Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1343 E. 2021/366 K. 13.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1343 Esas
KARAR NO : 2021/366

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/12/2018
KARAR TARİHİ : 13/04/2021
K.YAZIM TARİHİ :18/05/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
TALEP:Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkili ile davalı arasında ticari ilişki bulunduğunu, bu ilişki sebebiyle davalı şirketin müvekkiline 201.400,00 TL borçlu olduğunu, tüm ihtarlara rağmen ödenmeyen borç için Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün ….. Esas sayılı dosyasından icra takibi yapıldığını, davacı şirket yetkilisinin borcu bulunmadığı gerekçesiyle davalıya yazı verdiği iddiasının yerinde olmadığını, ödeme makbuzları üzerindeki imzayı kabul etmediklerini, yine borçlu tarafından müvekkiline 105.400,00 TL avans verildiği ve ürünlerin teslim edilmediği iddiasınında yerinde olmadığını, davalı tarafından delil ibraz edilmediğini, bu nedenle itirazın iptali ile %20’den aşağı olmamak üzere davalının icra inkar tazminatına mahkumiyetine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesi ile; davacı tarafından müvekkili şirkete yapmayı taahhüt edip yapmadığı ve teslim etmediği mallara ilişkin düzenlenen faturanın gerçek bir alacak varmış gibi takibe konduğunu, faturalarda teslim alan imzasının yer almadığını, davacının fatura konusu malları üretebilecek kapasitesinin dahi olmadığını, müvekkili şirket adına mal vermeksizin düzenlenen faturaların … isimli şahıs tarafından düzenlenip verildiğini, şirkete avans olarak gönderilen 105.400,00 TL fatura kapatma bedelinin iade edileceği hususunun dava dışı .. ile yapılan …. yazışmaları ile sabit olduğunu, hatta …’nun bu bedeli davalıya getirirken gaspa uğradığını beyan ettiğini, faturalar sahte fatura haline geldiğinden faturalara ilişkin düzeltme beyanı verildiğini, bu nedenle davanın reddi ile %20’den az olmamak kaydıyla kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE: Taraflara usulüne uygun tebligat yapılmıştır.
Dosyamız arasına celp edilen Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün ….. Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; Davacı alacaklının toplam 5 adet fatura dayanak gösterilerek 10.12.2018 tarihinde 201.400,00 TL bakiye alacak üzerinden davalı aleyhine icra takibi yaptığı, ödeme emrinin borçluya 18.12.2018 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun davacıya 105.400,00 TL avans ödemesi yapıldığı ancak faturaya konu ürünlerin teslim edilmediği gerekçesiyle 25.12.2018 tarihinde ve süresi içerisinde borca itiraz ettiği, İİK’nın 66. maddesi gereğince icra müdürlüğünce takibin durdurulduğu görüldü.
Dosyamız arasına celp edilen Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; Davalı tarafından davacı aleyhine 92.400 TL asıl alacak, 1.298,66 TL işlemiş faiz üzerinden 17.01.2019 tarihinde icra takibi yapıldığı, ödeme emrinin borçluya 23.01.2019 tarihinde tebliğ edildiği, davacı tarafından borca itiraz edilmesi üzerine takibin durdurulduğu görüldü.
Taraflara ait BA-BS formları ile tarafların ticaret sicil kayıtları celp edilmiştir. Ayrıca Bakırköy CMBS’nın … Soruşturma nolu dosyası celp edilmiştir.
Dosyaya sunulan 09/12/2019 tarihli bilirkişi SMMM … tarafından düzenlenen raporda; davacı ve davalı şirketlerin ticari defterleri üzerinde inceleme yapıldığı; her iki şirketin ticari defterlerinin de sahipleri lehine delil niteliği taşıdığı; davacı ticari defterlerine göre davacının davalıdan 210.400,00 TL alacaklı olduğu; davalı ticari defterlerine göre davalının davacıya 201.100,00 TL borçlu olduğu; taraflarca ilgili vergi dairesine bildirine BA ve BS formlarının birbirleri ile uyumlu olduğu; neticeten takip talebi ile bağlı kalınarak davacının davalıdan 201.400,00 TL alacaklı olduğu kanaatine varılmıştır.
