Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1216 E. 2019/1069 K. 01.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1216 Esas
KARAR NO : 2019/1069

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/12/2018
KARAR TARİHİ : 01/11/2019
K. YAZIM TARİHİ : 13/11/2019
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ve duruşmadaki beyanlarında özetle; taraflar arasındaki ticari satım ilişkisi bulunduğunu, bu ilişki kapsamında müvekkili şirket tarafından sunulan mal bedeline ilişkin fatura bedelinin ödenmemesi nedeniyle davalı aleyhine Bakırköy …..İcra Müdürlüğü’nün ….. Esas sayılı dosyası üzerinden takibe girişildiğini, davalı borçlunun takibe ve borca haksız iti- razı üzerine takibin durduğunu beyanla itirazın iptali ile takibin devamını, davalı tarafın % 20 ora- nından az olmamak üzere icra/inkar tazminatı ile mahkumiyetini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle , davalı borçlunun adresi itibariyle Ankara İcra Daireleri’nin ve Ankara Mahkemeleri’nin yetkili olduğunu, dava ve takip konusu alacağın zamanaşı- mına uğradığını,tarafların cari hesap ile çalıştığını, dava konusu alacağın muaccel hale gelmediğini, ikinci el cihaz satma yetkisi bulunmayan davacının 2. El cihazı sıfır cihaz gibi satarak müvekkilinin zararına sebebiyet verdiğini, ikinci el cihaz bedelinin tespit edilerek alacaktan takas edilmesi gerek- tiğini, ticari ilişkinin 12/10/2018 tarihinde sona erdiğini, davacının kötü niyetle takip başlattığını, takibe vaki itirazlarının yerinde olduğunu, yasal şartlar oluşmadığından icra-inkar tazminatı talep edilemeyeceğini beyanla davanın reddini savunmuştur.
Dava, İİK 67.md ne dayalı itirazın iptali ve icra inkar/kötü niyet tazminatı talebine ilişkindir.
Celp olunan Bakırköy ….. İcra Müdürlüğü’nün ….. Esas sayılı dosyasının tetki- kinde ; davacı/ alacaklı tarafından davalı/ borçlu aleyhine faturaya dayalı 21.256,53 TL ( asıl) alacağın tahsili istemiyle 23/11/2018 tarihinde ilamsız takibe girişildiği, ödeme emrini 29/11/2018 tarihinde tebellüğ eden borçlunun 03/12/2018 tarihinde (süresi içinde ) ibraz ettiği dilekçe ile “takip borçlusunun adresi itibariyle takipte Ankara İcra Daireleri’nin yetkili olduğundan bahisle Bakırköy İcra Dairesinin yetkisine, ayrıca alacaklı görünen tarafa muaccel veya müeccel her hangi bir bor- cunun bulunmadığından bahisle tebliğ edilen ödeme emrine ,borca , faize faiz oranına ve tüm fer’i- lerine ” itiraz ettiği, İİK 66 md gereğince İcra Müdürlüğü’nce takibin durdurulmasına karar verildiği, itiraz dilekçesinin alacaklı tarafa tebliğ edilmediği, alacaklı vekilinin yasal süre içinde mahkememize müracaatla iş bu davayı ikame ettiği anlaşılmıştır.
Her ne kadar davalı vekili borçlunun adresi itibariyle icra dairesinin ve mahkememizin yetki- sine itirazda bulunmuş ise de ,taraflar arasında ticari satıma ilişkin akdi ilişkinin bulunduğu, takip ve dava konusunun bir miktar para borcuna ilişkin olduğu, İİK 50 md ve HMK 6 md gereğince davalı borçlunun adresi itibariyle Ankara İcra Müdürlüğü’nden takibe girişilebileceği gibi, BK 89 md gereğince davacı şirketin Ticaret Sicilinde kayıtlı olduğu adres itibariyle Bakırköy İcra Daireleri’nden de takip yapılabileceği ,davacı tarafın bu hususta seçimlik hakkını kullanarak yetkili yerlerden biri Bakırköy İcra Dairesinde usule uygun, hukuki geçerliliği bulunan bir takip başlattığı, mahkememizin de iş bu davayı görmeye yetkili olduğu gözetilerek yetki itirazının reddine karar verilmiştir.
Zamanaşımı def’ine gelince dava konusu alacağın BK 146 md deki 10 yıllık zamanaşımına tabi olduğu, alacağın 2018 tarihli faturadan kaynaklandığı ve zamanaşımı süresinin dolmadığı tespit edil- mekle bu yöndeki savunmaya da itibar edilmemiştir.
Borcun esasına ilişkin itiraza gelince ;dava konusu uyuşmazlık, davacının takip ve dava tarihi itibariyle takip konusu faturalar nedeniyle davalıdan alacaklı olup olmadığı alacağın varlığı ve mik- tarının tespiti ile icra-inkar tazminatı koşullarının oluşup oluşmadığı hususunda toplanmaktadır.
Tarafların ticaret sicili kayıtları, takip konusu borcun dayanağını oluşturan faturalar, cari hesap ekstreleri vs deliller celp edilmiş, takip/ve dava konusu alacağın varlığı ve alacak miktarının tespiti hususunda tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar veril- miştir.
Davalının ticari defterleri üzerinde Ankara ….. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce talimat yoluyla yapılan inceleme sonucu düzenlenen 21/05/2019 tarihli bilirkişi raporunda özetle;
”Davalıya ait noter tasdiklerini ihtiva eden 2012-2013 yılına ait ticari defterlerinin incelenmeye tabi tutulduğu, davalı kayıtlarında davacının 320.001.008G Satıcılar Hesap Kodu ile takip edildiği, ticari ilişkinin 01/01/2018 tarih öncesine dayandığı, 10/01/2018 – 20/10/2018 tarih aralığında davacının davalıya toplam KDV dahil 410.211,10 TL tutarında mal/hizmet faturası kestiği, aynı dönemde davalının davacıya toplam 17.452,67 TL olan 3 adet faturayı iade olarak düzenlediği, bu faturalar dahil toplamda 388.954,57 TL ödeme bulunduğu, 10/10/2018 tarihli son ödemeden sonra davacı alacağının 818,53 TL olduğu, ödenmeyen kısmın bakiye dahil 818,53 TL ile toplamda 21.256,53 TL olduğu” hususu belirtilmiştir.
SMMM Bilirkişi ….. tarafından davacı tarafın defterleri üzerinde yapılan inceleme sonucu düzenlenen ve itibara layık bulunan 07/08/2019 tarihli rapora göre ;
”Davacı şirkete ait 2018 yılı Ticari defterlerinin açılış tasdikleri ile yıl sonunda yaptırılması gereken kapanış tasdiklerinin yasal süresinde TTK. hükümlerine göre usulüne uygun yaptırılmış olduğu ve davacı şirketin 2018 yılı ticari defterlerini TTK. hükümlerine göre usulüne uygun tutmasından dolayı davacı şirketin ticari defterlerinin sahibi lehine delil niteliği taşıdığı, davacı şirketin icra takip tarihi olan 23/11/2018 tarihi itibariyle davalı …’den faturalardan kaynaklı 21.256,53 TL alacağının bulunduğu, davalı şirketin ticari defterlerinin talimat aracılığıyla incelenmesi neticesinde; bilirkişi …… tarafından davalı yanın icra takip tarihi olan 23/11/2018 tarihi itibariyle davacı ……. Tic. Ltd. ŞTİ.’ye 21.256,53 TL borcunun bulunduğuna dair tespitin yapıldığı, davalı …’nin icra takip tarihi itibariyle temerrüde düşürüldüğü” hususu belirtilmiştir.

