Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1190 E. 2020/92 K. 05.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1190 Esas
KARAR NO : 2020/92 Karar

DAVA : Menfi Tespit (Alım Satım)
DAVA TARİHİ : 06/12/2018
KARAR TARİHİ : 05/02/2020
KARAR YAZIM TARİHİ : 21/02/2020
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Alım Satım) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesi ile davalı …’un işlettiği oto dizayn adlı iş yerinden 71.000,00 TL bedelle …. … marka araç satın aldığını, davacı bedelin 51.000,00 TL sini aracı satın aldığı bayi hesabına, 7.205,00 TL sini davalının isteği ve talebi üzerine kardeşi ….’un hesabına gönderildiğini, parayı oraya yatırılmasını isteyen bizzat davalı olduğunu, davacı 12.795,00 TL’ lik bakiye borcu için düzenleme tarihi 21.02.2014 düzenleme yeri …., ödeme tarihi 07.04.2014 olan 13.000,00 TL’lik bono aldığını, söz konusu bonoda davacının babası …. ise kefil olarak imza attığını, davacı bonoya dayalı 13.000,00 TL’lik borcuna mahsuben davalının iş yerine 01.03.2014 tarihinde 2.000,00 TL elden bir ödeme yapıldığını ve karşılığında tahsilat makbuzu aldığını, davacının 2. Ödemesi 03.04.2014 tarihinde 2.505,00 TL olduğunu, 3. Ödemesi ise 05.05.2014 tarihinde 1.000,00 TL olduğunu, bankamatikten yine davalının kardeşi ….’un aynı hesabına yatırıldığını, davacı sayılan ödemelerle birlikte söz konusu bonoya mahsuben toplam 5.505,00 TL ödeme yaptığını, geriye 7.290,00 TL kaldığını, kalan bu bakiye borç ise davalının kardeşi ….’un hesabına 13.000,00 TL’lik senedinin kalan borcu açıklaması yazılarak davacı tarafından ödendiğini ve bono borcu tamamen sona erdiğini, 05.06.2014 tarihinde davacının babası …. aleyhine 13.000,00 TL bonoya dayalı borcun ödenmesine rağmen icra başlatıldığını, davanın kabulü ile müvekkilinin Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün E. …. E. Sayılı icra dosyasına dayanak senedin borçlusu olmadığının tespitine, davalının müvekkili aleyhine başlattığı icra takibinde kötü niyetli olduğunun tespitine ve kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, ihtiyati tedbir taleplerinin kabulüne, araç üzerine konulan yakalama kararının dava sonuna kadar durdurulmasına, vekalet ücreti ve yargılama giderinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP : Davalıya usulüne uygun tebligat yapılmasına rağmen davaya süresi içerisinde cevap vermemiş, HMK 128.maddesi uyarınca davacı tarafın dava dilekçesinde ileri sürdüğü tüm vakıaları inkar etmiş sayılmıştır.
DELİLLER VE GEREKÇE: Taraflara usulüne uygun tebligat yapılmıştır.
Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı icra takip dosyası mahkememizin işbu dosyası içerisine alınmıştır.
Dosyaya sunulan 19/09/2019 tarihli bilirkişi raporunda davalı tarafından incelemeye sunulan 2014 yılı ait ticari defterlerinin 6102 sayılı TTK. İlgili hükümleri yönünden usulüne uygun tutulmuş olduğu, yapılan ödemelerin icra takibine konun bonoya karşılık yapıldığı kanaatine varıldığından, davacı yanın davalı yana Bakırköy …. İcra müdürlüğünün …. esas sayılı dosyasından 07/04/2014 ödeme günlü bonodan dolayı borcunun olmadığının bildirildiği anlaşılmıştır.
Dava, Menfi Tespit Davasıdır.
Menfi tespit ve istirdat davaları 2004 Sayılı İcra İflas Kanunu’nun (İİK ) 72. maddesinde düzenlenmiştir. Maddeye göre; borçlu icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tespit davası açabilir. Borçlu, menfi tespit davası zımmında tedbir kararı almamış ve borç da ödenmiş olursa davaya istirdat davası olarak devam edilir. İspat yüküne ilişkin yukarıda açıklanan genel kural menfi tespit davaları için de geçerlidir. Yani, menfi tespit davalarında da, tarafların sıfatları değişik olmakla beraber, ispat yükü bakımından bir değişiklik olmayıp, bu genel kural uygulanır. Bu davalarda da bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran (iddia eden ) taraf o vakıayı ispat etmelidir.
Menfi tespit davasında borçlu ya borçlanma iradesinin bulunmadığını ya da borçlanma iradesi bulunmakla birlikte daha sonra ödeme gibi bir nedenle düştüğünü ileri sürebilir. Borçlu borcun varlığını inkâr ediyorsa, bu durumlarda ispat yükü davalı durumunda olmasına karşın alacaklıya düşer. Borçlu varlığını kabul ettiği borcun ödeme gibi bir nedenle düştüğünü ileri sürüyorsa, bu durumda doğal olarak ispat yükü kendisine düşecektir.
Taraf beyanları, dosyada mevcut bilgi belgeler, bilirkişi raporları ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı davalı …’un işlettiği oto dizayn adlı iş yerinden 71.000,00 TL bedelle …. marka araç satın aldığını,bedelin ödendiğini ve borcu tamamen sona erdiğini iddia etmiş olup yukarıda da bahsedildiği gibi davacının iddiası bakımından ispat yükü kendisinin üzerindedir. Dosyada mevcut …. Bankası yazı cevabı ve 19.09.2019 tarihli bilirkişi raporunda da tespit edildiği gibi davacı satım sözleşmesinden ve takibe konu senet bedelini açıklamalı dekontlar ile ödemiş olup iddiasını ispat etmesi karşısında açılan davanın kabulü ile Davacının Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası üzerinden takibine girişilen 13.000,00-TL tutarındaki alacak nedeniyle davalıya borçlu olmadığının tespitine, icra takibinin bu miktar üzerinden iptaline, davalının icra takibine girişmekte kötü niyetli olduğu ispat edilemediğinden ve İİK’nun 72/5 maddesindeki şartlar oluşmadığından davacıların kötü niyet tazminat taleplerinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
AÇILAN DAVANIN KABULÜNE,
1-Davacının Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı dosyası üzerinden takibine girişilen 13.000,00-TL tutarındaki alacak nedeniyle davalıya BORÇLU OLMADIĞININ TESPİTİNE, icra takibinin bu miktar üzerinden iptaline,

2-Davalının icra takibine girişmekte kötü niyetli olduğu ispat edilemediğinden ve İİK’nun 72/5 maddesindeki şartlar oluşmadığından davacıların kötü niyet tazminat taleplerinin reddine,
3-Alınması gerekli 888,03 TL harçtan peşin alınan 222,01 TL peşin harcın mahsubu ile 666,02 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT gereğince 3.400 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan 257,91 TL harç, 78,25 TL tebligat müzekkere gideri, 750 TL bilirkişi ücreti toplamı 1.086,16 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Taraflarca yatırılıp harcanmayan masrafın karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı HMK 394/5 ve 341/1 maddesi gereğince tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
05/02/2020

Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza

“iş Bu Evrak 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanununun 5. Madde Uyarınca Güvenli Elektronik İmza İle İmzalanmış Olup, 22. Madde Uyarınca Da Islak İmza İle İmzalanmayacaktır.”