Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/151 E. 2019/893 K. 20.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/151 Esas
KARAR NO : 2019/893

DAVA : Tazminat (Taşıma Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/02/2018
KARAR TARİHİ : 20/09/2019
G.K.YAZIM TARİHİ: 03/10/2019
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Taşıma Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde ve duruşmadaki beyanlarında özetle;müvekkili firma tarafından 27/07/2017 tarihinde ….. barkod nolu “…..” mar- kalı bir adet siyah pantalonun “……” adresindeki ….San. ve Tic. Ltd. Şti. ne gönderilmek üzere davalı kargo firmasına teslim edildiğini, ancak gönderinin alıcıya teslim edilme- diğini ve akıbetinin araştırılmasına ilişkin taleplere davalı tarafça gereken ilginin gösterilmediğini beyanla taşıma sırasında kaybolan ürün bedeli karşılığı 740,00 Euro maddi zararın fiili ödeme tari- hindeki T.C. Merkez Bankası Efektif satış kuru üzerinden ve 27/10/2017 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini,yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıya yüklenmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, davacı şirketin dava konusu gönderinin davalı duru- mundaki müvekkili tarafından taşınması sırasında kaybolması nedeniyle tazminat talebinde bulundu- ğunu, müvekkili şirket yetkilisinin gönderdiği 11/01/2018 tarihli e-mail ile ‘taşıyıcının sorumlulu- ğunun gönderinin her bir kilogramı için 8.33 özel çekme hakkı olduğunu, kayıp edilen eşyanın ağır- lığı 1 kg olduğundan 8.33 SDR karşılığı 45,00 TL + KDV’den ibaret 53,00 TL fatura keşide edilmesi halinde ödeme yapılacağı’nın bildirildiğini, ancak davacının kaybolan eşya bedelinin 740,00 Euro olduğundan bahisle bu teklifi kabul etmediğini,dava konusu eşyanın kaybolmasında davalı müvek- kilinin kusurlu olduğunun, zararın varlığının ve miktarının davacının ispatına muhtaç olduğunu be- yanla davanın reddini savunmuştur.
Dava,taşımaya konu gönderinin kaybolması nedeniyle maddi tazminat talebine ilişkindir.
Ürün faturası, kargo akıbeti, kayıba dair davalı şirketin cevabi, hasar kayıp tazmin talep yazısı vs incelenmiştir.
Davacı firma tarafından , dava dışı alıcı ….San. ve Tic. A.Ş’ne teslim edilmek üzere 27/10/2017 tarihinde davalı kargo şirketine verilen ….. barkod nolu pa- ketin davalı firma tarafından kullanılan …… proğramından girişinin yapıldığı, … Şubesi’ne kadar ulaştığı, ancak sonrasına ilişkin bir bilgi bulunmadığı, kargo paketinin kayıp olduğu, alıcısına teslim edilmediği hususu tartışmasızdır.
Davacı , söz konusu kargo paketin içinde ….. kodlu C/S beden Color: 2,02 nitelikle 740,00 Euro bedelli ürünün bulunduğunu beyanla gerçek zararın (ürün değerinin) tazminini talep etmekte, davalı ise kargo içeriği hakkında kargo şirketinin bilgilendirilmediğini, paket içinde ne taşındığının belli olmadığını ,zararın sabit olmadığını, davanın reddinin gerektiğini, aksi halin kabulü halinde de TTK 882 md gereğince taşıyıcı sorumluluk limitinin her bir kg için 8.33 SDR özel çekme hakkını karşılayan tutar ile sınırlı olduğunu beyanla en fazla 8.33 x 5.417 (SDR kuru) = 45 TL + % 18 KDV= 53 ,00 TL tazminat talep edebileceğini savunmaktadır.
Uyuşmazlık, kaybolan kargo paketi içinde …….. kodlu C/S beden Color: 2,02 nitelikle 740,00 Euro bedelli ürünün bulununup bulunmadığı ,davalının kayıp eşya ile ilgili tazminat sorumluluğunun özel çekme hakkını karşılayan tutar ile sınırlı olup olmadığı, gerçek zararın talep edilip edilemeyeceği hususunda toplanmaktadır.
Mahkememiz huzurunda dinlenen davacı tanığı … yeminli beyanında özetle ” 13 yıldır davacı şirkette sekreter olarak çalıştığını , yaklaşık 7-8 yıldır kargo taşıma hususunda davalı şirket ile çalıştıklarını, …. ile çalışmaya başladıklarında ,….’in çalışma proğramı olan …… ‘nun kendi bilgisayarına kurulduğunu, bu konuda eğitim de aldığını, eğtim sırasında …. personelinin kendisine ‘alıcı adresi, dosya veya koli olup olmadığı hususunun yazılmasının yeterli olduğu’nu söylediğini, kendilerinin tekstil firması olması nedeniyle genellikle tekstil numunesi gönderdiklerini, davalı kargo şirketinin de bunu bildiğini ve bu esaslar doğrultusunda çalıştıklarını, bu nedenle dava konusu gönderide de gönderi içeriğinin ne olduğunu kargo evrakına yazmadığını, iki yıl kadar önce ….. firmasına ait numuneyi tekstilci şirkete gönderdiklerini, bir kaç gün sonra alıcının haber vermesi üzerine numunenin yerine ulaşmadığını öğrendiklerini, dava konusu gönderiyi kargo poşetine kendisinin koyduğunu, söz konusu ürün için ek bir ücret ödenmediğini ” beyan etmiştir.
Davalı taraf her ne kadar huzurdaki davada zararın sabit olmadığını, tazminat koşullarının oluşmadığını beyan etmiş ise de dava konusu ürünün taraflar arasındaki yerleşik uygulama çerçe- vesinde alıcının ünvanı ve adresi ile gönderi türü yazılmak suretiyle davalı kargo şirketine teslim edildiği, ancak alıcısına ulaşmadığı, gönderinin akıbeti hakkında da bir bilgi verilmediği, kayıp kargo nedeniyle davacının zararının oluştuğu ve davalının tazminat sorumluluğunun doğduğu sabittir.
Yine davalı vekili, gönderi içeriğinin müvekkili şirkete bildirilmediğini, ek ücret ödenmediğini ve davacının sigorta yaptırmadığını beyan etmiş ise de esasen içeriği bildirilen kargo ile bildirilmeyen kargonun aynı şartlarda taşındığı, özel bir uygulama yapılmadığı, davacının ek ücret ödeyip ödeme- mesi veya sigorta yaptırıp yaptırmaması durumunun taşıyıcının tazminat sorumluluğu yönünden etkili unsurlar olmadığı değerlendirilmiştir.
Ayrıca , 6102 sayılı TTK’nin 886. maddesinde “Zarara, kasten veya pervasızca bir davranışla ve böyle bir zararın meydana gelmesi ihtimalinin bilinciyle işlenmiş bir fiilinin veya ihmalinin sebebiyet verdiği ispat edilen taşıyıcı veya 879. maddede belirtilen kişiler, bu kısımda öngörülen sorumluluktan kurtulma hâllerinden ve sorumluluk sınırlamalarından yararlanamaz.” hükmüne yer verilmiştir.
Yargıtay 11. HD’nin mahkememizce de benimsenen 2016/7146 Esas, 2018/647 karar nolu 25/01/2018 tarihli ilamında da vurgulandığı üzere, davalının dava konusu kargonun kaybına ilişkin bir açıklama getirememesi durumu 6102 sayılı TTK’nin 886. maddesi gereğince taşıyıcının sınırlı sorumluluğunun istisnasını oluşturmaktadır.
Bu nedenle, davalı şirketin kayıp kargonun gerçek bedeli olan 740,00 Euro’nun tazmini ile sorumlu olduğu, eldeki davada sınırlı sorumluluk ilkesinin uygulanamayacağı sonucuna varılmış, sübut bulan davanın kabulüne karar verilerek şağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;

1- DAVANIN KABULÜNE,
Kayıp eşya bedeli olan 740 Euronun fiili ödeme tarihindeki T.C. Merkez Bankası efektif satış kuru üzerinden ve 27/10/2017 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi tutarı ile birlikte davalıdan tahsil edilerek davacıya ödenmesine,

2-Harçlar Kanunu gereğince tahsili gereken 237.04 TL karar ve ilam harcından mahkeme veznesine yatırılan 59.14 TL peşin/nispi harcın mahsubu sonucu bakiye 177.90 TL karar harcının davalıdan tahsili ile Hazine’ye irat kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 35,90 TL başvuru harcı + 59.14 TL peşin nispi harç + 5,20 TL vekalet harcından ibaret toplam 100,24 TL harcın davalıdan tahsil edilerek davacıya ödenmesine,

3-a.) Davacı tarafından sarf olunan (800,00 TL bilirkişi ücreti + 127.50 TL posta/tebligat/ mü- zekkereden ibaret) 927,50 TL yargılama giderinin davalıdan tahsil edilerek davacıya ödenmesine,
b.) Davalı tarafça sarf olunan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar tesisine yer olmadığına,
c.) Sarf olunmayan gider/delil avansının karar kesinleştikten sonra ilgilisine iadesine,

4-Kendisini vekil ile temsil ettiren davacı lehine hüküm altına alınan dava değerine göre yü- rürlükte bulunan Av. Kan. ve AAÜT gereğince takdir olunan 2.725,00 TL vekalet ücretinin dava- lıdan tahsil edilerek davacı tarafa ödenmesine dair,

Davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı, dava değeri istinaf sınırının altında kalmakla kesin olarak verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 20/09/2019

Katip …

Hakim …