Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1077 E. 2021/141 K. 12.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1077
KARAR NO : 2021/141

DAVA : Konkordato (Adi Konkordatodan Kaynaklanan (İİK 285 İla 308/h))
DAVA TARİHİ : 12/11/2018
KARAR TARİHİ : 12/02/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 09/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan Konkordato (Adi Konkordatodan Kaynaklanan (İİK 285 İla 308/h)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili tarafından mahkememize sunulan 17/10/2018 harçlandırma tarihli dava dilekçesinde özetle; İstanbul Ticaret Siciline … numarasıyla kayıtlı olan müvekkili şirketin 1992 yılında kurulduğunu, müvekkili şirket, inşaat ve taahhüt işleri, mekanik çelik katlı otopark imalatı ve otopark işletmeciliği alanında faaliyet sürdürdüğünü, müvekkili şirket inşaat ve taahhüt alanında, kongre ve kültür merkezi, spor tesisi, semt pazan, çöp deposu, mezbahane, pazaryeri gibi yerlerin inşasını üstlendiğini, yine müvekkilinin bu alanda, kongre ve kültür merkezlerinin akustik, sahne, ses ve ışık sistemlerinin kurulumu işini yaptığını, müvekkili şirket inşaat ve taahhüt alanındaki faaliyetlerini çoğunlukla, kamu ihalelerine girmek suretiyle gerçekleştirdiğini, müvekkili şirket bu faaliyet alanında, ihaleden almış olduğu işlerin 6’sını 2018 yılında tamamladığını (ancak ne var ki -aşağıda değinileceği üzere-ihaleye konu işler tamamlanmasına rağmen hakkedişler tahsil edilememiştir) olup, müvekkili halihazırda …. Büyükşehir Belediyesi, … Belediyesi gibi kamu kuramlarından aldığı 5 ihaleye konu işin yapımını sürdürdüğünü, öte yandan müvekkili şirketin, ilk paragrafta belirtildiği gibi, “…” markasıyla mekanik çelik katilı otopark imalatı yaptığını, müvekkili şirket projelendirmesini ve montajım yaptığı bu ürünlerle, daha az alanda daha çok park imkânı sağlayan çözümler geliştirdiğini, müvekkili şirketin bu ürünlerinin halihazırda, …., …. Belediyesi, …. Büyükşehir Belediyesi, …. Büyükşehir Belediyesi, … Belediyesi ve … Belediyesi tarafından kullanıldığını, ayrıca ilk paragrafta ifade edildiği üzere, müvekkili şirketin faaliyet gösterdiği alanlardan birisi de, otopark işletmeciliği olduğunu, müvekkili şirket …’da “…” sistemiyle inşa ettiği otoparkın aynı zamanda işletmeciliğini yaptığını, bilindiği gibi ülkemizde, “Rahip Brunson” krizi ile birlikte ekonomi alanında büyük olumsuzluklar yaşandığını ,bu kriz sonrasında, döviz kurları ¨ 7,50 düzeylerine fırladığını, cari açık rekor seviyelere ulaştığını, Tüketici Fiyatları Endeksi %25,24, Üretici Fiyatları Endeksi %45,1 seviyelerine çıktığını, bu olumsuzluklar sebebiyle girdi maliyetlerinde öngörülemez artış yaşanmasına rağmen, Çevre ve Şehircilik Bakanlığının belirlediği bayındırlık bedelleri maalesef yerinde saydığını, ayrıca piyasada oluşan tedirginlik, tedarikçilerin nakit para haricinde bir ödeme yöntemini kabul etmemesine neden olduğunu; bu durum ise, şirketin elindeki nakit kaynakların tükenmesine sebebiyet verdiğini, kredi faizleri %30’lan bulmasına rağmen, mevcut nakit sıkışıklığı kredi yoluyla giderilmek istenmişse de, bankaların piyasaya kredi musluklanı kapatması sebebiyle, müvekkili şirkete bankalarca kredi sağlanmadığını, esasında müvekkilin bu süreçten en fazla etkilenmesine sebep olan olay, İller Bankasının, Hazine ve Maliye Bakanlığının yürürlüğe koyduğu tasarruf tedbirleri kapsamında, belediyelere yaptığı ödemelerde kesintiye gitmesi olduğunu, bu durum ise, müvekkilin ihale aldığı belediyelerin nakit akışının bozulmasına sebebiyet verdiğinden, belediyelerce hakkediş ödemeleri yapılmadığını, fakat müvekkili şirket, belediyelerin hakkedişleri ödeyeceği inancıyla hareket ettiğinden, gelinen noktada konkordato talep edilmesine gerekçe olan nakit kriziyle karşı karşıya kalındığını, müvekkilinin halihazırda karşılıksız çıkan herhangi bir çeki bulunmadığını, ancak müvekkilin, henüz ortada kriz yokken ileri tarihli keşide ettiği çekler mevcut olup, bu çeklerin halihazır durum itibariyle ödenebilmesi mümkün olmadığını, ayrıca müvekkili, nakit krizini aşmak için … Belediyesinden olan alacaklannı … Bankası A.