Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1089 E. 2019/937 K. 27.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1089 Esas
KARAR NO : 2019/937

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/04/2015
KARAR TARİHİ : 27/09/2019
K. YAZIM TARİHİ : 21/10/2019
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde ve duruşmadaki beyanlarında özetle, müvekkili şirketin, davalıya ait …. Havaalanı ve … Havaalanındaki bilet satış ofisi dekorasyon- uygulama- işçilik- proje takip ve kontrol işlerini yaptığını, …. Hava alanındaki işler için 08/12/2014 tarih …. irsaliye nolu A seri ….. sıra nolu KDV dahil 34.172,80 TL tutarlı,… Havaalanındaki işler için 10/12/2014 tarih … irsaliye nolu A seri … sıra nolu ,KDV dahil 34.172,80 TL tutarındaki faturaların düzenlen- diğini ve davalıya tevdi olunduğunu, davalının fatura tutarlarını ödemediği gibi TTK 21/2 md de yazılı 8 günlük itiraz süresi geçtikten sonra Beyoğlu … Noterliği vasıtasıyla keşide ettiği 06.Şubat. 2015 tarih ve … yevmiye nolu bildirim ile faturaları iade ettiğini, (süresinde iade edilmeyen fatura içeğinin kabul edilmiş sayılacağını), söz konusu faturalardan kaynaklanan borcun ödenmemesi üzerine davalı/borçlu hakkında Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası üzerinden icra takibine girişildiğini ödeme emrine haksız itirazı neticesinde takibin durduğunu be- yanla itirazın iptali ile takibin devamını, davalı tarafın % 20 oranından az olmamak üzere icra -inkar tazminatı ile mahkumiyetini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde ve duruşmadaki beyanlarında özetle; taraflar arasında anılan işle ilgili yazılı bir anlaşma bulunmadığını, davacının icra takibiyle istediği alacağa ilişkin yazılı belge sunmadığını, tanık dinlenmesine muvafakatlarının olmadığını, icra takibine dayanak ya- pılmayan faturaların davada delil olmayacağını, davalı defterlerinde borç kaydı bulunmadığını, fatura içeriğinin doğru olduğunun davacı tarafça ispatı gerektiğini, faturanın global olarak tek rakam üzerinden düzenlendiğini, dava dışı ……. Rekam’dan alınan faturada belirtilen işler ile davacının ilgisinin anlaşılamadığını beyanla, davanın reddine, % 20’den az olmamak üzere kötüniyet tazmi- natının davacıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Celp olunan Bakırköy …İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasının tetkikinde; davacı /alacaklı tarafından davalı/borçlu aleyhine faturaya dayalı toplam 68.601,19 TL alacağın tah- sili istemiyle 13/04/2015 tarihinde ilamsız takibe girişildiği, ödeme emrini 15/04/2015 tarihinde tebel- lüğ eden borçlunun vekili vasıtasıyla ibraz etiği 17/04/2015 tarihli dilekçesi ile ” takip alacaklısına her hangi bir borcunun bulunmadığı”ndan bahisle takibe, borca,faize ve borca bağlı olarak talep edilen tüm ferilere açıkça itiraz ettiği, İİK 66 md gereğince takibin durdurulmasına karar verildiği, alacaklı vekilinin 21/04/2015 tarihinde itiraz dilekçesini tebellüğ ettiği ve 13/04/2015 tarihinde (hak düşürücü süre içinde) itirazın iptali istemli iş bu davayı ikame ettiği tespit edilmiştir.
Mahkememizce toplanan deliller ile dosyadaki bilgi ve belgelere göre yapılan yargılama sonunda tesis olunan … Esas ……. karar nolu 06/06/2017 tarihli ilam ile ”davanın kısmen kabulü ile, davalı/borçlunun Bakırköy …İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası üzerinden takibe girişilen 68.601,19 TL’lik borcun 62.650,87 TL’lik kısmına vaki itirazının iptali ile takibin 62.453,24 TL asıl alacağa -davacının talebi aşılmamak üzere- 3095 sayılı kanun gereğince taleple bağlı kalınarak % 10 ve değişen oranlarda ticari faiz uygulanmak suretiyle devamına, likit alacağa vaki haksız itirazı ile takibin durmasına sebebiyet veren davalı/ borçlunun hüküm altına alınan asıl alacağın (62.453,24 TL ‘nin) % 20 ‘si oranında (12.490,64 TL) icra/inkar tazminatı ile mahkumi- yetine, fazlaya ilişkin istemin reddine, yasal şartlar oluşmadığından davalı lehine kötü niyet tazminatı takdirine yer olmadığına” karar verilmiştir.