Davalı şirket tarafından dosyaya sunulan davacı şirket kaşeli 20/12/2018 tarihli belge üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış, dosyaya sunulan 20/10/2020 tarihli Adli Tıp Uzmanı&Adli Bilimler Uzmanı&Belge İnceleme Uzmanı … tarafından düzenlenen 20/10/2020 tarihli raporda; inceleme konusu belgenin fotokopi belge olduğu ve inceleme konusu belge üzerindeki imzanın ….’in eli ürünü olmadığı kanaatine varılmıştır.
Huzurda görülen dava itirazın iptali davası olup, müddeabihi takip konusu yapılmış ve borçlunun itiraz etmiş olduğu alacak olan normal bir eda davasıdır.
Mahkemenin davanın reddi ya da kabulü yönünde vereceği karar, maddi anlamda kesin hüküm teşkil edeceğinden davanın reddi halinde alacaklı, borçluya karşı aynı alacaktan dolayı yeni bir alacak davası açamayacağı gibi davanın kabulü halinde borçlu da alacaklıya karşı bir menfi tespit veya istirdat davası açamayacaktır. Bu nedenle mahkeme itirazın iptali davasında tarafların iddia ve savunmalarını genel hükümlere göre inceleyerek borcun varlığını ve miktarını araştırmak zorundadır.
Yasal dayanağını İcra ve İflas Kanunu’nun (İİK) 67. maddesinden alan itirazın iptali davası, alacaklının icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK’nın 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçlamaktadır. Takip hukukundan doğan bu davada tespit edilecek husus, borçlunun icra takibine yapmış olduğu itirazında haklı olup olmadığının belirlenmesidir.
Dosyada ve tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; davacının, fatura alacağından kaynaklı davalı aleyhine başlattığı icra takibine davalının itirazı sonucunda işbu davayı açtığı görülmüştür. Tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda uyuşmazlık konusunun çözümü için tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş; yapılan incelemede her iki şirketin ticari defterlerinin de sahipleri lehine delil niteliği taşıdığı; davacı ticari defterlerine göre davacının davalıdan 210.400,00 TL alacaklı olduğu; davalı ticari defterlerine göre davalının davacıya 201.100,00 TL borçlu olduğu; taraflarca ilgili vergi dairesine bildirine BA ve BS formlarının birbirleri ile uyumlu olduğu; neticeten takip talebi ile bağlı kalınarak davacının davalıdan 201.400,00 TL alacaklı olduğu belirtilmiştir. Davalı vekili tarafından dosyaya sunulan 20/12/2018 tarihli belgedeki imzanın davacı şirket yetkilisi …’in eli ürünü olmadığı ve söz konusu belgenin fotokopi belge olduğu belirtilmiştir. Hüküm kurmaya ve denetime elverişli olarak düzenlendiği kabul edilen bilirkişi raporları doğrultusunda davanın kabulüne karar verilerek alacağın likit olması da gözetilerek davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmesine, şartları oluşmayan kötü niyet tazminatı talebinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1- AÇILAN DAVANIN KABULÜ ile davalının Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün ….. esas sayılı takip dosyasında yapmış olduğu itirazın 201.400,00 TL asıl alacak yönünden İPTALİ ile takip tarihinden itibaren asıl alacağa davacının talebi aşılmamak üzere 3095 sayılı Kanunun 2/2. maddesi uyarıca değişen oranlarda avans faizi uygulanmak suretiyle TAKİBİN DEVAMINA,
2- Toplam alacağın % 20’si üzerinden hesap edilen 40.280,00 TL icra inkâr tazminatının davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
3- Koşulları oluşmayan davalının kötüniyet tazminat talebinin REDDİNE,
4-Harçlar Kanunu gereğince hesaplanan ve tahsili gereken 13.757,63 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 2.432,41 TL nispi harçtan mahsubu ile bakiye 11.325,22 TL eksik harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
5-Davacı tarafından sarf olunan (1.600,00 TL bilirkişi ücreti + 106,35 TL posta/tebligat/ müzekkereden ibaret) 1.706,35 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6- Davacı tarafından yatırılan 35,90 TL başvurma harcı ve 2.432,41 TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7- Sarf olunmayan delil/gider avanslarının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
8- Kendisini vekil ile temsil ettiren davacı taraf lehine yürürlükte bulunan Avukatlık Kanunu ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 13/1. maddesi gereğince takdir olunan 22.548,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Dair; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341. ile 360. madde hükümleri uyarınca mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf, başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 13/04/2021

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı