şir- keti tarafından yapılan ödemenin gözetilmesi gerektiğini beyanla davanın reddini savunmuştur.
Davalı Anadolu sigorta vekili cevap dilekçesinde özetle; kazaya karıştığı bildirilen … plakalı aracın … nolu ZMMS poliçesi gereğince müvekkili şirket tarafından teminat altına alındığını, kazanın tamamen davacının kusuru ile meydana geldiğini,sigortalı araç sürü- cüsünün atfı kabil kusurunun bulunmadığını, davacı tarafın dava konusu tazminat talepleri ile ilgili müvekkili şirkete başvurulmadığını,- davayı kabul anlamına gelmemek kaydıyla- davacının ‘sigor- talı araç sürücüsünün kusurunu, kazaya bağlı yaralanma nedeniyle daimi maluliyetini ve zararın varlığını, ayrıca dava konusu kaza ile zararı arasındaki illiyet bağını ‘ ispat etmesi halinde müvekkili şirketin sorumluluğunun sigortalı araç sürücüsünün kusuru ve poliçe limiti ile sınırlı olduğunu , haksız fiil tarihinden itibaren faiz talebinin hukuka aykırı olduğunu, avans faizi talep edilemeyeceğini be- yanla davanın reddini savunmuştur.
Dava, trafik kazasına bağlı yaralanma nedeniyle maddi ve manevi tazminat talebine ilişkin olup BK 54 ve 56. Maddesine dayalıdır.
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun “Haksız Fiillerden Doğan Borç İlişkileri”ne ilişkin 2. kısmında,aynen;
“Genel olarak” başlıklı Madde 49:
“(1)Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür. (2)Zarar verici fiili yasaklayan bir hukuk kuralı bulunmasa bile ,ahlaka aykırı bir fiil ile başkasına kasten zarar veren de bu zararı gider- mekle yükümlüdür.”
“Zararın ve kusurun ispatı” başlıklı Madde 50:
“(1) Zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altındadır. (2)Uğranılan zararın miktarı tam olarak ispat edilemiyorsa hakim, olayların olağan akışını ve zarar görenin aldığı önlemleri göz önünde tutarak zarar miktarını hakkaniyete uygun olarak belirler.”
“Tazminatın belirlenmesi” ile ilgili Madde 51:
“(1) Hakim ,tazminatın kapsamını ve ödenme biçimini durumun gereğini ve özellikle kusurun ağırlığını göz önü- ne alarak belirler. (2)Tazminatın irat biçiminde ödenmesine hükmedilirse, borçlu güvence göstermekle yükümlüdür.”
“Tazminatın indirilmesi” başlıklı Madde 52:
“(1) Zarar gören, zararı doğuran fiile razı olmuş veya zararın doğmasında yada artmasında etkili olmuş yahut taz- minat yükümlüsünün durumunu ağırlaştırmış ise hakim tazminatı indirebilir veya tamamen kaldırabilir. (2) Zarara hafif kusuru ile sebep olan tazminat yükümlüsü ,tazminatı ödediğinde yoksulluğa düşecek olur ve hakkaniyet de gerektirirse hakim tazminatı indirebilir.”
“Bedensel Zarar” başlıklı Madde 54:
“Bedensel zararlar özellikle şunlardır: 1-Tedavi giderleri, 2- Kazanç kaybı, 3- Çalışma gücünün azılmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar, 4- Ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplar”
Maddi zararın “Hesaplanması” ile ilgili Madde 55:
” (1)Destekten yoksun kalma zararları ile bedensel zararlar , bu kanun hükümlerine ve sorumluluk hukuku ilke- lerine göre hesaplanır. Kısmen veya tamamen rücu edilemeyen sosyal güvenlik ödemeleri ile ifa amacını taşımayan öde- meler, bu tür zararların belirlenmesinde gözetilemez; zarar veya tazminattan indirilemez. Hesaplanan tazminat, miktar esas alınarak hakkaniyet düşüncesi ile artırılamaz veya azaltılamaz. (2) Bu kanun hükümleri ,her türlü idari eylem ve işlemler ile idarenin sorumlu olduğu diğer sebeplerin yol açtığı vücut bütünlüğünün kısman veya tamamen yitirilmesine ya da kişinin ölümüne bağlı zararlara ilişkin istem ve davalarda da uygulanır.”
“Manevi Tazminat” başlıklı Madde 56:
“(1)Hakim, bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda , olayın özelliklerini göz önünde tuta- rak ,zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebilir. (2) Ağır bedensel zarar ve ölüm halinde, zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebilir.” hükmüne yer verilmiştir.

Tarafların iddia ve savunmaları ile ilgili olarak kazaya karışan araç kayıtları, sigorta poliçesi, hasar dosyası, SGK kayıtları,Küçükçekmece … Asliye Ceza Mahkemesi’nin … Esas sayılı dos- yası, davacının tedavisine ilişkin tıbbi belgeler vs celp edilmiş, tarafların sosyo -ekonomik du- rumları araştırılmış, taraflarca bildirilen tanıklar dinlenmiştir.
Celp olunan kayıtlara göre, 09/05/2017 tarihinde, davalılardan …’nin ZMMS sigortacısı, ….’nin maliki, diğer davalı …’ın ise sürücüsü olduğu … plaka sayılı aracın yaya vaziyette karşıdan karşıya geçmekte olan davacı …’un sol ayağından geç- mesi sonucu davacının yaralandığı anlaşılmıştır.
Dava konusu olay ile ilgili olarak davalı sürücü ,,,, hakkında yapılan soruşturma sonucu Küçükçekmece …. Asliye Ceza Mahkemesi’nde …. Esas sayılı kamu davası açılmış olup söz konusu dosyaya ATK Trafik İhtisas Dairesi’nce sunulan ….. sayı ve 05/08/2019 tarihli raporda “sanık-sürücü …’ın asli kusurlu, müşteki yaya ..- kul’un tali kusurlu,kimliği belirsiz yayanın tali kusurlu olduğu” tespit edilmiş, sanığın taksirle ya- ralama suçundan eylemine uyan TCK 89/1 md gereğince cezalandırılmasına karar verilmiş, hüküm kesinleşmiştir.
Verilen ara karar gereğince ATK Trafik İhtisas Dairesi’nce mahkememiz dosyasına sunulan …. sayı ve 29/03/2019 tarihli raporda “davalı sürücü Serhat Yüce- tağ’ın % 80, davacı yaya …’un % 20 oranında kusurlu olduğu “belirtilmiştir.
Ceza mahkemesi dosyasına ve iş bu tazminat davası dosyasına sunulan kusur raporları arasında çelişki bulunduğundan söz konusu çelişkiyi giderici şekilde yeni rapor aldırılmasına karar verilmiştir.
Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi’nce düzenlenen … sayı ve 15/11/2019 tarihli raporda aynen;
Olayın, 09/05/2017 günü saat 21:30 sıralarında davalı sürücü … sevk ve idaresindeki … plakalı …. otobüsü ile …. caddesi istikametinden …. caddesi istikametine seyir halinde iken olay mahalli kavşağa geldiğinde dönüş için sağa manevra yaptığı esnada aracının sağ ön teker kısımlarıyla, seyir istikametine göre sol tarafından sağ tarafına doğru karşıdan karşıya geçmekte olan davacı yaya … ile yolun sağ tarafından sol tarafına geçiş yapan kimliği belirsiz yaya ile yol üzerinde çarpışması ,akabinde davacı yaya …’un çarpışmanın etkisi ile yere düştüğü sırada davalı sürücünün idaresindeki aracın sadmesine maruz kalması şeklinde meydana geldiği tespit edil- miştir.
Dosya içerisinde bulunan Kaza Tespit Tutanağı’ndan kaza mahallinin meskun mahal olduğu, yolun tek yönlü, ze- minin asfalt kaplama, yol yüzeyinin kuru, havanın açık, vaktin gece, aydınlatmanın mevcut, yolun eğimli düz olduğu, ma- hallin üç yönlü(T) kavşak olduğu, hız limitin 30 km/s olduğu görülmüştür.
Davalı- sürücü … ifadesinde;”…Müşteki aniden önüme çıktı. Ben de aracımı durdurdum. Geçmesi için yol verdim. Sağa geçtiğini gördüm.Tekrar hareket ettiğim esnada genç bir çocuk sağdan koşarak geldi. Tekrar ona yol vermek için durdum. Sonra tekrar devam ettim. Durağa yanaşacağım esnada ‘abi dur, adam altta kaldı’ diye bağırdı.” demiştir.
Davacı- yaya … ifadesinde;”…Ben hızlıca karşıdan karşıya geçmek istedim. Hızlı bir şekilde geçmek isterken 13-14 yaşlarında bir çocukla çarpıştım. Yere düştüm. Yüzüstü düşmüşüm. Yerden kalkmaya fırsat olmadan otobüs ayağımın üstünde durdu. Ben sadece sağ ayağımı çekebilmişim. Kaldırıma çıkmama da çok bir mesafe kalmamıştı. Ayrıca sanık beni görüp de bana yol vermesi söz konusu olmamıştır. Otobüs hiç duraklamadı. Hatta aracın içinde görmediğini dahi söyledi.”demiştir.
Adli Tıp Kurumu İstanbul Trafik İhtisas Dairesi’nin 29/03/2019 tarihli raporunun “sürücü …’ın % 80 oranında kusurlu olduğu, yaya …’ın %20 oranında kusurlu olduğu “aynı dairenin 05/08/2019 tarihli rapo- runun “sürücü …’ın asli kusurlu olduğu, yaya …’ın tali kusurlu olduğu, kimliği belirsiz yayanın tali kusurlu olduğu” şeklinde tanzim edildiği görülmüştür.
Dava ve Cevap Dilekçesi, Trafik Kazası Tespit Tutanağı, Adli Tıp Kurumu İstanbul Trafik İhtisas Dairesi raporları içerikleri, görüntü inceleme ve değerlendirme raporu, tüm beyanlar, olay anı kamera görüntülerinin bulunduğu CD içeriği, CD izleme tutanağı, mevcut veriler ve tüm dosya kapsamı dikkate alınarak mevcut verilere göre;
A-Davalı sürücü … idaresindeki otobüs ile seyri sırasında görüş alanını kontrol altında bulun- dur- ması, her an tedbir alabileceği şekilde dönüş yapması, karşıdan karşıya geçmekte olan yayaları gördüğünde aracını güvenle durdurup geçiş yapmakta olan yayalara ilk geçiş hakkını bırakması gerekirken bu hususlara riayet etmeden karşıdan karşıya geçişinini bitirmemiş ve karşı taraftan gelen kimliği belirsiz yaya ile çarpışıp düşen yayaya zamanında etkili tedbir almadan çarptığı olayda asli kusurludur.
B-Davacı yaya … kavşak mahallinde karşıdan karşıya geçtiği esnada yaklaşan davalı sürücü yöneti- mindeki araca karşı etkili korunma tedbiri alması gerekirken bu hususa riayet etmediği, karşıya karşıya kontrolsüzce geçişi sırasında kimliği belirsiz yaya ile çarpışıp yere düşmesi neticesi otobüsün sadmesine maruz kaldığı olayda tali kusurludur.
C-Kimliği belirsiz yaya, kavşak mahallinde karşıdan karşıya dönüş yapan otobüse rağmen kontrolsüzce geçiş yap- tığı sırada yine karşıdan karşıya geçiş yapan davacı yayayla çarpışıp davacı yayanın kaplama içerisine düşmesine sebebiyet verdiği olayda tali kusurludur.” denilmiştir.
Sonuç olarak; “dava konusu olayın meydana gelişinde davalı- sürücü …’ın % 50 oranında , davacı yaya …’un % 20 oranında ve kimliği belirsiz (dava dışı) Yaya’nın % 30 oranında kusurlu oldukları” tespit edilmiş, mahkememizce bu rapora itibar edilmiştir.

Mahkememizce verilen ara karar gereğince ,Adli Tıp Kurumu …. İhtisas Kurulu’nca düzenlenen …. ATK nolu 26/02/2020 tarih 3419 karar nolu raporda:
“Mevcut belgelere göre ,…. oğlu 11/11/1979 doğumlu,…’un 09/05/2017 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı gelişen yaralanmasının, 30/03/2013 tarih ve 28603 sayılı resmi gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik dikkate alındığında;
Kas-İskelet Sistemi, Alt ekstremiteye ait sorunlar, tüm ayak parmakların amputasyonu, Tablo 3.30’a göre alt ekstremite özürlülük oranı %22 olup Tablo 3.2’ye göre kişinin özürlülük oranı %11,
Deri Hastalıkları, Hipertrofik skar ve kelloid hafif, kişinin özürlülük oranı %5,
Balthazard formülüne göre; %15.45
1.) Kişinin Tüm Vücut Engellilik Oranının %15 (yüzdeonbeş) olduğu,
2.) İyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 1.5 (birbuçuk) aya kadar uzayabileceği ” tespit edilmiştir.

Davacı her ne kadar davalılar …, …. İşletmeleri Genel Müdürlüğü ve … aleyhine maddi tazminat talebinde bulunmuş ise de , yargılama sırasında müşterek/ mü- teselsil borçlulardan …ile davacı taraf arasında yapılan sulh gereğince, davacının tüm maddi zararının karşılandığı , bu nedenle davacının maddi tazminat ile ilgili talebinden tüm dava- lılar yönünden feragat ettiği anlaşılmakla , davacının maddi tazminat davasının vaki feragat nede- niyle reddine karar verilmiştir.
Manevi tazminat ile ilgili talebe gelince, davacının dava konusu trafik kazası nedeniyle yara- landığı ve maluliyetinin oluştuğu, olayın oluşumunda davalı taraf sürücüsünün kusurlu olduğu , zarar- kusur- illiyet bağına ilişkin unsurların eksiksiz bir şekilde ispatlandığı, davalıların oluşan manevi zararın tazmini ile sorumlu oldukları tartışmasızdır.
Ancak ,Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 2016/1176 Esas, 2018/11147 karar nolu 22/11/2018 tarihli ilamında; ”…. manevi tazminat zarara uğrayan da manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşımaktadır. Buna göre manevi tazminat bir ceza olma- dığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasında amaç edilmemiştir. Zarar görenin zen- ginleşmemesi, tazminat sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktar mev- cut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır” denilmektedir.
Borçlar Kanunu’nun 56. maddesi gereğince , somut olayın özelliğine,taraflar üzerindeki etki- sine, kusur durumuna, sosyal ekonomik duruma göre yapılan değerlendirme sonucu talep edilen ma- nevi tazminat tutarının fazla olduğu ve ZMMS poliçesinin manevi zararı kapsamadığı ve davacıların sigorta şirketine yönelik manevi tazminat talebinin bulunmadığı gözetilerek, davacının davalılar … ve …. İşletmeleri Genel Müdürlüğü aleyhine açtığı manevi tazminat davasının kısmen kabulüne karar verilmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;