Ş.’ye temlik ettiğini, fakat … Belediyesinin … Bankasına ödeme yapmaması sebebiyle, müvekkilin, alacağın temliki sözleşmesindeki taahhüdünden dolap, … Bankasının müvekkili şirkete başvuru imkânı mevcut olduğunu, ancak maalesef, yukarıda anlatılan gerekçelerle, … Bankasının temlik sözleşmesine dayalı tahsil talebinde bulunması halinde, temlik sözleşmesinden kaynaklı taahhüdümüzü yerine getirebilmelerinin mümkün olmadığını, görüldüğü üzere, ülkedeki ekonomik atmosfer sebebiyle Maliye Bakanlığının tasarruf tedbirlerini yürürlüğe koyması, tasarruf tedbirleri sebebiyle İller Bankasının ödeneklerde kesinti yoluna gitmesi hatta kesintiye rağmen belediyelere zamanında ödemeler gerçekleştirmemesi, İller Bankasının Ödemelerindeki kesinti ve aksaklık sebebiyle nakit akışı bozulan belediyelerin, müvekkilin hakkedişten kaynaklı alacaklarını ödememesi, müvekkilin nakit krizine girmesine sebebiyet verdiğini, gelinen noktada, borçların vadelere yayılmaksızın ödenemeyeceği anlaşıldığından, işbu dilekçeyle, alacaklılara vade konkordatosu teklifinde bulunulması gerektiğini, bu nedenlerle İcra ve İflas Kanununun 286. maddesindeki belgelerin tamamım eksiksiz olarak mahkemeye sunan müvekkili şirkete, aynı Kanun’un 287. maddesi uyarınca geçici mühlet kararı verilmesini ve ardından da kesin mühlet verilmesini ve son olarak da konkordatonun tasdik edilmesini, müvekkili şirketin faaliyetlerine devam edebilmesi, şirket malvarlıklaırnın korunabilmesi ve konkordato projesinin hayata geçirilebilmesi için, İİK’nın 206. maddesinde düzenleneni, sırada yazılı alacaklar için haciz yoluyla yapılan ya da yapılacak takipler hariç olmak üzere, müvekkili şirket aleyhine 6183 sayılı Kanuna göre yapılan takiplerde dahil olmak üzere hiçbir takip yapılmamasına ve yapılmış olan takiplerin durdurulmasını, taşınır-taşınmaz veya ticari işletme rehni ile temin edilen alacaklar nedeniyle yapılacak ya da yapılmış takiplerde ise, muhafaza tedbirleri alınmasının ve rehinli malın satışının önlenmesini, rehinle temin edilmiş mallar bakımından bir muhafaza tedbiri uygulanmışsa, bu muhafaza tedbirlerinin kaldırılmasını, İİK’nın 206. maddesinde düzenlenen 1. sırada yazılı alacaklar hariç diğer alacaklarla ilgili yapılmış takiplerle ilgili muhafaza tedbiri yapılmış ise, üzerindeki hacizler baki kalmak kaydıyla, muhafazalarının kaldırılarak müvekkili şirket yetkililerine yediemin olarak teslimini, İİK’nın 206. maddesinde düzenlenen 1. sırada yazılı alacaklar için haciz yoluyla yapılan ya da yapılacak takipler hariç olmak üzere, müvekkili şirket aleyhine ihtiyati haciz uygulanmamasını, İİK m.296 uyarınca, üçüncü kişilerde bulunan banka teminat mektuplarının, konkordato başvurusu bahane edilerek paraya çevrilmesinin engellenmesini, İİK m.288/I yollamasıyla İİK m.294/IV maddesi gereğince. İİK m.200 ve 201. belirtilen hallere münhasıran takas yapılmamasına ve banka hesaplan üzerine blokaj konul mamasını, keşide tarihi mühletten sonraki bir zamana denk gelen çeklerin konkordato mühleti içerisinde Ödenmesi kural olarak mümkün olmadığından (ki bu durum alacaklılar arasında eşitsizliğe yol açacaktır), keşide tarihi mühletten sonraki zamana denk gelen çeklerin “karşılıksızdır” işlemine tabi tutulmamasını yönelik tensiben ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER ve GEREKÇE:
Dava, İİK’nın 285 ve devamı maddelerince açılan konkordato talebine ilişkindir.
Mahkememiz dosyasının 15/11/2018 tarihli tensip tutanağı uyarınca belirtilen gider avansı eksikliğinin davacı vekilince süresinde tamamlanması üzerine davacı şirket hakkında 15/11/2018 tarihinden itibaren üç ay süre ile geçici mühlet verilmesine, SMMM …’ın geçici konkordato komiseri olarak görevlendirilmesine,ilgili kurumlara gereken bildirimlerin ve ilanların yapıldığı,borçluların malvarlığının muhafazası için gerekli görülen bütün tedbirlerin alındığı görülmüştür.
Geçici komiserin toplantı tutanağı ile; konkordato talep eden şirketin tüm malvarlıklarının rayiç değerlerinin tespit ettirilmesine, şirket malvarlıklarının rayiç değerlerinin tespiti işlemi teknik ve özel bilgiyi gerektirdiğinden bu konuda bilirkişiye başvurulmasına, şirkete ait stoklar hesabı altındaki gayrimenkullerin ve binalar hesabı altındaki gayrimenkullerin rayiç değerlerinin tespiti için bilirkişi görevlendirilmesine dair toplantı tutanağı mahkememizce onaylanmıştır.
Konkordato Geçici Komiseri tarafından sunulan 13/02/2019 tarihli raporunda; Konkordato talep eden şirketin …. ve … illerindeki şantiyelerinde Belediyelere yapılan taahhüt işlerinin devam ettiğini, şirketin sunmuş olduğu konkordato ön projesinde bulunan proforma satış tablosundaki satış rakamlarına ve Brüt Satış karlılığına fazlası ile ulaşıldığını, faaliyet giderlerinin net satışlara nispetinin de oldukça düşmüş olduğunu, hedeflenen olağan gelir ve giderler ile gerçekleşen gelirler- gider arasında önemli bir farkın olmadığını, şirketin olağan dışı (esas faaliyetleri dışında) giderlerinden kaynaklı olarak karlılığın düştüğünü ve vergi öncesi karlılıkta %85 nispetinde hedefin tutturulmuş olduğunu, özetle şirketin konkordato geçici mühlet süresinde öngördüğü karlılıklara ulaşabileceğini, şirket ortağı ve Müdürü …’in şirkete olan borcu karşılığı olarak ¨1.100.000,00 tutarındaki gayrimenkulü şirkete devredildiğini, konkordato talep eden şirketin ek süre talebine ilişkin olarak; konkordato talep eden şirketin rayiç değer bilançosunun (borca batık olup olmadığının) tespiti için bilirkişi raporu henüz gelmediğinden dosyanın bu yönden de değerlendirilebilmesi açısından bilirkişi raporunun beklenilmesinin yanı sıra konkordato talep eden şirketin bu iki aylık dönemdeki faaliyet sonuçlarının nitelikli olarak değerlendirilebilmesi açısından davacının 2 aylık ek süre talebinin uygun olduğunu bildirmiştir.
Konkordato Geçici Komiseri tarafından sunulan 08/04/2019 tarihli raporunda; Davacı … İnşaat Taahhüt imalat Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’nin geçici mühlet süresince faaliyet karlılığı ve dönem karlılığının proje hedeflerinin üzerinde gerçekleştiğini, şirketin aktif çalışan 44 personeli olduğunu, şirketin işçi ve kamu alacaklarını (vergi-sgk) düzenli olarak ödediğini, şirketin konkordato nedeniyle devam eden taahhüt işlerinin sekteye uğramadığı ve sürekliliğini devam ettirdiğini, davacı şirketin gerek kaydi gerekse rayiç değer bilançosuna güre borca batık durumda olmadığını, davacı şirketin mali durumunun iyileşmesi ve iyi niyet göstergesi olarak şirket ortağı adına kayıtlı gayrimenkullerin şirkete satışı yoluyla finansal katkı sağlanması, tahsilatlarına hız verilmesi, ciroda devam eden artış trendine bağlı olarak faaliyet karlılığının arttırılması olumlu olarak değerlendirilmiş olup, bu sürecin devamında da oluşacak karbltğın artarak devamı halinde davacı şirketin mali durumunu iyileştirme ihtimalinin olduğu, özetle davacı şirketin konkordato projesi çerçevesinde borçlarını ödemesinin mümkün gözüktüğünü, neticeten, mevcut şartlar altında konkordatonun başarıya ulaşması mümkün olduğundan borçlu şirkete kesin mühlet verilebileceğini bildirmiştir.
Konkordato Geçici Komiseri tarafından sunulan 30/09/2020 tarihli raporunda;Davacı şirketin konkordato projesini gerçekleştiremeyeceği ve konkordato sürecinin devamının davacı şirket adına hukuki ve ekonomik yararı bulunmadığı bir aşamaya gelindiğini bildirmiştir.
Bilirkişiler …, … ve …’ün 25/12/2020 tarihi raporlarında; Davacı … İnşaat Taahhüt İmalat San. Ve Tic. Ltd. Şti. ‘nin varlıklarının muhtemel satış değerlerine göre hazırlanan 30/09/2020 tarihli rayiç değer bilançosuna göre öz varlık tutarının (-) ¨16.589.173,41 hesaplandığını ve borca batık durumda bulunduğunu bildirmişlerdir.
Tüm bu belirlemeler ışığında somut olay değerlendirildiğinde; Mahkememize ibraz edilen son konkordato komiser raporu ile şirketin rayiç değer bilançosuna göre özkaynaklarının ¨ (-)16.589.173,41 olarak hesaplandığı ve şirketin rayiç değerler itibarıyla borca batık durumda olduğu tespit edilmiştir. Konkordato komiseri tarafından konkordato projesinin gerçekleşmesinin kuvvetle muhtemel olduğu yönünde müspet bir kanaat oluşmadığı belirtilmiştir.
İİK’nun 285.maddesine göre borçlarını vadesi geldiği halde ödeyemeyen veya vadesinde ödeyememe tehlikesi altında bulunan herhangi bir borçlu, vade verilmek suretiyle veya tenzilat yapılmak suretiyle borçlarını ödeyebilmek veya muhtemel bir iflastan kurtulmak için konkordato talep edebilir.
İİK’nun 287.maddesinde borçlunun iyileşmesi ve konkordatonun tasdiki ihtimali “konkordatonun başarı şansı” olarak nitelendirilmiştir.
Mahkemenin kesin mühlet kararını verebilmesi için konkordatonun başarıya ulaşmasının mümkün olması gerekmektedir.
İİK’nun 289/1 maddesinde mahkemenin kesin mühlet hakkındaki kararını geçici mühlet içinde vereceği düzenlenmiştir.
İİK’nun 288/1 maddesinde geçici mühletin kesin mühletin sonuçlarını doğuracağı, İİK’nun 292.maddesinde ise iflasa tabi borçlu bakımından kesin mühletin verilmesinden sonra gerçekleşecek durumlarda mahkemenin kesin mühleti kaldırarak konkordato talebinin reddine ve borçlunun iflasına resen karar vereceği düzenlenmiştir. Konkordatonun başarıya ulaşamayacağının anlaşılması hali aynı maddenin b bendinde hüküm altına alınmıştır. Yani, konkordatonun başarıya ulaşmayacağının anlaşılması kesin mühletin kaldırılmasını gerektiren hallerdendir. “Mühlet içinde, iyileşmenin ya da alacaklıların konkordatoyu kabulünün mümkün olmayacağının anlaşılması ya da konkordatoyu tasdik etmeyeceğinin açık olması, tasdik şartlarının mevcut olmadığının önceden anlaşılması halinde de konkordato mühleti kaldırılarak talep reddedilecek ve şartlar yerine gelmişse borçlunun iflasına karar verilebilecektir.
İİK m. 292’de konkordato sürecinin devam ettirilmesinin artık hukuken temelinin kalmadığı,konkordato sürecinin kesilmesi ve iflasın açılması gereken haller düzenlenmiştir. Mahkeme bu hallerden birinin gerçekleşmesi durumunda,herhangi bir talebe gerek olmaksızın,borçlu iflasa tâbi ise re’sen iflasın açılmasına;iflasa tâbi olmayan borçlu bakımından ise re’sen konkordato talebinin reddine karar verecektir.Ancak bu kararı vermeden önce bir duruşma açarak borçluyu,konkordatoyu bir alacaklı takip etmişse onu ve varsa alacaklılar kurulunu dinlemesi gerekir.Diğer alacaklıları da gerek görürse dinler.
Kanun’un 292.maddesinin 1.fıkrasında konkordato mühletinin belirli sebeplerle kaldırılması düzenlenmiştir.Maddede sayılan hallerde mahkeme daha önce konkordato mühleti vermiştir;ancak mühlet içinde ortaya çıkan haller,konkordato mühletinin amacını ortadan kaldırdığı için mahkeme kesin mühleti kaldıracaktır.
Mahkemenin mühleti kaldırması,aynı zamanda konkordato talebini de reddetmesini gerektirir.Maddede bu husus açıkça düzenlenmiştir.Mahkeme mühleti kaldırarak konkordato talebini reddedecek ve re’sen borçlunnu iflasına karar verecektir.
Konkordato mühleti verildikten sonra mühletin kaldırılması ve iflasa karar verilmesini gerektiren sebeplerden ilki,borçlunun malvarlığının korunması için iflasın açılmasının gerekli olmasıdır.Özellikle borçlunun işletmesinin devamı,devamlı ve hissedilir ölçüde,aktiflerinin azalması ve pasiflerinin artmasına yol açmaktaysa ve bu durumun konkordato süreci içinde geri dönüşü olmayan bir aktif-pasif dengesizliğine yol açacağı öngörülüyorsa;iflasın derhal açılması ile borçlunun malvarlığının tasfiyesi sağlanmak suretiyle daha iyi bir tatmin elde edeceği tahmin ediliyorsa;işletmenin devamı mümkün gözükmüyor yahut çok düşük bir ihtimâl ise,malvarlığının korunması için kesin mühlet kaldırılarak iflasın açılması zorunludur.
Söz konusu şartlar altında iflasın derhal açılmasının “ultima ratio-son çare” olması gerekir.Eğer malvarlığının korunması,örneğin borçlunun tasarruf yetkisinin kaldırılması ve komisere tevdi edilmesi gibi,daha yumuşak uygun tedbirlerle sağlanabilecekse mahkeme ölçülülük ilkesi çerçevesinde bu daha yumuşak tedbirleri tercih etmelidir.
Kesin konkordato mühleti verildikten sonra konkordatonun başarıya ulaşmayacağının anlaşılması kesin mühletin kaldırılmasını gerektiren ikinci haldir.Bu halde mahkeme,komiserin raporundaki verilerden konkordatonun başarıya ulaşma şansının kalmadığı sonucuna varmalıdır.
İİK’da iyileşmenin konkordato alacaklılar tarafından kabul edilmeden ya da mahkemece tasdik edilmeden önce gerçekleşmesi halinde,konkordatonun tasdikine kadar gidilmesine gerek kalmayacağı ve mühletin kaldırılacağı kabul edilmiştir (İİK m. 291). Mühlet içinde,iyileşmenin ya da alacaklıların konkordatoyu tasdik etmeyeceğinin aşikâr olması,yani tasdik şartlarının mevcut olmadığının önceden anlaşılması halinde de konkordato mühleti kaldırılarak talep reddedilecek ve şartlar yerine gelmişse borçlunnu iflasına karar verilecektir.Örneğin,komiserin raporundan borçlunun mali ve finansal verilerinin iyileşmeyi imkânsız hale geldiği anlaşılıyorsa,komiser konkordatoyu reddedeceğini açık ve kesin şekilde ortaya koyan alacaklıların sayısından ve öneminden hareketle konkordatonun tasdiki için gerekli çoğunlukların hiç birinin sağlanamayacağı sonucuna varırsa,konkordatonun başarıya ulaşmayacağı önceden anlaşılmış olur ve bu halde mahkeme kesin mühleti kaldırarak iflasa tâbi borçlunun iflasına karar verir.
Yukarıda yapılan açıklamalar çerçevesinde borçlu şirketin durumunun değerlendirilmesi gerekmektedir.15/11/2018 tarihinde verilen geçici mühlet kararı ile birlikte konkordato kurumunun düzenlemiş olduğu cebri icraya yönelik koruma tedbirlerine rağmen Şirket’in banka hesaplarına çeşitli icra dairelerinden ve vergi dairelerinden bloke işlemleri uygulanmış ve şirket hesaplarındaki parayı nakde çeviremediği,yine bu süreçte Şirket’in hakkedişleri ve cari hesap alacakları belediyeler tarafından ödenmediği,… Büyükşehir Belediye Başkanlığı ile akdedilmiş olan … ihale kayıt numaralı “… İlçesinde Bulunan …. Sosyal Tesisi Tadilat Yapım işi” sözleşmesi kapsamında davacı Şirket’in ¨1.303.386,45 tutarında hakediş alacağı ve ¨409.565,50 tutarında cari hesap alacağı bulunduğunu, bununla birlikte ilgili sözleşme … Belediye’si tarafından tek taraflı olarak fesh edilerek ¨113.064,00 banka kesin teminat mektupları irat kaydedildiği, İlgili alacakların ödenmemesi nedeniyle Adana …. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … Esas numaralı dosyası ile alacakların tahsili talepli dava açıldığından bu tahsilat gerçekleşmediğiayrıca … Büyükşehir Belediyesi ile 06.04.2018 tarihinde akdedilen … ihale kayıt numaralı “Büyükşehir Belediyesi Yetkisi Sorumluluğunda Bulunan Bulvarlarda Yaya Üst Geçit Yapım işi” ile ilgili 13.05.2019 tarihli … sayılı 4 no.lu hakediş dilekçesi hukuka aykırı bir şekilde iade edildiğinden ¨1.879.410,00 tutarlı 4 no.lu hakkediş faturası kesilemediği , yine ilgili sözleşme … Belediye’si tarafından tek taraflı fesh edilerek ¨… banka kesin teminat mektupları irat kaydedildiği,…. Belediyesi ile akdedilmiş olan 2018/101545 ihale kayıt numaralı “… Mahallesi Spor Tesisi Yapım İşi” ne dair sözleşme kapsamında davacı Şirket’in ¨349.951,19 tutarında hakkediş alacağı bulunduğu,bununla birlikte … Belediyesi ile akdedilmiş olan … ihale kayıt numaralı “Halı – Kilim Sergi Ve Kültür Salonu Ek Tesis Yapılması” sözleşmesi kapsamında davacı Şirket’in ¨1.397.836,26 hakkediş alacağı bulunduğu, her iki sözleşmede belediye tarafından tek taraflı fesh edilerek ¨418.876,68 ve ¨813.000,00 tutarında banka kesin teminat mektupları irat kaydedildiği, mezkur alacakların ödenmemesi nedeniyle İsparta …. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … Esas numaralı dosyası ile alacakların tahsili talepli dava açıldığı,)04.05.2018 tarihinde …. İnş. Harf. Taah. Akary. Maden Gıda San. ve Tic. Ltd. Şti. (…) ile akdedilen sözleşme ile …’nın … Büyükşehir Belediyesi’nin … ihale numaralı “… Otopark Yaptırılması İşi” ihalesini alması halinde alt yüklenici olarak şirket ile çalışılacağı taahhüt edilmiş ve bu taahhüt karşılığında ihale sürecinde kullanılmak üzere şirketin teknik ve ticari bilgiler (kalite belgeleri, katalog ve referansları) … ile paylaşıldığı, Kamu İhale Kurumu tarafından … hakkında 4.5.2018 tarihinde 2 yıl ihalelere katılma yasağı kararı verilmesi nedeniyle …’nın organik bağı bulunan … İnş. Taah. Nak. San. ve Tic. Ltd. Şti. (…), bahsi geçen ihale sürecine katıldığı ve ihale alım sürecinde Gizlilik Sözleşmesi kapsamında koruma altına alman şirkete ait kalite belgeleri, kataloglar, şirkete ait referanslar gibi teknik ve idari bilgiler … tarafından söz konusu ihale sürecinde kullanıldığı, … ihale kayıt numaralı ihalenin sonuç ilanına göre … ve …. Büyükşehir Belediyesi Üst Yapı Yapım İhaleleri Şube Müdürlüğü (idare) 21.10.2019 tarihinde sözleşmeyi imzaladıkları, bunun üzerine Bakırköy …. Noterliği’nin 27.12.2019 tarihli ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile davalılara politeknik şirketinin işe başlaması için davet edilmesi aksi takdirde Gizlilik Sözleşmesinin 7. Maddesi kapsamında ihale bedelinin %10’u oranında (500.000,00 TL) cezai şartın ödenmesi talep edilmişse de davalılar tarafından herhangi bir ödeme yapılmadığından İstanbul …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … sayılı dosyası ile cezai şartın tahsili talepli dava açıldığı,Ülkemizde bulunan ekonomik kriz nedeniyle davacı şirketin taşeronlara yaptırdığı işlerin bir kısmı taşeronlar tarafından tamamlanamadığını, dolayısıyla davacı şirket de bu işlerde iş bitirmeleri gerçekleştiremediğini ve dolayısıyla bir kısım hakkedişleri yapılamamış olduğundan davacı şirket zarara uğradığı,Konkordato davasının açıldığı tarihte dolar kuru ¨5,48 iken günümüzde ¨7,65 olduğu Dolar kurundaki ön görülemez yükselişin davacı şirketi de zarara uğrattığı, Dolar kurundaki artışın ekonomik etkisini anlamak için davacı şirketin dosyaya sunulu ihale sözleşmelerini incelemek gerektiği, davacı Şirketin Sözleşmelerin akdedildiği tarihlerden günümüze dolar kurunun önemli oranda artmasının doğal sonucu olarak, hammadde veya yarı mamule ayrılan bütçede aynı oranda artırıldığını ancak ihale bedelleri TL cinsinden olduğundan ihale bedellerinde herhangi bir değişiklik yapılmadığı, bu durumda ilgili sözleşmelerin zarara dönüştüğü anlaşılmıştır.
Yukarıda sayılan döviz kurundaki öngörülemez artışın yanı sıra tüm dünyayı etkisi altına alan Covid-19 salgını da davacı şirketi olumsuz anlamda etkilendiği davacı şirket üretime ara vermek zorunda kaldığı, yapmakta olduğu proje ve işleri yapamamış, tamamlayamamış ve dolayısıyla hakkediş yapamadığı, Bununla birlikte şirket herhangi yeni bir işe veya proje alamadığı, daha öncede Mahkeme dosyasına ve komiser raporunda belirtilen 20 farklı işe ilişkin her ne kadar fiyat teklifi sunulmuşsa da, Pandemi’nin etkisi nedeniyle hiç birinden geri dönüş olmadığı, Pandemi’nin tüm dünyada yaratmış olduğu belirsizlik işletmeleri nakit harcama kısıtlamasına yönelttiği, yeni projelere ara verilmiş ve bu durum domino etkisi gibi davacı şirketinde içinde bulunduğu şirketler üzerinde son derece güç koşullar meydana getirdiği anlaşılmaktadır.
Bütün bunlarla birlikte davacı şirketin borçlarını ödeyebilme, konkordato projesini başarıya ulaştırma ve şirketi tekrar kar’a geçirerek kendi alanında öncü şirket olma konusunda tüm sistemi kurtaracak nitelikte olan proje 22.02.2018 tarihinde resmi gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren Otopark Yönetmeliği kapsamında yapılacak olan projelerdi. Yönetmelik; “10/7/2004 tarihli ve 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu kapsamında kalan belediyelerde, son nüfus sayımına göre nüfusu 10000 ve daha fazla olan yerleşmelerde, nüfusu 10000‘den az olmakla birlikte imar planı onaylanmış yerleşmelerde ve alanlarda ve imar planı bulunmamakla beraber bu Yönetmeliğin uygulanacağına dair idarelerce karar alman bütün yerleşmelerde, bu Yönetmeliğin yürürlüğe girdiği tarihten sonra yapı ruhsatı düzenlenecek binalarda araçların yol açtığı parklanma ve trafik sorunlarının çözümü için otopark yapılmasını gerektiren bina ve tesislerde otopark ihtiyacının miktar, ölçü ve diğer şartlarının tespit ve giderilme esaslarını” düzenlemektedir. Bu kapsamda mekanik ve otomatik otoparklar konusunda yerli ve milli üretim yapan, tesis edilecek alana bağlı kalmaksızın katlı otomatik otoparklar ile çözüm üreten ve bu konuda Türkiye sınırları dahilinde tek olan davacı Şirket, yönetmeliğin yürürlüğe girmesi ile birlikte birçok yerde proje yapma imkanına sahip olacaktı. ancak devam eden süreçte Otopark Yönetmeliği önce 30/6/2020, ardından da 31.12.2020 tarihine kadar ertelendiğini, bu nedenle de davacı Şirket’in en üst seviyede beklentide olduğu mekanik otopark projeleri yapılamadığı görülmektedir.
Yukarıdaki açıklanan nedenlerle; davacı şirket konkordato talebinden bu yana projeyi gerçekleştirebilmek adına her türlü tedbiri aldığı, çalışmalarına devam ettiği, yeni projeler ve proje bağlantıları üretmişse de, Dolar kurundaki artış, tüm dünyayı saran Covid-19 salgının ekonomik etkisinin neredeyse 9 ayı aşkın süredir devam etmesi ve ne zaman biteceğinin ön görülememesinin yatırımlarda oluşturduğu gerileme, mezkur projelerin gerçekleşmemesi ve Otopark Yönetmeliğinin ertelenmesi nedenleriyle;şirketin konkordato projesinin uygulanabilirliğinin mümkün olmaktan çıktığı anlaşılmaktadır.
