Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1074 E. 2019/365 K. 22.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1074 Esas
KARAR NO : 2019/365

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/11/2018
KARAR TARİHİ : 22/03/2019
K. YAZIM TARİHİ : 28/03/2019
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ve duruşmadaki beyanlarında özetle; 11/11/2016 günü … İlçesi, … Mah. … Sokak ile …. caddesi kesişimi adresinde müvekkilinin …. santraline … kablosunun davalı …. Ltd.Şti’nce yapılan hafriyat yıkım çalışmaları esnasında kırılmak ve kopartılmak sure- tiyle hasara uğratıldığını, söz konusu hasarın müvekkil şirket çalışanı tekniker …. tarafından tutanakla tespit edildiğini, olaya ilişkin Hasar Keşif Tutarı Formu (malzemeler ve işçilik giderleri ayrı ayrı hesaplanarak) E-Fatura, Hasar Tespit Tutanağı, Günlük Şantiye Defteri, Şematik, Saha Tutanağı ve şirket üst yazısı ile dilekçe ekinde sunulduğunu, dava konusu hasar nedeniyle müvekkilinin toplam 1.072,35 TL zarara uğradığını ,davalı yandan hasar bedelinin ödenmesi istenmiş ise de ,bugüne kadar herhangi bir ödeme yapılmadığını beyanla 1.072,35 TL tutarındaki hasar bedelinin hasar tarihi olan 11/11/2016 tarihinden itibaren başlayan T.C. Merkez Bankası’nın kısa vadeli avanslar için öngördüğü avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı, dava dilekçesi ve duruşma günün usulen tebliğine rağmen davaya cevap vermemiş, duruşmaya katılmamıştır.
Dava, BK 49. md ne dayalı haksız fiilden kaynaklanan tazminat talebine ilişkindir.
Dava konusu uyuşmazlık; davacıya ait santral kablolarının davalı şirket tarafından gerçek- leştirilen hafriyat yıkım çalışmaları sırasında koparılıp koparılmadığı, bu nedenle davacının zararının oluşup oluşmadığı, davalı tarafın tazminat sorumluluğunun doğup doğmadığı, davacının bu tazminatı tahsile hakkının bulunup bulumadığı, tazmini gereken gerçek zarar miktarının ne olduğu hususlarında toplanmaktadır.

Her ne kadar davacı vekili davalı aleyhine tazminat talebinde bulunmuş ise de; davacı vekili Av. … ön incelemenin yapıldığı ve sulhe davet edildikleri 22/03/2019 tarihli celsede ” dava konusu uyuşmazlık üzerinde sulhun sağlandığı, karşılıklı olarak yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin bulunmadığı”na dair beyanda bulunduğu, ancak sulh sözleşmesine göre hüküm tesisini talep etmedikleri anlaşılmakla 6100 sayılı HMK’nun 315 md gereğince konusuz kalan davanın esası hakkında karar tesisine yer olmadığına karar verilip aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

H Ü KÜ M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;

1-Sulh nedeniyle konusuz kalan dava hakkında karar tesisine yer olmadığına,

2-Ön inceleme aşamasında sulh sağlanmış olmakla Harçlar Kanunu’nun 22.md gereğince tahsili gereken 14.80 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 35,90 TL nispi harçtan mahsup edilerek Hazine’ye irat kaydına, bakiye 21.10 TL harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,

3-) Talep bulunmadığından;
a- Kendisini vekil ile temsil ettiren davacı ve davalı lehine vekalet ücreti takdirine yer ol- madığına,
b- Davacı tarafından sarf olunan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
Davalı tarafça sarf olunmuş yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar tesisine yer olmadığına,
Sarf olunmayan delil/gider avansının karar kesinleştikten sonra ilgili tarafa iadesine dair,

Davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda dava değeri istinaf sınırının altında kalmakla kesin olarak verilen karar açıkça okunup,usulen anlatıldı. 22/03/2019

Katip …

Hakim …