1-Davacının davalılar …, …. İşletmeleri Genel Müdürlüğü ve … aleyhine açtığı maddi tazminat davasının vaki feragat nedeniyle reddine,

2-Davacının davalılar … ve …. İşletmeleri Genel Müdürlüğü aleyhine açtığı manevi tazminat davasının KISMEN KABULÜNE,
Takdir olunan 30.000,00 TL tazminatın kaza tarihi olan 09/05/2017 gününden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve …. İşletmeleri Genel Müdürlüğü’nden tahsil edilerek davacıya ödenmesine, Fazlaya ilişkin talebin reddine,

3-HARÇLAR: Harçlar Kanunu gereğince tahsili gereken 2.049,30 TL karar ve ilam harcın- dan mahkeme veznesine yatırılan 344,97 TL harcın mahsubu sonucu bakiye 1.704,33 TL harcın mü- teselsilen ve müştereken davalılar … ve …. İşletmeleri Genel Müdürlüğü’nden tahsil edilerek Hazineye irat kaydına,
Davacı tarafça yatırılan 35,90 TL başvuru harcı + 5,20 TL vekalet harcı + 344,97 TL nispi/ pe- şin harcın davalılar … ve …. İşletmeleri Genel Müdürlüğü’nden tahsil edilerek dava- cıya ödenmesine,

4-YARGILAMA GİDERİ/DELİL-GİDER AVANSI:
a.) Davacı tarafından manevi tazminat talebiyle ilgili olarak sarf olunan 314,50 TL+ 323,00 TL ATK kusur raporu + 562,00 TL ATM maluliyet raporu 533,75 TL posta/tebligat ve müzekkereden ibaret toplam 1.733,25 TL yargılama giderinin kabul-red oranına göre 502,64 TL’nin davalılar … ve …. İşletmeleri Genel Müdürlüğü’nden tahsil edilerek davacıya ödenmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
Davacının maddi tazminat talebi yönünden ayrıca sarf ettiği yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar tesisine yer olmadığına,
b.) Davalı …. tarafından sarf olunan 77,00 TL yargılama giderinin red/kabul oranına göre 54,67 TL’sinin davacıdan tahsil edilerek adı geçen davalıya ödenmesine, bakiye kısmın davalı üzerinde bırakılmasına,
Diğer davalılar tarafından sarf olunmuş yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar tesisine yar olmadığına,
c.) Sarf olunmayan gider/delil avansının karar kesinleştikten sonra ilgilisine iadesine,

4- VEKALET ÜCRETİ:
a.)Maddi tazminat yönünden; Kendisini vekil ile temsil ettiren davalılar lehine red olunan dava değerine göre yürürlükte bulunan Av. Kan. ve AAÜT gereğince takdir olunan 1.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsil edilerek davalılara ödenmesine,

b.)Manevi tazminat yönünden; kendisini vekil ile temsil ettiren davacı lehine hüküm altına alınan manevi tazminat değerine göre yürürlükte bulunan Av. Kan. ve AAÜT’nin 10/1 md gereğince takdir olunan 4.500,00 TL vekalet ücretinin davalılar davalılar … ve …. İşletmeleri Genel Müdürlüğü’nden tahsil edilerek davacıya ödenmesine,
Kendisini vekil ile temsil ettiren davalılar … ve …. İşletmeleri Genel Mü- dürlüğü lehine red olunan dava değerine göre yürürlükte bulunan Av. Kan. ve AAÜT’nin 10/2 md gereğince takdir olunan 4.500,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsil edilerek adı geçen davalılara ödenmesine dair,
5235 sayılı Kanun’un geçici 2’nci maddesine göre, Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmî Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341 ilâ 360’ncı madde hükümleri uyarınca, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf,başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere Davacı … -…. , Davacı Vekili Av. … , Davalı … -…. , Davalı … Vekili Av. ….’ün yüzüne karşı , …. nin yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 10/07/2020
Katip …

Hakim …