Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1 E. 2018/229 K. 09.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1
KARAR NO : 2018/229

DAVA : TAZMİNAT
DAVA TARİHİ : 02/01/2018
KARAR TARİHİ : 09/03/2018
KARAR YAZIM TARİHİ : 04/04/2018

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Rücuen Tazminat) davasının dosya üzerinde yapılan incelemesi sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekilinin Bakırköy nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine vermiş olduğu 31/05/2017 harçlandırma tarihli dava dilekçesinde ;Dava dışı sigortalı …ye ait … plakalı araç müvekkili şirket … Sigorta A.Ş. tarafından … No.lu Kasko Sigorta Poliçesi kapsamında sigortalandığını, dava dışı sigortalı araç sürücüsü …, 11/08/2016 tarihinde Başakşehir’de bulunan … (… …) benzin istasyonunda benzin almak için durduğunu, sigortalı sürücü işlemin akabinde kısa bir süre yoluna devam ettiğini, ardından araçtan sesler gelmeye başladığını ve araç stop ettiğini, fiş kontrol edildiğinde ise araca mazot(motorin) yerine benzin konulduğu tespit edildiğini, davalı şirket çalışanının olayda %100 kusurlu olduğunu, Petrol istasyonunda çalışan görevli açık ve ağır bir şekilde kusurlu olduğunu, asli ve hatta yegane görevi olan yakıt ikmali konusunda, büyük maddi zarara yol açan bir hata yapmış ve aracın deposuna yanlış petrol ürününü doldurduğunu, bilindiği üzere aracın dizel bir araç mı yoksa benzinli mi olduğu benzin kapağının üzerinde belirtildiğini, ayrıca benzin ve dizel pompalarının ayrı kalınlıklarda olması da bir diğer farklılık olduğunu, ortalama bir benzinlik çalışanının dikkat etmesi gereken tüm bu hususlara … çalışanı dikkat etmediğini ve zarara %100 kusuruyla sebebiyet verdiğini , davalı şirketin zarardan sorumlu olduğunu, zarar miktarı sabit olduğunu, anılan olay nedeniyle, sigortalı … plakalı araçta meydana gelen hasarın tespiti amacıyla müvekkili şirketçe ekspertiz incelemesi yaptırıldığını, düzenlenen ekspertiz raporunda sigortalı araca hasar öncesi konumunda ¨ 50.000,00 piyasa değeri biçilmiş ve aracın perte ayrılması gerektiği belirtildiğini, bu tutar üzerinden sigortalı ile de anlaşıldığını, hasarlı araç trafikten çekmeli olduğu belirtilerek, Beşiktaş …. Noterliği aracılığıyla imzalanan … nolu araç satış sözleşmesi ile …Ltd. Şti’ye ¨31.900,00 bedelle satıldığını, Sovtaj bedeli tenzil edildikten sonra, toplam zararın ¨18.100,00’lik olduğu tespit edildiğini, bu tutar sigorta şirketince sigortalısına ödendiğini, ardından trafikten çekilme işlemi yapılarak araç sicilden silindiğini, müvekkili şirketin sigortalının haklarına halef olduğunu, arabuluculuk girişimlerinin sonuçsuz kaldığını, davanın kabulünü, 18.100,00 hasar tarihi olan 11/08/2016 tarihinden itibaren işleyecek ticari faiz ile birlikte davalıdan tahsilini, mahkeme masrafları ve vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, davalı şirkete ait petrol istasyonunda davacının aracına yanlış yakıt koyulmasından kaynaklanan zararın rücuen tazmini istemine ilişkindir.
Davacı vekili tarafından dava konusu uyuşmazlığın alternatif uyuşmazlık çözüm yollarından arabuluculuk suretiyle çözümlendiğini bildirerek buna ilişkin anlaşma tutanağını ibraz ettiği ve icra edilebilirlik şerhinin verilmesini istediği anlaşıldı.
Talebe konu arabuluculuk anlaşma tutanağı taraflarının yetkili kişilerce temsil edildiği, Avukatın yetkili vekil olduğu, görüşmeleri yürüten ve arabuluculuk anlaşma tutanağını tanzim eden arabuluculun Arabuluculuk Daire Başkanlığı nezdinde tutulan arabulucular siciline kayıtlı resmi arabulucu olduğu, mahkememizin iş bu olay ile ilgili olarak görevli ve yetkili olduğu, maktu harcın yatırılmış olduğu, şerh verilmesi istenen ve çözüme ulaşan uyuşmazlık konusunun arabuluculuğa başvurulabilecek ve bu yolla çözümlenebilecek uyuşmazlık olduğu varılan çözümün icra edilebilir olduğu anlaşıldığından anlaşma tutanağının icra edilebilirliğinin temini açısından icra edilebilirlik şerhi verilmesi gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki gibi hüküm fıkrası oluşturulmuştur.
HÜKÜM/Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Talebin Kabulüne, 09/02/2018 tarihli Arabuluculuk antlaşmasının 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunun 18. maddesinin 3. fıkrasında belirtildiği üzere; Arabuluculuğa ve Cebri İcraya elverişli olduğu anlaşıldığından, arabuluculuk anlaşma tutanağına İcra Edilebilirlik Şerhinin VERİLMESİNE,
2-Alınması gerekli ¨35,90 karar ve ilam harcının ¨337,64 peşin harçtan mahsubuna, fazla yatan ¨301,74 ‘nin talep halinde ve karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
3-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
5235 sayılı Kanunun geçici 2’nci maddesine göre ,Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmî Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla;6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ilâ 360’ncı madde hükümleri uyarınca,mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf,başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda karar verildi.09/03/2018

KÂTİP …

HÂKİM …