Davacı vekili ile davalı vekilinin istinaf talepleri üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi … Hukuk Dairesi’nce yapılan inceleme sonucunda … Esas …. karar nolu 06/11/2018 tarihli ilamda:
”Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan iş bedeli alacağının tahsili için girişilen icra takibine itirazın iptali, takibin devamı ve icra inkar tazminatının tahsili istemlerine ilişkindir. Taraflar arasında yazılı eser sözleşmesi bulunmamakla birlikte, akdi ilişkinin varlığı konusunda uyuşmazlık yoktur. Davacı yüklenici; davalı ise iş sahibidir.
Somut olayda, davacı tarafça davalıya ait iki havaalanında bulunan bilet satış ofislerinin dekorasyon işlerinin davacı tarafından yapıldığı ileri sürülerek, iki adet faturaya dayalı olarak icra takibi yapıldığı, davalı tarafın itirazı üzerine takibin durduğu ve yasal süresi içinde itirazın iptali istemli davanın açıldığı anlaşılmaktadır. Mahkemece mali müşavir ve iç mimar bilirkişiden 13/12/ 2016 tarihli rapor alınmış, bilirkişiler taraf defterlerini incelemek ve dosyaya sunulan fotoğraflar ve faturalar üzerinde inceleme yapmak suretiyle rapor düzenlemiştir. Taraflar arasında yazılı sözleşme bulunmadığından işin bedelinde uyuşmazlık vardır. TBK’nın 481. Maddesinde “Eserin bedeli önceden belirlenmemiş veya yaklaşık olarak belirlenmişse bedel, yapıldığı yer ve zamanda eserin değerine ve yüklenicinin giderine bakılarak belirlenir” hükmü düzenlenmiştir. Taraflar arasında yazılı bir sözleşme bulunmamakla birlikte, eser sözleşmesiyle ilgili akdi ilişkinin varlığı sabittir. Taraflar bedelde mutabık olmadıklarından, bu halde TBK’nın 481. maddesi gereğince her bir işin yapıldığı yerde keşif yapılıp uzman bilirkişiye işin yapıldığı yıl mahalli piyasa rayiçlerine göre, davacının gerçekleştirdiği imalât bedeli hesaplattırıldıktan sonra, sonucuna uygun bir karar verilmelidir. Mahkemece, açıklanan yasal düzenlemeye göre inceleme yapılarak işin esası hakkında karar verilmesi gerekirken, bu husus üzerinde hiç durulmaksızın, fotoğraflar ve davacı ile dava dışı üçüncü kişilerce düzenlenen faturalar üzerinden inceleme yapılarak yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır. ”denilerek yerel mahkeme kararının kaldırılarak, yukarıda belirtilen şekilde inceleme ve araştırma yapılmak suretiyle ortaya çıkacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmek üzere dosya mahkememize iade edilmiştir.
İstanbul BAM … Hukuk Dairesi’nin ilamı doğrultusunda dava konusu imalat bedelinin tespiti hususunda … Havaalanında talimat yoluyla, …. Hava- alanında mahkememizce keşfen bilirkişi incelemesi yapılmıştır.
Dosyaya ibraz olunan 29/05/2019 ve 04/07/2019 tarihli bilirkişi raporlarına göre; davacı tarafça … Havaalanı’nda yapılan imalat bedeli 22.721,12 TL ve …. Havaalanı’nda yapılan imalat bedeli 24.421,52 TL olmak üzere toplam 47.142,64 TL olarak tespit edilmiş, mahkememizce re’sen yapılan faiz hesabı sonu belirlenen 149,18 TL takip öncesi işlemiş faizin ilavesi ile takip tarihi itibariyle davalıdan talep edilebilecek toplam alacağın 47.291,82 TL olduğu, davalının bu miktardaki likit alacağa vaki haksız itirazı ile takibin durmasına sebebiyet verdiği, fazlaya ilişkin talebin yerinde olmadığı anlaşılmakla davanın kısmen kabulüne karar verilip aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;