Borçlunun kesin mühlet alabilmesi, mali durumunu iyileştirebileceği veya konkordatonun tasdik edileceğinin inandırıcı şekilde ispat edilmesine bağlıdır. Dosya kapsamı, sunulan mali tablolar ve komiser raporları birlikte somut olarak değerlendirildiğinde konkordatonun başarıya ulaşması ihtimalinin bulunduğunun inandırıcı şekilde ispatlanamadığı anlaşılmıştır. İİK’nun 292.madde de, konkordatonun başarıya ulaşmayacağının anlaşılması halinde konkordato talebinin reddi ile iflasa karar verileceği düzenlenmiş olup,anılan madde uyarınca borçlu şirket temsilcisi dinlenmiş,komiser heyeti raporları ve dosya içerisindeki tüm bilgi ve belgelerden konkordatonun başarıya ulaşmayacağının anlaşılması ve iflâsın derhal açılmasının alacaklılar yönünden daha avantajlı olması karşısında mahkememizce borçlu şirkete verilen kesin mühletin kaldırılarak konkordato talebinin reddine, borçlu şirketin iflâsına karar verilmesi gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki gibi hüküm fıkrası oluşturulmuştur.
HÜKÜM/Yukarıda açıklandığı üzere:
1-Borçlunun konkordato talebinin REDDİ ile İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün … sicil numarasında kayıtlı borçlu … İNŞAAT TAAHHÜT İMALAT SANAYİ VE TİCARET LTD. ŞTİ’nin 11/02/2021 günü saat: 11:05 itibariyle İFLASINA,
2-Borçlu şirket hakkında verilen kesin mühletin dolduğu Mahkememizce verilen ara karar ile tespit edildiğinden bu konuda yeniden karar verilmesine YER OLMADIĞINA,
3-İflas ile ilgili olarak Bakırköy Nöbetçi İflas Müdürlüğüne müzekkere YAZILMASINA,
4-İflas ile ilgili olarak İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğüne BİLDİRİLMDE BULUNULMASINA,
5- İflasın, iflas müdürlüğü tarafından İİK’nun 166.maddesinde yazılı usullere göre İLANINA,
6- İflas avansının Bakırköy İcra ve İflas Müdürlüğü’ne AKTARILMASINA,
7-Konkordato komiserinin görevine son VERİLMESİNE,
8-Mahkememizce borçlu şirket hakkında verilen tedbirler daha önce ara karar ile kaldırıldığından bu konuda yeniden karar verilmesine YER OLMADIĞINA,
9-Kesin mühletin kaldırıldığı hususunun Ticaret Sicil Gazetesinde ve Basın İlan Kurumu İlan Portalında daha önce ilan edildiğinden yeniden ilan yapılmasına YER OLMADIĞINA,
10-Konkordato komiseri olarak görevlendirilen komiserin bugün itibariyle görevinin sona erdiğinin İstanbul Bilirkişilik Bölge Kurulu’na BİLDİRİLMESİNE,
11-Alınması gerekli ¨59,30 karar ve ilam harcından peşin alınan ¨35,90 harcın mahsubu ile bakiye ¨23,40 harcın davacıdan alınarak hazineye İRAT KAYDINA,
12-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
13-Müdahil …. Bankası Aş. tarafından sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde kendisine İADESİNE
14-Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafından peşin olarak yatırılan ¨130,00 yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
5235 sayılı Kanunun geçici 2’nci maddesine göre ,Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmî Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla;2004 sayılı İcra ve İflâs Kanunu’nun 164/2 nci madde hükmü uyarınca,mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf,başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile 10 gün içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere davacı vekili, davacı şirket yetkilisi ile bir kısım müdahiller vekillerinin yüzlerine karşı bir kısım müdahiller vekillerinin yokluğunda,oybirliği ile verilen karar açıkça okunup,usulen anlatıldı.11/02/2021

Başkan …
☪e-imzalıdır.☪
Üye …
☪e-imzalıdır.☪
Üye …
☪e-imzalıdır.☪
Katip …
☪e-imzalıdır.☪
“İŞ BU EVRAK 5070 SAYILI ELEKTRONİK İMZA KANUNUNUN 5. MADDE UYARINCA GÜVENLİ ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, 22. MADDE UYARINCA DA ISLAK İMZA İLE İMZALANMAYACAKTIR.