Toplanan deliller ile dosyadaki bilgi ve belgelere göre; davacının takip tarihi itibariyle dava- lıdan 21.256,53 TL alacağının bulunduğu, talep edilen alacak miktarında, takip sonrası talep edilen faiz tür ve oranında fazlalık ve hukuka aykırılık bulunmadığı, davalının tespit edilen likit alacağa vaki haksız itirazı ile takibin durmasına sebebiyet verdiği anlaşılmakla sübuta eren davanın kabulüne karar verilip aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;

1-Davanın KABULÜNE,
Davalı/borçlunun Bakırköy ….. İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı dosyası üzerinden takibine girişilen dava ve takip konusu 21.256,53 TL’lik borca vaki itirazının iptali ile takibin bu miktar üzerinden devamına,
Takip konusu asıl alacağa – davacının talebi aşılmamak üzere- takip tarihinden itibaren yıllık % 9 ve değişen oranlarda yasal faiz uygulanmasına,
Likit alacağa vaki haksız itirazı ile takibin durmasına sebebiyet veren davalı/borçlunun hüküm altına alınan alacağın % 20’si oranında icra/inkar tazminatı ile mahkumiyetine,

2- Harçlar Kanunu gereğince tahsili gereken 1.452,03 TL karar ve ilam harcından mahkeme veznesine yatırılan 257,02 TL peşin/nispi harcın mahsubu sonucu bakiye 1.195,01 TL karar harcının davalıdan tahsili ile Hazine’ye irat kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 35,90 TL başvuru harcı + 257,02 TL peşin nispi harç + 5,20 TL vekalet harcından ibaret toplam 298,12 TL harcın davalıdan tahsil edilerek davacıya ödenmesine,

3-a.) Davacı tarafından sarf olunan (1.200,00 TL bilirkişi ücreti + 124,75 TL posta/tebligat/ müzekkere/talimattan ibaret) 1.324,75 TL yargılama giderinin davalıdan tahsil edilerek davacıya ödenmesine,
b.) Davalı tarafça sarf olunan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar tesisine yer olmadığına,
c.) Sarf olunmayan gider/delil avansının karar kesinleştikten sonra ilgilisine iadesine,

4-Kendisini vekil ile temsil ettiren davacı lehine hüküm altına alınan dava değerine göre yü- rürlükte bulunan Av. Kan. ve AAÜT gereğince takdir olunan 2.725,00 TL vekalet ücretinin dava- lıdan tahsil edilerek davacı tarafa ödenmesine dair,

Davacı vekilinin yüzüne karşı , davalının yokluğunda 5235 Sayılı Kanun’un geçici 2. Mad- desine göre Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmi Gazete’de ilan edildiği anla- şılmakla 6100 sayılı Hukuk Mahkemeleri Kanunu’nun 341 ila 360. madde hükümleri gereğince mah- kememize veya aynı sıfatta başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf, başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 01/11/2019

Katip …

Hakim …