1-Davanın KISMEN KABULÜNE,
Davalı/borçlunun Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası üzerinden takibine girişilen dava ve takip konusu 68.601,19 TL’lik borcun 47.291,82 TL’lik kısmına vaki itirazının iptali ile takibin bu miktar üzerinden devamına,
Takip konusu asıl alacağa – davacının talebi aşılmamak üzere- takip tarihinden itibaren 3095 sayılı Kanun’un 4489 Sayılı Kanun ile değişik 2.md gereğince T.C. Merkez Bankası tarafından kısa vadeli avans kredilerine uygulanan faiz oranları dikkate alınarak yıllık % 10,50 ve değişen oranlarda basit usulde (3095 S.K. Md 3.) temerrüt faizi uygulanmasına,
Likit alacağa vaki haksız itirazı ile takibin durmasına sebebiyet veren davalı/ borçlunun hüküm altına alınan alacağın % 20’si oranında icra/inkar tazminatı ile mahkumiyetine,
Fazlaya ilişkin talebin reddine,

2- Harçlar Kanunu gereğince tahsili gereken 3.230,50 TL karar ve ilam harcından mahkeme veznesine yatırılan 824,17 TL peşin/nispi harç ileicra veznesine yatan 343,01 TL harcın mahsubu sonucu bakiye 2.063,32 TL karar harcının davalıdan tahsili ile Hazine’ye irat kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 27,70 TL başvuru harcı + 824,17 TL peşin nispi harç + 4,10 TL vekalet harcından ibaret toplam 855,97 TL harcın davalıdan tahsil edilerek davacıya ödenmesine,

3-a.) Davacı tarafından sarf olunan (2.000,00 TL bilirkişi ücreti + 1.679,50 TL posta/tebligat/ müzekkere/talimattan ibaret) 3.679,50 TL yargılama giderinin kabul/red oranına göre 2.207,70 TL’sinin davalıdan tahsil edilerek davacıya ödenmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
b.) Davalı tarafça sarf olunan 61,80 TL yargılama giderinin red/kabul oranına göre 24,72 TL’nin davacıdan tahsil edilerek davalıya ödenmesine,
c.) Sarf olunmayan gider/delil avansının karar kesinleştikten sonra ilgilisine iadesine,

4-Kendisini vekil ile temsil ettiren davacı lehine hüküm altına alınan dava değerine göre yü- rürlükte bulunan Av. Kan. ve AAÜT gereğince takdir olunan 5.552,10 TL vekalet ücretinin dava- lıdan tahsil edilerek davacı tarafa ödenmesine,
b.)Kendisini vekil ile temsil ettiren davalı lehine red olunan dava değerine göre hüküm tari- hinde yürürlükte bulunan Av. Kan. ve AAÜT gereğince takdir olunan 2.725,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsil edilerek davalı tarafa ödenmesine dair,

Davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı 5235 Sayılı Kanun’un geçici 2. maddesine göre Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmi Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla 6100 sayılı Hukuk Mahkemeleri Kanunu’nun 341 ila 360. madde hükümleri gereğince mahkememize veya aynı sıfatta başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf, başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 27/09/2019
Katip …

Hakim …